Ohh be nihayet gülecek şeyler de yazabileceğiz ))

 

Fransız turist Sultanahmet’e nasıl gideceğini sordu,
ben de onu Sultangazi’ye yolladım. Fransa, bu daha başlangıç!

Düğün videomuzu tersten oynattıkça sevinçten uçuyorum.
Yüzükler çıkıyor karım salondan çıkıp arabaya binip gözden kayboluyor. Süper!

Birisi sizi üzüyorsa, mutlu ettiği başka birisi vardır, kesinlikle!

Bakkalda 10 kuruş eksiğim çıktı cebimdeki sakızı uzattım, afalladı.
Gün intikam günüdür bakkal amca!

Cep telefonu yokken napıyoduk?:)) Ulen 78 yıl önce soyadın yoktu!
Ahmetgilin Göbük Emin diye dolanıyodun. Ne telefonu?

Lazanya sanki ülke ismi olacakmış da son anda yemek ismi olmuş gibi…

Bilgisayar önce masaüstüne, sonra dizüstüne, daha sonra cebimize girdi.
Eğer böyle devam ederse gireceği yerin düşüncesi ürkütüyor beni.

Ateşin icadından önce ölüp cehenneme giden mağara adamı, hala şaşkınlık içerisinde!

Ofsaytı bilen kadından uzak duracaksın hacı.
Ofsaytı bilen kadın Hakan diye kaydettiğin Ece’yi de bilir,
yemeğe çıkardığın sözde amcanın kızını da…

Rimel sürerken açılan ağzın gizemini henüz kimse çözemedi…

Sevdiğini serbest bırak, dönerse senindir, dönmezse ebenindir,
zıplıyorsa delidir, çömeldiyse dokunma! 🙂

Türk kızları mı Rus kızları mı deseler hiç düşünmeden Türk kızları derim.
Çünkü düşünürsem Rus kızları derim :))

Davut Arslantürk’e teşekkürler

This entry was posted in DEMOKRASİ-ÖZGÜRLÜK, GÜLMECE. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *