EGE DENİZİNDE DE ” KIRMIZI ÇİZGİLER ” SİLİNİYOR MU ?

 

EGE DENİZİNDE DE ” KIRMIZI ÇİZGİLER ” SİLİNİYOR MU ?
 
 
Naci Kaptan
 
 
Yakın tarihlere kadar, ` Bağımsız Kürdistan, Türkiye`nin bütünlüğünü tehdit eder ` diyen Ankara`nın kırmızı çizgileri bir bir silindi gitti.
Kürdistan devleti ilan edildi.
Barzani Devlet Başkanı sıfatıyla Ankara’da ağırlandı !!! 
Musul’da Konsolosluk açtık.
Türk işadamları da Kürdistan’ın gelişmesinde pay sahibi oldu.
AKP’li müteahhitler ve Kuzey Irak’ta Kürdistan’ı inşa eden yeşil sermaye büyük paralar kazandı.
AKP iktidarının çevresi çekirdek kürdistan’ın alt yapısını kurdu.
Müteahhitlik hizmetlerini yaparak destek verdi.
Tüm lojistikleri Türkiye’den yapıldı.
Irak Kuzeyine giden tüm  malların taşınmasını Mersin’den başlayan gümrük
kolaylıkları dahil olmak üzere sağladı.
Özetle Turgut Özal ile başlamış olan Kürdistan’ın kurulma çalışmaları
Tayyip Erdoğan ile artarak devam etti.
Irak kuzeyi,Irak’ın bütününden koptu.
Irak’ın yapısı ve sınırları değişti.
BOP eşgüdüm başkanı Erdoğan misyonunu başarıyla yaptı.
Bundan sonra birleşik Irak`a dönüleceğini sanmıyorum.
Tersine Türkiye, Kürdistan`ı korumaya ve geliştirmeye çalışacak.
 
Böylece Kerkük ve Musul gitti gider.
Kerkük Türk’leri ise kaderleriyle başbaşa kaldı.
Türkiye’nin en kalın kırmızı çizgileri AKP iktidarının eliyle önce Irak kuzeyinde silindi.
 
Kıbrıs’ta ise kırmızı çizginin silinmesine çok az kalmıştı.
AKP hükümetinin Erdoğan’a yakın olan Kıbrıs müftüsüne 2 milyın dolar gönderdiği
bu paranın bazı milletvekillerine dağıtıldığı,
Hükümetin düşürüldüğü,
AKP’ye yakın yeni bir hükümetin şekillendirildiği fısıltıları yayıldı. 
Kıbrıs’taki AKP güdümlü hükümet Erdoğan’ın desteğine rağmen son seçimlerde kaybedince,
Kıbrıs’taki kırmızı çizgilerin silinmesi ertelenmek zorunda kaldı.
 
Başbakan Erdoğan ise Yunanistan’a yaptığı ziyarette EGE de savaş ilanına neden olacak
Yunanistan’ın Deniz sınırlarını 12 MİL olarak belirlenmesine Türkiye’nin razı olacağını söylediği belirtiliyor.

 

Gazeteci Rıza Zelyut şöyle yazmış ;
EGE’DE 12 MİL OLMAZ
Dün, bu sayfadaki o haberi okuyunca, ‘İnşallah doğru değildir!’ diye düşündüm.
 Çünkü; Yunan gazeteleri;
 
‘Ege Denizi’nin yüzde 80’i kontrolümüze geçiyor!’ diye sevinç çığlıkları atıyorlarmış.
Peki savaş mı oldu da Ege’nin yüzde 80’ini kazandı Yunanlılar?
Hayır! Başbakan Erdoğan bu ülkeye gitti ya; güya orada bir söz vermiş: Yunanistan’ın Ege’deki adalarının karasularını 12 mile çıkarmasına Türkiye artık evet diyecekmiş. Halbuki bugüne kadar Türkiye; Yunanistan’ın böyle bir girişimini; Türkiye’ye karşı bir savaş ilanı kabul ediyordu. Çünkü, 12 mille Türkiye; karaya hapsedilmiş oluyor, denizdeki kolu kesiliyordu.
Eğer Başbakan Erdoğan Yunan tarafına böyle bir söz verdi ise; Ege Denizi ilk kez bir Yunan gölü haline gelecek, böylece bizim kıta sahanlığımız da Yunanlılara terk edilmiş olacak. Ege’den Batı’ya çıkımayacağız; bu denizdeki yeraltı kaynaklarından da faydalanamayacağız.
Peki Başbakan Erdoğan buna evet diyebilir mi?
Hiç sanmıyorum…
Eğer öyle bir çalışma varsa da kendisine tavsiyem bu hevesinden derhal vazgeçmesidir…
Unutulmasın: Bu millet; düşmanına dahi her şeyi verebilir ama sıra toprağa gelince ‘Yeter gayri!’ der.
 
 
***
 
Yukarıdaki haber gerçek ise bir kırmızı çizgimiz daha silinecek demektir.
Konu kırmızı çizgilerimiz olunca,
Bu çizgileri belirleyen KIRMIZI KİTABIN da yenilenmesi gerek idi !!!
Kırmızı Kitap  olarak tanımlanan  Milli Güvenlik Siyaset Belgesi ise şimdilerde yeniden yazılıyor.Bu günlere kadar TSK tarafından hazırlanan Milli Güvenlik Siyaset Belgesi 
bundan sonra Türkiye’nin “kırmızı çizgilerini” silmiş olan AKP bürokratları tarafından kaleme alınıyor..İlk kez sivil iradenin damgası ile yenilenecek olan ‘Kırmızı Kitap’ta ‘irtica’ tehdit olmaktan çıkarılıyor.Türkiye’ye tehdit olan komşu ülkeler de tehdit kapsamından çıkartılıyor.
 
MGSB’de en kapsamlı değişiklik ise iç tehdit algılamasında yapılıyor. “irtica” iç tehdit olmaktan çıkarılıyor. Onun yerine, “Dini istismar eden örgütler” ifadesi kullanılıyor. Dini kullanarak yıkıcı faaliyette bulunan örgütler, ‘iç tehdit’ olarak gösteriliyor. Bölücülük ve bu kapsamda terör örgütü PKK ise “öncelikli tehdit” sıralamasındaki yerini koruyor.
 
Edinilen bilgiye göre, MGSB’de hiçbir sınır komşumuz ülke dış tehdit olarak sayılmayacak. Bu kapsamda önceki belgede nükleer çalışmaları nedeniyle tehdit olarak kabul edilen İran da tehdit olmaktan çıkarılacak. Mavi Marmara baskını sonrasında İsrail ile yaşanan gerilimin de belgeye yansıması bekleniyor. Uluslararası terörizm ile nükleer, biyolojik ve kimyasal silahlar ve sınır aşan organize suçların yine dış tehditler olarak sıralandığı ifade ediliyor.
 
Böylece KIRMIZI KİTAP silinmiş olan KIRMIZI ÇİZGİLERE uyumlu hale getirilecek.
Hatta Cumhurbaşkanı Gül’ün Dışişleri Bakanlığı sürecinde ABD Dışişleri Bakanı Powell ile
imzaladığı ,gazeteye haber olmuş olan 9 maddelik gizli anlaşmadaki hükümlerin tek tek
yürürlüğe sokulduğu da düşünülmelidir.
 
Naci Kaptan
26 Ekim 2010
This entry was posted in Politika ve Gundem, Uncategorized. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *