Cumhuriyet / 28 Nisan 2020 Salı
Nisan ayında 1915 Ermeni olayları konusu her zaman gündeme getirilir. Oysa 1915 Ermeni olayları konusunda yazılmadık hiçbir şey kalmadı.
“Doğu Anadolu’da çeteler kurduk, önce Ruslar, sonra Fransızlar ve İngilizler bizi kışkırttı ve özendirdi. Masum vatandaşları öldürdük, sonra da Osmanlı Devleti geldi ve bizimle savaştı” diyen kimdir? Taşnakyan terör örgütü liderlerinden ve kurulan ilk Ermeni devletinin başbakanı Ovannes Kaçaznuni’dir. Ondan daha mı iyi bileceksiniz…
Kaçaznuni’nin raporunu birkaç kez yazdık, yine de yazarız. Bunun soykırım olmadığını bütün dünya biliyor.
ABD’de Ortadoğu uzmanı Prof. Michael Gunter daha dün, “Ermeniler imajlarına zarar vermemek için katliama varan isyanlarını konuşmuyorlar” dedi. (Bkz: Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC) tarafından yapılan “Asırlık Ermeni Yalanı ve Siyasi Süreci” paneli, 24.04.2020.)
Ancak kimileri vardır ki, muhakkak 24 Nisan’da bir açıklama yaparlar. Bunu kendileri için çok önemli bir görev kabul ediyorlar. Onlardan birisi de Sezgin Tanrıkulu’dur. Sezgin Tanrıkulu, bu yıl da sosyal medya hesabından şunları yazdı: “#24Nisan1915’te yüzlerce #Ermeni aydını İstanbul’da gözaltına alınıp, Çankırı ve Ankara’ya sürüldü; zorla kaybedildi.
Geçmişle yüzleşmediğimiz sürece yaralarını asla saramayız.”