mustafa acer / 06. 01. 2019
musacer@hotmail.com
MC KINSEY DEVREDE Mİ?
Siz Türkiye Ekonomisinin düzlüğe çıkarılması için alınan tedbirleri Cumhurbaşkanlığı Hükümeti kendi inisiyatifi ile mi alıyor zannediyorsunuz? Ben hiç zannetmiyorum. Türkiye’nin imkanlarının satılması ile ülkenin ekonomisinin düzeleceğini zannediyorsanız yanılıyorsunuz?
Türkiye’nin bütün varlıkları satışa sunuluyor: Araziler, Binalar, Ormanlar, Akarsular, Su kaynakları, Madenler, Bor yatakları, Limanlar, Bankalar, Fabrikalar, üretim tesisleri birer birer satılıyor. Türkiye’nin imkanları yok edilmeye çalışılıyor.
Şimdi de sıra ülkenin savunma sanayi kuruluşlarının satılmasına geldi.
Arifiye Askeri Tank Fabrikasının satılması bu işin başlangıcı olabilir mi?
Arkasından TUSAŞ, ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN, ASPİLSAN, Tersaneler, Uçak Motor Fabrikası ve diğer Askeri tesislerin satışına mı geliyor?
Bu girişim, Türkiye’nin yararını düşünen sağlıklı bir düşünce şekli olamaz.
Türkiye Ekonomisinin güçlenmesi; borçlanmakla, mevcut kaynak ve imkanların satılmasıyla, faiz oyunlarıyla, paradan para kazanmak için yapılan borsa oyunları ile mümkün değildir.
Mevcut imkanlar satılarak ülkenin geleceğinin yok edilmesi ile belki bu günü kurtarabilirsiniz, fakat geleceğinizi yok etmiş olursunuz. Gelecekte kaynaklarınız azaldığı ve tükendiği zaman daha zor şartlarda problemler yaşamanız kaçınılmaz olur.
Bu uygulamaların Yerli ve Milli olma iddialarında bulunan bir Yönetim tarafından yapılıyor olması da ayrı bir soru?
Bu yapılanlar Türkiye Cumhuriyetinin menfaatleri ile uyuşmaz. Bu ülkenin kaynaklarının satılması ancak Türkiye üzerinde emelleri olan dış güçlerin işine yarar. Türk Milletinin menfaatlerini düşünen hiçbir hükümet böyle bir uygulamayı kabul edemez.
Türkiye’nin kaynakları ve varlıklarını satan Hükümetler Yerli de olamaz, Milli de olamaz. Onun için bu aklı verenler Egemen dış Güçlerin temsilcisi danışmanlık kuruluşları olabilir. Muhtemelen o da Mc kinsey gibi bir kuruluştur ve onun tavsiyelerinin uygulanmasıdır. Güya Mc Kinsey ile ilişkiler kesilmişti, doğru mu?
Ülke Ekonomisinin güçlenmesi ve geleceğin güvenceye alınması ancak üretmekle mümkün olacaktır. Üretmeyen ekonomi tükenmeye mahkumdur. Üretirseniz artarsınız, değer kazanırsınız, birikim yaratır yeni yatırım alanlarına girişim yapma imkanı bulabilirsiniz.
Üretim ekonomisini başarılı bir şekilde uygulayabilmek için Planlı gelişim programları hazırlanması ve uygulanması gerekiyor. Fakat Kalkınma planları yapan Devlet Planlama Teşkilatı kaldırıldı. Artık Planlama da yapılmıyor.
“Bağımsızlığımız ancak ekonomik bağımsızlıkla mümkündür. … Devlet yapısını yaşatmak için dışarıya borçlanmadan, ülkenin kaynaklarıyla kalkınmanın yolunu bulmak mümkün olacaktır.”
———————- M. K. ATATÜRK – TBMM 01. 03. 1922
