FALKLAND ve KARDAK’TAN SÜLEYMAN ŞAH’A MAT OPERASYONU *** NASIL DEVLET OLUNUR

Naci KAPTAN
22 Şubat 2015

“Bak oğlum, bu abilerin yüzlerini sakın unutma. Biz dün akşam onların sayesinde evimizde huzur içinde uyuduk. Bu akşam da yarın akşam da yine onların sayesinde huzur içinde uyuyacağız. Bu kahramanları sakın unutma!” (Kardak kahramanlarına)
***

Değerli okur,

AKP iktidarı boyunca tüm kırmızı çizgilerimiz bir bir silindi.Türkiye egemenlik haklarına sahip olduğu  alanlardan ve sınırını koruma namusundan bir bir vaz geçti.Tüm bunlar AKP’nin iktidarda olduğu son 13 sene içinde gerçekleşti.

Kerkük ve Musulda yaşayan Türkmen’ler kaderlerine terk edildi. Suriye’lilere sınırlar açılırken Türkmen’ler  Türkiye’ye alınmadı. Işid zulmü ile başbaşa bırakıldı. Sınırlarımız ise radikal islamist teröristlerin geçişine açıldı.Gelen geçti, giden geçti.Kerkük ve Musul’daki haklarımızdan vaz geçtik.

AKP İKTİDARI TOPRAK VERMEYE ALIŞIK

Di­di­m’­deki Bu­la­maç ve Eşek ada­la­rı­nın iş­ga­liy­le baş­la­yan ge­liş­me­le­ri, ada­la­rı­mız­la il­gi­li ça­lış­ma­la­rıy­la bi­li­nen Mil­li Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı es­ki Ge­nel Sek­re­te­ri Al­bay Ümit Ya­lım, gelişmeleri SÖZ­CÜ­’ye bel­ge­ler­le şöy­le an­lat­tı:

As­ke­re emir ve­ril­mi­yor

“Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti, Tay­yip Er­do­ğa­n’­ın Baş­ba­kan­lık gö­re­vi sı­ra­sın­da Ba­tı’­dan bö­lü­ne­rek ta­ri­hi­nin ilk ve en bü­yük top­rak kay­bı­nı ya­şa­dı. 2004 yı­lı­nda Yu­nan Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti­’ne ait top­lam 16 ada ve 1 ka­ya­lı­ğı teker teker iş­gal et­ti. Er­do­ğan, TSK’ya iş­ga­lin ön­len­me­si için di­rek­ti­f ver­me­di­ği gi­bi, Yu­na­nis­ta­n’­a da ada­la­rın bo­şal­tıl­ma­sı için bir tek no­ta bi­le ve­ril­me­di.

İş­ga­le ses­siz ka­lan Er­do­ğan ve AKP Hü­kü­me­ti, 17 Ara­lık 2004’te Av­ru­pa Bir­li­ği­’n­den mü­za­ke­re ta­ri­hi al­dı. Ya­ni mü­za­ke­re ta­ri­hi, 16 Türk ada­sı ve 1 ka­ya­lı­ğın kar­şı­lı­ğın­da alın­dı.

SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ DE VERİLDİ

21*22 Şubat 2015 tarihinde Suriye sınırları içinde bulunan ve Türk Bayrağının dikili olduğu Süleyman Şah Türbesini korumakla yükümlü olan askerlerimiz Türbeyi boşaltarak Milli bayrağımızı indirerek geri döndü.

iktidar hükümeti ve Gen.Kur.Başkanının emriyle toprağımız olan Süleyman Şah türbesi boşaltıldı. Milli bayrağımız direkten indirildi ve toprağımızı tek bir kurşun atmadan Işid teröristlerine terk bırakıldı. Türk askeri sınır ötesindeki  toprağımızı terk ederek birliklerine geri döndü.

Böylece Türkiye sınır ötesindeki son toprağını da tek kurşun atmadan terk ederek Devlet olmak gücünü gösteremedi.Bu büyük ve Milli onuru kırıcı davranışın sahibi olan Başbakan Davutoğlu , Gen.Kur.B. Özel ve Cumbaşbakan Erdoğan tarihe düşülecek olan gayri milli davranışlarına bir yenisini daha eklediler.  Diyeceğimiz okur ki Milli gurumuzu kıranlara yazıklar olsun…

Bu noktada olayın perde arkasını hatırlatmak isterim ;

Musulda’daki konsolosluğumuz Işid militanları tarafından basılarak konsolos ve görevlileri rehin alınmıştı.Daha sonra Işid ile yürütülen gizli pazarlıklar sonucu rehin alınanlar Türk makamlarına teslim edildi.Fakat rehine pazarlıkların neler olduğu topluma açıklanmadı .Zamanın başbakanı Erdoğan “görüşmeler yapmış olabiliriz,önemli olan sonuçtur “ diyerek pazarlık yapıldığını üstü kapalı olarak söyledi.

Basına göre ise fidye ödendiği ve.Türkiye’de tutuklu Işid militanlarının serbest bırakıldığı iddia edildi..Bu arada Twitter kahramanı Fuat Avni aşağıdaki açıklamayı 2014 Ağustos ayında yaptı .

Her yazdığı doğru çıkan Fuat Avni’nin açıklamasına göre Süleyman Şah türbesinin daha Ağusto 2014 tarihinde rehine pazarlığının bir parçası olduğu ve buradaki toprağımızın Işid’e verilmesi konusunda bir mutabakat olduğu da böylece açığa çıkmış oluyor.AKP geç de olsa Radikal İslamcı teröristlerle yapmış olduğu gizli anlaşmanın gereğini askerimizi çekerek ve bayrağımızı indirerek yerine getirmiş oldu.


GÜÇLÜ DEVLET NASIL OLUNUR

FALKLAND ADALARI  SAVAŞI ;

1833 yılında İngiliz keşif heyetinin Falkland Adaları’na yaptığı sefer sırasında adada kalmakta direnen Arjantinlileri ortadan kaldırarak; İngilizleri Falkland’a yerleştirmesiyle  adalar 1982 yılına kadar mutlak surette İngiliz egemenliğine girdi.

İngiltere, 1833 yılında adayı kesin olarak ele geçirmiş ve ortalama 150 yıl boyunca ada, İngiliz egemenliğinde kalmıştır. Fakat bu süreç içerisinde iki tarafta ada üzerindeki hak taleplerini sürekli olarak savunmalarına rağmen 1982 yılına kadar aralarında herhangi bir silahlı mücadele yaşanmamıştır.

Rüzgarın eksik olmadığı bu kıraç adalara en yakın anakara 480 km. uzaklıktaki Arjantin’in doğu kıyılarıdır. Falkland adalarında 3000’e yakın İngiliz kökenli insan yaşamaktadır. Adalar içişlerinde özerk bir İngiliz yönetim birimidir. Nüfusun yarısının yaşadığı tek kent olan Port Stanley şehri Doğu Falkland’dadır. Ayrıca Port Stanley şehri Falkland Adası’nın başkentidir.

Adanın başlıca gelir kaynağı koyun yetiştiriciliği ve balıkçılıktır. Koyunlardan elde edilen yün İngiltere’ye ihraç edilir. Diğer dikkate değer nokta; adalar üzerinde tartışmaya giren ve hak iddia eden iki devletinde bu adaya olan uzaklıklarıdır. Falkland adaları, Arjantin’e 480 km. , İngiltere’ye 12 bin km. uzaklıktadır.

1964 yılında Arjantin, BM’nin Sömürge Sorunları Komisyonu’nda konunun aracısız olarak iki toplumlu görüşmelerle sürdürülmesini istedi. Arjantin’in bu konuda ki tezleri:

•Adaların Arjantin’e olan coğrafi yakınlığı,
•Arjantin’in eski İspanyol topraklarının halefi olarak kendisini görmesi gibi nedenlerden dolayı Adalar Arjantin egemenliğine geçmeliydi.

Takvim yaprakları 19 Mart 1982 tarihini gösterdiğinde Falkland Adaları yakınında bulunan Güney Georgia Adası’na çıkan Arjantin kuvvetleri adayı ele geçirdi. 2 Nisan 1982 tarihinde Falkland Adaları’na da savaşın sıçramasıyla Büyük Britanya hükümeti harp filosunu bölgeye yolladı ve böylece savaş başladı.

6 hafta süren savaşta Büyük Britanya, BM ve AET’den büyük diplomatik destek, ABD ve Fransa’dan ise; aldığı lojistik destek ile savaşı Arjantin’in bir adım önünde götürdü. Bu arada iki tarafta kayıp vermeye devam ediyordu.    25 – 26 Nisan 1982 yılında İngiliz  Birlikleri Güney Georgia Adası’nı ele geçirince, Falkland Adaları’nda ki Arjantin Birlikleri teslim oldu. Bu savaşta İngiltere 255, Arjantin ise 650 kayıp vermiştir.

Sonuçta İngiltere 12 bin km uzakta kendi toprağı olan Falkland adalarına sahip çıkarak donanmasını göndermiş ve adalardaki hakimiyetini bırakmamıştır.

BİR ÖRNEK DE BİZDEN

Kardak Kayalıkları Olayı ;

Yunan’lılarla adeta köşe kapmaca gibi Kardak kayalıklarına Bayrak dikildiği günlerdi. Bir Yunan , bir Türk bayrağı …

30 Ocak 1996 gecesi SAT VE SAS komandoları görev sahasına intikal ettiler. Kullanacakları lastik botların benzinini kendi ceplerinden alarak gece vakti Yunan donanması tarafından korunmakta olan Kardak kayalığına görünmeden gizlice sızarak çıktılar. Türk Bayrağını diktiler.

30 Ocak 1996’da Kardak Kayalıkları’na çıkarak Türk bayrağı diken SAT Komandoları daha sonra kumpas Balyoz davasıyla mahküm edildiler. Devlete yapmış oldukları hizmetin karşılığını böylece almış oldular.

SAT KOMANDOLARINA ÖZEL GÖREV

Dönemin başbakanı Tansu Çiller, Kardak kayalıklarına çekilmiş olan Yunan bayrağı için ” O bayrak iner, o asker gider” diyerek Türk Silahlı Kuvvetleri’nin savaşa hazır olduğunu belirtti  30 Ocak 1996 gecesi adaya asker çıkarılmasını istedi.

Türk SAT ve SAS komandoları soğuk Ocak gecesinde karanlıkta Doğu Kardak’ı kuşatmış olan Yunan donanmasının arasından sızıp geçerek hemen yandaki ikinci adaya (Batı Kardak) gece operasyonu ile çıkıp Türk bayrağını diktiler. Türkiye ile Yunanistan savaşın eşiğine gelmişlerdi.

Daha sonra Bill Clinton’un telefonu ve Amerikan delegesi Richard Holbrooke ile NATO Genel Sekreteri Javier Solana girişimleriyle tansiyon düşürülmüş ve kriz öncesi duruma dönülmüştür.

KARDAK OLAYI NASIL GELİŞTİ

20 yıl önce Yunanistan’la savaşın eşiğine geldik

25 Aralık 1995 gecesi Figen Akat isimli çimonto yüklü koster, Kardak Kayalıkları’na oturdu. Bodrum Turgutreis açıklarındaki bu kayalıklar çok kısa bir süre sonra Türkiye ve Yunanistan’ı savaşın eşiğine getirdi.Ertesi gün kurtarma çalışmalarının hangi ülke tarafından yapılacağı sorunu krizin ilk kıvılcımını başlattı.

*Ara not ; (Ben gemiyle Kardak Kayalarının hemen dibinden sayısını bilemeyeceğim kadar çok geçtim. Pırıl pırıl temiz sularıyla ve balıkçılığa uygun olan bu bölgedeki  küçük kayalıklardır.Üzerine ancak bir kulübe yapabilirsiniz.)

Yunanistan anlaşmalardan doğan haklarını iddia ederek olayda ön almış ve bölgeye D. Antoniou gemisini göndermişti.Oysa Türk tarafının kayıtlarına göre kayalıklar, Türkiye’ye aitti ve Türkiye kurtarma çalışmaları konusunda Yunanistan’ın izni olmaksızın hareket edeceklerdi.

26 Aralık 1995 günü yapılan kurtarma çalışmaları sırasında Yunan tarafı kayalığın Yunanistan’a aidiyeti konusunda ısrar etti ve kurtarma işlemlerinin kendileri tarafından yapılacağını bildirdi. Gemi kaptanı ise Yunanistan’ın ikazına aldırış etmedi. Kayalıkların Türk karasularında olduğu konusundaki kararlılığını sürdürdü.

Figen Akat’ın hangi ülkenin toprağında karaya oturduğuna ilişkin tartışmalar sürerken 2 ülke birbirine karşılıklı nota verdi.

Nota işlemleri sürerken Figen Akat’a yanaşan Yunan Sahil Güvenlik Botu gemiye zorla Yunan bayrağı toka edince kriz bir safha daha ileriye taşındı.Geminin kaptanı ise 28 Aralık 1995 günü Yunan bir römorkör vasıtasıyla kurtarıldıktan sonra Güllük’e intikali sırasındaysa Yunan bayrağını arya ederek bu kez gemiye Türk bayrağını toka etti.

9 Ocak 1996 günü Yunanistan Büyükelçiliği Müsteşarı P. Vlassopoulos, Türk Dışişleri Bakanlığı’nda Denizcilik-Havacılık Genel Müdür Yardımcısı’nı ziyaret ederek, Kardak Kayalıkları’nın Yunanistan’a aidiyetini öne süren bir nota verdi.

Yunanistan’ın kayalıkların aidiyeti konusundaki ısrarı Türkiye’de de tartışılmaya başladı. Yunan basınında Türkiye aleyhine ciddi bir propaganda başladı. Kalimnos Adası Belediye Başkanı 26 Ocak 1996 günü ada halkı ve papazla beraber kayalıklara Yunan bayrağı dikti.

Türkiye’den de 27 Ocak’ta Hürriyet Gazetesi ve Kanal D muhabirleri kiraladıkları bir helikopterle kayalıklara gitti.Muhabirler, Yunan bayrağını çıkararak yerine Türk bayrağı dikti.

28 Ocak’ta ise kayalıklara 12 kişilik Yunan komando timi gönderildi.
Kriz artık askeri bir boyut kazanmıştı. 2 ülkenin deniz komandoları harekete geçmişti.

***

20’li yaşlarda, orta boylu, kucağında 4-5 yaşlarında bir erkek çocuğu taşıyan genç bir anne eşiyle beraber heyecanla bekliyordu. Hava buz gibiydi. Genç adam bir elini cebine sokmuş diğeriyle sigarasından derin nefesler çekiyordu…

2 bot denizde hızla ilerliyor, büyük balıkçı teknesi de karşıdan botlara doğru geliyordu.Teknedeki gazeteci ve vatandaşlar çılgınlar gibi bottaki SAT komandolarına el sallıyordu.Şaşkınlıkları geçince komandolar da teknedekilere el sallamaya başladı. Ocak ayıydı ve hava çok soğuktu.

Komandolar botları kıyıya vatandaşların yardımıyla çıkardı.Üzerlerindeki teçhizatları bir kenarda toplarken yandaki çay ocağından çaylar ısmarlandı askerlere. İçtikleri çaylarla içleri ısındı. Ancak hepsi sırılsıklamdı.

Kucağındaki çocuğu olan kadın yanlarına yaklaştı. Oğluna döndü ve komandoların hiç unutmayacağı şu sözleri söyledi:

“Bak oğlum, bu abilerin yüzlerini sakın unutma. Biz dün akşam onların sayesinde evimizde huzur içinde uyuduk. Bu akşam da yarın akşam da yine onların sayesinde huzur içinde uyuyacağız. Bu kahramanları sakın unutma!”

Nereden nereye ?

KAYNAKLAR ;

http://www.sozcu.com.tr/2014/gundem/eyyy-dunya-lideri-yunan-adalarimiza-el-koydu-haberin-var-mi-573827/
http://akademikperspektif.com/2013/03/22/falkland-adalari-krizi/
Sezim Özadalı * Aydınlık, 30 Ocak 2013
https://nacikaptan.com/?p=3413

 

This entry was posted in Gundem, Haber, Tarih. Bookmark the permalink.

One Response to FALKLAND ve KARDAK’TAN SÜLEYMAN ŞAH’A MAT OPERASYONU *** NASIL DEVLET OLUNUR

  1. Pingback: VATAN NAKLİYAT * Davutoğlu’ndan Süleyman Şah operasyonu açıklaması * YPG’den Süleyman Şah açıklaması: Operasyon Kobane güçlerimizin katılımıyla gerçekleştirilmiştir * Süleyman Şah tepkisi: “Tayyip Erdoğan, tarihe geçt

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *