İnsanlık da yok, vicdan da!

İnsanlık da yok, vicdan da!

SÖZCÜ – Rahmi Turan

Sanatçı Haluk Levent… Öyle güzel işler yapıyor ki, takdir etmemek mümkün değil… İlk günden beri deprem bölgesinde yardımdan yardıma koşuyor. Koşuyor ama malum çevreler kan kokusu almış köpekbalıkları gibi ona saldırıyor, engel olmaya, durdurmaya çalışıyor.

Neymiş?
Haluk Levent düzenlediği yardım kervanlarıyla “devletin otoritesini sarsıyormuş!”
Nasıl bir zihniyet bu? Deprem bölgesinde insanlar ölüyor, kurtulanlar soğuktan donuyor, açlıktan kıvranıyor, bu herifler ne düşünüyor?
Haluk Levent’in 2017 yılında kurduğu “AHBAP Derneği” bu depremde ön plana çıktı.  Sanatçı ve gönüllü arkadaşları buz gibi soğuk, dondurucu havada depremzedelere yardım etmek için çırpınırken, onlara saldırılar yönelten kara vicdanlılar, sıcak odalarında oturup, deprem için kıllarını bile kıpırdatmıyor, yardımları engellemeye çalışıyorlar!
On binlerce kişi, depremzedelere ulaştırılması için “AHBAP Derneği”ne yardım yağdırdı ve bağışların toplamı 1 milyar liraya yaklaştı. İnsanlar, Haluk Levent’in bu paraları doğru yerde, doğru kişiler, doğru işler için kullanacağına inanıyor, ona güveniyor.
Bu güzel hareketi kıskanıp baltalamaya çalışanların olması üzücüdür… Nasıl bir toplum olduk böyle? Kıskançlık, haset, kin ve nefret! İnsanlıkları da kalmamış, vicdanları da… Haluk Levent’i “Devletin otoritesini sarsmakla” suçluyorlar…
Sanatçının “AHBAP Derneği web sitesine” düzenlenen saldırıların ardı arkası kesilmiyor… Yarım milyon dolayında “siber saldırı” düzenlenerek “Haluk Levent, haddini aşmaya başladı!” denildi. Nasıl kafalar bunlar? Kin var, nefret var, insanlık, vicdan ve merhamet yok! Afet bölgesinde depremzedelerin çektiği acılar umurlarında değil… Bütün dertleri Haluk Levent’in yardımlarını engellemek…
“On binlerce kişinin parasını Haluk Levent’e yedirmemek lazım. Bu kampanyayı, devlet kurumlarının itibarını yok etmek için başlattığının farkındayız” diye yaygara yapıyorlar. Gerçekten utanç verici! Sanatçı Haluk Levent, doğru olanı yaptı ve deprem felâketzedelerine yardıma ”siyasi gözlükle” bakan trollerle polemiğe girmedi.
“Gönlümü de, kasamız da bütün ihtiyaçlara açık. Depremin ilk gününden beri bölgedeyiz. Arama-kurtarma ekiplerimiz de burada… Depremin ilk gününden bu yana temel ihtiyaçları karşılamaya çalışıyoruz. Daha yapacağımız çok iş var.” dedi.
Keşke ülkemizde bir değil, bin tane Haluk Levent olsa… Yaralarımız daha çabuk sarılırdı. Sistem de çöktü, devlet de!
“Tek Adam Sistemi” için referandum yapılırken vatandaşa ne demişlerdi? “Her olayda hızlı karar verip, hızlı uygulayacağımız bir sistem getiriyoruz. Türkiye kanatlanacak!” diye iddia etmişlerdi.
Tam kanatlandık!
Depremde sistem de çöktü, devlet de…
Ne plan vardı, ne de strateji!
Hiçbir kurum, “Tek Adam Sistemi” gereği, merkezden talimat gelmeden harekete geçemeyince, depremin zavallı talihsizleri ilk iki gün kaderlerine terk edildi…Depremin ikinci günü askerler devreye girdi, üçüncü günü iş makineleri yola çıktı, jeneratör, vinçle bölgeye ulaştı. Çok geç kalınmıştı!
Depremi kadere, fıtrata, Allah’ın takdirine bırakan sorumlular böylece kendi vicdanlarını rahatlatmaya çalışıyorlar. Bu koroya AKP’li Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin de katıldı. Fatma Şahin, depremzedeleri ziyaret için gittiği Nurdağı ilçesinde “Bu kadar şeyin üzerine bir de deprem felaketi geldi. Allah’ım beterinden saklasın” diyen bir vatandaşa:
“Rabbim ne derse o olur. Her şerde bir hayır var.” dedi.
Fatma Şahin hanım efendi, binlerce evin yıkılmasında ve on binlerce kişinin ölmesinde “Ne gibi bir hayır?” olabileceğini bir anlatsa da, herkes öğrense! Bunların kafaları hâlâ böyle!
GÜNÜN SÖZÜ
Akıl ve zekâ para ile satılmaz ama en çok para eden de odur!
https://www.sozcu.com.tr/2023/yazarlar/rahmi-turan/insanlik-da-yok-vicdan-da-7589723/
This entry was posted in DOĞAL FELAKETLER. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *