YAZIK…

YAZIK


Diyelim ki,
Biz öldük, siz kaldınız.
Diyelim ki,
Kurudu ormanlar, nehirler, yuvalarında kuşlar.
Diyelim ki,
Ateş olup küller üfürdünüz memlekete.
Baktınız,
Kalmamış yakacak tek bir ağaç,
Sönmeyen ocak,
Akacak tek damla gözyaşı.
Sonra..?
Geçip ortasına ölümün düğün mü kuracaksınız..?
Diyelim ki kurdunuz,
Külden ağaçlar,
Uçmayan kuşlar,
Ağıtlar,
Bu ziftli yaslar sarmışken toprağı
mutlu mu olacaksınız..?
Bize nasip bunca kalp ağrısından
size tatlı huzurlar kalır mı dersiniz..?
YAZIK..!!!
Davaya ibadet diye diye, toprağına ihanet edensiniz.
Lakin unutmaz toprak..!!!
Bakın göreceksiniz..
Yakan,
Yıkan,
Bozan,
Ölüm saçan ellerinizden ayırmayın gözünüzü.
Onlar boğacak sizi.
Yavaş ve acı içinde kesilecek nefesiniz,
henüz gelmeden eceliniz.


Sayın Birol Akkerman’a teşekkür ederim

This entry was posted in DOĞA - ÇEVRE, Doga - Cevre - Ekoloji - Tarim, DOĞAL YAŞAM, İHANET VE YABANCI YANDAŞLAR, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *