Tuncay Erciyes 30.11.2019
KEMALİZM; DEVRİMCİ TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİDİR
KEMALİST; ‘DEVRİMCİ TÜRK MİLLİYETÇİSİ’DİR
Atatürk’ün oluşturduğu KEMALİZM adını verdiği 6 ilkeli ideolojinin ilkelerinden birini MİLLİYETÇİLİK, diğerini DEVRİMCİLİK olarak belirlemesinin sebebi budur.
(Sinan Meydan’ın belgeye dayalı ispatladığı üzere, Atatürk döneminde hem Atatürk, hem de başkaları KEMALİZM kavramını kullanmıştır. Kemalizme Atatürkçülük denmeye başlanması Atatürk öldükten sonradır)
KEMALİSTLER; TÜRK AYDINLANMA DEVRİMİNİN ÖNCÜLERİDİR. Geçmişte de böyledir, şimdi de böyledir. Çünkü ATATÜRK ‘TÜRK DEVRİMİ’ni şöyle tanımlar:
“UÇURUM KENARINDA YIKIK BİR ÜLKE…
Türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar…
YILLARCA SÜREN SAVAŞ…
Ondan sonra, içeride ve dışarıda saygı ile tanınan
YENİ VATAN,
YENİ SOSYETE (Toplum),
YENİ DEVLET..
(sürekli alkışlar)
ve BUNLARI BAŞARMAK için ARASIZ DEVRİMLER…
İşte TÜRK GENEL DEVRİMİNİN bir kısa diyemi(anlatımı)…”
Atatürk’ün 4. Kurultay konuşması 9 Mayıs 1935 https://youtu.be/8lcPw5QY6Tw
KEMALİZM ideolojisi, Atatürk düşmanlarının iddia ettiği gibi, ATATÜRK yaşarken olmayan, ölmesinden sonra birileri tarafından icat edilmiş bir ideoloji değildir. Tam tersine Atatürk’ün sağlığında, el yazısıyla “KAMALİZM” diye yazarak adını koyduğu ve CHP’nin ideolojisi yaptığı bir ideolojidir. Ekteki el yazısı belge bunun ispatıdır. Atatürk 1937’de CHP’nin 5.büyük Kurultayında kendi el yazısıyla,
*
“…1935 Kurultayınca saptanan fikirler de bu programa ulanmıştır. PARTİNİN güttüğü bütün bu esaslar ‘KAMALİZM PRENSİPLERİDİR’…” diye yazmıştır. Bu belge daha sonra “CHP 1939 Program Çalışmaları” başlığıyla yayınlanmış olup Anıtkabir arşivlerinde Dosya No:1, Belge No:1091 olarak kayıtlıdır.
Kılıçdaroğlu’nun bu belgeye rağmen CHP’DE İDEOLOJİ KAYBI olduğunu iddia etmesinin ve SOSYAL DEMOKRASİ ideolojisini CHP’nin ideolojisi yapmaya çalışmasının sebebi KEMALİZM’İ benimsememesi ve bir ideoloji olarak KABUL ETMEMESİDİR.
12 Haziran 2017’de CHP PARTİ OKULUNUN yayınladığı, https://www.youtube.com/watch?v=-UhTHGWvB2s bu videoyu izlediğinizde Kılıçdaroğlunun, “KAYIP olduğunu fark ettim” dediği ideolojinin KEMALİZM DEĞİL SOSYAL DEMOKRASİ ideolojisi olduğunu hayretle fark edeceksiniz.
CHP üyelerine SOSYAL DEMOKRASİ ideolojisini benimsetmek için 30-35 sayfalık kitapçıklar bastırdığını ve SOSYAL DEMOKRAT İDEOLOJİ EĞİTİMİ KAMPLARI düzenlediğini övünçle anlattığını görüp şaşıracaksınız.
Demek ki Kılıçdaroğlu için KEMALİZM bir İDEOLOJİ DEĞİLDİR.
Kılıçdaroğlu daha önce de aynı şeyi yapmış CHP Gençlik kollarından gençlere,
“GENÇLER SOSYAL DEMOKRASİYİ İYİ ÖĞRENİN” diye nasihat etmiştir.
Atatürk’ün kurduğu Partinin Genel Başkanının, “GENÇLER KEMALİZM’İ iyi ÖĞRENİN” demek yerine, “Gençler SOSYAL DEMOKRASİYİ İYİ ÖĞRENİN” demesi çok üzücüdür.
Not: Bazı arkadaşlarımın merak ettiği “KEMALİZM bir DOKTRİN/ İDEOLOJİ MİDİR?” sorusunun yanıtı aşağıdaki yazıda verilmiştir.
***
KEMALİZM bir DOKTRİN/ İDEOLOJİ MİDİR
Sinan Meydan, 2 Eylül 2012 tarihinde yazdığı, “ATATÜRK DÖNEMİNDE ‘KEMALİZM’ YOKTU” YALANI ve ATATÜRKÇÜLÜĞÜN İCADI başlıklı, Atatürk yaşarken hem Atatürk’ün, hem de başkalarının KEMALİZM kavramını kullandığını belgelere dayalı ispatladığı makalesinde şöyle der:
KEMALİZM bir DOKTRİN/ İDEOLOJİ MİDİR tartışması hep devam etmiştir. Nitekim, “Partinin bir doktrini olsun” diyen Yakup Kadri Karaosmanoğlu’na Atatürk, “DONARIZ ÇOCUK…” demiştir.
Atatürk’ün bu yanıtından hareket edenler, Kemalizm’in bir doktrin olmadığını, hatta Atatürk’ün Kemalizm’e karşı olduğunu ileri sürmüşlerdir. Oysaki Atatürk bu sözleriyle Kemalizm ideolojisine değil, Kemalizm ideolojisinin dogma haline getirilmesine karşı olduğunu ifade etmek istemiştir. Çünkü Kemalizm’in en temel ilkesi “SÜREKLİ DEĞİŞİM, ileri gitme, GELİŞİM” olarak tanımlanabilecek olan DEVRİMCİLİKTİR. Bu nedenle Kemalizm asla “DOGMATİK” ve “değişime” kapalı bir anlayış DEĞİLDİR.
*
Sinan Meydan’a katılıyorum. Atatürk’ün KEMALİZM ideolojisine değil kemalizm ideolojisinin dondurulmasına, DOGMA haline getirilmesine KARŞI olduğu, bence de çok nettir. Çünkü Atatürk’ün kendi oluşturduğu -DEVRİMCİLİK gibi bir ilke içeren -yani, sürekli değişim, ileri gitme ve gelişimi amaçlayan dolayısıyla, donması, dogmatikleşmesi, değişime kapalı olması mümkün olmayan- üstelik adını da kendisinin koyduğu KEMALİZM’E KARŞI olduğunu düşünmek MANTIKLI DEĞİLDİR.
Atatürk, KEMALİZMİN dogma olmadığını, “GÖKTEN İNDİĞİ SANILAN kitapların DOGMALARIYLA asla bir tutmaması gerektiğini” Kasım 1937’deki TBMM’sini açarken yaptığı konuşmasında şöyle ifade etmiştir:
*
“Dünyaca malum olmuştur ki, bizim devlet idaresindeki ana programımız Cumhuriyet Halk Partisi programıdır. (CHP’nin Programını ilkelerini/prensiplerini Atatürk oluşturmuş ve KEMALİZM adını vermiştir. Tuncay Erciyes) Bunun kapsadığı prensipler, idarede ve siyasette bizi aydınlatıcı ana hatlardır. Fakat bu prensipleri gökten indiği sanılan kitapların DOGMALARIYLA asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve görünmez dünyadan değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz. Bizim yolumuzu çizen, içinde yaşadığımız yurt, bağrından çıktığımız Türk milleti ve bir de milletler tarihinin bin bir facia ve ıstırap kaydeden yapraklarından çıkardığımız sonuçlardır.”
*
Ayrıca Kemalizm kavramı Atatürk döneminde çok yaygın olarak kullanılan bir kavramdır. Sadece Atatürk ve Atatürk’ün yakın çevresindekiler, gazeteciler, yazarlar değil, milletvekilleri de sıkça Kemalizm kavramını kullanmışlardır.
1936’da CHP Genel Sekreteri Recep Peker, görevden ayrılırken yayınladığı bildiride, “…Hepimiz için en büyük şeref son nefese kadar KEMALİZM eserinin sadık hizmetçisi kalmaktır…” demiştir.
CELAL BAYAR, 1 Kasım 1937 tarihli Meclis konuşmasında birkaç yerde “KEMALİST REJİM” ifadesini kullanmıştır:
“KEMALİST REJİM, mülkiyeti, kişisel çalışmayı, çalışma değerini ekonomik politikasının esası olarak almaktadır. KEMALİST REJİM ekonomiyi bir teknik diye kabul etmektedir. Fakat KEMALİST REJİM ulusal çıkara uymayan sürekli bir kişisel çıkarı da kabul etmemektedir ve etmeyecektir… KEMALİST REJİM karakteri yapıcı ve yaptırıcı olmaktır.”
Görüldüğü üzere Atatürk döneminde hem Atatürk, hem de başkaları KEMALİZM kavramını kullanmıştır.