23 Aralık 2017
BASIN AÇIKLAMASI
Atatürkçü Düşünce Derneği
İZMİT Şubesi
FETULLAH GİTTİ, NAKŞİBENDÎ
ve ENSAR VAKFI GELDİ
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’E, kurtuluş savaşımıza, CUMHURİYET’İMİZE ve tüm bu değerlerin kazanılmasının yegane ve tek unsuru olan kahraman ordumuza karşı etnik ve dinsel temelli ihanet ve saldırılar 1919 dan beri aralıksız devam etmektedir.
Cumhuriyetimizin ilk yıllarından bu güne kadar özellikle Nakşibendî kökenli kalkışmalar ve isyanların en temel amacı Emperyalizmin taşeronluğunu yapmak, karşılığında, ümmetçi bir toplum yaratmak adına bağnaz, gerici ve çağdışı karanlık bir dünyanın altyapısını hazırlamaktır. Ulusumuzun tüm çağdaş yapılarına, kurumlarına ve aydınlarına karşı giriştikleri kanlı ve kirli eylemlerinin yanı sıra, fetvaları ve eylemleri de hep aynı amaca yöneliktir.
İskilipli Atıf Hocalar, Şeyh Saitler, 23 Aralık 1930 da Menemen de Asteğmen Mustafa Fehmi KUBİLAY’I katleden Derviş Mehmetler, Şeyh Nazım Kıbrısi’ler bu gerici ve işbirlikçi ihanet zincirinin sadece birkaç halkasıdır. Hepsinin ortak paydaları, kendi Ulusuna düşman, Emperyalist ülkelerin çıkarları ve emirleri doğrultularında çalışan hainler ve ajanlar olmalarıdır.
Bugün Ülkemizdeki dinci ve gerici Fethullah’cı örgütlenmelerin AMERİKA ile nasıl iç içe geçtikleri aşikârsa, yarında, yukarıda bahsettiğimiz bu ajan yuvaları tarikatların ve vakıfların kimlerle iç içe geçtikleri anlaşılacaktır.Mustafa Fehmi Kubilay’ı katleden ideoloji ve örgütlerin mensupları, iktidarın himayesinde tüm devlet kadrolarında hızla örgütlendikleri, Fetullah’çılardan boşalan kadrolara yerleştirildikleri çok iyi bilinmektedir.
Atatürk’e ölüm fermanı çıkartarak kurtuluş savaşını boğmaya çalışan, daha sonra da Yunanistan’a kaçan Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendinin adının Tokat’ta ki bir okula verilmesi olayı, Ensar vakfının Milli eğitimdeki etkinliği, Sakarya valiliğine atanan bir valinin, tarikatçı müritlerinin tekbir sesleriyle makamına çıkması vs.
Son söz olarak şunu belirtmeliyiz ki Cumhuriyetimize, üniter yapımıza, ordumuza, aydınlanmaya ve bilime karşı her tür hareketlenmeler, ihanetler ve ajan yuvaları yakından izlenmekte ve bilinmektedir.
Atatürk’e, onun kurduğu Cumhuriyete ve devrimlerine sahip çıkacağımızdan ve her birimizin Mustafa Fehmi Kubilay gibi davranacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın. Dinci, tarikatçı bağnazlarca Katledilen ASTEĞMENİMİZ, ÖĞRETMENİMİZ Mustafa Fehmi KUBİLAY ve aynı yerde şehit düşen Bekçi Şevki ve Bekçi Hasan’ı Yine, 25 Aralık 1973 yılında kaybettiğimiz, Atatürk’ümüzün silah arkadaşı, bağımsızlık savaşımızın büyük komutanı, LOZAN Antlaşmasının mimarı, ikinci Cumhurbaşkanımız İsmet İNÖNÜ’NÜN DE ölümünün 44. Yılı dolayısıyla tüm devrim şehitlerimizle beraber saygı ve minnetle anıyoruz.
Sevgi ve saygılarımla
Ahmet KAVAZ
Atatürkçü Düşünce Derneği
İZMİT Şubesi Başkanı