bulentesinoglu
bulentesinoglu@gmail.com
01/16/17
İstikrar insanoğlunun temel hedeflerindendir. İstikrar, insan hayatında, sürprizlerle karşılaşmamak, olağandışılıklarla karşılaşmamak, rahatını bozmamak üzere, talep ettiği bir şeydir.Şeylerin hızla değişmediği, değişse bile bilinen kurallar içerisinde değiştiği bir yaşam biçimidir, istikrar.
İstikrarın olduğu bir yerde, daha fazla çıkar elde etmek isteyip te, istikrar sebebiyle bunu temin edemeyenler, istikrarın düşmanı olurlar.
İstikrarı savunanları, statükocu olarak suçlarlar ki, istikrarı bozsunlar. İstikrar bozulunca da, kargaşadan yeni fırsatlar çıkarsa, yararlansınlar.
Küreselleşme ile birlikte, değişim diye tepinenleri bu sınıfa koyabiliriz.Emperyalizm için istikrarsızlaştırmak, yeni çıkarlar üretmenin aracıdır.Nasıl ki, insanoğlu istikrar elde etmek için plan yapmak zorundadır. Amerika da İstikrara karşı istikrarsızlaştırma yaratmak zorundadır.
Yani plana karşı istikrarsızlaştırma… Planlı ekonomiye karşı, piyasa adı altında istikrarsızlaştırma… Küreselleşme ile birlikte kuralsızlaştırma kavramının yerleştirilmesi istikrarsızlaştırmak içindi.
Bizim gibi ülkelerde nasıl ki, planlama kuruluşu, Devlet Planlama Teşkilatı var. Amerika’da da, “İstikrarsızlaştırma Koordinasyon Başkanlığı” teşkilatı var. Dışişleri Bakanlığına bağlı olarak çalışır.
Şimdiki Başkanı JOHN E. HERST, Ukrayna’daki istikrarsızlaştırma görevini tamamlayarak, ülkesine döndü. Şimdilerde, Türkiye üzerine çalıştığını açıklamalarından anlıyoruz. İstikrarsızlaştırma Koordinasyon Başkanlığı ilk görev olarak Türkiye’yi ele almış. Yani Türkiye’deki istikrarsızlığı planlayacak.
İstikrarı bozanlar, bozdukları istikrar yerine, kendi çıkarları için koydukları düzene, Yeniden İnşa derler.
Aydınımız, Suriye’de istikrarı, Amerika’nın neden bozduğunu bir türlü anlayamamıştır. Daha ileri giderek, Türkiye’deki istikrarı ABD neden bozsun, istikrarsız bir Türkiye Amerika’nın ne işine yarayacak, diye kendince anlam çıkarmaya çalışır.
Böyle bakarken, Amerikan saldırılarında kullanılan taşeronları da insan hakları adına savunurlar.Tüm dünya ülkelerini istikrarsızlaştırarak yol alan ABD, şimdi kendi kendisini istikrarsızlaştırmaya başladı.
Amerika’da şöyle söylemler oluştu.
Trump diyor ki; “Putin ve Merkel’e güvenerek yola çıktım.” Bu karşı CIA Başkanı ise; Trump’a hitaben, “senin ne dediğini kulakların duyuyor mu?”
-
Öte yandan, CIA Trump’ı öldürür mü, öldürebilir mi gibi yazılar ABD medyasında boy gösteriyor.Amerika, istikrarsızlaştıra, istikrasızlaştıra şimdi kendini istikrarsızlaştırıyor.