Aydınlık
Özlem Konur Usta
ozlemkonur@aydinlik.com.tr
30 Mayıs 2016 Pazartesi
Liselerdeki şeriat eğitimi durdurulmalı
“MEB onaylı seminerlerde gösterilen ‘flört zinadır’ ifadelerinin kullanıldığı, kabir ve alev görüntülerinin yer aldığı videoya eğitimcilerden de tepki geldi. Said Nursi davası adına verilen seminerlerin durdurulması istendi”
Said Nursi davası adına liselerde verilen şeriat seminerlerine eğitimciler ve psikologlar da tepki gösterdi. Egitim-İş 4 Nolu Şube Başkanı Zekeriya Çakmak, “Bu ortaçağ zihniyetiyle mücadele edeceğiz” dedi. Uzman psikolog Songül Dağlı da ergen sağlığı açısından tehlikeli olan bu seminerin durdurulmasını istedi.
Eğitimin son yıllarda gerici saldırı altında olduğunu söyleyen Zekeriya Çakmak sözlerine şöyle devam etti: “İstanbul’da son günlerde ortaya çıkan belli tarikat ve cemaatlerin düzenlediği, özellikle ortaöğretim kurumlarını hedef alan bu ortaçağ zihniyeti anlayışlara karşı Eğitim İş olarak, Atatürk’ün öğretmenleri olarak var gücümüzle mücadele edeceğiz. Özellikle İstanbul’un bazı okullarında son günlerde sıkça rastladığımız bu etkinliklerin öğrencilerin ruhsal gelişimiyle, toplumsal gelişimiyle ve moral değerlerinin gelişmesiyle uzaktan yakından hiçbir ilgisi yok. Öğrencilerin dünyasını karartan onları hayattan koparan onların dünyalarını korkuyla dolduran bu anlayışlara izin vermek, hoşgörülü davranmak asla doğru değildir. Her elini kolunu sallayanın okullara rahatça girip kendi kirli emellerini öğrencilere aşılayacağı onların gelecekleriyle oynayacağı bir çalışmaya göz yummayacağız. Cumhuriyet düşmanı kişiliği mahkeme kararlarıyla kanıtlanmış bir takım sözde din adamlarının adı etrafında ortaya çıkan bu oluşumların laikliği ortadan kaldırdığını, laikliğin ortadan kalkmasıyla toplumun kaosa dönüşeceğini, eğitimin içinden çıkılmaz bir hale dönüşeceğini özellikle belirtmek istiyorum. Eğitim İş olarak Atatürk’ün `Dünyada en gerçek yol gösterici bilimdir` sözünü kendimize ilke edinerek bu ortaçağ anlayışlarına karşı mücadele edeceğiz.”
‘SUÇLULUK DUYGUSU YARATIR’
Uzman Psikolog Songül Dağlı da seminerde izletilen videonun ergenlik dönemini yaşayan bu yaş grubu için yanlış modeller sunduğunu söyledi. Dağlı, “Erkek ve kadın olarak cinsiyet rolünü kazanmak ergenlik döneminin önemli hedeflerindendir. Video bu konuda belirleyici modeller sunmaktadır. Gözlemlediği tüm rolleri doğası gereği deneyen ergen için videoda sunulan roller örnek teşkil edebilecek nitelikte değil. İzlenen davranış kalıpları cinsiyet rolleri hakkında önyargılı, sınırlayıcı bir ilişki kalıbı önermektedir” dedi.
Dağlı sözlerine söyle devam etti: “Her iki cinsten akranlarla olgun ve sağlıklı ilişki kurmak gibi önemli bir gelişimsel hedefin beklendiği bu dönemde videoda özendirilen davranış biçimi sağlıklı değil. Bu durumu dini duyguları istismar ederek sunmak, gencin ahlaki yargılarını oluşturduğu bu hassas dönemde suçluluk duygusu yaratabilir, doğal dürtüleri hakkında kendini suçlu hissettirebilir. Bu durum özendirilen davranış kalıbı yolunda hızla iletişimden uzak bir davranış biçimine dönüşerek antisosyalliğe varabilir. Bu koşullarda flört eden arkadaşlarını bu öğreti ile ötekileştiren ve günahkar bulan genç, kendi yalnızlığını yüceltecek ve doğal dürtülerinden uzaklaşarak sağlıksızlaşacaktır.
Video ergenlerin bu dönem doğaları gereği hissettikleri duyguları yasaklamakta, duygularını doğal olarak yaşayan bireyleri ötekileştirmektedir. Bu videonun okullarımızda gösterimini oldukça tehlikelidir ve bu konuda önlem alınması gerekmektedir.”
MEB ONAYLI GERİCİ SEMİNER
Sözler Köşkü İlim ve Kültür Derneği üyelerinin geçen salı günü Şişli Hamidiye Etfal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde verdiği 2 saatlik seminerde izletilen videoda “Sen neden flört etmiyor ve yalnızsın biliyor musun? Çünkü sen, seni elbet bir gün bırakıp gidecek, günahları boynuna takıp acılarla ortada bırakacak birine kalbini bağlamıyorsun. Çünkü sen ‘zinaya yaklaşmayın’ diyen bir Allah’a inanıyorsun. Sen ‘birbirimizi çok seviyoruz’ ama deyip günahlarla birbirini cehenneme atanlardan değilsin. Sen, ‘ben hâlâ bırakamıyorum, flört ediyorum’, diyen kardeşim. Düşünsene şuanda öldün, üzerine toprakların atıldığı kabirdesin. Ve rabbinin huzuruna bu günahla çıktın. Rabbine ‘biliyordum günahtı ama yine de yaptım’ mı diyeceksin. Sen bu kadar cesur değilsin.” ifadeleri yer almıştı. Semineri veren Mustafa Çağırıcı Aydınlık’a yaptığı açıklamada MEB’den izinlerinin olduğunu 150-200 üniversite ve lisede seminer verdiklerini söylemişti. İlahiyatçı yazar Mustafa Cemil Kılıç, dünkü açıklamasında ‘Arkadaşlık eden gençleri zina ile itham etmek iftiradır. Kullanılan korku dili sorunludur. Ayetlerin bağlamından koparıldıkları ve istismar edildikleri görülmektedir” demişti.
