Sözcü
Uğur Dündar
Nisan 30, 2016
Atı alan Üsküdar’ı geçiyor!..
Laiklik tartışmasının alevlendiği şu günlerde en gerçekçi ve çarpıcı analizi Oda Tv’de Prof. Örsan K. Öymen yaptı. Arena programında çalıştığı dönemde yakından tanıma fırsatını bulduğum bu değerli bilim insanına göre, laiklik ilkesini fiilen kaldıran AKP, şimdi de resmen ve hukuken kaldırmak için harekete geçmiş bulunuyor.
İktidar bu amaçla “Türkiye Cumhuriyeti… demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir” denilen Anayasa’nın 2.maddesini, bunun mümkün olmaması halinde de 24. maddeyi değiştirmeyi hedefliyor.
Zira bu maddede şunlar yazıyor: “Kimse, devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasi veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla, her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını, yahut dince kutsal sayılan şeyleri, istismar edemez ve kötüye kullanamaz.”
* * *
Bu maddelerin yer almadığı bir anayasanın kabulüyle islamcı darbenin yani karşı devrimin tamamlanacağını öne süren Prof. Öymen tehlikenin ulaştığı ürkütücü boyutları da şöyle özetliyor:
“Erdoğan ve Davutoğlu laiklik karşıtı siyasetçiler, AKP de, laiklik karşıtı bir siyasi partidir. Demokrasiyle uzaktan yakından ilgisi olmayan bu odakların amacı, islamcı zihniyeti herkese zorla dayatmaktır. Bunu yıllarca görmeyenlerin şimdi hayretlere düşmesi trajiktir. Erdoğan’a ve AKP’ye zamanında tepki vermeyen medya üyelerine, akademisyenlere, siyasetçilere, iş adamlarına ve iş kadınlarına düşen, ömür boyu bu utançla yaşamaktır…
* * *
Şu anda Erdoğan ve AKP, İsmail Kahraman adlı şahıs üzerinden, laiklik ilkesini tartışma konusu haline getirip, halkın nabzını yokluyor. Amaç halkı alıştıra alıştıra Laiklik ilkesini ortadan kaldırmak. Toplumun büyük çoğunluğunun tepki vermediğini veya korktuğunu gördükleri anda, son darbeyi vurup İslamcı darbeyi tamamlayacaklar.
Teokratik padişahlık düzenini öngören anayasa değişikliğini referanduma götürüp, halkı, laik ve anti-laik olarak karpuz gibi ortadan ikiye bölecekler, Türkiye’yi çatışmaya sürükleyecekler. Bir yandan, “Başkanlık” adını verdikleri Padişahlık sistemiyle, fiilen ortadan kaldırdıkları yasama, yürütme ve yargı arasındaki güçler ayrılığı, ilkesini resmen ve hukuken iptal edecekler, diğer yandan da, laiklik ilkesini yokederek Ortaçağ’dan kalma teokratik düzeni mezarından çıkarıp diriltecekler!..
* * *
O nedenle, Anayasa’daki demokratik, laik, hukuk devleti ilkesine inanan tüm vatandaşlar, tepkisiz kalmamalı, Demokratik haklarını kullanarak Anayasa’nın ve rejimin temel ilkelerine sahip çıkmalı. Sivil darbecilere karşı Anayasa’nın temel ilkelerini korumak için, yine Anayasa tarafından güvence altına alınmış olan protesto ve gösteri hakkına sahip bulunuğunu unutmamalı.Toplum, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün makamını işgal eden İsmail Kahraman adlı şahıs istifa edene kadar, demokratik tepkisini etkili bir biçimde ortaya koymalı…
* * *
Çok geç olmadan şu gerçek görülmeli: Korkaklıktan ve uyuşukluktan özgürlük ve adalet çıkmaz. Özgürlük ve adalet mücadelesi sadece ve sadece cesaretle birlikte anlam kazanır ve sonuca ulaşır…”
* * *
Prof. Öymen daha ne desin?
Laiklik fiilen elden gitti, şimdi de resmen ve hukuken gidiyor!
Yani atı alan Üsküdar’ı geçiyor, bilmem farkında mısınız?..