BAŞBAKAN ERDOĞAN TAKSİM GEZİ EYLEMLERİNİ ALGILAYABİLDİ Mİ ?
Değerli okur,
Öncelikle ;
Taksim Gençlerimizi ,kırmadan , dökmeden şarkılarla,türkülerle, oyunlarla,kitaplarla yapmış oldukları ve yılmadan sürdürdükleri benzersiz demokratik eylem için kutluyor , sevgiyle selamlayarak alınlarından öpüyorum.
İstanbul Geziyi yalnız bırakmayan İzmir ve Ankara başta olmak üzere destek veren tüm kentlerimizin ve ilçelerimizin çağdaş insanlarını da sevgiyle selamlıyorum.Bu selamlar hepimizin demokrasi adına GENÇLERİMİZE BORCUMUZDUR.
AKP’nin ileri demokrasisi ! , 11 yıl sonra gerçek demokrasiye nasıl gidileceğini topluma baskılarla öğretmiş ve yol göstermiştir.
Taksim Gezi’de her kesimden özellikle gençlerin bir araya gelerek Özgürlüklere ve dayatmalara,Başbakan Erdoğan ve AKP’nin ,İstanbul valisi ve Emniyet müdürünün faşist baskılarına, tazyikli suya,insafsızca atılan gaz bombalarına ,coplara direnerek gösterdikleri bilinçli ve demokratik direniş ,ülkemizin birçok kentlerinde ve ilçelerde, tüm Dünyada yankı getirdi ve destek gördü.
Sevgili eylemciler AKP’nin 11 yıllık faşist sultasını kırmışlardır.Toplumun üzerindeki aldırmazlık ,suskunluk perdesini kaldırmışlardır.Demokrasi ve özgürlüğe giden çağdaş yolu göstermişlerdir.
Olayların geliştiği süreç içinde Başbakan Erdoğan’ın yapılan demokratik eylemlerden gereken uyarıları almadığı ise konuşmalarından görülmüştür.Başbakan Erdoğan Mahkemenin durdurma kararına rağmen projeden vazgeçmemiştir.
Yaptığı açıklamalara göre ;
* Topçu kışlası yapılacaktır.
* AKM yıkılacaktır.
* Taksime cami yapılacaktır.
Görüldüğü gibi Topçu kışlası projesi tek değildir.Kışla projesinin yanına AKM’nin yıkılması ve bir de cami yapılması eklenmiştir.
Anlaşılan odur ki Başbakan Erdoğan yapılmakta olan demokratik eylemlerin ruhunu ve özünü algılayamamış ve kavrayamamıştır.Konuşmaları ve kullandığı kelimelerle kendisine muhalefet edenleri ,toplumun %51’ni yok saymakta ve “Çapulcular,alkolikler ” diyerek sürekli aşağılamaya çalışmaktadır. Tavırları ruhsal ve mental yönden sağlıklı değildir.Ülkeyi yönetenlerin temel görevi toplumu bölmek değil,birleştirmek ve mutlu,huzurlu,
çağdaş bir yaşam sağlamaktır. Ve başbakan Erdoğan bunları yapamamaktadır.
Toplumsal barışın sağlanabilmesi için ;
Başbakan Erdoğan’ın toplumdan özür dilemesi ve Taksim’de Topçu kışlası projesinden,cami yapılmasından vazgeçerek var olan park alanını genişleterek daha çok ağaçlı , çiçekli,botanik bahçeli , sanat müzeleri ,açık konser alanları yaparak İstanbul halkına nefeslenecek bir yaşam alanı yaratması , AKM’yi de mevcut işlevini yapacak çağdaş bir kültür sarayına dönüştürmesi,baskıcı , müdahaleci , dayatmacı söylemlerinden ve eylemlerinden vaz geçmesi gerektir.
Aşağıda sizlere Taksim Meydanı projesini sunuyorum ;
Naci Kaptan
04.06.2013
10 SORUDA TAKSİM MEYDANI PROJESİ
Taksim Meydanı’nı yayalaştırmayı ve trafiği yerin altına almayı amaçlayan proje için ilk kazma 5 Kasım 2012’de atıldı. Projeyle ilgili bilmeniz gereken her şey bu 10 soruda…
06.01.2013
1) Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesi nedir?
Proje, Taksim Meydanı’ndaki araç trafiğini yapılacak tünellerle yer altına indirmeyi ve meydanı tamamen yayalaştırmayı amaçlıyor. 16 Eylül 2011’de İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde oybirliğiyle kabul edilen proje, 4 Ocak 2012’de Anıtlar Kurulu tarafından aynen onaylandı. İhaleyi kazanan Kalyon İnşaat çalışmalara başladı.
2) Proje kapsamında neler yapılacak?
Meydan yayalaştırma projesi ile Tarlabaşı Bulvarı–Cumhuriyet Bulvarı araç trafiği yer altına alınacak, otobüs ve duraklar meydandan kaldırılacak. Yani artık meydana hiçbir araç giremeyecek. Tarlabaşı’ndan gelen araçlar kesintisiz bir şekilde Harbiye, Taşkışla, Dolmabahçe yönüne gidebilecek.
Taksimde durak yapan transit geçen hatların hepsi Tarlabaşı Bulvarı ve Cumhuriyet Caddesi’ni kullanacak. Bu sebeple araç altgeçidi içinde 2 şeritli olmak üzere otobüs durakları inşa edilecek. 14.675 metrekare de araç altgeçidi yapılacak. Altgeçitlerin toplam uzunluğu ise 1.131 metre olacak.
Cumhuriyet Caddesi üzerinde Tarlabaşı-Harbiye yönünde 400 metre, Harbiye-Tarlabaşı yönünde 320 metre uzunluğunda tek tünel yapılacak. Tünel altgeçidinde otobüsten inen yolcular Taksim metrosu ve fünikülere direkt olarak bağlanabilecek.Metro çıkışları ise İstiklal Caddesi kenarlarına çekilecek. Bölgedeki binalar da aslına uygun restore edilecek. Böylece Taksim, yaklaşık 98.000 metrekarelik yayalaşmış bir meydana sahip olacak.
3) Meydan alanı nasıl kullanılacak?
Proje kapsamında, Taksim Meydanı’nda bulunan Gezi Parkı’nın yerine, 1806’da 3’üncü Selim döneminde inşa edilip, 1939’da İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Lütfi Kırdar tarafından yıktırılan Topçu Kışlası yeniden inşa edilecek. 19. yüzyıl boyunca askeri kışla olarak kullanılan yapı, 31 Mart Vakası’nda ittihatçı güçlerin karşısında ayaklanmayı destekleyince cezalandırılarak boşaltılmış, 1. Dünya Savaşı sırasında, orta avlusu futbol sahası olarak kullanılmıştı.
Yeniden yapılacak Taksim Topçu Kışlası oturum alanı, Cumhuriyet Caddesi tarafında 153, Tak-i Zafer Caddesi tarafında 188, Metehan Caddesi tarafında 152, Asker Ocağı Caddesi tarafında ise 189 metre olacak. Yeşil alan dahil olmak üzere 28.900 metrekarelik bir alanı bulunan kışla 3 katlı projelendirilecek. Normal bir apartman dairesiyle karşılaştırıldığında yeni yapılacak kışlanın yüksekliği 5 katlı, kulelerin yüksekliği ise 10 katlı bir apartmana denk geliyor. Kışla, Gezi Parkı’nı tümüyle çevreliyor. Ortasına da buz pisti yapılıyor. Bu da Gezi Parkı’nın tamamen ortadan kalkması anlamına geliyor.
Kışlanın içinde ve çevresinde neler olacağı konusunda nihai bir bilgi bulunmuyor ancak şunlar konuşuluyor: Rus-Hint tarzı karışımı kışla, kültür merkezi ve sanat galerisi olarak hizmet verecek. Zemin katta 10’dan fazla dükkan kafeterya, beş dükkan kitapçı, bir dükkan da sanat galerisi olarak belirlenmiş durumda. Üst kat ise müze/sergi alanı olarak tasarlanmış. Kışlanın bahçesi yeşil alan olarak korunacak. Yapının bazı bölümlerinde 3, bazı bölümlerinde ise 2 bodrum var. 3 bodrum kat olan yerde bir kat otopark olarak tasarlanmış. Bir diğer iddia isa, kışlanın içinde buz pateni sahasının bulunacağı yönünde…
4) Proje ne kadar süre içinde tamamlanacak?
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş, projenin 240 gün, yani sekiz ay içinde tamamlanacağını söyledi. Ancak Koruma Kurulu’nun aldığı karar, projenin bitiş süresinin uzayacağı yorumlarını da beraberinde getirdi.
5) Koruma Kurulu’nun aldığı karar nedir?
İstanbul 2 No’lu Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu, ilk olarak Gümüşsuyu Caddesi-Mete Caddesi-Sıraselviler Caddesi için önerilen dalış tünellerini iptal etti. Cumhuriyet-Tarlabaşı Caddesi tüneli ise onaylandı. Ancak kurul, ihaleyi kazanan Kalyon İnşaat yetkililerine projeye başlayabilmeleri için müze arkeologlarının alanda el yordamıyla sondaj kazıları yapması gerektiğini anlattı. Kazılar sonucunda kültür varlığına rastlanıldığı takdirde kazı alanının genişleyeceği ve iş makinesinin girmesine kazı bitene kadar izin verilmeyeceği açıklandı. Bu da sekiz ayda bitirilmesi öngörülen çalışmanın daha uzun sürede, hatta yıllarca sürebileceği iddialarına yol açtı.
Kazılar sırasında meydandan arkeolojik kalıntı çıkması muhtemel. Zira, su mahzeninin arkasında bulunan ve Kasımpaşaspor tarafından işletilen otopark alanında 2000 – 2001 yıllarında yapılan kazılarda Ceneviz mezarlarına rastlanıldı. Mezarlığın otopark ve proje alanını da kapsayarak Talimhane’ye doğru devam ettiği düşünülüyor. Atatürk Kültür Merkezi yapılırken de 5’inci yüzyıla ait lahitler bulunmuştu.
6) Meydanda yapılan çalışmalar vatandaşları nasıl etkiliyor?
Proje çalışmaları kapsamında, Cumhuriyet Caddesi 5 Kasım’dan itibaren Tarlabaşı’ndaki otoparktan, Divan Oteli önüne kadar trafiğe kapatıldı. Bu tarihten itibaren de hem meydandan geçmek isteyen vatandaşlar hem araçlar hem de esnaf için çile başladı.
Meydanın barikatlarla kapatılması nedeniyle vatandaşlar normalde çok kısa sürecek bir geçişi dakikalarca yürüyerek tamamlıyor. Hatta bunu yapmak istemeyenler barikatların üstünden ve altından atlayıp inşaat alanına girmek suretiyle istedikleri yerlere gidiyordu. Bunun üzerine belediye, yayaların Talimhane ve otobüs durakları arasındaki kapalı alanı daha kolay aşması için bir üstgeçit yaptı.
Taksim Meydanı’ndaki çalışmalar sırasında ve sonrasında Taksim’deki metro ve fünikülerin çalışmasında herhangi bir değişiklik olmadı. Ancak Taksim Metrosu’nun engelli/özürlü asansörü ‘süresiz’ olarak kapatıldı.
Çalışmalardan en çok etkilenenler ise esnaf oldu. Bazı dükkanların kapısının önünden geçen ve binalara girişi kapatan çalışmalar nedeniyle bazı mağazalar kepenk kapatmaya başladı.
7) Projeye kimler karşı çıkıyor?
Projeye; muhalif partiler, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Taksim Dayanışması Platformu, İstanbul Serbest Mimarlar Derneği ve daha pek çok sivil toplum kuruluşu, sendika, oda, parti ve birey karşı çıkıyor.
Taksim Dayanışması Platformu, TMMOB’un organize ettiği ve aralarında sendikalar, odalar, siyasi partiler de olmak üzere 77 demokratik kitle örgütünden oluşuyor. Platform üyeleri, her gün akşam saatlerinde Taksim Metro çıkışında eylem düzenliyor.
Projeye eleştiri yöneltenlerden biri de projeyi hazırlayan Mimar Halil Onur. İstanbul Büyükşehir Belediyesi adına projeyi hazırlayan Onur, “Meydan keşke bir yarışmayla tasarlansaydı. Bu bir fikir projesidir, nihai değil. En yakın zamanda meydanda bir sergi açarak maketi, projeyi, tüm belgeleri paylaşacağız” diyor.
Diğer yandan, tüm projeye değil ancak Gezi Parkı’nın yerine Topçu Kışlası’nın yapılıyor olmasına bir tepki de hükümet kanadından geldi. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, kışla yapılmasına karşı çıkarak “Madem demokratikleşme, sivilleşme çağındayız bir başka yapıyı başka bir şekilde yakalayalım. İstanbul’un artık bir alışveriş merkezine ihtiyacı yok. İstanbul’un kültür merkezine, sanat merkezine, sergi merkezine ihtiyacı var. Asıl önemlisi İstanbul’un büyük alanlara ihtiyacı var” dedi.
8) Projeye karşı çıkılmasındaki neden ne?
Projeye karşı çıkanların eleştirileri “Bu, Taksim’i insansızlaştırma projesidir” noktasında birleşiyor.
Taksim Dayanışması, projeyle ilgili şu soruları soruyor: “Ağaçlar neden işaretleniyor? Gezi Parkı afetlerde toplanma alanımız değil mi? Tünel trafik çözer mi? Yayalaştırma mı? Ayrıştırma mı? Esnaf haberdar mı? Semt dernekleri haberdar mı? Uzmanlar haberdar mı? Kültür Sanat Kurumları haberdar mı? Proje nedir? Detayları nerede? Proje kime yararlı? Proje kime zararlı? Projeyi kim yaptı? Ne zaman yaptı? Ne zaman güncellendi? Hangi şehirler, hangi çözümler örnek alındı? Şehir merkezlerinde artık tünellerin tercih edilmediği biliniyor mu? Stratejik analiz nerede? Etki değerlendirme analizi nerede?”
Taksim Yayalaştıma Projesi’ne karşı çıkanlar şu maddeleri gündeme getiriyor:
• Gezi Parkı’nın Topçu Kışlası’na dönüştürülmesi sırasında birçok ağaç kesilecek ve zaten sınırlı olan yeşil çevre tamamen yok olacak.
• Mimar ve çevre planlamacıları gibi bilim insanlarından ve STK’lar, üniversiteler, yerel yönetimler ve derneklerden görüş alınmadı. Taksim; etrafında yaşayanları, iş yeri sahipleri ve ziyaretçileriyle birlikte ele alınarak planlanmalıydı.
• Ulaşım planı ve meydan düzenlemesi ayrı ayrı değil bir bütün olarak
tasarlanmalıydı.
• Trafik yer altına indirilerek trafik sorunu çözülmeyecek, tersine tünellerde trafik sıkışıklığı artarak daha uzun kuyruklara neden olacak.
• Proje kapsamında yapılacak tünellerden sonra yayalar meydana ulaşmak için iki metrelik kaldırımlarda yürümek zorunda kalacak.
• Acil durum, itfaiye-ambulans çözümleri mevcut değil.
• İnşaat süresince iş yapamayacak olan esnafa çözüm üretilmedi.
9) Projeye karşı çıkanların alternatif önerileri var mı?
Taksim Dayanışması Platformu, Taksim Meydanı Yayalaştırma Proejesi’ne karşı alternatif projeleri uzmanlara sordu ve kamuoyuna sundu. (http://www.taksimplatformu.org/edabeyazit.php)
Diğer yandan, platform, projenin iyileştirilmesi için önerilerini şöyle sıraladı:
• Bekleme yapan otobüs durakları kalkar. Bu alan taşıt geçişine kapatılır ve yeniden tasarlanarak, meydan ile park birbirine bağlanır. Dünyada hiçbir kentin merkezinde otobüs bekleme yapmaz.
• Tüm otobüs durakları bu bölgedeki dükkanların önüne alınır. Böylece artan hareketlilikle buradaki dükkanların değerleri de yükselir.
• Tüm dükkanlar yeniden düzenlenir. Talimhane turizm bölgesine de hizmet eden daha canlı işlevlere kavuşturulurlar.
• Buradaki tüm dükkanlara üst teraslarını kullanma hakkı da verilir. Böylece farklı bir açılım ile Gezi Parkı daha da canlanır. Artan kullanım ile parkın güvenlik sorunu da ortadan kalkar.
• Meydan ve park çevresindeki tüm zemin katların halka daha açık hizmet işlevleri için kullanılması ve meydan düzlemine yayılmaları sağlanır. Böylece Taksim Meydanı çevresindeki yapılar ile ilişki kurar, bütünleşir.
• Meydan kesintisiz olarak eski canlılığına kavuşan AKM’ye kadar yeniden düzenlenir. Gerekirse burada da bir metro çıkışı önerilebilir.
• AKM depoları daha uygun bir yere taşınır. Burada zemin altında çok yüksek kapasiteli bir kapalı garaj yapılır. Üzerinde açık otopark olarak kullanılan alanda da çok amaçlı sosyal, kültürel, ticari bir yapı oluşturulabilir.
• Başka bir metro çıkışı da çeşitli açık hava etkinliklerinin düzenleneceği Gezi Parkı’na yapılabilir.
• Park, gerçek bir yeşil alan olarak düzenlenir.
• Meydan, üzerindeki tüm gereksiz işgallerden arındırılıp basit fakat güçlü malzemelerle yeniden düzenlenir. Çevreleyen yoldan rahatsız olmaması için taşıt yolları daraltılıp yaya alanları genişletilir. Yeniden tasarlanan meydan düzleminde uygar oturma ve dinlenme yerleri, güçlü aydınlatma ögeleri tasarlanır
10) Taksim’e daha önce de bu tip projeler yapılmak istenmiş miydi?
Taksim Meydanı yıllardır gerçekleştirilemeyen bir çok projenin içerisinde yer aldı.1955 yılının Ocak ayında Balkanların en büyük garajının hazırlıklarına başlandığı söylenmişti. Bundan bir kaç ay sonra ise büyüklük itibariyle Balkanlarda emsalsiz olacak bir süs havuzu yapılacağının haberi verilmişti. Geceleri renkli ışıklarla aydınlatılıp etrafı çiçeklerle süsleneceği söylenen proje için, Sular İdaresi Müdürlüğü’nün 150 metreküp su alacak havuz için su tahsis edemeyeceği açıklanmıştı.
1964’te Taksim’e elips şeklinde, içinde 100 dükkanın bulunacağı söylenen çarşının Viyana’daki yeraltı çarşısının benzeri olacağı duyurulmuştu. Bununla birlikte Taksim Gezi Parkı’nın alt tarafına içerisinde benzin istasyonu da bulunan iki katlı garaj yapılacağı, garajın inşası bittikten sonra da, parktaki büyük ağaçların yerine derine kök salmayan ağaçlar dikileceği açıklaması yapılmıştı.Alan, zaman içinde Türkiye’nin genel atmosferine bağlı olarak politik bir kimlik edindi.
1960 Darbesi’nden sonra askeri cunta ilk eylem olarak Taksim Meydanı’na bir süngü dikti. 1960-70 döneminde meydan pek çok toplumsal olaya sahne oldu. 6. Filo eylemlerinden, Kanlı Pazar’a, 1977 1 Mayıs’ına kadar yakın tarihin en önemli siyasi eylemleri bu alanda gerçekleşti. Fakat 1980’lerden itibaren tüm politik eylemlere kapatıldı. 2011’de 1 Mayıs kutlamalarına açıldı.1986’da da Taksim Meydanı’nın en üst katının park olarak yaya trafiği için, orta katı çarşı ve en alt katı ise taşıt trafiği için düzenleneceği açıklanmıştı.
1997 yılında Taksim’e cami yapılmak istenmesi de o yıllarda en çok tartışılan konulardan biri olmuştu. Gezi Parkı’na yapılacak cami için parkın altındaki dükkanlara yıkım tebligatı yollandığı iddia edilmişti. O zamanlar İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Recep Tayyip Erdoğan, Sözen döneminden kalma yeraltı projesini gerçekleştirmek istediklerini, araç trafiğininin tamamını yeraltına alacaklarını, 3-4 ay içinde yarışma ve ihaleyi alıp, proje inşaatına hemen başlanılacağını anlatmıştı.
http://www.ilkekran.com/haber/10-soruda-taksim-meydani-projesi