ALICISINA 2 MEKTUP * E.Kur.Albay Ümit YALIM’ın Meral AKŞENER’e cevabı * “Türkiye’de ‘darbe olmasın’ istiyorsanız emekli amirallerden değil sarıklı amirallerden çekineceksiniz. ”

Naci Kaptan / 06.04.2021

“Türkiye’de ‘darbe olmasın’ istiyorsanız emekli
amirallerden değil sarıklı amirallerden çekineceksiniz. ”


Memleketteki yüksek siyasi gerilimin en önemli sebebi, Erdoğan-Ergenekon memnu aşkının çocuğu olan Cumhur koalisyonunun çatırdamaya başlamasıdır. MHP bu aşkın hazzını zirvede yaşarken AKP, MHP’ye yaşattığı zevkin bedelini ödüyor. MHP ile ortaklık AKP’yi kendi doğasına yabancılaştırdı ve geri dönüşü olmayan bir erimeye sebep oldu ve AKP hâlâ erimeye devam ediyor. (Ahval – Ali Ağcakulu)
Eski Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Yargıcı Rıza Türmen, bildiriye imza atan emekli amirallere soruşturma açılmasına tepki gösterirdi. Türmen, “Halkın aklına darbe meselesini getiren iktidarın kendisidir. Türkiye de hukuk muhalifleri cezalandırmak için kullanılan bir araç haline gelmiştir. Türkiye’de geldiğimiz nokta budur maalesef” dedi.

Türkiye çok dar ve karanlık bir labirentten geçiyor. Liyakattan nasibini almamış, eğitim almış olsa da cahil, bunlara rağmen kamuda  üst görevlere getirilerek ülkenin çökertilmesine hizmetli olanlar ve dahi, imamlar, Diyanet görevlileri ve hatta orman müdürünün dahi her bir konuda ve de yanlış açıklamalarla görüş açıklarken;
Deniz Kuvvetlerinin bünyesinde 30-35 sene görev yaparak amirallik rütbesini alan, bilge, kültürlü, aydın, liyakatli ve deneyimli seçkin insanlarımızın AYDIN OLMAK görevlerini yaparak MONTRÖ ve tarikatların TSK içinde yuvalanmasına karşı çıktıkları bildiri için, koro halinde bir linç kampanyası başlatıldı. Yapılan açıklama çok yalın ve açıktır. Demokrasi dışı hiç bir deyiş ve darbe çağrısı yoktur.

DEVLET BAHÇELİ
Devlet Bahçeli’nin amiraller için yaptığı açıklamanın, ne liyakatlı devlet adamlığı ile, ne de aklı başında bir parti başkanlığı ile hiç bir bağlantısı yoktur. Nefret uyandırıcı, ajite edici, yasaları hiçe sayan anlamsız kabadayı ağzıdır. Bahçeli tüm siyasi hayatında Devlet’e, topluma yarar sağlayan hiç bir görev yapmamış ve Türkiye’yi zora sokacak tüm eylemlere imza atmıştır. (N.K)
(Yeniçağ-Orhan Uğurluoğlu) Devlet Bahçeli’nin amirallerin bildirisine verdiği tepki şöyle:
– “Muhtıra tarzında hazırlanarak gece yarısı servis yapılan bildiride imzası bulunan amirallerin rütbeleri sökülmelidir. Emeklilik hakları kaldırılmalı, emekli maaşları kesilmelidir. Açıklanan bildirinin çok yönlü adli ve idari soruşturması yapılmalıdır.
– Ayrıca 104 vesayetçi amiralin imzasıyla yayımlanan bildirinin arkası ve önü kararlılıkla araştırılmalı, bu rezaletin içinde kimlerin olduğu tevsik ve tespit edilmelidir. Konu vatandır, konu demokrasidir, konu millî iradedir. Taviz veya gecikmenin bedeli hiç kuşkusuz ağır olacaktır.”

Şimdi 2 Ağustos 2004 tarihine gidelim; Bahçeli’nin dönemin Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök ve  313 generale mektup yazarak AKP’ye uyarı mektubu gönderilmesini istediğini biliyor musunuz?
“İhanet Provaları” başlıklı yazısında Bahçeli bakın nasıl çağrı yapıyor?
– “Son günlerde yaşanan gelişmeler Türkiye’nin millî birliğini ve bütünlüğünü hedef alan bazı çevrelerin ülkeyi tehlikeli bir gerginlik ortamına sürüklemek istediklerini göstermektedir.
– İhanet provaları ve nümayişlerle yeni tahrikler için zemin arayışına girilmiştir…
– AKP Hükümetinin içine düştüğü teslimiyet ve aczden güç ve cesaret alan bu iç ve dış tahriklerin iç bünyemizi kemirmesine ve Türkiye’nin ufkunun karartılmasına asla izin verilmemelidir.
– Herkes haddini bilmeli, rüzgâr ekenin fırtına biçeceğini aklından hiç çıkarmamalıdır. Bu vatan sahipsiz değildir…”
Devlet Bahçeli’nin mektubu Darbe Çağrısı değil midir?

Özetle Devlet Bahçeli ağzından çıkanı bilmiyor. herkese hakaret ediyor, aşağılıyor, bencil ve narsist. Dün ak dediğine, bu gün kara diyor. Gariptir ki söyledikleri bir birinin aksi de olsa, çevresinde olanlar her dediğini alkışlıyorlar!!! Akşener’in dediği gibi; “Bahçeli artık evine dönmelidir” (N.K)

MERAL AKŞENER
İyi parti gen. başkanı Meral Akşener’in AKP’yi cesaretlendirici ve baskıcı bir uslup ile kıymetli amirallere ZEVZEK kelimesini uygun görerek konuşması çok yanlış olmuştur. Bahçeli’nin deyişi ile Meral Akşener “NE YAPMAK İSTEMEKTEDİR?
Konu sadece Akşener’e hiç yakışmayan uslup değil, açıklamasında “vaktinde görevlerini yapmamakla”” suçladığı komutanlar, görevlerini gereğince yapmışlar ve bu nedenle Ergenekon, Balyoz sanığı olarak yargılanmış ve hapis yatmışlardır.
Türk Donanmasının vurucu gücünün artması, Milgem ve silah projelerinin uygulamaya geçirilişi, şimdi areneda arslanların önüne atılmaya çalışılan bu değerli komutanların görevde oldukları dönemde gerçekleşmiştir. Bu nedenle Bahriye’nin pırıltılı, altın nesli, olan komutanlar “İKİNCİ KUŞAK ERGENEKON” ile hedefe alınmıştır. Ülkemizin bu değerli komutanlara borcu vardır.
Meral Akşener’in komutanlara özür borcu vardır.
Naci Kaptan / 06.04.2021

Ümit YALIM’n Meral AKŞENER’e cevabıdır:

Sayın Meral Akşener’in, bugünkü (04 Nisan 2021) basın toplantısında 104 emekli Amiralin Montrö açıklamasına yönelik olarak, “Bu arkadaşların görevdeyken maalesef Yunanistan’ın işgal ettiği adalara karşı herhangi bir tavırlarını görmedim” açıklamasının bilgilendirme eksikliğinden kaynaklandığını düşünüyorum.
*Montrö açıklamasına imza atan amirallerden Hüseyin Çiftçi, Albay rütbesindeyken 1996’da sahip çıktığı Gavdos Adası’nda Yunanistan ve NATO birliklerinin tatbikat yapmasını engellemiştir. Çitçi’nin 1996’da sahip çıktığı Gavdos Adası AKP Hükümetleri döneminde 2004’te işgal edilmiştir.
*Montrö açıklamasına imza atan amirallerden Mücahit Şişlioğlu, 2008’de benim de Genelkurmay temsilcisi olarak Dışişleri Bakanlığı’nda katıldığım toplantıda Ege Denizi’nde Türkiye’ye ait ve bir kısmı da Yunan işgali altında olan ada, adacık ve kayalıkların haritası ile coğrafi koordinatlarının Birleşmiş Milletler ve NATO’ya deklare edilmesini talep etmiş ancak Dışişleri Bakanlığı bu talebi reddetmiştir. Şişlioğlu, daha sonra Balyoz kumpas davasına dahil edilerek cezaevine gönderilmiştir.
*Muvazzaf subayların adaların işgali konusunu basınla paylaşmaları yasalar gereği mümkün değildir.
*Amirallerin açıklamasına sert tepki veren Hulusi Akar’ın Genelkurmay Başkanlığı ve Bakanlık döneminde Türkiye’nin 4 adası ve 1 kayalığı işgal edilmiştir.
*Montrö açıklamasını yapan amiralleri bağımsız ve tarafsız yargıya havale eden Akar’a hatırlatalım;
Yargı bağımsız ve tarafsız olsaydı, 4 Türk Adası ve 1 Türk Kayalığını savunmadan Yunan askerine teslim eden Akar, TCK 302,309 ve TMK 3’ten yargılanarak hapse atılmış olurdu.
Ümit YALIM – Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri
This entry was posted in DEMOKRASİ-ÖZGÜRLÜK, İrtica, ŞERİAT - İRTİCA - KARANLIĞIN AYAK SESLERİ, TARİKAT VE CEMAATLAR, TSK, YOBAZLIK - GERİCİLİK, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *