GEÇMİŞİN İÇİNDEN * KARADENİZ’DE DENİZ SAVAŞLARI * I. DÜNYA SAVAŞI’NIN BAŞLARINDA BATUM LİMANI’NIN STRATEJİK ÖNEMİ VE OSMANLI DONANMASININ BATUM LİMANI’NI BOMBALAMASI

Yavuz Zırhlısı
I. DÜNYA SAVAŞI’NIN BAŞLARINDA BATUM LİMANI’NIN STRATEJİK
ÖNEMİ VE OSMANLI DONANMASININ BATUM LİMANI’NI BOMBALAMASI
Ozan TUNA* Mucize ÜNLÜ**
Giriş
15. yüzyıl sonlarında Osmanlı Devleti tarafından fethedilen Batum, Kanuni Sultan Süleyman döneminde Trabzon’a bağlı bir  sancak olarak teşkilatlandırılmıştır. 16. yüzyıl sonlarında müsta-il eyalet statüsünde olan, büyük ve tahkim edilmiş bir kalesi bulunan Batum, Kafkasya üzerinden yapılan ticaret için önemli bir liman durumundadır. 19. yüzyıl ortalarında Rus ticaret şirketi burada bir acentelik açmış ve Batum, Kırım-Anadolu-Kafkasya ticaret hattının son iskelesi olmuştur. Bu önemine binaen 19.yüzyılda Ruslar Batum Limanı üzerindeki saldırgan politikalarını yoğunlaştırıp bu limanı kullanarak Kafkasya, Doğu Anadolu ve Kuzey İran’a hâkim olmayı amaçlamışlardır.

Osmanlı Devleti açısından ise Batum, Rusya’nın ileri harekâtına karşı önemli birsavunma merkezi olup Osmanlı ordusunun Kafkas harekâtı için kusursuz bir iaşe merkezi ve harekât üssü vazifesi görmüştür.
Osmanlı donanması, özellikle Abdülaziz döneminde dünyanın en güçlü savaş filolarından birisine sahip olmasına rağmen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda kendisinden beklenen performansı gösterememiş ve Karadeniz’de Rus Donanmasına yenilmişti. Osmanlı donanmasının bu savaşta yenilmesinde, Rus donanmasının uyguladığı torpidobot taarruzları son derece etkili olmuştu.
Bu savaşta Batum, Ruslar tarafından işgal edilmemiş olmasına rağmen Ayestefanos Antlaşması’na göre ödenecek harp tazminatının bir kısmına karşılık Batum, Ruslara bırakılmıştır. Daha sonra imzalanan Berlin Antlaşması’na göre Batum, ticarete mahsus serbest bir liman kabul edilse de 1886 yılında Rusya bu statüyü kaldırmış ve şehrin pek çok noktasına batarya ve garnizonlar yerleştirerek şehre askerî bir hüviyet kazandırmıştır.
Diğer taraftan 1900 yılında Bakü-Batum petrol boru hattının döşenmesiyle birlikte Bakü’den çıkarılan petrol, Batum Limanı üzerinden sevk edilmeye başlanmış ve limanın iktisadi açıdan da önemi artmıştır.

Batum Limanı’nın Askerî Yapısı
Doğu Karadeniz’in en önemli limanı olan Batum Limanı, şe-hir içerisinde ve dışarısında toprak istihkâmlar ve mayın tarlaları ile korunmaktaydı. Sahil ise doğu ve batı kısmından oluşmakta olup sahilin doğu kısmı sığdı.
1880 yılından itibaren tahkim edilmeye başlanan Batum Limanı’nda, 1904-1905 Rus-Japon Savaşı’nın ardından özellikle kara tahkimatı üzerinde farklı bir formasyona gidilmiştir.
1909 yılına kadar Rus Karadeniz filosunun önemli bir limanı olan Batum, 1910-1913 yılları arasında çift namlulu 30,5 cm’lik ve 15,2 cm’lik toplarla tahkim edilmişti.
I.Dünya Savaşı öncesinde Batum’da bulunan mevcut istihkâmların ve taburların üçü sahilde ve beşi arkadaki dağlar üzerinde konumlanmıştı. Liman sürekli devriye gezen ve üzerinde makineli tüfek bulunan bir vapurla tarassut altında bulunduruluyordu.
Şehirde tersane ve havuz bulunmamasından ötürü ağır tonajlı Rus savaş gemilerine ev sahipliği yapamayan Batum’da, 79. ve 80. Piyade Alayları, Birinci Kafkas ve Kazak Fırkası, Üç Kıta Topçu Taburu,Bir Kıta İstihkâm Bölüğü, Bir Kıta Tayyare Bölüğü, Bir Kıta Şimendüfer Bölüğü ile savunma konsepti oluşturulmuştu.
Şehirde bahri istasyonun olmaması ve yukarıda zikredilen kara unsurlarının askeri kapasitelerinin zayıf olması, Batum’u dışarından gelebilecek bir tehdide açık hale getirmiştir.
1914 yılı boyunca yapılan tahkimatlar neticesinde Batum’un müdafaası, altı tabyadan oluşmuş olup en müstahkem tabyala rşehrin güney batısındaki tepeler üzerinde mevzilendirilmiştir. 1914 yılında şehirde, üç numaralı tabyada dört adet 27 cm’lik, altıadet 15 cm’lik; beş numaralı tabyada iki adet 15 cm’lik, dört adet 22 cm’lik; yedi numaralı tabyada dört adet 22 cm’lik, dört adet de 15 cm’lik top bulunmaktaydı. Dört numaralı tabyadaki toplar tamamen, iki numaralı tabyadaki toplar ise kısmen çıkartılmış olup üç numaralı tabyada ise aynı zamanda iaşe depoları da bulunmaktaydı.
Rus kumpanyaları tarafından Sivastopol ve Odessa’dan Kafkasya üzerine yapılan sevkiyatlar Batum Limanı üzerinden gerçekleştirilirken savaşın başlaması üzerine Rus vapurlarının Kafkas ordusuna gerçekleştirdiği sevkiyat da yine Batum Limanı üzerinden yapılmıştır
I.Dünya Savaşı Öncesi Osmanlı Donanması Birinci Dünya Savaşı’na girerken Osmanlı donanmasının sa-vaş gücüne bakıldığında Osmanlı donanması 1911-1912 Trablusgarp Savaşı ve 1912-1913 Balkan Savaşları’nda etkili faaliyet gösterememiş ve yenilgiye uğramıştı.
Özellikle Balkan Savaşları’ndan sonra Osmanlı donanması üzerinde bir revizyon uygulan-mış ve yeni savaş gemileri satın alınma yoluna gidilmiştir. Bu surette İngiltere’de inşa halinde bulunan Reşadiye dretnotunun inşa süreci hızlandırılmış ve yine İngiltere’den Sultan Osman dretnotu satın alınmıştır.
Aynı zamanda Çanakkale ve Karadeniz Boğazı’nın savunulması açısından denizaltılara da önem verilmiş bu hususta daha profesyonel olan Fransa’dan iki adet denizaltı satın alınmıştır. Yavuz zırhlısı ve Midilli kruvazörünü de satın alan Osmanlı Devleti, muazzam bir motivasyonla savaş hazırlıklarına başlamış ve Karadeniz’de faaliyet göstermiştir.
Rus donanması Karadeniz Boğazı önünde mayınlama faaliyetleri yürütmesine rağmen bu motivasyonla Rus donanması üzerinde psikoloji küstünlüğü ele geçiren Osmanlı donanması, Rus donanmasına saldırarak savaşı başlatmıştır.
Osmanlı Donanmasının Batum Limanı’nı Bombalaması
I.Dünya Savaşı’nın başlaması ile Osmanlı donanması Yavuz zırhlısı ve muharebe gücü daha iyi durumda olan diğer savaş gemilerini Karadeniz’de görevlendirmiştir. Osmanlı donanmasının Karadeniz’de görevlendirdiği savaş gemileri; Yavuz zırhlısı, Midilli kruvazörü, Mecidiye kruvazörü, Hamidiye kruvazörü, Berk-i Sadvet torpido  kruvazörü, Peyk-i Şevket torpido kruvazörü ve çok sayıda muhrip ile torpidobottan oluşuyordu.
Savaş gemileri açısından yoğunluğun Karadeniz’de olmasının önemli bir nedeni de Kafkas Cephesi’nde Ruslarla mücadele eden Hasan İzzet Paşa komutasındaki Osmanlı III. Ordusunu Trabzon üzerinden desteklemek gerekliliği idi.
Özellikle Yavuz zırhlısı, yüksek ateş gücü ve sürat üstünlüğü ile Ruslara karşı önemli bir koz oluşturuyordu. Bunun farkında olan Rus donanması, Karadeniz Boğazı’nı mayınlayıp Osmanlı donanmasını Marmara Denizi’ne hapsetmek istiyordu.
29 Ekim 1914 harekâtının ardından Rus donanması Kogol ve Merkür zırhlıları ile 6 Kasım 1914’de Zonguldak ve Kozlu’yu bombalamış ve Osmanlı donanması yetişmeden Sivastopol’e geri çekilmiştir. Rus donanmasının bu hareketi karşısında Osmanlı donanması Midilli kruvazörü tarafından Poti Limanı’nı bombalayarak şehirde tahribat yaratmıştır.
Savaşın ilk günlerinde Osmanlı donanması için tali bir hedef olmasına rağmen özellikle Sarıkamış Harekâtı nedeniyle Osmanlı donanması Trabzon, Rize ve Batum’a yoğunlaşmıştı. Osmanlı Devleti, elinde Kafkaslara kadar uzanan kara ve demir yolu bulunmadığı için sevkiyatlarını deniz yolundan gerçekleştirmek zorundaydı.
Rus Kafkas Ordusu’nun 1 Kasım 1914’ten itibaren Türk sınır birliklerini geri atarak ilerlemeye başlaması bölgedeki Osmanlı ordusunun takviye edilmesini zorunlu kılıyordu.
Aynı zamanda III. Ordunun savaş gücü ve yeteneğinin muhafazası için Karadeniz yoluyla sağlanan lojistik desteğin devam etmesi gerekiyordu. Bu çerçevede 17 Kasım 1914’de Osmanlı birlikleri Rus hatları üzerine saldırı düzenlemiş ve Artvin civarından gerçekleştirilen saldırı sonucunda Osmanlı kıtaları Batum’a doğru ilerlemeye başlamıştır.
Aralık 1914 tarihi itibariyle Batum bölgesinde 6 mil ilerleme kaydeden Osmanlı birlikleri karşısında Ruslar karşı taarruzla Osmanlı askerlerini durdurmuştur. Bu yüzeysel taarruz sonrasında düzenlenecek kapsamlı Sarıkamış Harekâtı’nda amaçlardan birisi olan Batum, Osmanlı donanması için de hedef olmuştur.

Rostislav between 1907 and 1916.
Rus donanmasının Karadeniz filosu Rostivlav ve Evastafi zırhlıları ile Tri Sviatitelia, Ioann Zlatoust, Georgiy Pobedonassec, Pantolemon, Kogol ve Merkür kruvazörlerinden oluşmaktaydı.
Rus donanması için bu savaş gemilerinin haricinde Nikolayef tersanesinde dretnot tipi iki savaş gemisi inşa edilmekte olup, bu savaş gemileri ancak 1915 yılının ikinci yarısında Karadeniz’de görev alabilecekti. Rus donanmasına bir bütün olarak bakıldığında savaşın başında sahip olduğu savaş gemilerinin hiç birisi Yavuz zırhlısının muharebe gücüne denk değildi.
Aynı zamanda Osmanlı donanması, Rus donanmasından daha önce faal duruma geçmiş ve savaşa hazır durumda bulunmuştu. Bunun farkında olan Osmanlı donanma erkânı, Yavuz zırhlısını Rus donanması ile doğrudan mücadele için görevlendirmiştir. Bu bağlamda Rus donanmasının 17 Kasım 1914’de Trabzon-Araklı’yı bombalamasının ardından 18 Kasım 1914 tarihinde Sivastopol yakınlarında Rus donanması ile Yavuz zırhlısı ve Midilli kruvazörü arasında birdeniz savaşı olmuş fakat savaşta her iki taraf da başarılı olamamıştır.
21 Kasım 1914’de de Hamidiye kruvazörü, Poti ile Novorossik arasındaki Tuapse’yi bombardıman etmiştir. I.Dünya Savaşı’nda Rus donanması için Batum Limanıana hedefleri Trabzon ve Erzurum olan Rus Kafkas Ordusu’nun ikmalini sağlamak için konvansiyonel üs olarak planlanmıştı.
Savaşın Karadeniz’de başlaması üzerine Ruslar Batum’a ilave gambotlar göndermiştir. Batum’da askeri bir fabrika kurulmuş, cephane ve mühimmat için büyük askeri depolar tesis edilmişti.
Aynı zamanda yapılacak harekât bağlamında zaman zaman kruvazörlerde gelmiş, buradaki küçük filo Osmanlı sahillerine bombardıman gerçekleştirmiştir. Bu filo Batum Limanı hattında dolaşıp kordon araması yaparak liman haricinde de top atış talimleri gerçekleştirmiştir.
Özellikle modern savaş gemileri için önemli bir üs olan Batum limanı, savaşta Ruslar tarafından Osmanlı deniz cephesinin doğu tarafını vurmak için uygun görülmüştür.
Bu çerçevede Batum’da konuşlu olan Rus filosu, Hopa’yı bombalayıp yer yer Batum ile Hopa arasındaki noktalara çıkarma girişiminde bulunmuş, Hopa-Trabzon hattında bölgede tarassut faaliyetleri yürüterek daha sonra Batum’a çekilmiştir.
Hopa liman riyasetinden Batum’da bulunan Rus filosunun faaliyetleri hakkında malumat verilirken 3000 ton ağırlığında bir Rus gemisinin bölgede keşif faaliyetleri yaptıktan sonra Batum’a geri çekildiği bildirilmiştir.
Diğer taraftan Batum Limanına nakliye gemileri ile sevkiyatlar da devam etmekteydi. Rus donanma komutanı Amiral Eberhart, Batum’un Osmanlı donanmasının saldırısına maruz kalmaması için modern toplarla takviye edilmesini istemiş ise de bu tahkimatın yapılması uzun zaman alacaktı.
Osmanlı donanması, Batum’da bulunan Rus filosunun faaliyetleri üzerine harekete geçmiştir. 6 Aralık 1914’de Yavuz zırhlısı, Mecidiye kruvazörü Berk-i Sadvet ve Peyki Şevket torpido kruvazörü korumasında dört nakliye gemisi İstanbul’dan Trabzon’a doğru yola çıkmıştır. Nakliye gemilerinde iki piyade taburu bulunmaktaydı.
Aynı zamanda Yavuz zırhlısında Sarıkamış Harekâtı’nı hazırlamak üzere cepheye giden Enver Paşa ve Genel kurmay Heyeti de bulunuyordu. Nakliye gemileri yüklerini boşalttıktan sonra Mecidiye kruvazörü ve Berk-i Sadvet torpido kruvazörünün korumasında İstanbul’a gönderilmiştir.

Peyk-i Şevket kruvazörü
Yavuz zırhlısı ile Peyk-i Şevket torpido kruvazörü de Batum’u bombalamak üze-re doğuya doğru seyretmeye başlamıştır. Batum limanı, Berezan Avizozu ve Duixton mayın dökme gemileri tarafından Ekim 1914 başından itibaren mayınlanmıştı.
Hem mayınlama hem de sis sebebiyle kıyıya ancak 15000 m yaklaşabilen Yavuz zırhlısı, 10 Aralık 1914’te Batum Limanı’nı bombalamaya başlamıştır. Yavuz zırhlısının gerçekleştirdiği dokuz dakikalık bombardımanda sahil bataryaları hedef alınmazken liman ve deniz sahili üzerine yoğunlaşılmıştır.
Yavuz zırhlısı Batum’a 15 adet 28 cm’lik top mermisi atarken Rus bataryalarının açtığı top ateşi Yavuz zırhlısının menziline yetişmemiştir. Yavuz zırhlısı, bombardımanın ardından öğleden sonra saat dörtte bombardımanı kesip bölgeden uzaklaşmıştır.
Gerçekleştirilen bu bombardımanın ardından Rus donanma komutanı Amiral Eberhart, Batum Limanı’nın savunması için bölgeye Giorgi sınıfı torpidobotları yollamış, kendisi de ana filo ile beraber Batum’a doğru yola çıkmıştır. Osmanlı donanmasının 1914 yılındaki ikinci Batum harekâtı,Hamidiye kruvazörü tarafından gerçekleşmiştir.
21 Aralık 1914’de Midilli ve Hamidiye kruvazörleri cephane götüren Akde-niz vapurunu korumak üzere Karadeniz’e çıktılar. Hamidiye kruvazörü, özellikle Batum’da konuşlu filonun Rus ordusununileri harekâtını denizden desteklemesini engellemek amacıyla Batum’u bombalama kararı alır.
Aynı zamanda bu tarihlerde Rus filosunun ana limanlarında demirli olduğunun bildirilmesi, Hamidiye kruvazörünün harekât yapmasında etkili olmuştur. 24 Aralık 1914’de Hamidiye kruvazörü limanın 8000 m yakınına kadar gelip karartma yapılamayan limanı bombalamıştır.
Hamidiye kruvazörünün gerçekleştirdiği bombardıman, daha önceki Yavuz zırhlısının bombardımanı kadar etkili olmamış, kruvazörün attığı tüm mermiler Çoruh Vadisi’ne düşerken şehre zarar vermemiştir.
Osmanlı donanmasının Aralık 1914’ün son günlerinde Ba-tum’u hedef alan bombardımanlarının ardından savaşın ilerleyen günlerinde de Ruslar tarafından Batum’a kruvazör ve torpidobotlar gönderilerek bölge denizden tahkim edilmiştir.
Sonuç
Batum, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Osmanlı Devleti’nin elinden çıkmasının ardından Rusya tarafından dönemin şartlarına göre modernize edilmiştir. Özellikle 20. yüzyılın başlarından itibaren donanmalarda zırhlı savaş gemilerinin ve bu gemilerdeki uzun menzilli topların daha yaygın kullanılması, Rusya’nın Batum’u daha korunaklı bir liman haline getirmesine neden olmuştur.
Batum Limanı,I.Dünya Savaşı’nın başlarında Rus donanması için hem Kafkas ordusunun ikmalini yapma hem de Osmanlı Devleti’nin Doğu Karadeniz’deki limanlarını vurmak üzere üs olarak kullanılmıştır. Savunmada ise deniz mayınları kullanılmış, Rus donanmasının mütevazı bir görünüme sahip olması nedeniyle Batum Limanı’nın savunmasına ancak gambotlar tahsis edilebilmiştir.
Osmanlı donanmasının 1914 yılı sonu itibarıyla savaş gücünün Rus donanmasından üstün olması Karadeniz’deki diğer Rus limanları gibi Batum Limanı’nı da hedef hâline getirmiştir. Özellikle Batum’da üslenen Rus filosunun Trabzon, Rize ve Hopa’da faaliyet göstermesi ve Rus Kafkas ordusunun Batum üzerinden takviyesine devam edilmesi, Osmanlı donanmasının Batum’u bombalamasına neden olmuştur.
Yavuz zırhlısının 10 Aralık 1914 ve Hamidiye kruvazörünün 24 Aralık 1914’deki Batum bombardımanları, şehirde askerî açıdan ciddi bir tahribat yaratmasa da limanda konuşlu topların ve Rus filosunun bu bombardımanları savuşturamaması ve Rus ana filosunun bu bombardımanlara karşı ciddi hamle gerçekleştirememesi, Osmanlı donanmasının Rus donanmasından daha üstün olduğunu göstermiştir. Aynı zamanda bu bombardımanlar Rusların, Osmanlı donanmasının Batum’a çıkarma yapacağı endişesi ile Batum’daki askeri kuvvetlerini cepheye sevk etmesini de engellemiştir.

Kaynaklar
Arşiv Kaynakları

Deniz Tarihi Arşivi (DTA), Bahriye Nezareti Kataloğu

Deniz Tarihi Arşivi, Mülga-yı Bahriye Kataloğu

Deniz Tarihi Arşivi, Şura-yı Bahriye Kataloğu

Deniz Tarihi Arşivi, Defterler Bölümü

Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Daire Başkanlığı Arşivi (ATASE),
Birinci Dünya Harbi Kataloğu (BDH)

Başbakanlık Osmanlı Arşivi (BOA), Bab

ı Ali Evrak Odası (BEO)

Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Hariciye Nezareti Siyasi Kısım (HR.SYS.)-Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Dahiliye Emniyet
-i Umumiye (DH.EUM. 2. ŞB.
https://www.academia.edu/35593140/
This entry was posted in DENİZ VE DENİZCİLİK, Tarih. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *