AYDINLANMA VE ŞERİAT * Yurtsever aydın bir komutanın ve bir yobazın ardından

ERGENEKON ve BALYOZ kumpaslarıyla tasfiye edilen ordumuzun en pırıltılı komutanlarından birisi olan Tümamiral Soner Polat emekli edildiğinde şöyle demişti;

“Ben Tümamiral Soner Polat: Türk devletinin kuruluş ilkelerine sözde değil özde, kalben bağlı bir Cumhuriyet Amirali olarak bu salonda ve diğer mahkeme salonlarında suni davalarla esir alınan tüm Atatürkçü, onurlu ve kahraman silah arkadaşlarımla aynı kaderi paylaşmaktan ve aynı havayı teneffüs etmekten son derece mutlu, kıvançlı ve gururluyum.

‘Namus ve şeref sözü veriyoruz’

Eğer Cumhuriyet ve Türk Silahlı Kuvvetleri, içten ve dıştan ağır bir saldırı altında iken, dışarıda pişkin ve kayıtsız bir seyirci olsaydım, öncelikle kendimden şüphe ederim; ailem, yakınlarım ve gerçek dostlarım beni lanetlerdi. Bugün görünüşte kaybetsek bile, tarihin şaşmaz adaleti, bizlerin haklılığını ve doğru tarafta olduğumuzu günün birinde mutlaka ortaya çıkaracaktır.

Bu ceza ile görevlerimizi taçlandırdığımıza inanıyoruz. Ülke için bir bedel varsa tabii ki ödeyeceğiz. Bunda büyütülecek bir şey de yoktur. Tırnaklarımızla kazıyarak şanla, şerefle oluşturduğumuz kariyerlerimizin mahvolması da umurumuzda değil. Çünkü bizler para pul, mevki, makam için bu görevleri yapmadık. Kendi askerine bu haksızlığı reva gören, sivil-asker devletin bugünkü sahiplerine hakkımızı helal etmiyoruz. Bütün rütbelerimiz ve ayrıcalıklarımızdan arınmış olarak, Atatürk devrimlerinin ve Cumhuriyetin gerçek sahibi olan ve bu maksatla ataları gibi yedi düvele meydan okuyan, korkmayan, sinmeyen, masanın altına saklanmayan, her türlü bedeli göze alan büyük Türk milletine, Türk Silahsız Kuvvetleri’ne sade birer nefer, Mustafa Kemal’in birer askeri olarak katılıyoruz.

Türk bayrağının, bu ülkenin sınırları içinde kalan her yerde sonsuza kadar dalgalanması ve ulusumuzun hayati çıkarları için canımızı seve seve feda edeceğimize yüce Türk milleti önünde namus ve şeref sözü veriyoruz.”


Atatürk ve Cumhuriyet düşmanı, şeriat çığırtkanı Mısıroğlu’nun cenazesinde ön safhalarda yer tutup, tabutuna omuz verenler, Ülkemizin değerli aydın evladı VATANSEVER amiral Soner Polat’ın cenazesinde neden yoklardı?


Cumhuriyet sevdalıları, Atatürkçüler aşağıdaki bu isimleri unutmasınlar. Mısıroğlu’nun en büyük hayali, ülkemizi şeriatla yönetilen, Arapça konuşulan bir ülkeye dönüştürmekti.

Kadir Mısıroğlu’nun cenazesi Türk bayrağına sarılarak cenaze aracına kondu. Kadir Mısıroğlu, “Keşke Yunan galip gelseydi, ne hilafet yıkılırdı, ne şeriat kaldırılırdı, ne medrese lağvedilirdi.” demişti.

Mısıroğlu, 31 Ağustos 2017’de Twitter’dan cenazesiyle ilgili vasiyetini açıklamıştı. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın hemen sonrası attığı tweette, “Mustafa Kemal Atatürk’ü sevenler cenazeme gelmesin” yazmıştı. 

İKTİDAR YÖNETİMİNDEN CENAZEYE KATILANLAR

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AKP Genel Başkan Yardımcıları Hayati Yazıcı ve Nurettin Canikli, AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş, AKP Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu Üyesi Erol Kaya, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan, AKP İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Aziz Mahmut Hüdayi Vakfı Onursal Başkanı Osman Nuri Topbaş, TBMM 20. Dönem Rize Milletvekili Şevki Yılmaz.

This entry was posted in HAYATIN İÇİNDEN, İHANET VE YABANCI YANDAŞLAR, İrtica, TARİHE - AYDINLANMAYA - CUMHURİYETE NOT DÜŞENLER, YOBAZLIK - GERİCİLİK, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *