Aydogan Kekevi
25.06.2018
FİNAL?..
Bu Seçim de geride kaldı, seçimden geriye kalan ise “suçlama,yalan, hakaret, küfür, hile, hırsızlık” ve ne yazık ki “kan”!
Hicap ve kızgınlıkla söylüyorum: bunlar git gide “seçimlerin aksesuarı” oldular; böyle devam ederse “olmazsa olmazı” da olacaklar.
* * *
Şimdi herkes kendi durduğu yerden bakarak seçimleri yenilgisiyle, utkusuyla tutkusuyla değerlendirecek: Herkes mutlaka suçu bir başkasına yükleyecek; bir suçlu bulunacak; “benim dediğim oldu” diyenlerden “benim dediğim olsaydı” diyenlere kadar bir çok görüş çevreyle paylaşılacak. Kimse kendi “suçlusu” dışında “başka suçlu” kabul etmeyecek; yani bir tür “benim suçlum en hakiki suçludur” da israr edecek; kimse de “ya o da var ama bu da var, şu da var; bunların bir araya gelmesi bu sonucu doğurdu” falan demeyecek; herkes doğruluğuna inandığı kendi doğrusunu “ölümüme” savunacak.
* * *
Ben ise suç ve suçlunun “tümen tümen” olduğu; tozla dumanın birbirini önüne kattığı bu durumda yenilginin suçlusunu veya yapılan hataları nedenlerini aramak, onları sıralamak yerine ortam içinde hatasız veya en az hatalı olarak gördüğüm iki partiyi söyleyeceğim; “İYİ parti/Meral AKŞENER” ve “Saadet Partisi/Temel KARAMOLLAOĞLU”.
* * *
Yenilgili günün gereği mutlaka “hata” “suç” ve “suçlu” aramak gerekirse; şahsen bugün yaşananların suçunu da suçlusunu da hatasını da bugün de değil dünde yani bir önceki CB seçiminde buluyorum:
1. Ekmelettin’i aday gösteren Kemal Kılıçdaroğlu ve çevresi:
2. O süreç içinde yeni CB adayı gösterme/değiştirme süresi bittikten, Ekmelettin’in adaylığı artık kesinleşip başka secenek kalmadıktan sonra bile eleştirilerine son vermeyip, yapılan hatayı en az zararla atlatmak yerine;
“Biz bilinçli yuttaşlarız (seçmenleriz, demokratlarız, Cehepelileriz vb.) tıpış tıpış gidip oy vermeyiz” diyerek seçime katılmayıp Erdoğan’a bir de dokunulmazlık zırhı hediye eden; her şeyi protesto etmeyi demokratlık, ilericilik CHP’lilik fikir özgürlüğü olarak gören sayıları 3 milyonla 5 milyon arasında olduğu söylenen ve büyük bir bölümü CHP’li olan “bilinçli” seçmenlerdir.
(Bunlar o günlerdeki düşüncelerimin tekrarıdır)
* **
Özetle bugün yaşananların tohumu o gün ekilmiştir: O ağızlarından düşürmedikleri “Söz konusu vatansa, gerisi teferruattır” sözünü basit bir söylemden öteye götüremeyip kişisel ve haklı “kızgınlıklar”ını “tefferuat” olarak göremeyip “ben”ciliklerine teslim olanların eseridir..
Aydoğan Kekevi 25.6.18