Global polis devleti ile yerel polis devleti * NSA, Takip ve Dinleme Skandalını Savundu

Global polis devleti ile yerel polis devleti

İsmet Berkan
25 Haziran 2013 Hürriyet

Gezi olayları ile ilgilenirken kaçırdık .
İngiliz The Guardian gazetesi Amerika’yı ve
dünyayı sarsan bir dizi önemli haber yayınladı
.

Bu haberlere göre Amerikan istihbarat örgütleri‘terörle mücadele’ adı altında daha önce hayal bile edilemez olan bir sürü şey yapıyormuş meğer. Yine Gezi olayları sebebiyle araya gitti meğer bizim Milli İstihbarat Teşkilatı’mız da çeşitli kurumlarla imzaladığı anlaşmalarla yediden yetmişe hepimizle ilgili her türlü bilgiye erişmeye başlamış MİT kanununda yapılacak bir değişiklikle de bu erişimini kalıcı kılmayı hedeflermiş.

Ama gelin MİT’den önce Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı’ndan NSA’dan söz edelim biraz. Bu örgüt Amerikan elektronik istihbaratını yapan başlıca örgüt aslında.

Ve bu örgütün başta GoogleYahoo ve Microsoft olmak üzere dünya internet ve elektronik posta trafiğinin yüzde 90’a yakın bölümünü üzerinde taşıyan Amerikan şirketleriyle yaptığı anlaşmalar sayesinde dünya çapında hemen hemen bütün elektronik postaya bütün sosyal medya yazışmaları ve paylaşımlarına bütün bloglara vs erişim sahibi olduğu anlaşıldı.

NSA’nın giremeyeceği ve okuyamayacağı e-posta yok. Sosyal medyadaki
‘gizlilik’ seçeneği NSA’ya bir şey ifade etmiyor.Dahası da var:

NSA Amerika’daki cep telefonu operatörlerinden günlük hatta anlık bazda telefon görüşme bilgilerini de alıyor. Yani kim kimi aradı o sırada neredeydiler saat kaçtı görüşme ne kadar sürdü gibi bilgiler.

İngiliz The Guardian’ın birkaç gün üst üste yayınladığı haberlerin kaynağı NSA’ya hizmet sunan bir özel şirkette çalışan genç bir adamdı Edward Snowden. Snowden bu bilgileri verip Amerikan Kongresi’nin yani parlamentosunun bilgisi dışında yapılan ve Amerika açısından yasallığı tartışmalı operasyonaları duyururken çoktan Hong Kong’a kaçmıştı bile. Aynı Snowden önceki gün de Moskova’ya gitti Amerika’nın elinin uzanamayacağı bir yere yani.

Snowden’in açıklamaları nedeniyle Amerika’da Obama yönetiminin başı dertte. Çünkü bu ülkede ‘terörle küresel savaş’a ve NSA’nın bu yöntemle elde ettiği kimi bilgilerin bazı terör saldırılarını önlediğine dair bilgilere rağmen ‘özel hayatın gizliliği’ni savunan güçlü bir siyasi lobi de var.

Gelelim Türkiye’ye.
Bizde de Taraf gazetesi MİT’in okul çocuklarından uçak yolcularına kadar herkesi fişlemek için çeşitli kurumlarla bilgi alış verişi protokolleri yaptığını ortaya çıkardı.Bu bilginin ortaya dökülmesi iyi de oldu ama bir önemli eksiklik var: MİT’in daha yeni edinmeye başladığı bu bilgileri bizde yıllardır polis istihbaratı ve jandarma istihbaratı çoğu zaman yasal zemini de kuşkulu yollarla elde ediyor zaten.

‘E onlar alıyormuş MİT de alıversin ne olacak’ diyecek halimiz yok elbette. Ama Türkiye’de bilgi güvenliğinin özellikle de kişisel bilgilerin güvenliğinin yasal güvence altında olmadığını da hep bilmeliyiz.Yani Türkiye’de ‘Özel hayatın gizliliği’ni savunmaya kalksanız bile sizinle yan yana duran ne bir güçlü siyasi lobi var ne de özel hayat yasaların güvencesi altında.

Hükümetin yıllar önce hazırlayıp Meclis’e sunduğu aslında önemli eksikler ve sakıncalar içeren ama yine de bir başlangıcı oluşturan ‘Bilgi Güvenliği Yasası’nı neden unuttuğunu neden bir türlü Meclis’ten geçirmediğini kimse bilmiyor.

Özel hayat/Güvenlik dengesi

Güvenlikçi bakış açısı yeni internet ve bilgisayar teknolojileri ama en çok da bilgi depolama ve işleme kapasitesindeki muazzam artış sayesinde dünyanın dört bir yanında atağa kalkmış durumda.Amerika’da yaşanan bu. Bütün internet trafiğini bütün elektronik posta trafiğini kontrol etmek onu depolamak ve bu muazzam büyüklükteki veriyi incelemek günümüz teknolojisi sayesinde mümkün oluyor. Bu mazzam büyüklükleri inceleyip sınıflayabilen ve trilyonlarca e-posta arasından masum olmayanları ayırdığını iddia eden teknoloji her geçen gün daha da gelişiyor üstelik.

Türkiye’de olan da bu. TC kimlik numarası uygulaması sayesinde devletle yaptığımız her işlem şu veya bu biçimde elektronik kayıt altına giriyor. Buna bir de devlet dışı işlerin (uçak tren bileti almaktan tutun da özel sağlık sigortası yaptırmaya ve cep telefonu faturanıza kadar) eklendiğini düşündüğünüzde ortaya muazzam bir bilgi havuzu çıkıyor.

MİT polis ve jandarma bu havuza istedikleri her an dalıp yüzebilmeyi istiyorlar bizim güvenliğimizi ancak bu yolla sağlayabileceklerini söylüyorlar.Ama bilgiler de bizim özel hayatımız…

Artık sadece özgürlük/güvenlik dengesi yok dünyada bir de ‘özel hayat/güvenlik’ dengesi var gözetilmesi gereken.

NSA, Takip ve Dinleme Skandalını Savundu

13 Haziran 2013

ABD’nin gizemli istihbarat örgütü Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) Başkanı General Keith Alexander, internet takibi ve dinleme skandalını savundu. Alexander, takip programının Amerikalıları korumak için olduğunu söyledi.

ABD Senatosu Tahsisat Komitesi (Senate Appropriations Committee) üyelerine konuşan Alexander, doğru olanın Amerikan halkını korumak olduğunu söyledi. “Herhangi birşey saklamıyoruz” diyen NSA Başkanı Alexander, “Bu bizim gizli yaptığımız birşey değil. Size ne yaptığımızı söylemek istiyoruz” dedi. Söz konusu internet takibi ile ilgili daha fazla şeffaf olma taraftarı olduğunu belirten NSA Başkanı, açıklamaların ulusal güvenlik için potansiyel hasara neden olabileceğine dikkat çekti.

Komisyon üyelerinden Senatör Richard Durbin, Alexander’a 29 yaşındaki lise terk Edward Snowden’ın nasıl bu kadar gizli belgelere ulaştığını sordu. General Alexander, Edward Snowden’ın nasıl işe alındığını bir daha gözden geçirmek gerektiğini kaydetti.

Aynı zamanda Siber Komutanı olan Keith Alexander, siber güvenliğinin birey haklarını ihlal etmeden yapılabileceğini söyledi. “Herşey güvene dayalıdır” diyen Alexander, güvenlik ve özgürlük arasından herhangi bir ödün verilmesine gerek olmadığına dikkat çekti. NSA Başkanı, ABD’nin yurtdışından siber saldırılara hedef olduğunu da hatırlattı.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), önümüzdeki mali yılda siber savunma harcamalarının 3.9 milyar dolardan 4.6 milyar dolara yükseltilmesini talep etmişti. Pentagon, siber savunma için önümüzdeki 5 yıl içinde 23 milyar dolar harcamayı öngörüyor.

ABD’nin gizemli istihbarat örgütü Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) Başkanı General Keith Alexander, internet takibi ve dinleme skandalını savundu. Alexander, takip programının Amerikalıları korumak için olduğunu söyledi.
ABD Senatosu Tahsisat Komitesi (Senate Appropriations Committee) üyelerine konuşan Alexander, doğru olanın Amerikan halkını korumak olduğunu söyledi. “Herhangi birşey saklamıyoruz” diyen NSA Başkanı Alexander, “Bu bizim gizli yaptığımız birşey değil. Size ne yaptığımızı söylemek istiyoruz” dedi. Söz konusu internet takibi ile ilgili daha fazla şeffaf olma taraftarı olduğunu belirten NSA Başkanı, açıklamaların ulusal güvenlik için potansiyel hasara neden olabileceğine dikkat çekti.

Komisyon üyelerinden Senatör Richard Durbin, Alexander’a 29 yaşındaki lise terk Edward Snowden’ın nasıl bu kadar gizli belgelere ulaştığını sordu. General Alexander, Edward Snowden’ın nasıl işe alındığını bir daha gözden geçirmek gerektiğini kaydetti.

Aynı zamanda Siber Komutanı olan Keith Alexander, siber güvenliğinin birey haklarını ihlal etmeden yapılabileceğini söyledi. “Herşey güvene dayalıdır” diyen Alexander, güvenlik ve özgürlük arasından herhangi bir ödün verilmesine gerek olmadığına dikkat çekti. NSA Başkanı, ABD’nin yurtdışından siber saldırılara hedef olduğunu da hatırlattı.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), önümüzdeki mali yılda siber savunma harcamalarının 3.9 milyar dolardan 4.6 milyar dolara yükseltilmesini talep etmişti. Pentagon, siber savunma için önümüzdeki 5 yıl içinde 23 milyar dolar harcamayı öngörüyor.

http://www.turkishny.com/headline-news/2-headline-news/125383-nsa-takip-ve-dinleme-skandalini-savundu#.UeaYGMtrNdg

This entry was posted in Bilim ve Teknoloji, İSTİHBARAT KURUMLARI. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *