Yüksek demokrasimizin utanç fotoğrafı!.. Bu fotoğrafı unutmayın * FAŞİZM İŞTE BÖYLE BİR ŞEYDİR* * 77 YAŞINDAKİ EMEKLİ BİR HAKİMİ DÖVMEKTİR FAŞİZM * Kendi halkına böylesi acımasız davrananlara SANDIKTA gereken dersi vermek hepimizin görevidir . 1 Mayıs işçi bayramında işçilerle birlikte anayasal gösteri hakkını kullanan 77 yaşında emekli bir kadın hakim polisler tarafından acımasızca dövüldü . Yarın ise sen , ben ve çocuklarımız !!! Susarsanız er veya geç bu zulüm bizleri de bulacaktır .

Fotoğrafa yorum ;

Tayyip Erdoğan “inançlı bir müslüman” olduğunu geniş kitlelere kabul ettirmiş bulunmaktadır. Bu yüzden de kendisine en büyük destek inançlı kitlelerden gelmektedir. Güvenlik güçleri, polisler, asayiş elemanları, vs öncelikli olarak “inançlı” gençlerden seçilmektedir. Başta Gezi olaylarında cihat havasına girerek ele geçirdiklerini öldüresiye dövmeleri, “kindar imama” ne denli sadık ve inançlı olduklarını kanıtlama amacına yöneliktir. Alttaki yazıda söz konusu olan FAŞİZM değil, “yüce dinimizin” kutsadığı (yani “cihad”a ve kurandaki diğer şiddet unsurlarına dayalı) İSLAMOFAŞİZMDİR.

Kemal Rastgeldi

***

Sayın Kemal Rastgeldi eleştirisinde FAŞİZMİN islam ülkelerinde çoğunlukla hangi kaynaktan beslendiğini belirtmiş.  Doğrudur baskıcı islam ülkelerinde faşizm yanlış inançlardan , cahillikten  ve yoz bilgiden beslenir.  Eğitimsiz toplumlar , başkasının aklını ve düşüncesini kullanır .  

İnançlı müslüman olmak kolay iş değildir . Ahlak ve erdem gerektirir . Bilgi ve saygı gerektirir .

Mütedeyyin gerçek müslüman çevresinde toplanacağı önderinin hak yememiş , devlet malına ve dahi başkasının malına el uzatmamış , iftira atmamış , yalan söylememiş ,kul hakkı yememiş , rüşvet , komisyon almamış , insanları aşağılamamış olup olmadığına bakar  .

Bizde öyle mi ?

Naci Kaptan

***

Yukarıdaki fotoğrafa iyice bakın lütfen…

İçiniz acıdı, gözleriniz nemlendi, aklınıza bir yığın sözcük doluştu, şayet yalnızsanız saydırdınız, kalabalık bir ortamdaysanız yutkundunuz, içinizden saydırdınız, değil mi?..

-Benim yaşadığımı aynen yaşadınız yani!..

O fotoğraftaki kadının adı Perihan Pulat,
77 yaşında, emekli Sayıştay hakimi!..

1 Mayıs’ta Ankara’da on binlerce kişiyle birlikte emekçinin bayramını kutlamak, destek vermek için sokağa çıktı… Hep çıkıyordu zaten, eylemlere, etkinliklere, anmalara katılıyor, evinde kendi elleriyle hazırladığı dövizleri taşıyor, atılan sloganlara eşlik ediyordu…

-Suçu büyüktü yani!..

1 Mayıs’ta da aynı suçu işledi Perihan Hanım; işsizliğe, açlığa, yoksulluğa, şiddete, baskıya karşı slogan attı, hazırladığı dövizi taşıdı. Karşılığını da aldı tabi… Çocuğu, torunu yaşındaki pek çevik polisler tarafından ağzı, burnu, alnı bi güzel düzeltildi… Yetmedi, yerlerde sürüklendi, sürüklenirken coplandı, sonra da bir kenara atıldı!..

Saray başta olmak üzere, iktidar cenahı seçimler için hazırladığı broşürlerde, yaptıkları konuşmalarda lütfedip “Daha çok demokrasi” sözü veriyor ya, işte yukarıdaki fotoğraf verdikleri bu sözün elle tutulur, kanlı canlı kanıtıdır!..

-Bizi bekleyen yüksek demokrasinin belleklerden
asla silinmeyecek, silinemeyecek fotoğrafıdır!..

Bu fotoğraf 16 yıldır yaptıklarının, işledikleri cürümlerin, batırdıkları ülkenin, ayrımcılığın, nefretin, yoksulluğa, açlığa, hapishanelere, coplara, biber gazlarına, tazyikli kimyasal sulara mahkum ettikleri insanların somutlaşmış vesikasıdır!..

-Bu fotoğraf, yazmak istediğim binlerce, on binlerce sözcüğü
tek bir karede donduran, ciltler dolusu kitaba bedel bir manifestodur!..

Tarih babanın kitabında buna benzer milyonlarca fotoğraf, milyonlarca öykü, milyonlarca belge vardır… İbret almasını bilenlere, bilmeyenlere hatta okumayanlara bile verdiği mesaj ise şudur:

-Herkes ama herkes, zengini, yoksulu, muktediri,
efendisi, uşağı bir gün mutlaka bedelini öder!..

Yüksek demokrasimizin utanç fotoğrafı!..

This entry was posted in FAŞİZM. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *