Zeytin ağacı dedi ki!

Necati Doğru
E-mail: necatidogru@sozcum.com
9 Kasım 2014
Sözcü

Zeytin ağacı dedi ki!

Cumhurbaşkanı, Başbakan, Enerji Bakanı, termik santral kurma ruhsatı verilmiş havuzcu yandaş işveren, jandarma komutanı, paralı güvenlik görevlileri, havuzcu işverenin avukatları ve Danıştay’daki vicdansız köstebek bir oldular.Hepsinin haberi vardı.

Soma’nın Yırca Köyü’nde 6 bin zeytin ağacı kesilmesin diye 21 gündür gece gündüz nöbet tutan köylü kadınları sürükleyerek, erkeklerin kollarını arkadan kelepçeleyip dövdüler.Zaman kazandılar.Danıştay’ın “zeytin kesmeyi durduran” kararı köye yetişmeden davranıp ağaçlara kıydılar.

* * * *

Zeytin ağacı dedi ki:
Ey kalpsiz adam!
Yani Cumhurbaşkanı!
Sen kızını hiç “zeytin gözlüm”
diyerek sevmedin mi?
Nasıl kıydın zeytinlere!
Ey taş yürekli adam!
Yani Başbakan!
Sen eşine, “çabuk dön gel zeytin gözlüm”
diye hiç haber yollamadın mı?
Nasıl kıydın zeytinlere!
Ey ruhsuz adam!
Yani Enerji Bakanı.
Sen her sabah oturduğun kahvaltı sofrasına
“üç-beş zeytin danesi yiyerek” başlamadın mı?
Nasıl kıydın zeytinlere.
Ey paragöz adam!
Yani havuzcu işveren.
Sen ramazan ayında
“iftarını zeytinle açmadan doğrudan köfteye-böreğe” mi yumuldun?
Nasıl kıydın zeytinlere.
Ey vicdansız adam!
Yani Jandarma komutanı.
Sen hiç sevdiğin kadına
“özledim seni zeytin gözlü yârim” diye kur yapmadın mı?
Nasıl kıydın zeytinlere.
Ey kömür karası adam.
Yani güvenlik görevlisi.
Sen 4 yaşındaki yeğenini
“zeytin bakışlım” diyerek sarılıp yanaklarından hiç öpmedin mi?
Nasıl kıydın zeytinlere.
Ey adaletsiz adam.
Yani işveren avukatı.
Sen hiç, “bir zeytin ağacının 1000 yıl 2000 yıl yaşayabildiğini” duymadın mı?
Nasıl kıydın zeytinlere.
Ey sırtlan ruhlu adam
Yani Danıştay’daki köstebek.
Sen, “her yeni güne zeytin yiyerek başlayan dünyadaki tek ülkenin burası olduğunu” hiç aklına getirmedin mi?
Nasıl kıydırdın zeytinlere.

* * * *

Danıştay durdurmuştu.
Zeytinler kesilmeyecekti
Danıştay köstebeği, iktidar partisinin havuzcusu olan işverenin avukatına kararı önceden sızdırdı. Kara kömür kalpli işveren haberdar edildi. Paralı güvenlik ordusunun eşliğinde ve jandarmanın seyreden bakışları önünde dozerler, kepçeler, hızarlar, testerelerle 6 bin zeytin ağacına saldırdılar.
Zeytin kanını akıttılar.
Katliam bitti.
Danıştay kararı sonra geldi.

* * * *

Bu katliama, “enerji açığımızı yerli üretim kömürle kapatacağız,
cari açığımızı da daraltacağız” gerekçesiyle giriştiler.
Buna aptallar inanır.
Vicdanı olan zeytine kulak verir.
Zeytin ağacı dedi ki:
Kömür karası kalpli adamlar.
Bir zeytin ağacını kestiğinizde yerde biten papatya, gök yüzünde uçan kırlangıç, çalı arkasındaki sincap, toprak oyuğundaki karınca, havadaki bulut, buluttan düşen yağmur, ovadaki rüzgar, yamaçtan inen derenin cömert suyu hepsini birlikte öldürüyorsunuz.

Paragöz kafa!

Bilimden kopuk, bütünsel planlamadan yoksun, paragöz kafanın aynısı 15 yıl önce enerji açığını “ithal doğalgazla çalışan çevirim santralleri ile kapatma” teşvikleri dağıtıyordu. Enerji açığı kapandı fakat cari açık açıldı. TEMA Başkanı Deniz Ataç, uyarıyor:

“Zeytin ağaçları mı? Yerli kömürle cari açığı kapatmak mı? Enerji için zeytin ağaçlarımızdan vazgeçmekten başka bir çözüm yok mu? Ya mevcut durumu yanlış değerlendiriyorsak? Enerji dengemizi kuralım derken doğal dengemizi bozuyorsak? Kesilenler yerine yeni dikimler yapılacak ama körpe fidanlar yaşlı ve bilge zeytinlerin yerini tutacak mı? Tutmazsa torunlarımıza bunun hesabını kim nasıl verecek? Akıl, bizi zeytin ağacının bereketinde birleşmeye çağırıyor.”

This entry was posted in Doga - Cevre - Ekoloji - Tarim, NECATİ DOĞRU YAZILARI, YOLSUZLUKLAR. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *