YAZIŞMALARA ÖNSÖZ
Değerli yurtsever arkadaşlarım Tuncay Erciyes ve Ender Erdemli’nin aşağıdaki yazılarına katılarak destek verdiğimi belirtirim.
Türkiye Cumhuriyetinin laik sistemini değiştirerek yerine TEK ADAM yönetiminde İslamcı bir devleti getirecek olan , hukuk devleti olmak yerine TEK ADAMIN atadığı sözde yargıç ve savcılarla şeriat devletini , hilafeti yönetime egemen kılmak amaçlı bu tehlikeli oyunu durdurmak için REFERANDUM SANDIĞINA firesiz gitmek bir vatan ve yurtseverlik borcudur.
Türkiye’yi bu tehlikeli sürece götüren AKP’ye koşulsuz destek vererek kendi partisi MHP’yi de eriterek yok eden Devlet Bahçeli’nin AKP’nin Truva atı olduğu ortaya çıkmıştır.
MHP’nin gerçek Milliyetçileri ise partilerini terk ederek istifa etmektedirler. Kendi genel başkanının kendi partisini yok etmeye çalışması belki de siyasi tarihte bir ilktir.
Tarih yakın zaman içinde gerçekleri yazarken Türkiye Cumhuriyeti Devletinin belini kırarak ,ulusal güçlerini yok eden hukuku demokrasiyi insan haklarını askıya alan faşist bir yönetime koşulsuz destek veren Devlet Bahçeliyi de tarih kendi çöplüğüne atacak ve adı işbirlikçileriyle birlikte lanetle anılacaktır.
Naci kaptan/11.02.2017
Tuncay Erciyes
02/11/17
REFERANDUMA BOYKOT öneren BİRGÜL AYMAN GÜLER’E de #HAYIR
Önce Referandumun matematiksel olasılıklarına göz atalım:
Diyelim ki,
SEÇMEN SAYISI 100 ve Başkanlığa EVET diyecekler 42 KİŞİ olsun.
(Hiç kuşkunuz olmasın, bu 42 kişi, eli kanda olsa sandığa gidip EVET oyu kullanacaktır)
Eğer 100 seçmenin TAMAMI OY KULLANIRSA yani,
Katılma oranı %100 olursa, EVET oranı %42 olur ve BAŞKANLIK RET OLUR.
15 kişi sandığa gitmezse yani,
KATILMA ORANI %85’e düşerse,
EVET Oranı %49,4 olur ve BAŞKANLIK yine RET OLUR.
AMA,
20 kişi SANDIĞA GİTMEZSE yani,
KATILMA ORANI %80’e düşerse,
EVET oranı %52,5 olur ve BAŞKANLIK KABUL OLUR.
Demek ki, TEK ADAM yönetimine, DİKTATÖRLÜĞE gidişe karşıysak,
SANDIĞA GİTMEK ve #HAYIR OYU KULLANMAK ŞARTTIR.
“Referandumu BOYKOT EDİN. Atatürk Devrimleri sandıkla yapmadı” gibi laflar eşliğinde BOYKOT öneren EXPOSE ismindeki Facebook sayfasının sahibi ve Prof. Birgül Ayman Güler’in şunu iyi bilsin ki, ATATÜRK, Matematiği iyi olan, hiçbir aracı tükaka etmeyen ve NEYİ, NE ZAMAN kullanacağını iyi bilen bir LİDERDİ.
Atatürk’ün Kurtuluş Savaşını dahi PARLAMENTO ile birlikte yani, DEMOKRASİNİN ARAÇLARINI KULLANARAK, milletvekillerini ikna ederek, hesap vererek,VATANI KURTARDIĞINI dikkate almayanlar,niyetleri ne olursa olsun,
ERDOĞAN’IN TEK ADAM OLMASI İÇİN ÇALIŞIRLAR.
AYRICA Birgül Ayman Güler’in ANAYASA Referandumunu BOYKOT ETMESİ ile, ben dahil bazı Atatürkçülerin CB Seçimini BOYKOT ETMESİ AYNI ŞEY DEĞİLDİR. Çünkü CB SEÇİMİNDE, Kılıçdaroğlu ve Bahçeli bizlere EVET diyebileceğimiz bir aday sunmadı.
Yani SEÇENEĞİMİZ YOKTU.
Her iki aday da Ekmel Efendi de Erdoğan da SİYASAL İSLAMCIYDI. Atatürk’e nasıl baktıkları belli iki Siyasal İslamcıdan birine oy verip, yapılan CB Seçimine halkın büyük çoğunluğunun ilgi ve önem atfettiğiği değerli bir seçim haline getirmemek için sandığa gitmedim.
Zaten Kılıçdaroğlu benim gibi düşünenlerin haklı olduğunu kabul etmemiş olsaydı, 7 Haziran 2015 seçimleri sonrasında, bir yıl önce CB adayı yapmakta sakınca görmediği EKMELEDDİN’İN MECLİS BAŞKANI olmasına İTİRAZI OLMAZ ve ona oy verilmesini sağlar, Meclis Başkanlığını AKP’ye kaptırmazdı.
AMA şimdi durum farklı, SEÇENEKSİZ DEĞİLİZ.
Üstelik HAYIR dememin çok önemli bir işlevi var.
Çünkü HAYIR oyu vermek,
EGEMENLİĞİN TÜRK MİLLETİNDEN alınıp TEK ADAMA verilmesine HAYIR demektir.Birgül Ayman Güler gibi ANAYASA Referandumunu BOYKOT ETMEK ise, yukarıdaki matematiksel açıklamadan anlaşılacağı üzere,
DİKTATÖRLÜĞE GİDİŞE “EVET” demektir.
Konunun tüm yönleriyle irdelenmesi aşağıda sunduğum Ender Erdemil’in yazısında mevcut olup, okunmasını ve paylaşılmasını tavsiye ederim.
Sevgi ve Saygılarımla.
Tuncay Erciyes
Ender Erdemil
SANDIĞI BOYKOT ETMEYİ DÜŞÜNENLERE…
Birgül Ayman GÜLER, Ulusal Post’ta yayınlanan yazısında Yeni Anayasadan söz ederek;
“Bu yanlış iş geri çekilmediği takdirde, o gün sandıktaki görevim, sandıktan çıkarılmaya çalışılan bu tuzağa UZAK DURMAK olacaktır.” demiş.
Yazısında Cumhuriyet Halk Partisini, yeni Anayasanın hazırlık çalışmalarına katılarak meşrulaştırdığı için eleştiriyor. Referandumda HAYIR OYU VERMENİN de MEŞRULAŞTIRMAK anlamına geldiğini ileri sürüyor.
“Sandığa gidip “hayır” demek, CHP’nin mecliste sürece katılıp “hayır” demesi gibi, bu YANLIŞ İŞE CANSUYU VERMEKTİR.” diyor.
Meşrulaştırma konusu yeni bir şey değil. 19 EYLÜL 2011’DE Anayasa İçin Hazırlık Komisyonu (İçtüzük gereği kurulmuş Adalet Komisyonundan ayrı, Özel olarak kurulan Yeni Anayasa Uzlaşma Komisyonu) çalışmalarına başlamıştı. BİZ, Cumhuriyet Halk Partisinin bu komisyonda bulunmasının, ABD’nin yön verdiği Anayasayı değiştirme çabalarını MEŞRULAŞTIRACAĞINI ileri sürmüş, KOMİSYONA KATILMAMALARINı istemiştik. CHP katılmasaydı bu özel komisyon kurulamayacaktı.
Saygın BİRGÜL AYMAN GÜLER, Kongrede Kılıçdaroğlu’nun listesini delerek Parti Meclisine girmiş, MYK’ya da girerek PARTİ SÖZCÜSÜ olmuştu. Bu görevi yürüttüğü sürede partisinin Anayasa İçin Hazırlık Komisyonuna katılmasının, bu çabayı meşrulaştıracağından SÖZ ETTİĞİNİ DUYMADIK. Büyük olasılıkla Anayasa İçin hazırlık Komisyonuna katılma konusunda bir MYK ve/veya Parti Meclisi kararı varsa ALTINDA İMZASI DA VARDIR.
Yazısında;
“Şimdi ne yapmak gerektiği üzerine konuşup kararımızı kendimiz, ama gerçekten kendimiz vermeliyiz. “Adayımız Ekmeleddin” zamanındaki gibi, HDP’ye ödünç oy kışkırtmasındaki gibi, o televizyonun ekranından ya da şu gazetenin pek şaşaalı kaleminden anons edilen kaynakları belirsiz kararlarla sürüklenmemeliyiz.” diyor.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde sandığa gitmeme tutumu, Türkiye Cumhuriyetinin geleceğinin oylanacağı REFERANDUMDA oy kullanmayı reddetmekle BİR TUTULAMAZ.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde seçmenin önüne SEÇENEKSİZLİK kondu. Tayyip’le korkutulan seçmenden; BAŞKA BİR SİYASAL İSLAMCIYA OY VERMESİ İSTENDİ.
Seçmenin seçeneksiz olmadığını, OYLARIYLA SİYASAL İSLAM’A EVET DEMEK YERİNE, oy kullanmayarak tepkisini gösterebileceğini söyledik. O gün seçmene dayatılanın bugünlerin hazırlığı olduğu da açıkça anlaşıldı…
Birgül Ayman Güler:
“Memleketin üstüne serpiştirilen bu aside tek tutam ŞEKER KATMAYACAĞIM. SANDIKTAN UZAK DURACAĞIM.” Sözüyle kararını açıklıyor.Sandıktan uzak durarak kendini “yanlıştan” koruyor. Peki, ülke ne olacak?
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Ekmeleddin Bey’i de Tayyip Bey’i de seçmeme kararıyla, Türkiye’yi yok edecek bir Anayasayı oy kullanmayarak reddetme kararı AYNI ŞEY DEĞİLDİR.
Birinde, Tayyip Bey’e hayır derken, karşısında evet diyeceğimiz bir seçenek yoktu.Şimdi HAYIR diyerek, Türkiye Cumhuriyetinin yaşamasına, ülke ve millet bütünlüğüne, ulus egemenliğine evet demiş oluyoruz. Seçeneğimiz var.
Önümüzdeki REFERANDUMDA SANDIĞA GİTMEYEN, hayır oyu kullanmayan, BU SEÇENEĞİ DE REDDETMİŞ OLACAK. Memleketin üzerine serpiştirilen asidin üstüne şekeri asıl o zaman dökmüş olacak..
http://www.guncelmersin.com/makale/ender-erdemil/sandigi-boykot-etmeyi-dusunenlere/1484.html
Ender Erdemil
8 Şubat 2017
