Hilafet kaldırıldı mı, kaldırılmayıp TBMM’nin bünyesinde mi bırakıldı ? *** Kuran’da bütün müslümanlara öğütlenen hilafet değil, Şura’dır. Şura da meşvereddir. Meşvered de Cumhuriyettir. Biz, Cumhuriyetiz. Cumhuriyet var, hilafet yok”. Hilafet, Cumhuriyet sözcüğü içindedir. Hangi haliyle? Esasen. Esasen sözcüğünün Osmanlıdaki anlamı, ilk biçim, özgün ilk hâli demektir.

Lâle Gürman

Değerli Dostlar,

Ülkemiz büyük sorunlarla boğuşmakta: Terör, ekonomi, Almanya-Hollanda ile sorunlar, referandum, Abdülhamit’in, Abdülaziz’in ülke gündemine sokulması, vb. Bunların nedenlerini anlayabilmek için 93 yıldır sür git devam ettirilen bir “Hilafet” sorununu, sorunun niçin çıktığı, kimlerin hâlâ dayattığı, kimlerin işin ayırdında olmayarak desteklediği…Bunlar bilinmeden, hiç bir sorunumuz bitmeyeceği gibi, yerine yenileri de eklenecektir. İyi anlaşılması gerekir.

Hilafet kaldırıldı mı ,kaldırılmayıp TBMM’nin bünyesinde mi bırakıldı?

Bu konuda kimler neler neler demişler, inanılmaz! Yalnızca karşı devrimciler değil, kendini Atatürkçü olarak tanımlayan, hepimizin de onları Atatürkçü olarak tanıdığı isimler. Bunlar, hain mi? Asla. Sorun, yeterli araştırma yapmadan, birilerinin dediğini irdelemeden, konunun özüne inmeden, sorgulamadan tekrar etmelerinde. İyi ki Cengiz Özakıncı var. İyi ki araştırmaları, belgeleri var.

Kanal B’de 11 Mart 2017’de Cengiz Özakıncı geçen hafta başlamış olduğu konuyu sonlandırdı:

Özakıncı’nın belgelerinin ana hatları:
1- Tarihin hiç bir döneminde Hilafet dünya müslümanlarının birliğini, tek odağa bağlanmayı sağlayamadı.

2- Emperyalistler Osmanlı padişahlarının halife olarak müslümanlar üzerindeki etkilerini, sömürgelerindeki müslümanların isyanlarını önlemek üzere kullandılar.

3- Atatürk ve arkadaşlarının kaldırdığı hilafet, nasıl bir hilafet idi:

a-*** Padişah-Halife Abdülmecit: 1853-56 yıllarındaki Osmanlı-Rus savaşları sırasında Abdülmecit Fransız ve İngilizlerle müttefik idi. Madalyonlar hazırlattı, üstündeki yazı: SENİN İÇİN ÖLDÜK, AVRUPA!
Silistre savaşı sonunda çıkardığı madalyonlardaki yazı: SENİN İÇİN SAVAŞTIK, SENİN İÇİN YENDİK AVRUPA!
Daha sonra Abdülmecit, bir hıristiyan tarikatı olan İngiliz devlet tarikatı GARTIER SAINT GEORGE’a üye oldu.

b-*** Padişah-Halife Abdülaziz:
Avrupa’ya giderek hıristiyanlardan borç para dilenen ilk padişah oldu. Bu Halife-Padişah da aynı tarikata üye yapıldı.

c-*** Son Halife Abdülmecit: Hilafet kaldırıldıktan sonra İsviçre’ye gitti, orada yaşadı. Haydarabat Nizamı Sir Osman Ali Han aracılığıyla İngiltere’den her ay 300 sterlin maaş aldı. (Bugünün parasıyla, 16bin sterlin = 75bin lira)

4- 1990’lı yıllarda ABD ve İngiltere’de hilafete yönelik hareketler başladı. Prens Charles…Clinton…Hatta Putin…Kıbrıslı Nazım Kıbrisi, nakşi tarikatından, İngiliz kraliyet ailesinin Seyyit soyundan geldiğini, aile erkeklerinin sünnetli olduğunu söyledi, Charles’ı halife adayı olarak gösterdi. (Not: Halife olmak için Kureyş kabilesinden gelmek gerekir)Clinton Endonezya’da “İslam’da halife olsa, sorunları tek kişiyle hallederiz” dedi.

Putin’in danışmanlarından A. Dugin, Rusya’nın halife adayı Şeyh İmran Hüseyin ile görüştü. (Bakınız: Sheikh Imran Hosein, Islam and the West). Bu görüşmede Hüseyin, Atatürk’ün İngiltere’nin casusu olduğunu, hilafeti kaldırmasını Batı’nın istediğini söyledi.

Atatürk’ün hilafeti kaldırmayıp TBMM’de tuttuğunu ilk söyleyen kişi, Saidi Nursi (Saidi Kürdi), 19 Ocak 1923.

Sonraları, sırasıyla:

2- Adnan Menderes, Aralık 1955, “Sizler isterseniz, hilafeti yeniden kurabilirsiniz”.

3- Necmettin Erbakan, 25 Eylül 1969, “Hilafetin büyük faydaları olabilir”.

4- Aytunç Altındal, Süreç dergisinde, “Hilafet kaldırılmadı, Mecliste tutuldu” diye yazmıştı.

5- Refah Partisi MV Hasan Mezarcı, 26 Haziran 1992, kanun metninde olmadığı halde kanunu saptırarak, bu konuda önerge veriyor. 1993 yılında da bir öneride bulunuyor, “Demirel Halife olsun”.

6- Refah Partisi MV Zeki Ünal, 1996’da hilafet önergesi veriyor.

7- Prof. Ahmet Akgündüz, 1999. Hilafetin kaldırılmadığını yazıyor.
Cengiz Özakıncı DOLMAKALEM SAVAŞLARI kitabıyla bunlara yanıt veriyor, eleştiriyor.

8- Avni Özgürel, 28 Temmuz 2004. Radikal gazetesinde hilafetin kaldırılmamış olduğunu yazıyor.

9- Prof. Hayrettin Karaman, hilafetin TBMM’de tutulduğunu yazıyor. (Cengiz Özakıncı TÜRKİYE’NİN SİYASİ İNTİHARI kitabını yazıyor, eleştiriyor. 2005)

10- Mustafa İslamoğlu, 3 Eylül 2005, hilafetin kaldırılmadığını,TBMM’de tutulduğunu yazıyor.

11- İsmet Bozdağ, Yeni Aktüel’de aynı konuyu yazıyor: Hilafet kaldırılmadı. 3 Eylül 2005.

12- Prof. İlber Ortaylı, 12 Mart 2007. “Hilafet şu anda TBMM’nin şahsında mündemiçtir” diye yazıyor.

13- Prof. Ali Satan, 2008. Aynı iddiayı tekrarlıyor.

14- Ali Bulaç, Zaman gazetesinde aynı konuyu işliyor.

15- Aytunç Altındal, 2010. “Hilafet kaldırılmadı” diyor.

16- Mehmet Şevket Eygi, 2011’de yazıyor, hilafetin kaldırılmadığını söylüyor.

17- Abdülkadir Selvi, 12 Temmuz 2012. “Hilafet kaldırılmadı” diyor.

18- Prof. Ekrem Bora Ekinci, 2012.

19- İsmail Kara, 31 Ocak 2013.

20- Time Turk.

21- Prof. Ekmeleddin İhsanoğlu,”Yeni Yüzyılda İslam Dünyası” kitabında hilafetin kaldırılmadığını yazıyor.

22- Prof. Haydar Baş.

23- Arslan Bulut, 1 Temmuz 2004.

24- Erol Mütercimler, 4 Temmuz 2014. Fakat Mütercimler bu konudaki görüşünü değiştirdi, son kitabı “İsyanlar,İhtilaller, Darbeler”de hilafetin kaldırılmış olduğunu yazdı.

25- Sinan Meydan, 10 Temmuz 2014. O da hilafetin kaldırılmamış olduğunu söylüyor.

26- Dr. Selin Şenocak.

27- Can Ataklı.

Bu konunun özü:
Meclisteki hilafet tartışmaları sırasında bir kaç milletvekili kaldırılmasının karşısında oldu. Fakat reddedildi. Oy birliğiyle reddedilmiş bir öneriyi (bir tek MV Halit Akmansu dışında) kanun metni öyle çıkmış gibi 90 yıldır saptırıyorlar!

Akmansu istifa ediyor, sonra bir kitap yazıyor. Kitabında istifa nedenini de bildiriyor, “…mündemiç olduğu kabul edilmediği için” diyor. Yani, “Hilafet TBMM’nin manevi kişiliğindedir” önerisi kabul edilmediği için istifa ediyor. Bir numaralı kanıt, budur!

Dönemin Adalet Bakanı, Seyit bey. Diyor ki:
1- “Dünya müslümanlarının kabul ettiği bir hadis var, orada “Halife, Kureyş kabilesinden olur” deniyor. Biz Kureyş’ten miyiz?.

2- Yine kabul gören bir hadis’e göre Hz.Muhammed “Benden sonra hilafet 30 yıl sürecek, sonra bitecek. Ezici saltanatlar başlayacak” diyor. Biz Peygamberi yalancı çıkarmaya mı çalışıyoruz?

3- Kuran’da bütün müslümanlara öğütlenen hilafet değil, Şura’dır. Şura da meşvereddir. Meşvered de Cumhuriyettir. Biz, Cumhuriyetiz. Cumhuriyet var, hilafet yok”. Hilafet, Cumhuriyet sözcüğü içindedir. Hangi haliyle? Esasen. Esasen sözcüğünün Osmanlıdaki anlamı, ilk biçim, özgün ilk hâli demektir.

Adalet Bakanı Seyit bey konuşmasında ilk 4 halifeyi ayırıyor, bunlara “Hilafet-i Raşitin” diyor, sonrasını “sahte hilafet” olarak adlandırıyor.Seyit beyin konuşması kitap olarak basılıyor, ülkenin en ücra köşelerine ulaştırılıyor.

Değerli dostlar,
Hilafetin TBMM’nin bünyesinde saklandığı safsatası niçin, nasıl 90 yıl devam ettirilebildi? Devam ettirilmesinin kimlere ne yararı oldu, olmakta? Bütün bunların açıklaması Özakıncı’nın belgelerinde…

Paylaşılması dileğiyle,
Lâle Gürman

This entry was posted in CUMHURİYET - DEMOKRASİ - ÇAĞDAŞLIK, DİN-İNANÇ. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *