ULUS OLMAK

17–11–2015
Nusret KEBAPÇI

ULUS OLMAK…

Son zamanlarda bazı yazarların üstelik solculuk konusunda
mangalda kül bırakmayanların ulusalcılığa karşı saldırılarını üzülerek izlemekteyiz…

Üzülüyorum
Çünkü bu memleketin ekmeğini yiyip…
Suyunu içip…

Memleketin en büyük gazetelerinin köşelerini işgal edip daha ulus olmanın
önemini anlayamayan bu akıl fukaralarına…Artık bu kadar yıldan sonra akıl vermenin…

Veya vereceğimiz akılla bir şey öğrenebileceklerine inanmanın zamanını geçirdik mi bilmiyorum…

Neymiş?
Ulusalcılık kötüymüş.
Elbette ayrıntılarına girip…

Onların ulusalcılara yaptıkları hakaretleri tekrarlamanın mantığı yok ama
genel olarak söylersek…Ve biraz da Atatürk’ten esinlenerek…

Ya Efendiler!
Siz ulusalcılığı hiç mi hiç anlamışsınız dersek, sanırım yanlış olmaz.

O halde anlamadıklarını…
Bu konuda tam bir cehalet örneği gösterdiklerini göz önünde bulundurarak birazcık açıklamaya çalışalım…

Ve açıkça da soralım…
Ulusalcılık nedir?
Şimdi soru çok net olunca…
Yanıtı da aynı netlikte olmalı değil mi?
Ulusalcılık öncelikle ulus devletten yana olmak demektir.

Yeterince açık oldu mu bilmiyorum ama…
Tam olarak anlaşılmadığını varsayarak biraz daha açalım…

Ulus: aynı dili konuşup aynı toprak üzerinde yaşayan ve aralarında ekonomik bir bağ olan, ortak bir tarih, kültür ve duygu birliğine sahip insanların oluşturduğu bir topluluktur dersek, kanımca doğru bir tanım yapmış oluruz…

Doğrusunu isterseniz…
Osmanlının son dönemlerinde…
Jön Türklerle başlayıp…

Atatürk devrimleriyle devam eden süreç, tam bir uluslaşma mücadelesidir…

Hem…
Başta “Kılık Kıyafetten” tutun…
Hilafetin ve saltanatın kaldırılıp…

Dil devrimi ve eğitim birliğinin gerçekleştirilmesine kadar yapılan
tüm devrimler bir ulus yaratmak için yapılmıyor muydu?

Ve aslında o yıllarda yurdun dört bir kösesine açılan…Tiyatrolar…
Birçok İl’e kurulan radyolar bu amacı gerçekleştirmek için kurulmamış mıydı?

Sonuçta gelmek istediğim yer şurası…
Gerek uluslaşmanın başlangıcında, gerekse bugün…
Ulus devleti hedef alan iki kesim bulunmaktadır…
Çünkü uluslaşmak bu iki kesimin çıkarını ortadan kaldırmaktadır…

Bunlardan birisi…

Ortaçağ kalıntısı her türden tarikat ve cemaate dayanan dinci gericilik ki
ulus olunmadığında nelerin olabileceğini komşu ülkelerde yaşananlardan pekala anlamak mümkün…

Bir diğeri de…

Bağımsız ekonomi, maliye ve kültürüyle oluşan ulus devlet karşısında pazarını,
sömürgesini kaybeden emperyalizm…

Yani; ulusalcılığa karşı çıkmak gibi bir düşünceniz varsa…
Ya gericilikten besleniyor olmanız gerekiyor…
Ya da emperyalizmden…

Seçimini siz yapın…

This entry was posted in AKIL FİKİR YAZILARI. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *