TEĞMEN ÇELEBİ NÖBETE / VARDİYAYA DÖNDÜ

” Cumhuriyetin temel değerlerini,
Gençliğe Hitabe’yi,
Bursa Nutku’nu, Büyük Nutuk’u
suç unsuru olarak iddianameye koyanlara meydan okuyordu.”

Koca koca komutanların yapamadığını yapıyordu.”Cumhuriyet’in değerlerini savunmak, irticayla mücadele etmek, bölücülükle savaşmak bizim görevimizdir” diyemeyenlere örnek oluyordu.O örnek oldu ama örnek alması gerekenler alamadı.

ERGENEKON’dan sonra başlayan BALYOZ ve 28 ŞUBAT davalarında dahi sanık,tanık veya sorumlu olduğu halde hiç bir şey olmayan komutanlar, “Ben emir verdim… Bizim yasal görevimizdi..” diyemediler.”

TSK’LILARDAN BOYLE BIR KONUŞMAYI DUYMAK ICIN YILLARCA BEKLEDİK İŞİN ÖZÜ BU “Ben emir verdim… Bizim yasal görevimizdi..” diyemediler.”

EN KÖTÜ TARAFI HALA DİYEMIYORLAR

***

TEĞMEN ÇELEBİ NÖBETE / VARDİYAYA DÖNDÜ

Türk Vatandaşı Naci BEŞTEPE

Onu ERGENEKON uydurma isimli davadaki savunması ile tanıdık.Teğmen değil deneyimli bir orgeneral gibi konuşuyordu.Felsefe eğitimi almış bir filozoftu sanki.Yaşının hakkını veren bir deli yürekti.

Cumhuriyetin temel değerlerini, Gençliğe Hitabe’yi, Bursa Nutku’nu, Büyük Nutuk’u suç unsuru olarak iddianameye koyanlara meydan okuyordu.Koca koca komutanların yapamadığını yapıyordu.

“Cumhuriyet’in değerlerini savunmak, irticayla mücadele etmek, bölücülükle savaşmak bizim görevimizdir” diyemeyenlere örnek oluyordu.O örnek oldu ama örnek alması gerekenler alamadı.

ERGENEKON’dan sonra başlayan BALYOZ ve 28 ŞUBAT davalarında dahi sanık,tanık veya sorumlu olduğu halde hiç bir şey olmayan komutanlar, “Ben emir verdim… Bizim yasal görevimizdi..” diyemediler.Aksine, ” Benim imzam yok… Ben emir vermedim… Benden habersiz astlarım yapmış…” gibi kendilerini de astlarını da kurtarmayan, sadece davayı açan ve yürütenlerin işine yarayan savunmalarda bulundular.

Teğmen Çelebi, iddianamede ileri sürülen suçlamaların hepsini çürüttü.
İddiayı çökertti.Kendisine tuzak kuran polislerin hilesini kanıtladı.
Telefonuna terör örgütünün numaralarını yükleyen polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.

Suçsuz yere 33 ay tutuklu kalmışken ona çamur attığı kanıtlananlar hakkında dava açılması için iki yıldan fazla süre geçti.Suç duyurusu altı savcı değiştirdi.Sonunda üç polisten biri hakkında dava açılabildi.Suç, GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMAK’tan GÖREVİ İHMAL’e dönüştürülerek.Bu dönüşümde, ERGENEKON’u başlatmak için özel olarak bulunan savcı Zekeriya ÖZ’ün parmağının olduğu yargı çevrelerinde dillendirildi.Teğmen Çelebi’ye TERÖR ÖRGÜTÜ/ÇETE yöneticisi diyenlerin hali bu işte.

Teğmen Çelebi, CUMHURİYET ÇOCUĞU ve MUSTAFA KEMAL’İN ASKERİ olduğu için cezalandırıldı.

“AMAN” demediği için 16,5 yıl verildi.Yargıçları, iddia makamını yargıladığı için ceza aldı.Suçlu olduğu ve suçu kanıtlandığı için değil.Kamuoyu böyle biliyor. Halkın vicdani kararı böyle.Teğmen Çelebi suçlu değil halkın kahramanıdır.

Ceza verenler “VİCDANIMIZ RAHAT ” diyorlar ama vicdanlarının neyin-kimin hizmetinde olduğunu da açıklayabilseler. Nasıl bir vicdan sahibi olduklarını anlayabilsek.

Teğmen Çelebi, 5 Ağustos’ta karar açıklandığında, Bayram ertesi teslim olacağını açıklamıştı.

Onun sözü sözdür.
Ağzından çıkar.

Onu hala tanıyamayanlar evini aramışlar, yakalamak için.Yakalama kararı UYAP’a konduğu için Emniyet ve Merkez Komutanlığı personeli evine gitmişler.Babası Muharrem ÇELEBİ’nin basına da yansıyan anlatımına göre 13 Ağustos Salı günü Ankara’daki evinin önünden telefon edip nerede olduğunu sormuşlar.

Teğmen Çelebi 14 Ağustos’ta Adliye’ye giderek, söz verdiği tarih ve saatte teslim oldu.Baba Çelebi 15 Ağustos’ta evine gelince; elektrik şalterinin indirilmiş,buzdolabının çözülerek içindekilerin bozulmuş, akvaryumdaki balıkların da ölmüş olduğunu gördü.

Muharrem Bey şimdi bağırıyor,”BALIK KATİLLERİNİ ARIYORUM!”Bu güzel ülkede hiç bir canlıya değer verilmemektedir.
Ülkeyi yönetenler ve onlara hizmet edenler için insanın değeri “BİAT DERECESİ” ile ölçülmektedir.

Çelebiler biat etmez.
Onun için değersizdirler,
balıkları bile öldürülmelidir
.

Durum budur.
Teğmen Çelebi’ye oyun oynayan polislerden ikisi hakkında takipsizlik kararı verilmiş, birisinin de suçu hafifletilmiştir.Teğmen Çelebi’nin balıkları bile öldürülmüştür.

33 ay tutukluluktan sonra tahliye edilen Çelebi, hiç bir yeni kanıt bulunmamasına karşın 16.5 yıl ile cezalandırılmıştır.Aile yeniden üzüntüye boğulmuştur.Sağlığı yeni yeni düzelmeye başlayan anne kaderine terk edilmiştir.Baba iki arada bir derede bırakılmıştır.

Tertemiz bir sevgi ile M.Ali’nin gözünün içine bakan Kezbancık yalnızlığa itilmiştir. Demir parmaklıkların arkasında arayacaktır sevdasını.Teğmen Çelebi her şeye karşın onur ve gururla NÖBETE/VARDİYAYA dönmüştür.

Onun için, VATAN HİZMETİNİN DEVAMIDIR.
Hakikatin galip geleceğine inancını yitirmemiştir.
Tek arzusu, ödediği bedelin Türk milleti için uyanış vesilesi olmasıdır.

Çelik bilekli, arslan yürekli teğmenim;
Milletin bağrında yerini çoktan aldın.
Tarih seni de, yanındakileri de karşındakileri de yazacaktır.

Hasdal, Hadımköy, Mamak, Sincan veya Silivri fark etmez, nerede olursan ol.
Sen bizimlesin. Gözümüzde, gönlümüzde, başımızın üstündesin.
Bayrağımızın ayında,yıldızındasın
.

GENÇLİĞE HİTABE’nin, NUTUK’un her satırındasın.
ONURLU NÖBETİN/VARDİYAN KUTLU OLSUN.

This entry was posted in DEMOKRASİ-ÖZGÜRLÜK, ERGENEKON - BALYOZ, FAŞİZM, HUKUK-YARGI-ADALET. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *