GİTMENİN KORKUSU

İnsanları, psikolojik harp ve propaganda ile sindirdiler, tepki veremez hâle getirdiler.  Son15 yıldan beri de yargıyı, önce ortakları FETÖ eliyle, darbe sonrası da OHAL kararları ile tam kontrol altına aldılar.

Bu da halkın sindirilmesine katkı sağladı. O nedenle de iyice tepkisiz hâle geldik. Ancak bu iyiye alâmet değil bence. Buhar kazanının, buhar tahliyesi kapalı ise, kazan patlar ve sonuç yıkım olur. Bu fizik kuralı, toplumsal olaylarda da geçerlidir.

Bu patlamanın önünü almak için, derhal erken seçime giderek bu görünen sosyal patlama önlenir ve toplumun, hukuki, ekonomik ve sosyal politikalar ile rahatlatılması sağlanmış olur. Evet, gerçekten korkuyorlar. Korktukları için de saldırgan oluyorlar. Saldırganlık da zaten suç işlemelerine neden oluyor, farkında değiller mi yoksa?

Fransız düşünür Voltaire der ki; – “Korku suçu, suç cezayı doğurur…”

Yine bir düşünür A. Claudius derki; – “Başkalarını korkutanın, kendisi de hep korku içinde yaşar. “

Yaptıkları şeylerin yanlış olduğunu hukuksuz olduğunu biliyorlar. ‘Seçimle geldik biz her şeyi yaparız, muhalefet güçsüz, bize hesap soracak bütün kurumları da kontrolümüz altına aldık’ diye hırs içindeler. 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde kaybedilen büyük şehirler, gittikçe büyüyen kaybetmek korkusu iktidara suç işletiyor.

– Korkunun ecele faydası yoktur… Gidecekler hem de büyük bir çatırtıyla yıkılacaklar.  Sonra da hesaplar sorulacak… Çünkü yaptıkları işlemler ve işledikleri suçlar cezayı da gerektirebilecek. Korkutuyorlar, baskın olmaya çalışıyorlar… Binlerce koruma, helikopter korumalı zırhlı araç konvoyları, yüksek duvarlar ile çevrili korunaklı saraylar bu düşünceyi doğruluyor diye düşünüyorum.

– Gidecekler, gidecekler, gidecekler.”


Orhan UĞUROĞLU’nun “İnsanları sindirdiler tepkisiz hâle getirdiler”
başlıklı yazısından bölüm alıntısı

This entry was posted in FAŞİZM. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *