SAHTE DAVALARIN PERDE ARKASINDAN *** CEMAATİN İSTANBUL POLİSİNDEKİ LİDERİ KİM * NEREYE ? DAHA KARPUZ KESECEKTİK (!) * BEYFENDİ HESABI ÖDEMEDİNİZ !!!

HANEFİ AVCI HALİÇ’İN SİMONLARI …ERGENEKON OLAYININ TERTİPÇİLERİNDEN ;

“Cemaatin İstanbul polisindeki lideri kim/kimler?” diye soracak olursanız onun yanıtı da kitapta gizli.Bu kişi aynı zamanda Hanefi Avcı’nın kitabı yazmasına sebep olan kişi? Avcı onu “İstanbul Emniyeti’ndeki cemaatin lideri konumundaki polis şefi” diye tarif ediyor.Peki kim bu polis şefleri?

Avcı kitapta ismini vermemiş ama sorduğumda söyledi: Emniyet Müdür Yardımcısı Ali Fuat Yılmazer ve İstihbarat Şube Müdürü Erol.Peki ne yapmış bu polis şefleri? Avcı kitabında bunu şöyle anlatıyor:

Ali Fuat Yılmazer’in arkasında Cemaat varmış. Ben Yılmazer’in Cemaat’le bir ilişkisinin olup olmadığını bilmiyorum ama onun neden güçlü olduğunu bildiğim çok net bir bilgiye sahibim. O, bu göreve getirildi çünkü onu Başbakan Tayyip Erdoğan istedi. İstanbul’a her geldiğinde de onunla mutlaka görüşüyor Erdoğan”.”
……….

Konu hakkında derin bilgi için okuyunuz :  https://nacikaptan.com/?p=3301

Kalem Zahide Uçar’dadır ;

Zahide UCAR
18 Ocak 2014

Nereye? Daha Karpuz Kesecektik(!)..

Cemaat’in kilit polislerinden İstanbul İstihbarat Şubesi eski Müdürü Ali Fuat Yılmazer emeklilik dilekçesini verdi. Dilekçesi işleme konmuş… Ali Fuat Yılmazer yüzlerce hayatın karartılmasında rol oynayan bir istihbaratçı… Ergenekon operasyonlarının beyni konumundaydı. Tüm teknik takip ve dinlemeler Yılmazer’in başında bulunduğu İstihbarat Şube Müdürlüğü bünyesinde yapıldı. Balyoz operasyonlarının mimarıydı…

Sahte deliller, kurulan tuzaklar, basın ayağı kullanılarak linç edilen insanlar. Onurlarıyla oynanan insanlar… Savcı Öz adına imza atan BTÖ(Beşiktaş Terör Örgütü)’nün beyni… Sehvenler, iftiralar, imzasız mektuplar. Aslında;
Polis, medya, siyaset, yargı ayağıyla asıl çeteyi kendileri kurmuştu. Biri imzasız mektup yolluyor, diğeri sahte delil üretiyor, öteki medya ayağıyla linç ediyor, öteki sabahın beşinde savaşa gider gibi gürültüyle ev basıyor, öteki siyaset ayağıyla meydanlarda “çeteleri bitirdik” diye haykırıyor. Tutuklamalar genelde hafta sonuna getiriliyordu ki, sorgulama işkenceye dönüşsün… Hep aynı hakimin nöbetine getirilen operasyonlar ve tabii ki “tutuklama”!..

Şimdi kendileri oldu çete. Türkiye Cumhuriyetinin adalet kurumuna “Adalet Sarayı” adı verildiği gün anlamıştım bir çapanoğlu olduğunu. Saray varsa eğer, o sarayın kadıları da vardır, Şeyhülislamları da…

Sadece Cumhuriyet’in Yargıçları yoktur. Olanlar da bir şekilde yok edilecektir.Boşuna ulemaya soralım demediler….FBI’dan eğitimli, CİA destekli iftiracı tetikçiler;

Onca ahı sırtına yüklenen Ali Fuat Yılmazer,

NEREYE?

Hesap vermeden kaçacaksın öyle mi?
Erken değil mi?
DAHA KARPUZ KESECEKTİK(!)… *1*

18 Ocak 2014
zahide@zahideucar.com

Cemaatten olduğu idia edilen Polis şefi Ali Fuat Yılmazer’i daha iyi tanıyabilmek için OdaTv’nin aşağıdaki yazılarını da okumanıza sunuyorum .

“CEMAATİN İSTANBUL POLİSİNDEKİ LİDERİ” KİM

31.08.2010
Odatv.com

Hanefi Avcı’nın “Haliç’te Yaşayan Simonlar” adlı olay kitabıyla ilgili çarpıcı bir bilgi bugün Nedim Şener’in köşesindeydi.Posta Gazetesi yazarı gazeteci Nedim Şener, bugünkü köşesinde; “cemaatin İstanbul emniyetindeki liderini” kaleme aldı.İşte “Avcı’ya kitabı yazdıran cemaatin İstanbul polisindeki lideri” başlıklı o yazı:

“Eskişehir Emniyet eski Müdürü Hanefi Avcı’nın yazdığı ‘Haliç’te Yaşayan Simonlar: Dün Devlet Bugün Cemaat’ adını verdiği ve Fethullah Gülen cemaatinin devleti ele geçirdiğini anlattığı kitap, tam bir bomba etkisi yarattı. Kitaptan Emniyet Genel Müdürlüğü’nün gayri resmi müdürünün ‘Kozanlı Ömer’ diye bilinen Osman Hilmi Özdil olduğunu öğreniyoruz. “Cemaatin İstanbul polisindeki lideri kim/kimler?” diye soracak olursanız onun yanıtı da kitapta gizli.

Bu kişi aynı zamanda Hanefi Avcı’nın kitabı yazmasına sebep olan kişi? Avcı onu “İstanbul Emniyeti’ndeki cemaatin lideri konumundaki polis şefi” diye tarif ediyor.Peki kim bu polis şefleri?

Avcı kitapta ismini vermemiş ama sorduğumda söyledi: Emniyet Müdür Yardımcısı Ali Fuat Yılmazer ve İstihbarat Şube Müdürü Erol.Peki ne yapmış bu polis şefleri? Avcı kitabında bunu şöyle anlatıyor:

“Uyuşturucu kaçakçılarına yardım ettiği iddiasıyla tutuklanan Emin (Aslan) Bey hakkında yapılan işlemlere karşı çıktığım için, ona kefil olduğumu söylememden bir süre sonra bu açıklamalarımdan memnun olmayan İstanbul Emniyeti’ndeki cemaatin lideri konumundaki polis şefleri benim toplumdaki saygınlığımı sarsacak bir çalışma başlattıklarını ve yakında işleme koyacaklarını söylemişlerdi.

Hakkımda araştırma yapıldığını söyleyen kişiler cemaatin İstanbul’daki en üst düzey polisleriydi”.Avcı kısa süre sonra bu polis şeflerinin kendi telefonlarını usulsüz dinlediğini öğrenir. Kendisine komplo kurulduğunu gören Avcı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi yetkilileri hakkında İçişleri Bakanlığı’na şikayette bulunur.

Avcı, kitabında Ali Fuat Yılmazer hakkında ilginç iddialarda da bulunuyor.“Hrant Dink cinayetinden sonra Ahmet İlhan Güler görevden alındı. Yerine ise normalde hiçbir zaman bu göreve gelemeyecek, gerekli niteliklere sahip olmayan (sol örgütler konusunda bilgi ve deneyim ile evveliyatında pratik sokak tecrübesi yeterli olmayan), hatta sosyal ve psikolojik açıdan sorunlu olduğunu değerlendirdiğim Ali Fuat Yılmazer bu göreve atandı. İstanbul Emniyet Müdürü (Celalettin Cerrah) sahip olduğu güce rağmen Ahmet’in gidişini engelleyemediği gibi Ali Fuat Yılmazer’e alenen muhalefet etmesine rağmen onun göreve getirilişini de engelleyemedi.

Belki elli tane müdürü İstanbul’a tayin ettirmemeye muktedir bir güce sahipti, herkese karşı dikleşebilirdi ama Ali Fuat ve benzerlerine karşı koyamadı. Belli amaçları olanlar, istedikleri gibi faaliyette bulunmak isteyenler bu konuda kendilerine mani olacak bir engeli daha önlerinden kaldırmış oldular”.

“BAŞBAKANLA GÖRÜŞÜYOR”

Ali Fuat Yılmazer ilginç bir isim.
Ergenekon Operasyonu konusunda oynadığı rolü vurgulayan bir isim. Ama aynı zamanda eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek ile beraber Başbakanlık Teftiş Kurulu raporuyla Dink cinayeti konusundaki ihmali ortaya çıkan bir kişi. Ramazan Akyürek görevini kaybetti ama o halen İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı.

Peki bu nasıl oluyor?
Nasıl olduğunu Gülen cemaatine yakın olarak bilinen Emrullah Uslu 24 Ağustos 2010 günü Taraf Gazetesi’ndeki yazısından öğreniyoruz. Uslu şöyle yazıyor:

“…. Yılmazer’in arkasında Cemaat varmış. Ben Yılmazer’in Cemaat’le bir ilişkisinin olup olmadığını bilmiyorum ama onun neden güçlü olduğunu bildiğim çok net bir bilgiye sahibim. O, bu göreve getirildi çünkü onu Başbakan Tayyip Erdoğan istedi. İstanbul’a her geldiğinde de onunla mutlaka görüşüyor Erdoğan”.

İlginç değil mi?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan “’Cemaat devleti ele geçirdi’ diyen Hanefi Avcı ile görüştünüz mü?” diye sorulduğunda “Muhatabı onun üstleridir. İl Emniyet Müdürü ile görüşmeyi fevkalade gereksiz bulurum” demişti.“Devleti bir örgüt ele geçirdi” diyen bir Emniyet Müdürü ile konuşmayan Başbakan, bir il emniyet müdür yardımcısıyla her İstanbul’a geldiğinde nasıl, neden ve nerede görüşür?” *2*

BEYFENDİ HESABI ÖDEMEDİNİZ

19.12.2013

Cemaate yakınlığıyla bilinen eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğü’nden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Ali Fuat Yılmazer’in geçtiğimiz günlerde 10 yıllık ABD vizesi aldığı ortaya çıktı. ABD Büyükelçiliği’ne başvuran Yılmazer’in ABD’ye gitmeyi planladığı öğrenildi. Yılmazer’in vize başvurusunun Hrant Dink cinayetinin kilit ismi Erhan Tuncel’in kendisiyle ilgili açıklamalarına ve hükümetle cemaat arasındaki savaşla aynı günlere denk gelmesi dikkat çekti. Ali Fuat Yılmazer’in vizesini ailece değil, yalnız aldığı da Odatv’nin edindiği bilgiler arasında.

DAVALARIN KRİTİK İSMİ

Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesi sürecinde EGM İstihbarat Dairesi’nde C Şube Müdürü olarak görev yaparken olayda kusuru bulunduğu iddiasıyla hakkında Başbakanlık Teftiş Kurulu’nca rapor düzenlenen Ali Fuat Yılmazer, başta Ergenekon olmak üzere Balyoz, Kafes, Askeri Casusluk, Odatv soruşturmalarının ön hazırlık aşamasında teknik takiplerden sorumlu istihbarat biriminin başında bulunmuştu. Ve bu davaların beyni durumundaydı.

Hükümet tarafından kızak göreve çekilen Ali Fuat Yılmazer, geçtiğimiz yıl 1. sınıf emniyet müdürü olmuştu.

Yılmazer son olarak Hrant Dink cinayetinin kilit ismi Erhan Tuncel’in itiraflarıyla gündeme gelmişti. 29 Kasım günü İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nda Savcı Muammer Akkaş’a ifade veren Tuncel, 3 Aralık’ta görülen Dink davasında “Karşımızda polis yok. Bir cinayet şebekesi var. Ben hepsine iyilik ettim. Hepsinin ortak özellikleri yalancı oldukları ve adli mercileri yanıltmalarıdır. Ali Fuat ve Sabri Uzun ölüm ihbarı yapmamış ve yanlış rapor düzenlenmiştir. Ali Fuat ve Ramazan Akyürek çetenin üzerindedir. Beni bir numaralı sanık yapıp kendilerini saklamıştır. Odatv, Cübbeli, şike, KCK, Hanefi Avcı suçsuz. Bunları yapan cemaat değil bu ikisidir. Ben bu şahıslara hiçbir kötülük yapmadım. Savcılık halen şahısların kurduğu tuzakla karşı karşıyadır.” ifadelerini kullanmıştı.

Yılmazer eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın yazdığı ‘Haliç’te Yaşayan Simonlar’ adlı kitapta Cemaatin Emniyet’teki temsilcilerinden biri olmakla itham ediliyordu. *3* Odatv.com

DİP NOTLAR

*1* Zahide Uçar www.zahideucar.com
*2* http://www.odatv.com/n.php?n=cemaatin-istanbul-polisindeki-lideri-kim-3108101200
*3* http://www.odatv.com/n.php?n=beyefendi-hesabi-odemediniz-1912131200

This entry was posted in DEVRİM VE KARŞI DEVRİMLER, ERGENEKON - BALYOZ, FAŞİZM, Fetullah Gülen, HUKUK-YARGI-ADALET, Politika ve Gundem. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *