Yasal Uyarı
Bu BLOG içinde yer alan yazı ve görseller kişisel kullanım ve/veya bilgi paylaşma amacı ile sınırlıdır, hiç bir ticari amacı yoktur.
Bu BLOG içindeki yazı ve görselleri paylaşırken kaynak göstermeniz rica olunur.
The contents of this BLOG are limited to personal use and/or information sharing, and there is NO COMMERCIAL purpose.
Arama
Takvim
-
Yeni Yazılar
- AFORİZMALAR
- DÜNYA SOYKIRIM TARİHİ * Kızılderililerin Acı Dolu Direnişi
- Bordo Bereli Orkun Albay “Komando Andı”yla Tutuklanırken…
- Yaşasın! Bize Boeing satıyorlar! * 300 Boeing’in Türk halkına toplam kazık boyunun ne olacağı hiç merak edilmedi. *
- ARKEOLOJİ * SİLOAM YAZITININ HİKAYESİ * İSRAİL İSTİYOR, TÜRKİYE VERMİYOR
Arşivler
Kategoriler
Who's Online
151 visitors online now13 guests, 137 bots, 1 membersSeçenekler
FEYM BÜLTENİ – 103/2023 * Ermeni Faaliyetleri – 06 Mayıs 2023
FANATİK ERMENİ YALANLARINA KARŞI
Posted in FEYM GRUBU ÇALIŞMALARI
Leave a comment
‘Paşaların Paşası’ pilotlarına güvenmiyor
‘Paşaların Paşası’ pilotlarına güvenmiyor
İsmail SAYMAZ:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Twitter’daki profil fotoğrafını değiştirdi. ‘Paşaların paşası’na yaraşır şekilde pilot montuyla çekilen fotoğrafını kullanıyor artık. Ne de olsa seçime sayılı günler kaldı.
Sanırsınız…14 Mayıs’ta sandığa değil, savaşa gidiyoruz.
Cumhur İttifakı, iki ayaklı bir kampanya yürütüyor. Bir yandan muhalefeti terörle ilişkili gösterirken, diğer yandan Türk Silahlı Kuvvetleri’ni (TSK) ve ülkenin askeri teknolojisini seçim reklamında kullanıyor.
Kıyı kıyı gezdirdikleri TGC Anadolu Gemisi’ni mümkün olsa Eskişehir’e götürüp Porsuk Nehri’nde yüzdürecekler.
Tank Palet Fabrikası’nın Katar’a satılması rezaletini bastırmak için Altay tankı bahanesine sığınmışlardı.
Dönemin Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli’ye göre 2019 sonu ve 2020 başında seri üretime geçilecekti. Değil Altay tankının üretilmesi… Çivi çakılmadı. Ardından Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, 2021’de üretime başlanacağını açıkladı.
Yine olmadı!
Beş yıldır üretilemeyen Altay’ın testi, ne hikmetse seçimden üç hafta öncesine, 23 Nisan’a yetiştirildi. Koca Altay Tankı, Cumhur’un seçim enstrümanına çevrildi. Altay’ın üzerine bir tek AK Parti’nin balonu asılmadı. Nasıl oldu da adını ‘Ak-tay’ koymadılar, hayret ediyorum.
Utanmasalar…İHA ve SİHA’lardan AK Parti bildirileri atacaklar.
MERMİLER ALINIYOR, İĞNELER SÖKÜLÜYOR
Erdoğan, TSK’yı seçimde istismar ederken gerçekte darbe vehminden kurtulamadığı için ordusundan kuşkulanıyor. Bakmayın siz Twitter profiline pilot montlu fotoğraf koyduğuna. Ülkenin savaş pilotlarına karşı olağanüstü bir güvensizlik duyuyor.
Bir TSK mensubunun bana anlattığına göre:
– Cumhurbaşkanı’nın indiği askeri veya askeri/sivil ortak hava meydanlarında o askeri birlik ile Erdoğan orada bulunduğu sürece nöbet tutacak tüm askerlerin T.C. kimlik numaraları Beştepe’nin güvenlik ekibi tarafından soruşturmadan geçiriliyor. Soruşturmadan geçenlerin nöbet tutmasına izin veriliyor.
– Mermiler toplatılıyor, silahlardaki iğneler bile söktürülüyor. O askeri birlik savunmasız hale getiriliyor.
– O birlikteki tüm tatbikatlar, atışlar ve eğitimler iptal ediliyor.
– Tüm jet uçuşları ve eğitimler iptal ediliyor.
– Nöbet tutan savaş pilotlarının başına eli silahlı cumhurbaşkanlığı korumaları gönderiliyor.
– Uçak ve pilotlar cumhurbaşkanı için tehdit görülüyor ve devre dışı bırakılıyor.
– Cumhurbaşkanının katıldığı atışlı tatbikatlarda atış yapacak tank operatörü, topçu, savaş gemisi kaptanı ve atış unsurları, uçak ve helikopter pilotlarının tümü cumhurbaşkanlığı tarafından güvenlik soruşturmasından geçmiş personelden seçiliyor. Soruşturmadan geçme oranı yüzde 10-15 civarında gerçekleşiyor. Kim niye seçildiğini ve seçilmediğini bilmiyor. Kuvvet komutanlıklarının dahi bilgisi olmuyor. Bu durum TSK’da ayrımcılığa, dedikoduya, ötekileştirmeye ve huzursuzluğa yol açıyor.
25-30 PİLOTA İZİN VAR
– Cumhurbaşkanının uçak ve helikopterle yapacağı seyahatlerde koruma amaçlı iki F-16 havada oluyor. Helikopterle yapılan seyahatlerde ilave olarak Jandarma Atak helikopterleri kalkıştan inişe kadar eşlik ediyor. Yurt dışı seyahatlerinde F-16’lar ülke sınırına kadar koruma sağlıyor.
– Koruma amaçlı uçan F-16 ve jandarma helikopter pilotları da cumhurbaşkanlığı tarafından soruşturulup onay verilenlerden seçiliyor. Her uçuş öncesi, uçacak isimler tekrar soruşturmaya tabii tutuluyor. Hava Kuvvetleri’ndeki F-16 pilotlarından yaklaşık yüzde 10’unun, yani 25-30 pilotun bu koruma uçuşunu yapmasına müsaade edildiği biliniyor.
– Akıncı 4. Ana Jet Üssü’ndeki altı F-16 savaş uçağı cumhurbaşkanlığının savunması için kulanılıyor.
– Beştepe’de uçaksavar birliği bulunduruluyor, görevli personel sürekli güvenlik soruşturmasından geçiriliyor.
– Ankara ve İstanbul’un üzerinden 90 kilometre yarı çapından ve hiçbir irtifadan, terörle mücadele harekatı için de dahil olmak üzere, savaş uçağı geçmesine müsaade edilmiyor. Savaş uçakları kendi vatanı üzerinde tehdit kabul ediliyor. Sadece cumhurbaşkanı koruması için uçan F-16’lar ve ‘Teknofest’ gibi etkinliklerde uçanlar hariç…
KIŞKIRTIYORLAR
‘Paşaların paşası’nın pilotlarına duyduğu güvensizlik bu boyuttayken… Ordu ve polisi Kılıçdaroğlu’nun seçilme ihtimaline karşı kışkırtmaktan da geri kalmıyorlar.
Örneğin AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, muhalefetin ulus devleti tehdit ettiğini savunuyor.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum da olası iktidar değişikliğinin tam bağımsızlığa darbe olacağını, Türkiye’nin coğrafi bütünlüğünün ve siyasi birliğinin tehlikeye gireceğini iddia ediyor.
Bu sorumsuz açıklamalar askeri ve sivil bürokrasiyi gelmekte olana karşı tahrik ediyor.
Öte yandan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da 14 Mayıs’ı sivil darbe olarak ilan etti. Acaba Soylu, muhalefetin kazanması halinde polisi, jandarmayı, bekçiyi ve korucuları ‘darbeyi bastırmak’ için kullanır mı?
Bu haklı bir endişedir.
https://www.sozcu.com.tr/2023/yazarlar/ismail-saymaz/pasalarin-pasasi-pilotlarina-guvenmiyor-7674315/
Posted in Politika ve Gundem
Leave a comment
FEYM BÜLTENİ – 102/2023 * Ermeni Faaliyetleri – 05 Mayıs 2023
FANATİK ERMENİ YALANLARINA KARŞI
FEYM BÜLTENİ – 102/2023 *
Ermeni Faaliyetleri – 05 Mayıs 2023
Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan’ın 28 Ocak 1982 tarihinde öldürülmesinden yaklaşık üç ay sonra, Boston Fahri Başkonsolosu Orhan Gündüz de vurulmuştur. Her iki cinayeti, Taşnak terör örgütü Ermeni Soykırımı için Adalet Komandoları (İng. Justice Commandos of the Armenian Genocide – JCAG) üstlenmiştir. Ermeni aşırı milliyetçi teröristler, Fahri Başkonsolos Orhan Gündüz’ün önce bürosunu bombalamış, bir süre sonra da kendisini şehit etmişlerdir. Bombalama olayı 22 Mart 1982’de, suikast ise 4 Mayıs 1982 tarihinde gerçekleştirilmiştir. (AVİM)
1.. ŞEHİT DİPLOMATLAR – Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) çalışanları, 4 Mayıs 1982 tarihinde Ermeni teröristler tarafından şehit edilen Türkiye’nin Boston Fahri Başkonsolosu Orhan GÜNDÜZ’ ün aziz hatırası önünde saygıyla eğilir…(Not: FEYM Gubu Üyeleri de aziz şehidimize rahmet diliyor, hatırası önünde saygıyla eğiliyor, Ermeni teröristleri bir kez daha tel’in ediyoruz..,o.tan) https://avimbulten.org/tr/Bulten/SEHIT-DIPLOMATLAR-202
2. Ermenistan Dışişleri Bakanlığı açıklamalarda bulundu… Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan ve Azerbaycan Dışişleri Bakanı Jeyhun Bayramov 1-4 Mayıs’ta Arlington’da görüşmeler gerçekleştirdi. Bakanlar Washington’da ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ile görüştüler. Taraflar “Barış ve devletlerarası ilişkilerinin onaylaması” ile ilgili bazı sorular hakkında mutabakata vardı, ancak, aynı zamanda birkaç önemli sorularda tavırlar farklı olmaya devam ediyor. Taraflar, görüşmelere devam etmek için sözleştiler. https://www.ermenihaber.am/tr/news/2023/05/05/Ermenistan-D%C4%B1%C5%9Fi%C5%9Fleri-Bakanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1/248038
3. Paşinyan, Ermenistan-Azerbaycan barış anlaşmasının önündeki temel engelleri ortaya koyuyor… Nikol Paşinyan, Prag Transatlantik İlişkiler Merkezi’nde yaptığı konuşmada, Azerbaycan’ın Ermenistan’ın toprak bütünlüğünü tehdit etme ve güç kullanma politikasını sürdürdüğünü, Ermenistan sınırında ve Dağlık Karabağ’da durumu sürekli tırmandırdığını söyledi. Başbakan, “Bütün bunlara rağmen çözülmemiş sorunları müzakereler yoluyla çözme politikasına bağlı kalmaya devam ediyoruz, Azerbaycan ile bir barış anlaşması imzalamaya hazırız” dedi. https://www.panorama.am/en/news/2023/05/05/Pashinyan-peace-deal/2831614
4. Ermenistan ve Brezilya ticareti ve ekonomik ilişkileri genişletme fırsatlarını tartışıyor… Başbakan Yardımcısı Mher Grigoryan, Brezilya Büyükelçisi Fabio Vaz Pitaluga’yı kabul etti. Başbakan yardımcısı, Ermenistan-Brezilya ikili işbirliğinin gelişme potansiyeline dikkat çekti ve iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin genişletilmesi şansının altını çizdi. Muhataplar, bölgesel gelişmelere ilişkin konuları çeşitli alanlarda yürütülen reformlar hakkında görüş alışverişinde bulundular. https://news.am/eng/news/758463.html
5. Azerbaycan Dışişleri Bakanı, Ermenistan mevkidaşı ile görüşmesinin ardından Türkiyeli meslektaşı ile istişare ediyor…Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ve Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı’ndan alıntı yapan Azerbaycan basınına göre Cuma günü telefon görüşmesi yaptı. Görüşme sırasında dışişleri bakanları, iki ülke arasındaki ikili ve çok taraflı işbirliği konularının yanı sıra mevcut bölgesel durum hakkında görüş alışverişinde bulundu. Bakanlar, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki barış anlaşması taslağıyla ilgili son görüşmeleri de ele aldılar. karşılıklı ilgi uyandıran diğer konulara değindiler. https://news.am/eng/news/758461.html
6. Ermenistan’da dolar ve euro düşüşü… Cuma günü Ermenistan dramı (AMD) karşısında Amerikan dolarının (USD) kuru AMD 386,35/$1’i; Ermenistan Merkez Bankası’nın resmi web sitesine göre bu, ülkede Perşembe gününe göre 0,96 AMD düştü. Bir avro için döviz kuru AMD 425,83 (AMD 2,61 düşüş), bir İngiliz sterlini toplam AMD 487,15 (AMD 0,26 artış) ve bir Rus rublesi kuru AMD 5,02 (AMD 0,07 artış) oldu. https://news.am/eng/news/758475.html
7. Ermenistan Meclis Başkanı: “Türkiye olmadan bu bölgede barışı sağlamak mümkün değil”… Ermenistan Ulusal Meclis Başkanı Alen Simonyan Ankara’da düzenlediği basın toplantısında, “Türkiye olmadan bu bölgede barışı sağlamak mümkün değil, Türkiye’nin bölgede barışı sağlamak için pratik adımlar atmasını umuyorum” dedi. https://news.am/eng/news/758436.html
8. ABD Büyükelçisi, Ermenistan’ın medya sektörüne 17,3 milyon dolarlık yatırım duyurdu… 4 Mayıs 2023’te ABD’nin Ermenistan Büyükelçisi Kristina Kvien, Dünya Basın Özgürlüğü Günü onuruna Ermeni medya temsilcileri ve diğer paydaşlar için bir resepsiyona ev sahipliği yaptı. Büyükelçi Kvien konuşmasında, özgür basının demokratik toplumlarda halkı bilgilendirmek ve hükümetleri ve iktidardakileri sorumlu tutmak için oynadığı önemli rolün altını çizdi. Büyükelçi Kvien, “Medya, her demokratik toplumda hayati önem taşıyan, açık bilgi ve fikir alışverişini kolaylaştırma, insanları bilgilendirme ve iktidardakileri hesap verebilir kılma çabalarında kritik bir rol oynuyor” dedi. Büyükelçi, USAID ve Kamu Diplomasisi Bölümü (PDS) programları da dahil olmak üzere ABD’nin Ermeni medya sektörüne verdiği desteğin altını çizdi…Medya Girişimleri Merkezi ve Erivan Basın Kulübü ve uluslararası bir grupla işbirliği içinde bir ABD kuruluşu olan Internews Network ile “Ermenistan’da Medya Programı” projesini uygulamak için 15 milyon dolarlık bir anlaşma imzaladı… ABD Büyükelçiliği ABD’de gazeteciler için değişim programlarının yanı sıra Ermenistan’da lisansüstü düzeyde gazetecilik eğitimi için 2,3 milyon dolarlık yatırım yapacağını duyurdu. https://en.armradio.am/2023/05/05/u-s-ambassador-announces-17-3-million-investments-in-armenias-media-sector/
9. Prag’da Ermenistan-Çek ekonomik işbirliği konuları tartışıldı… Ermenistan-Çek Hükümetlerarası Ekonomik İşbirliği Komisyonu’nun 6. oturumu Prag’da yapıldı. Ekonomi Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, toplantıya Çek Cumhuriyeti Sanayi ve Ticaret Bakan Yardımcısı Edvard Kozusnik ile Ermenistan Ekonomi Bakan Yardımcısı Narek Teryan’ın başkanlık ettiği bildirildi. Görüşmede ticaret-ekonomik konular, sanayi, yüksek teknoloji, tarım, ulaşım, bilimsel-teknik ve eğitim alanları, kültür, çevre, turizm ve iki ülke arasındaki ekonomik bağların güçlendirilmesine katkıda bulunacak diğer sektörlerde işbirliği konuları ele alındı. Taraflar, oturumda varılan mutabakatlara ait bir protokol imzaladı. Etkinliğe katılan işadamları için toplantılar düzenlendi. https://en.armradio.am/2023/05/05/issues-of-armenian-czech-ekonomik-cooperative-discussed-in-prague/
10. Ermenistan Cumhurbaşkanı, Cambridge Üniversitesi’nde konferans veriyor… Ermenistan Cumhurbaşkanı Vahagn Khachaturyan, İngiliz tarafının davetlisi olarak, Üçüncü Charles’ın taç giyme törenine katılmak üzere Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı’na çalışma ziyareti gerçekleştiriyor. Ziyaret çerçevesinde Cambridge Üniversitesi’nde Ermenistan ve bölgemizdeki zorluklara ve değişen gerçeklere yönelik konferans verdi. Cumhurbaşkanı konuşmanın ardından üniversiteyi gezdi. Charles III adına düzenlenen resepsiyona Cumhurbaşkanı Khachaturyan, da katılacak. Başkanın İngiliz Ermeni cemaatinin temsilcileriyle görüşmesi planlanıyor. https://en.armradio.am/2023/05/05/armenian-predident-delivers-lecture-at-cambridge-university/
11 Ermenistan ekonomisinde Ruslar…2022’de Ermenistan’da, Rus katılımcıları olan yaklaşık 2500 tüzel kişilik hesabı açıldı ve bireysel girişimciler tarafından 4.000 işletme daha tescil edildi. Bilgiler, “İş Günü” etkinliğinde, Ekonomi Bakan Yardımcısı Narek Teryan tarafından açıklandı. Narek Teryan yaptığı konuşmada, 2022 yılında Ermenistan ekonomisinde yüksek oranda büyüme kaydedildiğini, bunun da Rusya Federasyonu’ndan Ermenistan’a işyerlerinin devriyle kolaylaştırıldığını kaydetti. https://tr.armradio.am/2023/05/05/ermenistan-ekonomisinde-ruslar/
12. Parlamenter model korunacaktır… Adalet Bakanı Grigor Minasyan, Anayasa reformları ile ilgili soruları cevapladı. Minasyan. “Yoğun tartışmalar sürüyor, bence bu hızla giderse yıl sonuna kadar iyi bir konsepte sahip olacağımızı düşünüyorum. Genel anlamda sadece parlamenter modelin korunacağına değindik ve yüzde 90 evet oyu kullandık. Kontrol ve denge sistemi değişti. Başkan genişletilmiş yetkilere sahip olamayacak, ancak, bu kontrol ve dengeleri modelleyerek, daha fazla netlik getireceğiz ve bu anlamsız prosedürel ileri geri, gönderme, imzalama veya imzalamama yetkisinin olmaması ile ilgili tüm hatalar ve düzeltmeler yapılacak” dedi. https://tr.armradio.am/2023/05/05/parlamenter-model/
13. Ermenistan Parlamento Başkanı Simonyan Ankara’da açıklamalarda bulundu… Ermenistan Parlamento Başkanı Alen Simonyan, Erivan’da “Nemesis” anıtının dikilmesinin Türkiye’de Ermenistan devlet dış politikasının bir tezahürü veya iyi komşuluk ilişkilerine aykırı olan bir adım olarak algılanmasını istemiyor. Türk gazetecilerin sorularını cevaplarken bu konuda açıklama yapan Alen Simonyan şöyle konuştu: “Anıtın yerleştirilmesinin Türkiye’de böyle bir yankı bulduğundan üzgünüm. Ben bu meseleyi Türk meslektaşımla da ele aldım. Heykelin yerleştirilmesine yerel yönetim düzeyinde karar verildi. Bu, Ermenistan devletinin dış politikasının ifadesi ya da iyi komşuluk ilişkilerine aykırı olan bir adım olarak algılanmasını istemiyorum.” https://www.armenpress.am/tur/news/1110319.html
14. Varoluşsal krizler: İran, israil, Azerbaycan, Ermenistan… Azerbaycan’ın Kafkasya’da başarılı bir operasyonla işgal altında tutulan topraklarını kurtarmasından hemen sonra İran, bu statüko değişiminden memnuniyetsizliğini gösteren bir dizi girişimde bulundu. Özellikle Azerbaycan’ı kendi toprak parçası olan, ancak kara bağlantısı bulunmayan Nahçıvan’a bağlayacak olan Zengezur Koridoru’nun açılmasını engellemek istiyor. Sınırda güç gösterisine dönüşen bir dizi askeri operasyon düzenlemenin yanı sıra İran, koridorun öngörülen güzergâhı yakınlarında yer alan Ermenistan’ın Kapan kentinde Başkonsolosluk da açtı. Azerbaycan-Ermenistan geriliminde her zaman açık şekilde Ermenistan’ı destekleyen İran’ın gerilimi bir üst seviyeye çıkarma ihtimali güçlü görülüyor… İran, kendi içerisindeki güçlü Azerbaycan nüfusu nedeniyle tehdit algılıyor ve Ermenistan’ın bölgedeki varlığının korunmasını “Güney Azerbaycan” söylemini işlevsizleştirecek bir araç olarak görüyor. Sınır değişimi yaratamayacak olmasına rağmen Zengezur Koridorunun Ermenistan’la bağlantısını keseceğini iddia ediyor….. Azerbaycan-İsrail ilişkileri de İran için bir huzursuzluk kaynağı. Azerbaycan, 2016’dan bu yana silah ithalatının yaklaşık yüzde 70’ini İsrail’den gerçekleştiriyor ve İsrail de petrolünün yüzde 40’ını Bakü’den alıyor…. Laçin Koridoru konusundaki anlaşmazlıkların gölgesinde kalan Zengezur Koridoru, Azerbaycan için çok önemli ve iki koridor arasında bir karşılıklılık bağı kurmuş gibi görünüyor. Dolayısıyla Azerbaycan eninde sonunda enerjisini Zengezur Koridoru’nun açılmasına yönlendirecektir. İran’ın ve Azerbaycan’ın diplomasi yollarını tüketmemesi bölgenin istikrarı açısından önem taşıyacaktır… Ekonomik, siyasi ve askeri bir dizi sebep İran’ın İsrail’den algıladığı tehdidi Azerbaycan’a da yansıtmasına neden oluyor. İran’ın herhangi bir bahaneyle riskleri artırması, İsrail’in ve Türkiye’nin de varlıklarını güçlü şekilde Azerbaycan lehine hissettirmeleri anlamına gelecektir. https://avim.org.tr/tr/Analiz/VAROLUSSAL-KRIZLER-IRAN-ISRAIL-AZERBAYCAN-ERMENISTAN
Orhan Tan – FEYM GRUBU ADINA
Posted in FEYM GRUBU ÇALIŞMALARI
Leave a comment
TÜRKİYE’NİN KADERİNİ YABANCILAR BELİRLİYOR * SUUDİ ARABİSTAN, TÜRK KONSOLOSLUĞUNDA OY KULLANANLARIN ÇOĞU ARAP!!!
Suudi Arabistan’da Türk Başkonsolosluğuna oy kullanmaya giden Türk vatandaşı, karşılaştığı manzarayı paylaştı: “Türk’ten çok Arap var, oy kullanıyorlar. Çekeyim de halkımız görsün.
Sayın Tarık Karslı’ya teşekkür ederim.
AVUSTRALYA’da AÇILMAMIŞ OY PUSULASI PAKETİNDEKİ OYLAR “AKP MÜHÜRLÜ ÇIKTI” * Şeytan çocuğunu dünyaya getirmiş çevreyi tanıtırken yüzlerce arabanın peşinde olduğu büyük bir siyah araba ve çevresinde yüzlerce koruma ile gelmiş. Çocuk babasına sormuş; “Bu kim” Şeytan cevap vermiş; Oğlum bundan uzak dur çok tehlikelidir, her türlü kötülüğü yapar, durmadan yalan söyler, sonra da kabahati bizim üzerimize atar”
Yurt dışı sandıklarında neler oluyor?
Açılmamış oy pusulalarında skandal: AKP mührü çıktı
cumhuriyet.com.tr : 05.05.2023
Seçimlere 9 gün kala Gazeteci Candaş Tolga Işık, Avustralya’da 14 Mayıs seçimleri için kurulan sandığa gönderilen 720’lik açılmamış oy pusulalarıyla ilgili bir skandalı gündeme getirdi. Işık’ın paylaştığı pusulada AKP mührü olduğu görüldü.
14 Mayıs seçimleri için yurt dışında oy verme işlemleri sürüyor.
Seçim güvenliği hakkında endişeler sürerken Gazeteci Candaş Tolga Işık, Twitter’dan yaptığı paylaşımda Avustralya’da açılmamış oy pusulalarında mühür vurulmuş pusulalar yer aldığını açıkladı. Işık, pusulanın fotoğrafını da paylaştı. Paylaşımda oy pusulasında AKP’nin mührünün vurulu olduğu görüldü.
Işık, “Avusturalya’dan bir sandık yetkilisi arkadaşımız yazmış. Fotoğrafını da göndermiş. 720’lik açılmamış oy pusulalarında bir partinin mührü vurulmuş pusulalar çıkmış. Sandık başındaki bir yetkili yakalamış, tutanak tutulmuş. Kabine girmeden önce pusulalarınızı mutlaka kontrol edin” diye yazdı.
İşte o paylaşım:
CHP’nin Yurt Dışı biriminin Twitter hesabından yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:
“Yurt dışı seçimlerde, açılmamış oy pusulasında AKP’ye evet mührü… Avustralya Sidney 2-G sandığında, açılmamış oy pusulasında AKP’ye basılan mühür çıktı. Tutanak tutuldu. Partimiz adına Yurt Dışı İlçe Seçim Kurulu’na suç duyurusunda bulunuyoruz. Takipçisi olacağız.”
https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/yurt-disi-sandiklarindan-neler-oluyor-acilmamis-oy-pusulalariyla-ilgili-bomba-iddia-akp-muhru-cikti-2078133
TARİHTE GİZEMLİ CİNAYETLER * KARINDEŞEN JACK
20 yıldır konuya çalışan tarihçinin iddiası: Karındeşen Jack polis memuruydu
Karındeşen Jack’in hikayesi, defalarca kez edebiyata ve sinemaya konu olmuştu
Tarihin en ünlü seri katil Karındeşen Jack’in polis memuru olduğu öne sürüldü.
Britanyalı tarihçi Rod Beattie, 20 yıldır ulusal arşivlerde yaptığı çalışmaların ardından hazırladığı Jack the Ripper – The Policeman: A New Suspect (Karındeşen Jack – Polis: Yeni Bir Şüpheli) adlı kitabında, seri katilin kimliğinin Bowden Endacott olduğunu tespit ettiğini söyledi.
Tarihçiye göre, Birleşik Krallık’ın (BK) başkenti Londra’da 1888’de en az 5 seks işçisini öldürerek ülkeyi ayağa kaldıran katil, Metropoliten Polis Teşkilatı’nda (Met) görev yapıyordu.
Beattie, katilin cinayetlerin işlendiği Whitechapel bölgesinde sık sık devriyeye çıktığını söyledi. Tarihçi, katilin seks işçileriyle yaşadığı “olumsuz deneyimler” nedeniyle onlardan intikam almak için cinayet işlediğini savundu.
Beattie, Endacott’ın 1877’de geç saatte sokakta dolaşan Elizabeth Cass’ı seks işçiliği yaptığı gerekçesiyle tutuklamasının ardından mahkemelik olduğunu ifade etti. Yapılan duruşmada Endacott suçsuz bulunsa da rütbesinin düşürülmesine karar verilmişti.
72 yaşındaki tarihçi, BK’nin önde gelen tabloidlerinden Mirror’a açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
Endacott davasıyla ilgili bir makale okuyordum ve aniden bir aydınlanma yaşadım. Bir seks işçisi olduğunu düşündüğünüz biri tarafından kariyerinizin mahvedilmesinden daha güçlü ne motivasyon olabilirdi ki?
Tarihçi, rütbesinin düşürülmesinin ardından Karındeşen Jack’in ünlü British Museum’da bir göreve atandığını ve bunun katili daha da öfkelendirdiğini belirtti.
Beattie, çalışmasındaki bulgulara dair şunları söyledi:
“Bunu yaptığına dair somut bir kanıt yok ama hiçbir şüpheli hakkında da kanıt bulunamadı. Bir polis memuru olarak şüphe çekmeden her yere gidebilirdi. O olduğundan eminim. Büyük ihtimalle Met de katilin kimliğini biliyordu ama itibarlarına zarar gelmesini istemediler.”
Defalarca kez edebiyata ve sinemaya konu olan seri katilin hikayesi, tartışmalı işlere imza atan İspanyol yönetmen Jesus Franco’nun 1976 yapımı Jack the Ripper’ında da (Karındeşen Jack) işlenmişti. 2013’de hayatını kaybeden yönetmen, 1971’deki Vampyros Lesbos’u da (Lezbiyen Vampirler) Türkiye’de çekmişti.
Britanyalı yazar Russel Edwards da 2014’te yayımladığı çalışmada, Karındeşen Jack’in 23 yaşındaki Polonya göçmeni Aaron Kosminski olduğunu iddia etmişti.
Independent Türkçe, Mirror, Daily Mail, Reuters * Perşembe 4 Mayıs 2023
Posted in GEÇMİŞİN İÇİNDEN YAŞAM
Leave a comment
PERDE ARKASI * 15 Temmuz Davasında Bu İstendi: “Sedat Peker ve Muhammed Yakut Öldürülmeden Önce Dinlensin”
15 Temmuz Davasında Bu İstendi:
“Sedat Peker ve Muhammed Yakut
Öldürülmeden Önce Dinlensin”
Müyesser YILDIZ – 2 Mayıs 2023
Genelkurmay Çatı davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarına çarptırıldıktan sonra ayrıca “Yurtta Sulh Konseyi” üyesi olarak 15 Temmuz’da 3 bin kişinin yaralanmasından sorumlu tutulan eski askerlerin yargılanmasına devam edilirken, Mahkeme Başkanı ilk kez, “Yurtta Sulh Konseyi”nin olmadığına karar verildiğini söyledi. Başkan, “Genelkurmay davası Yargıtay’dan döndükten sonra onun üzerinde de konuşuruz.” dedi. Sanıklardan dönemin Akıncı Üs Komutanı Hakan Evrim ise Sedat Peker ve Muhammed Yakut’un öldürülmeden önce mutlaka dinlenmesini istedi. Bu arada bir sonraki celse için 26 Şubat 2024’e gün verilince, duruşma salonunda, “O gün Reis’in doğum günü. Özellikle mi seçildi?” diye soruldu. Sanıkların yanı sıra Mahkeme Başkanı’nın da Erdoğan için “Reis” ifadesini kullandığı görülürken Erdoğan’ın eski başyaveri Ali Yazıcı’nın, duruşma gününün değiştirilmesini isteyerek “O gün kendisini ziyaret edip hediye vereceğim. Tabii o da gelebilir.” demesi dikkat çekti.
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Cezaevi Yerleşkesi içindeki duruşma salonunda görülen davanın bugünkü üçüncü celsesinin başlangıcında Mahkeme Başkanı, Yargıtay’da olan Genelkurmay Çatı Davası ile yaralamaların asli faillerinin yargılandığı davaların sonuçlanmasının bekletici sebep yapıldığını hatırlattıktan sonra, “Bekletici sebep yaptığımız dosyalar henüz neticelenmedi. Neticelenmesini bekleyeceğiz.” diyerek, sadece -varsa- sanıklar ile avukatların taleplerini alacaklarını bildirdi.
İlk sözü, darbenin 1 numarası olduğu belirtilen eski orgeneral Akın Öztürk aldı. 6 yıldır tüm duruşmalarda kendisine yöneltilen suçlamaların asılsız olduğunu delilleriyle ortaya koyduğunu tekrarlayan Öztürk özetle şunları anlattı:
“Yurtta Sulh Konseyi denilen ilk listede ismim yoktu. Ne zaman ki, İzmir’deki itirafçı bir amiral yanlışlıkla benim adımı kullandı, bu listeye girdim. O itirafçı daha sonra poliste ifade verirken Adil Öksüz diyeceği yerde ağzından benim ismimin çıktığını, beni tanımadığını ve görmediğini söyledi. Ama ismim iddianameye girdi. Ayrıca Yurtta Sulh Konseyi’nin olmadığı ortaya çıktı. Duruşmalarda bana buna ilişkin tek kelime sorulmadı. Ama hâlâ Konsey üyesi olarak adım geçiyor. Bu nasıl hukuk? Hiç mi okumuyorlar? Dosyamız Yargıtay’da sonuçlanmadığı halde konsey üyesiyim diye tazminat davaları geliyor. Hukuka güvenimiz yoktu, iyice dibe vurdu. 7.5 yıldır hücrede tutuluyorum. Tam bir tecrit halindeyim. 71 yaşındayım. Sizden istirhamım, korkusuz karar verin. Eğer ‘Devletin dini adalettir.’ diyen Hz. Ömer’e inanıyorsak gereğini yapın.”
İşte bu sözler üzerine Mahkeme Başkanı, Genelkurmay davasını bekletici sebep yaptıklarını hatırlatıp Akın Öztürk’e kendisinin de bunu diğer mahkemelere bildirebileceği önerisinde bulunduktan sonra, “İlk derece mahkemesi Yurtta Sulh Konseyi olmadığına karar verdi. Dosya dönünce onun üzerinde de konuşuruz.” açıklamasını yaptı.
Erdoğan’ın Eski Başyaveri: “Can Güvenliğim Yok”
15 Temmuz’da Erdoğan’ın başyaveri olan sanık Ali Yazıcı beyan için kürsüye geldiğinde onun elinin sargılı olduğunu gören Mahkeme Başkanı, “Geçmiş olsun, bir şey mi var?” diye sordu.
“Davayla ilgisi yok; ama sorun değil, anlatayım.” cevabını veren Yazıcı, cezaevinde can güvenliğinin olmadığı gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurduğunu vurgulayıp şöyle konuştu:
“Yıllarca tehlikeli tutuklu statüsünde kaldım, ama geçenlerde bu kaldırıldı. Ben itiraz ettim, ‘Neden tehlikeli oldum ve ne oldu da kaldırıyorsunuz?’ diye. ‘Artık ben daha tehlikeliyim.’ dedim. Öyle olduğu için gardiyana saldırdım.”
Mahkeme Başkanı’nın, “Bizim dosyadan tutuklu değilsiniz. Sadece elinize ne olduğunu sordum.” diye araya girmesinden sonra Yazıcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Keşke sormasaydınız. Reis’in dediği gibi 30 liralık soğanı kırarken oldu!.. 51 yaşındayım. Çocuğum yaşındakiler, ‘Ben devletim, adam ol.’ diyorlar. 7 Nisan’da saldırıya uğradım.”
Sonrasında da şu diyaloglar yaşandı:
Başkan: Bana yazsaydın, avukatına haber verirdim.
Yazıcı: Vallahi kimseyi yaralamadım. Reis’in hayatını kurtarmak için 7 defa hayatımı tehlikeye attım.
Başkan: Sadece geçmiş olsun diyelim dedik.
Yazıcı: Memur, ‘Adam ol.’ deyince saldırdım, elimi kapıya vurdum. En son müdürle görüşmeye gittim. Beni izlemek için memurlara kamera taktılar.
Başkan: Cezaevine müdahale edemeyiz. Sizi seviyoruz.
Yazıcı: Ben de sizi seviyorum. Allah sizi her akşam kavuştuğunuz çocuklarınıza kavuştursun.
“Yaralanmalarda Sahtekârlık Diz Boyu”
Beyanı sorulan sanıklardan eski Tuğgeneral Ali Osman Gürcan, “Allah’a beyanım var, size yok.” derken eski kurmay albay Cemil Turhan, 8. Mekanize Tugay davasında muhakeme edilen 245 yaralamayla ilgili dosyadan tek tek somut örnekler verdikten sonra şunları söyledi:
“Görüldüğü gibi sahtekârlık diz boyu. Mahkeme bu sahtekarlığa alet olup sanıkları kasten adam öldürmeden mahkûm etti. 15 Temmuz yargısının nasıl çalıştığı ortadadır. Vatandaşların sahtekârlığı bir yana, bu raporları düzenleyen doktor ve hastanelere dikkat çekiyorum. Ama onları da aşan üst düzey bir düzenbazlık söz konusu. Çok ciddi yaralanma yok, ama çok ciddi sahtekarlık var. 140’ının ateşli silahla yaralandığı belirtiliyor, ama hiçbirinin vücudunda kurşun elde edilmemiş. Daha çok av tüfeği kullanıldığı ve yaralanmaların bundan kaynaklandığı ortada. Sonuç olarak; yaralı sayısını arttırmak için çok büyük gayret sarf edilmiştir. Ne kadar dikkate alırsınız, bilemem, ama 15 Temmuz yargısının bir parçası olup olmamanın eşiğindesiniz.”
“Peker ve Yakut Öldürülmeden İfade Versin”
Sanıklardan dönemin Akıncı Üs Komutanı eski tuğgeneral Hakan Evrim ise daha önceki celsede Sedat Peker ve SADAT yöneticilerinin dinlenmesi talebinde bulunduğunu, ancak kaale alınmadığını belirtip, “Şimdi bir de Muhammed Yakut var.” deyince Mahkeme Başkanı’nın güldüğü görüldü. Bunun üzerine Evrim şöyle devam etti:
“Güldüğünüz üzere adalet sistemi buraya geldi. İfşaat yapılıyor, gülünüyor. Muhammed Yakut’un tüm ifadeleri dosyaya kazandırılsın. Bu şahısların öldürülmeden önce, canlıyken gelip ifade vermesini istiyorum. Kemal Kılıçdaroğlu ‘Seçimin son 10 gününe dikkat.’ dedi. 15 Temmuz benzeri şeyler yapılacak mı yapılmayacak mı, göreceğiz. Gülüyorsunuz. Geçmişte Cemil Turhan 15 Temmuz’la ilgili birçok şey söyledi; ama kaale alınmadı, araştırılmadı.”
“Hulusi Akar’ı da Yargılayın”
Sanık eski tuğgeneral Murat Aygün’ün, mahkeme heyetinin tümüyle değiştiğine dikkat çekip kendilerini tanımadığını söylemesi üzerine Mahkeme Başkanı, “Birbirimizi tanımamıza gerek yok. Yaptığımız işle anılırız.” karşılığını verdi. Aygün, Genelkurmay Çatı davasında 2 bin 558 yaralıdan sadece 256’sının getirildiğini, kendilerine soru sorma hakkı verilmediğini kaydedip, “O gece Polatlı’da görevliydim. 500 kişiyle çıktım, tek bir yaralı olmadı. Bu yaralılar nerede, getirmenizi ve bizi yeni baştan yargılamanızı istiyorum.” dedi.
Eski kurmay albay Osman Kardal ise şunları söyledi:
“Yeni heyet ve savcımızın anlaması için anlatıyorum; bir polis, arkadaşının tanktan düşüp şehit olduğunu, kendisinin yaralandığını söylemişti. Ben o şehitten değil, yaralıdan yargılanıyorum. Hukuk sistemimizin geldiği durum bu. Darbeyi önceden öğrenip tüm hava sahasını kapatan Hulusi Akar’ın da garantör sıfatından dolayı yargılanmasını istiyorum. Ben o gece Harekat Merkezi’ndeydim. Genelkurmay’daki 11 şehit ve 43 yaralıdan beraat ettim. Bu davanın başka yerdeki yaralısından niye yargılanıyorum?”
Sedat Peker ve SADAT’çıların 15 Temmuz’la ilgili açıklamalarını hatırlatan eski kurmay albay Osman Kılıç da, “Benim siyasetle ilgim yok Ama dün Kılıçdaroğlu da SADAT ve Fahrettin Altun için ‘Ne yaptıklarını biliyorum.’ iddiasında bulundu. Benimle çakışıyor.” dedi.
“Son Günleri Sevinsinler”
Diğer bazı sanıkların beyanları sırasında ise şu diyaloglar yaşandı:
Osman Ünlü: Genelkurmay Çatı davasında hakkımda beraat kararı verildi, ama yaralamalardan yargılanıyorum. Biraz önce Yurtta Sulh Konseyi’nin olmadığını söylediniz, ama Konsey üyesi olduğum gerekçesiyle 67 haciz davası açıldı. Düşmana bile yapılmayacak şeyler yapılıyor. Çoluk çocuğumuz açlığa mahkûm ediliyor. Devlet çoluk çocuğumuzun rızkıyla oynuyor. Lütfen bu mahkemelere ‘Yurtta Sulh konseyi yok.’ diye yazı yazın.
Başkan: O davalar bizle ilgili değil, müdahale edemeyiz; ama hangi evrakı istiyorsanız gönderelim.
Osman Ünlü: Yazdım, cevap vermediniz. Biz gönderiyoruz, dikkate almıyorlar.
Özcan Karacan: Sevinmek isteyenler için söylüyorum, son günlerinde sevinsinler, bize zulmediyorlar. Antalya postanesi kızıma doğum günü için gönderdiğim mektubu bile evime teslim etmiyor, çocuğumu okula kaydetmiyorlar. Hukuk öldü, sizin kurtarabileceğiniz seviye yok.
Başkan: Ne yapabilirim? ‘Mektubu teslim edin.’, ‘Çocuğu okula alın.’ diyemem ki. Savcılık var, şu var, bu var.
Özcan Karacan: Gerçekten gümbür gümbür eriyen bir sistem var.
Başkan: Sistemi de tartışmıyoruz burada. Öyle bir görevimiz yok.
Mahkeme Heyetine: “Sizin İçin Yol Tükendi”
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde Tekirdağ Cezaevi’nden bağlanan sanık eski Tuğgeneral Mehmet Partigöç, şu ana kadar davanın sabahki bölümlerinin hiçbirine katılamadığını, bu uygulamanın standart hale geldiğini, bundan sonraki duruşmalarda fiilen bulunmak istediğini anlattıktan sonra hiçbir suç unsuru bulunmayan elektronik eşyalarının ailesine teslim edilmemesinden yakınıp, “Herhalde birileri el koydu, sattı.” iddiasında bulundu.
Eski tuğgeneral Ahmet Bican Kırken beyanında, “Türk’ün aklı sonradan gelir. Gelince de sonuna kadar istismar eder.” ifadesini kullanınca Mahkeme Başkanı kimi kastettiğini sordu. “Tabii ki, heyetinizi.” cevabını veren Kırker görevdeyken Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan kendisine verilen telefonu iade etmediği için yargılandığını belirtip, “Ben burada hırsızlıktan yargılanmıyorum, hırsızlar yüzünden yargılanıyorum. Sizi kınıyorum. Bana bildirseniz iade ederdim, herkes de iade eder. Biz hırsız değiliz.“ dedi.
Mahkeme Başkanı’nın, “Biz kimseye hırsız demiyoruz.” sözünün ardından Kırker şöyle devam etti:
“7 yıl boyunca 15 Temmuz ihaneti ve cinayetlerini araştırmamaya, görmezden gelmeye devam ettiniz. Bizim için ne geçmiş ne gelecek tükendi; ama sizin için aşağıdan yukarıdan yol tükendi. Kaybedenlerden oldunuz.”
Sanıklardan sonra avukatlarının beyanlarına geçildi. Duruşmaların 1 yıl öteye atılmasına ve bekletici sebepler gerekçesiyle sanıkların savunmalarının alınmamasına dikkat çeken Av. Ayten İzmirli, “Oyalamaya mı çalışıyorsunuz? Peşin peşin bu insanların suçlu olduğunuza karar verdiğinizi düşünüyorum. Bir önceki celsede Ankara dışına gönderilen sanıkların duruşma salonunda hazır edilmesi kararı aldınız, ama bunu yapmadınız. Ya görevinizi yapmıyorsunuz ya da sizi takmıyorlar.” dedi.
Başkan, Av. İzmirli’ye, “Ortamı germek dışında bir iş yapmıyorsunuz. Her celse aynı şeyi yapıyorsunuz.” sözleriyle tepki gösterdi.
Av. Mürsel Yağcı da sanık Muzaffer Düzenli için baro tarafından atandığını, ancak Diyarbakır’a gidemediği için müvekkilini tanımadığını, duruşmaya gelirken Google’dan fotoğrafına baktığını belirtip “Diyarbakır’a nasıl gideceğim?” diye sordu.
Beyanların tamamlanmasının ardından Savcı firari sanıklar Fetullah Gülen, Ali Kalyoncu ve Turgay Sökmen hakkındaki yakalama kararlarının infazı ile yaralanmalarla ilgili asıl faillerin yargılandığı dava dosyaları ve Genelkurmay Çatı Davası’nın kesinleşmesinin beklenmesi yönünde mütalaa verdi.
“Reis’in Doğum Günü” Mesajları
Verilen aradan sonra alınan kararları açıklayan Mahkeme Başkanı, bekletici sebep yapılan dosyalar sonuçlandıktan sonra sanık savunmalarının alınmasının, dava dışı kimselerin tanık olarak dinlenmesi talebinin bu aşamada reddinin kararlaştırıldığını bildirerek duruşmanın 26 Şubat 2024’e bırakıldığını söyledi.
Eski başyaver Ali Yazıcı’nın, “26 Şubat Reis’in doğum günü. Bunun için mi seçtiniz? Günü değiştirin.” demesi üzerine de şu diyaloglar yaşandı:
Başkan: Evet bugün Reis’e yakın bir kişiden bir bilgi daha öğrenmiş olduk. Niye değiştirelim?
Yazıcı: O gün kendisini ziyaret edip hediye vereceğim. Tabii o da gelebilir.
Muzaffer Düzenli: Son konuşmalarınızı duyamadım. O önemli bilgi ne?
Başkan: 26 Şubat tarihinin özel bir anlamı varmış. Reis’in doğum günüymüş. Duruşmayı başka güne istediler. Ben de ilk defa burada duydum. Ben ne yapayım?
FEYM BÜLTENİ – 101/2023 * Ermeni Faaliyetleri – 04 Mayıs 2023
FANATİK ERMENİ YALANLARINA KARŞI
FEYM BÜLTENİ – 101/2023 *
Ermeni Faaliyetleri – 04 Mayıs 2023
1.. ABD, Türkiye’nin hava sahasının Ermenistan için kapatmasını hayal kırıklığıyla karşıladı…ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, Ermenistan’ın Erivan’da “Nemesis Anıtı”nı açması üzerine Türkiye’nin Ermenistan uçaklarına hava sahasını kapatmasını hayal kırıklığıyla karşıladıklarını söyledi. Patel, Türkiye ile Ermenistan arasındaki normalleşme sürecini güçlü bir şekilde desteklediklerini ve bu sürecin sadece iki ülke için değil aynı zamanda bölgenin istikrarı için de önemli olduğuna vurgu yaptı. Buna ilişkin ABD’li sözcü “Türkiye’nin Ermeni uçaklarının hava sahasını kullanma iznini askıya alacağını duyurmasını hayal kırıklığıyla not ediyoruz.” ifadelerini kullandı (Not: 3 Mayıs’ta “NTV”ye verdiği özel repörtaj’da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ermenistan tarafından Türkiye toprakları üzerinde üçüncü ülkelere gerçekleştirilen uçuşların durdurulmasını Erivan’da “Nemesis” operasyonunun faillerine adanmış anıtın dikilmesine ile bağlamıştı. ABD,”Ermenistan’ ın heykel yapımını duyup da HAYAL KIRIKLIĞI hissetmedi mi, diye sormak gerekir ..,o.tan) https://www.ermenihaber.am/tr/news/2023/05/04/ABD-T%C3%BCrkiye-Ermenistan-Hava-Sahas%C4%B1/247960
2. Yeni Türk İnkar Taktiği: Biden’ı Ermeni Soykırımı’nı Tanıdığı İçin Suçlayın! (Not: E. Büyükelçi Sayın Şükrü Elekdağ’ın söyleşisini, kendisinden izin alarak yayımlamıştık. Söyleşi metnini bu haberin yazarı Sassounian’a da göndermiştik. ATAA mektubu da bu paralelde kendisine ulaştırıldı. Yaptığımız araştırmada Sassounian’ ın Armedia web sitesinde 2011 yılında yayımladığı bir yazısına da ulaştık. Yazı, özetle şöyle; “Biden ‘Soykırım” Kelimesini Kullansa Bile Bunu Nihai Tanınma Olarak Saymak Doğru Olmayacaktır’… Taleplerimiz şu: Evet Ermeni <sözde> soykırımı yaşandı ve elimizden gelen her şeyi talep ediyoruz, örneğin, 1,5 milyon kurbanın kanının bedelini, kaybettiğimiz tüm okulların, kiliselerin, mezarların, evlerin tazminini istiyoruz, Türkiye hükümetinden tazminat talep ediyoruz. Ve son olarak, Batı Ermenistan ile ilgili toprak iddialarımız var – tarihi Ermeni topraklarımızın bize iade edilmesini talep ediyoruz” Bu hedeflere ulaşmak için Ermeni trafı 365 gün esasına göre çalışıyor, DİKKAT!..,o.tan) https://armedia.am/eng/news/94566/even-if-biden-uses-the-term-genocide-it-wouldnt-be-right-to-consider-it-as-final-recognition-interview- with-harut-sassounian-exclusive.html
https://www.thecaliforniacourier.com/new-turkish-denial-tactic-impeach-biden-for-recognizing-the-armenian-genocide/
3. Saf değerlerin bir işareti olarak– “Hain!”… A. Voskanyan, şöyle yazmış; “Birkaç gün önce bu konuda yazmak istedim ve birdenbire Nikol Paşinyan, sanki defterlerimin başlıklarını okumuş gibi aynen bunu söylüyor. Salı günü Ermenistan Ulusal Meclisi’nde konuşan Nikol, kendisine “birçok kez” hitap edildiği için artık “hain” olarak damgalanmaktan korkmadığını söyledi. Ama onu korkutmak için kim ona hain diyebilir? Peki sürekli “hain” olarak anılan biri, “hain” olarak anılmamak için ne yapmalıdır? Evet, umursamıyormuş gibi, sanki enerji israfıymış ve muhatabı etkilemiyormuş gibi davranmak zorundadır. Durum bu olsa bile ve Paşinyan, Avinyan diğerleri bundan korkmuyor ve utanmıyor, önemli değil…” https://www.panorama.am/en/news/2023/05/04/Pashinyan-Civil-Contract/2831007
4. Ermeni eserleri British Museum’da sergileniyor.… Ermenistan’ın Birleşik Krallık Büyükelçisi Varuzhan Nersesyan, 2 Mayıs’ta İngiltere Müzesi Müdürü Hartwig Fischer ve Ermenistan Tarih Müzesi Müdürü Dr. Davit Poghosyan ile bir araya geldi. Büyükelçi, British Museum’a ödünç verilen Ermeni eserlerinin “Luxury and Power: Persia to Greece” sergisinde sergilenecek olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. https://en.armradio.am/2023/05/04/armenian-exhibits-on-display-at-british-museum/
5. Barış parametreleri… Barış hem kabul edilebilir hem de kabul edilemez parametrelerle mümkündür. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Meclis’te yaptığı konuşmada, bölgemizde istikrarı sağlaması gereken güvenlik sisteminin şu anda yeterli verimlilikte çalışmadığını belirterek, “mevcut sistemlerin bozulduğunu veya bozulmakta olduğunu” kaydetti. “Bu ise, ek güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya olduğumuz anlamına gelir. Stratejik görevimiz, bu deformasyonun neden olduğu zorlukları yönetmek veya bu deformasyonun getirdiği eşitsizliği düzeltmektir” dedi.
https://tr.armradio.am/2023/05/04/baris-parametreleri/
6. Ermenistan ve Azerbaycan, Washington’da ilişkilerin normalleştirilmesi konusunda anlaşmayı görüşüyor… Ermenistan ve Azerbaycan Dışişleri Bakanları, iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesini görüşmek üzere bu hafta Washington’dalar. https://armenianweekly.com/2023/05/03/armenia-and-azerbaijan-discuss-agreement-on-normalizing-relations-in-washington/
7. Amerika Birleşik Devletleri, Dağlık Karabağ halkının güvenliği ve hakları konusunu Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki ihtilafın merkezinde görüyor. ABD, Dağlık Karabağ sakinlerinin evlerinde kendilerini güvende hissetmeleri ve haklarının korunması gerektiğini belirtiyor ki bu, ihtilafın istikrarlı bir şekilde çözüme kavuşturulmasını garanti etmenin tek yolu. ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan Ermenistan ve Azerbaycan’dan Washington’da devam eden müzakereler çerçevesinde Dağlık Karabağ halkının güvenliğini ve haklarını en iyi nasıl koruyacaklarını düşünmelerinin istendiğini vurguladılar. Açıklamada, “ABD, kalıcı, istikrarlı ve barışın temellerini atan bir anlaşmayı destekliyor. Dağlık Karabağ halkının hakları ve güvenliği konusu, Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki ihtilafta merkezi bir rol oynuyor. Bu nüfusun evlerinde kendilerini güvende hissetmelerini ve haklarının korunmasını sağlamak, çok uzun süren ve çok fazla can alan bu ihtilafa kalıcı bir çözümü garanti etmenin tek yoludur. Taraflardan, bu nüfusun haklarını ve güvenliğini nasıl koruyabileceklerini düşünmelerini istedik. Amacımız, ikili görüşmelerin yapılabileceği ve tarafların sürdürülebilir barış sürecini ilerletmek için birlikte gerçekten çok ağır çalışmalar yapabilecekleri bir platform sağlamaktır” denildi. https://www.armenpress.am/tur/news/1110189.html
8. Ermenistan, egemenliğinden vazgeçmeye yönelik çağrı ve eylemleri suç haline getiriyor… Ermenistan Ulusal Meclisi bugün ikinci ve son okumasında 59’a karşı 31 çekimser oyla, Ceza Kanunu’nda, tamamen veya kısıtlayıcı kısıtlamalara yönelik eylemleri suç sayan bir dizi değişikliği kabul etti. Kısmen, şiddet kullanarak veya kullanma tehdidiyle ülkenin egemenliğinden vazgeçmeye yönelik çağrılar da suç sayıldı. Değişikliklere göre, Ermenistan’ın egemenliğini “başka bir devlet veya uluslararası veya uluslar üstü örgüt lehine” sınırlamayı amaçlayan şiddet içeren eylemler 10 ila 15 yıl arasında hapis cezasına çarptırılırken, kamuya açık çağrılar para cezasından 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılıyor. Aramaların kitle iletişim araçları kullanılarak yapılması halinde 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilecek. https://massispost.com/2023/05/armenia-criminalizes-calls-and-actions-to-renounce-its-sovereignty/
9. “Gelecek Ermeni Konvansiyonu” vatandaşların ulus için hayati konulara katılımını genişletmeye çalışıyor… Bir tür yurttaşlar meclisi olan Gelecek Ermeni Konvansiyonu 10-12 Mart tarihlerinde Erivan’da gerçekleşti. Boston bölgesinden bu yazar da dahil olmak üzere Ermenistan ve Artsakh’tan (sözde Karabağ Ermeni devleti) yüz ve Ermeni diasporasının uzaklardaki topluluklarından yüz kişi kurayla seçildi. https://mirrorspectator.com/2023/05/03/future-armenian-convention-attempts-expanding-citizen-involvement-in-vital-issues-for-nation/
10. Gelecek Ermeni Konvansiyonu oylama sonuçlarını açıkladı…Mart ayında Erivan’da gerçekleşen “Gelecek Ermeni Konvansiyonu” üç geniş alanda politika ve eylem önerileri konularında üç gün boyunca oylama yaptı. Ana sonuçlar haberde özetlenmiştir. Teorik olarak, Ermeni dünyasının çeşitli yerlerinden katılmak üzere seçilen 200 kişi, toplam Ermeni nüfusunun bir mikro kozmosunu oluşturacak… https://mirrorspectator.com/2023/05/03/future-armenian-convention-announces-voting-results/
11. Paşinyan’dan hava sahası krizine neden olan anıt hakkında değerlendirme… Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, dün Türkiye’nin hava sahasını Ermenistan uçaklarına kapattığını doğruladı. Çavuşoğlu, kararın Erivan’da geçen hafta açılan Ermeni <sözde> soykırımı (Nemesis) Anıtı nedeniyle alındığını söyledi. Ermenistan Başbakanı Paşinyan Parlamento’da vekillerin sorusu üzerine bir değerlendirmede bulundu. Ermenistan Parlamentosu’ndaki soru- cevap faslı bölümünde milletvekili Tadevos Avetisyan, Ermenistan’ın, Türkiye’nin taleplerine ne ölçüde karşılık vereceğini ve heykeli kaldırmaya hazır olup olmayacağını sordu. Paşinya soruya şu sözlerle yanıt verdi: “Biz duygusal bir milletiz, fakat bence duygusal bir milletten, devlet aklı olan millete dönüşme zamanımız geldi. Bu kolay bir yol değil, çok zor. Bunu düşünmeliyiz. Bu bir köşe taşı, kesişen bir soru. Şu anda bir yol ayrımında duruyoruz. Devletimizin olup olmayacağı, nasıl devam edeceğimize bağlı.” https://www.agos.com.tr/tr/yazi/28559/pasinyan-dan-hava-sahasi-krizine-neden-olan-anit-hakkinda-degerlendirme
12. İkinci Karabağ Savaşı ve Ermenistan-Türkiye sivil diyaloğu: “Şimdi ne olacak?”… Varduhi Balyan’ ın Agos’ ta yayımlanan yazısı özetle şöyle; “İkinci Karabağ Savaşı’nın Ermenistan ve Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları üzerindeki etkisine dair çarpıcı bulgular içeren, iki ülke ilişkilerinde sivil toplumun rolüne odaklanan “Şimdi Ne Olacak?” başlıklı rapor Nisan ayında yayımlandı. Rapor, ‘2020 İkinci Dağlık Karabağ Savaşı Sonrasında Ermenistan ve Türkiye’de Sivil Diyalog Çalışmaları’ araştırma projesi ekibinde yer alan Armine Avetisyan, Kübra Zeynep Sarıaslan ve İhsan Karayazı tarafından hazırlandı. Ermenistan ve Türkiye’den 23 kişiyle görüşmelere ve saha çalışmalarına dayanan rapor İngilizce, Ermenice ve Türkçe olarak üç dilde yayımlandı. Araştırma, Calouste Gulbenkian Vakfı tarafından desteklendi. https://www.agos.com.tr/tr/yazi/28542/ikinci-karabag-savasi-ve-ermenistan-turkiye-sivil-diyalogu-simdi-ne-olacak
13. NEMESİS OPERASYONU NEDİR? 25 Nisan 2023 tarihinde Erivan’daki Ring Park’ta Nemesis Operasyonu teröristlerine adanan bir anıtın açılışı yapılmıştır. Törene halktan çok kişinin yanı sıra, sanatçılar, akademisyenler ve Nemesis Operasyonu teröristlerinin torunları da katılmıştır. Nemesis Operasyonu teröristlerine adanan anıt Kamo Areyan tarafından tasarlanmıştır. Kamo Areyan, Erivan’ın eski Belediye Başkanıdır. Areyan, Asbarez’de yayınlanan haberde, anıtı meşru kılmak için 108 yıl önce Nisan ayında “ülkenin kana bulandığını” iddia etmiştir. Bu ifade bütünüyle gerçeklerle çelişmektedir…. Taşnak terör örgütü, yani Ermeni Devrimci Federasyonu- ARF tarafından yürütülen Nemesis Operasyonu, ikinci dönem Ermeni terörü olarak adlandırılmış ve bu “intikam” saldırıları 24 Nisan 1915 ve 27 Mayıs 1915 tarihlerinde alınan kararların sorumlularını “cezalandırmak” için oluşturulmuştur….
https://avimbulten.org/tr/Analiz/NEMESIS-OPERASYONU-NEDIR
Posted in FEYM GRUBU ÇALIŞMALARI
Leave a comment