MİT YAKALADI!!! * SAHTE BAZ İSTASYONLARI İLE
KİŞİSEL BİLGİLER YURT DIŞINA GÖNDERİLİYOR!

Kişisel veriler Çin’e aktarılmış

Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT), sahte baz istasyonu kuran yabancı uyruklu 7 kişiyi yakaladığı duyuruldu. Elde edilen kişisel ve finansal bilgilerin Çin’deki sunuculara aktarıldığı tespit edildi.

Halk TV’den Can Bursalı’nın haberine göre, çökertilen ağ, kamu kurumları ve kurumsal firmalar tarafından gönderilmiş gibi görünen SMS’ler göndererek, GSM operatörü kullanıcılarını sahte baz istasyonlarına bağlanmalarını sağlıyordu.

Böylece, çok sayıda yurttaşın hem kişisel verileri ele geçirildi hem de kredi kartları aracılığıyla dolandırıcılık yapıldı. 2025 yılının mart ayında Türkiye’ye giriş yaptığı belirtilen siber casusluk ağı üyelerinin kullandığı teknik cihazları, İstanbul’da elektronik malzeme satışı yapan Çin uyruklu bir şirket sahibinden tedarik ettiği tespit edildi.

Kriminalist Derviş Emre Aydın, bu tür sahte baz istasyonlarının rastgele değil, belli hedeflere yönelik kullanıldığını belirterek, “Sahte SMS’lerle gerçek operatör gibi davranabiliyorlar. Dolandırıcıların bu yolla telefon görüşmelerini dinlemesi ve veri paketlerini izlemesi teknik olarak mümkündür” uyarısını yaptı.

Söz konusu yöntemin 2022 yılında Fransa’da da Çin uyruklu bir kişi tarafından kullanıldığı ve tutuklandığı biliniyor. Ayrıca, TBMM Araştırma Komisyonu’nda 2013 yılında sahte baz istasyonlarının gündeme geldiği, eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun’un bu cihazların mobil olarak istendiği yere kurulabildiğini ve kendisini baz istasyonu gibi tanıttığını ifade ettiği aktarıldı.

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından yürütülen gizli bir operasyon sonucunda, mobil araçlar içerisine yerleştirilmiş baz istasyonu benzeri teknik ekipmanlarla dolandırıcılık faaliyetleri yürüttüğü belirlenen yabancı bir şebeke çökertildi.

Operasyonun bir kısım detayları kamuoyuyla paylaşılırken, ekipmanın niteliği, kullanılan yöntemler, yakalanan ekibin yabancılardan oluşması ve operasyonu MİT’in gerçekleştirmesi soruşturmanın dolandırıcılıkla sınırlı kalmayabileceği şüphesini doğurdu.

Araçlarda bulunan cihazların sadece sahte sinyal yaymakla kalmayıp, aynı zamanda hedef kişilerin mobil iletişimini takip etmek, manipüle etmek ve hatta psikolojik etkileşim yaratmak üzere kullanılabilecek nitelikte olduğu belirtiliyor.
MİT’in operasyonu bizzat üstlenmesi, şebekenin yalnızca mali çıkar peşinde olmadığını, aynı zamanda yabancı servislerle bağlantılı casusluk faaliyetleri ve bireyler üzerinde bilişsel etki yaratmaya yönelik deneysel teknolojiler kullanma şüphesini doğurdu.

Bir diğer ihtimal de hassas bir süreçten geçtiğimiz şu günlerde bir takım terör eylemlerinin hazırlığının da yapılmış olabileceği şüphesi.

DEVLETLER VE İSTİHBARAT SERVİSLERİ KULLANIYOR

Bu tür teknolojilerin suç örgütlerinden ziyade istihbarat servisleri veya bağlantılı kişi ve gruplarca kullanıldığına dair dünya genelinde de birçok örnek bulunuyor;

ABD (Stingray Vakaları): FBI ve bazı yerel polis birimlerinin, sahte baz istasyonları olan “Stingray” cihazlarını kullanarak bireylerin yerini tespit ettiği ve iletişim bilgilerini topladığı belgelenmişti. Yöntem uzun süre gizli tutulmuş, daha sonra kamuoyunun tepkisini çekmişti.

Çin: Çin’in bazı bölgelerinde hükümet destekli grupların, protesto hareketlerini bastırmak amacıyla kitlelerin mobil iletişimini bastırmak ve yönlendirmek için mobil sinyal bozucular ve takip sistemleri kullandığı iddia edilmişti.

Rusya: Moskova’da muhalif liderlerin telefonlarının bilinmeyen cihazlar üzerinden yönlendirilip dinlendiği ve iletişimlerinin kesildiği raporlanmıştı. Bu cihazların araçlara yerleştirilmiş mobil istasyonlar olduğuna dair güçlü şüpheler vardı.

İSRAİL DE BU TERÖR TARZININ SEMBOL MERKEZLERİNDEN

İsrail: Siyonist terör devleti İsrail’in de bu tarz cihazlarla terör faaliyetlerinde bulunması bir sır değil. En son Hizbullah kadrolarına gerçekleştirilen çağrı cihazları saldırısı hazırlık sürecinde de bu tür cihazların kullanıldığı değerlendiriliyor.

İLERİ SORUŞTURMA DERİNLEŞTİRİLİYOR

Türkiye’deki operasyon kapsamında gözaltına alınan şüphelilerin yabancı bağlantıları mercek altına alındı. MİT ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün ortak çalışmasında elde edilen dijital materyallerin çözümü devam ediyor. İstihbarat kaynaklarına göre, şebekenin hedef aldığı kişilerin profili, kullanılan teknoloji ve yurt dışı temasları daha büyük ve tehlikeli bir ağın parçası olabilecekleri ihtimalini kuvvetlendiriyor.