Devlet Sisteminde Çöküş

Olayların Ardındaki Gerçek

Devlet Sisteminde Çöküş

CUMHURİYET – 12.08.2025


Türkiye’de çetelerin hemen her alanda faaliyet gösterdiği biliniyor.
Son yıllarda çetelerin ekonomik alanları aşarak her türlü diploma,
üniversite ve ehliyet yolsuzluğuna girdiği de ortaya çıktı.

Konunun kısa geçmişine bakarsak FETÖ’nün AKP iktidarı tarafından her konuda desteklendiği dönemde, yıllar boyunca KPSS, ÖSS, ALES, Askeri Liseler ve YDS gibi sınavlarda çalınan sorularla eğitime adım adım egemen olunduğu ve yeni bir kamu yönetimi kadrosunun oluşturulduğu biliniyor. Ne yazık ki sınavlarla ilgili ciddi bir soruşturma yapılmamıştır hatta hemen hepsinin üstü kapatılmıştır.

Son 20 yıldır, özellikle milli eğitimde yazılı imtihanlarda üst düzeyde başarılı sonuç alanların sözlü mülakatlarda elendikleri, hakları olan kadrolara AKP’nin “din ve mezhep ideolojisi”ni benimseyenlerin atandıkları artık herkes tarafından biliniyor.

Kamu yönetiminde liyakat olgusu adım adım terk edilmiştir. Tüm bu durumlar ne yazık ki halk kitlelerinde devlet yönetimine karşı güven duygusunun kaybolmasına neden olmuştur.

Halkın devlete karşı güven duygularını altüst eden çok ciddi bir olayla karşı karşıyayız. Devletin temel işlevi hukuka bağlılıktır. Devlet vatandaşlarının tüm kişisel bilgilerini korumakla yükümlüdür.

Son diploma skandalına bakalım. Devletin CİMER sistemine girmişler. Bu sisteme erişim sağlayarak başvuruları ve bilgileri çalmışlar. Sahte diplomalar yaratan, ardından devletin fonksiyonlarını yürüten, kamu yönetim sistemini altüst eden bir durumla karşı karşıyayız. Üst düzey 270 kamu görevlisinin e-imzaları ele geçirilerek işlemler yapılıyor. Sahte diploma çetesi üyeleri ifadelerinde bu işleri 7 yıldır yapmakta olduklarını da söylüyorlar. YÖK tarafından tanınmayan yabancı üniversitelerden alınmış yüksek lisans ve doktora diplomaları havalarda uçuşuyor.

Kamuoyuna yansıyan bir diğer haberde ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın bir katının parasal işler için ofis olarak kullanıldığı görülüyor. Hazırlanan iddianameye göre “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın katlarını adeta ofise çevirip müteahhitleri çakarlı araçlarla Beştepe’ye taşıyıp, Cumhurbaşkanlığı koridorlarında sözde sözleşmeler imzalatarak milyonlarca lira vurgun yapanlar” var.

Devlet yönetiminde adeta “çeteler çağı”nı yaşıyoruz. Son 20 yıldır özellikle 2017’de devlet modeli değişip, partili cumhurbaşkanı modeline geçtiler, sonra sürekli “büyük devlet” algısı ve popülizmi yapıldı. Oysa, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu başkanı dahil devletin üst düzey görevlilerinin e-imzaları düzenli olarak ele geçirilmiş. Kuşkusuz bu bir skandaldır.

İktidar sözcüleri bu konuları, sahte diploma düzenlenmesini “dünyanın her yerinde olabilecek bir korsanlık” olarak niteliyor ve önemsiz bir olay olarak göstermeye gayret ediyor. Oysa devletin çöküşü ile karşı karşıyayız. Yaşananlar bir kelime ile “vahim”dir. Liyakat (yetenek) sistemi altüst ediliyor. Bireysel bir sahtekârlık değil, organize bir sahtekârlık ve kurumsal zafiyet var.

Devletin temelleri sarsıntı geçiriyor. Skandallar, zaafların devam ettiğini gösteriyor. Hukuk devleti ilkeleri altüst ediliyor. Hukukun temel ilkeleri yıkılınca da ekonomi düzelemiyor.

This entry was posted in Politika ve Gundem, YOLSUZLUKLAR, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *