FEYM Grubu ve AYAcademy
Bilgilendirme Bülteni
(28 Şubat 2025)
1. Ermeni Meselesi / Ermeni Haberlerindeki İddialar / Azerbaycan ile İlgili Gelişmeler:
a. Ermenilerin 26 Şubat 1992’de gerçekleştirdiği Hocalı Katliamı’nda hayatını kaybeden 613 kişi için Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de anma töreni düzenlendi. Ermenilerin Dağlık Karabağ’ın Hocalı kasabasında 613 Azeri Türkünü öldürdüğü katliamın üzerinden 33 yıl geçti. Takvimler 26 Şubat 1992’yi gösterdiğinde Rusların desteğini alan Ermeni güçleri, Dağlık Karabağ’daki Hocalı kasabasında 106’sı kadın, 70’i yaşlı ve 63’ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azerbaycan Türkünü öldürerek insanlık tarihinin en korkunç katliamlarından birini gerçekleştirmişti. Ayrıca 150 kişi kaybolmuş, 487 kişi ağır yaralanmış, bin 275 kişi ise Ermeni güçleri tarafından esir alınmıştı. Naaşlar üzerinde yapılan incelemelerde sivillerin yakıldığı, gözlerinin oyulduğu ve başlarının kesildiği ortaya çıkmıştı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, bakanlar, milletvekilleri ve çok sayıda bürokrat, tarihe kara bir leke olarak geçen katliamın yıl dönümünde Hocalı Anıtı’nı ziyaret etti. Aliyev, tören alanına gelerek anıta çelenk bıraktı ve saygı duruşunda bulundu. Daha sonra gruplar halinde tören alanına alınan Azeri Türkleri, Ermenilerin katlettiği 613 kişiyi anmak için Hocalı Anıtı’na akın etti. Ziyaretçiler anıta karanfil bırakarak, saygı duruşunda bulundu. Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Birol Akgün de büyükelçilik çalışanlarıyla birlikte törene katıldı. Dağlık Karabağ’ın Hocalı şehrinde 26 Şubat 1992’de büyük bir katliam yaşandığını belirten Büyükelçi Akgün, “O gün yaşanan ve Ermeni silahlı güçleri tarafından masum ve sivil 613 insanın katliamıyla sonuçlanan şehitlerimizin acılarını hala yüreğimize hissediyoruz. O gün esir alınan, kaybolan pek çok Azerbaycan vatandaşı insanımız var. Bu tarihe insanlık adına kara bir leke olarak geçmiştir ve biz bu konuda Azerbaycan halkının acılarını her zaman paylaştık, paylaşıyoruz. O gün şehit edilen kardeşlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyoruz. Azerbaycan halkına da en derin yürekten taziyelerimizi sunuyoruz. Bir daha böyle acıların yaşanmaması için de Türkiye ve Azerbaycan olarak kardeşliğimizi her alanda pekiştirmeye çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.
https://avim.org.tr/tr/Bulten/HOCALI-KATLIAMI-INSANLIK-TARIHINDE-KARA-LEKE
b. ARF üyesi Papazian, Paşinyan’ı soykırımı sorgulamakla suçluyor. Fransa Ermeni Örgütleri Koordinasyon Konseyi (CCAF) eş başkanı Murad Papazian, Erivan’daki 35. ARF Dünya Kongresi öncesinde Başbakan Nikol Paşinyan’ın Ermeni Devrimci Federasyonu’na (ARF) karşı “sağlıksız tutumunu” eleştirdi. ARF Bürosu üyesi Papazian, Paşinyan’ın mevcut karmaşık uluslararası ortamda Ermeni halkının ve Ermenistan’ın çıkarlarını savunması gerektiğini vurguladı. Papaziant, muhabirlere “Başbakan sorumlu bir duruş sergilemeli, ancak sorumsuzca hareket ediyor.” dedi.
https://www.panorama.am/en/news/2025/02/26/ARF-activist/3119062
c. Ermenistan, Freedom House’un 2025 Raporunda “Kısmen Özgür” statüsünde kalmaya devam ediyor. Uluslararası insan hakları örgütü Freedom House, Ermenistan’ın “kısmen özgür” bir ülke olarak sınıflandırıldığı yıllık raporu “Dünyada Özgürlük 2025”i yayınladı. Rapora göre Ermenistan, geçen yılki konumunu koruyarak 100 üzerinden 54 puan aldı. Ermenistan, “Siyasi Haklar” kategorisinde 40 üzerinden 23 puan alırken, “Medeni Özgürlükler” kategorisinde 60 üzerinden 31 puan aldı. Ermenistan’ın bölgesel komşuları arasında yalnızca Gürcistan da 55 puanla “kısmen özgür” olarak sınıflandırıldı. Bu arada Azerbaycan (7), İran (11) ve Türkiye (33) “özgür olmayan” ülkeler olarak belirlendi. Dünyada Özgürlük 2025 raporu, seçim süreci, siyasi çoğulculuk, hükümet performansı, ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, hukukun üstünlüğü ve kişisel özerklik gibi faktörleri değerlendirerek 195 ülke ve 13 bölgeyi değerlendiriyor. Bu yılki bulgular şunları kategorize ediyor: 85 ülke ve 1 bölge “özgür”, 51 ülke ve 4 bölge “kısmen özgür” ve 59 ülke ve 8 bölge “özgür değil”. Rapor, 19. kez üst üste küresel özgürlüklerde devam eden düşüşü vurguluyor. 2024’te 60 ülkede siyasi haklar ve medeni özgürlükler kötüleşirken sadece 34 ülkede iyileşme görüldü. En büyük puan düşüşleri El Salvador, Haiti, Kuveyt ve Tunus’ta kaydedilirken, en önemli kazanımlar Bangladeş, Bhutan, Sri Lanka ve Suriye’de görüldü. Freedom House, küresel özgürlüğün 2025 yılında devam eden silahlı çatışmalardan kaynaklanan güvenlik tehditleri, otokratik rejimlerde artan baskılar ve demokratik olarak seçilmiş liderlerin kendi iktidarları üzerindeki kurumsal denetimleri zayıflatması gibi ciddi zorluklarla karşı karşıya olduğu konusunda uyarıyor.
https://massispost.com/2025/02/armenia-retains-partly-free-status-in-freedom-houses-2025-report/
d. Ermeni ve Yunan Ordu komutanları savunma iş birliğini görüştü. Ermenistan Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakan Yardımcısı Korgeneral Edward Asryan liderliğindeki heyet, Yunanistan Ulusal Savunma Genelkurmay Başkanı General Dimitrios Choupis’in daveti üzerine Yunanistan’a resmi bir ziyarette bulundu. 27 Şubat’ta Korgeneral Edward Asryan onuruna, şeref kıtası ve askeri orkestra eşliğinde resmi bir karşılama töreni düzenlendi. İki ülkenin milli marşları çalındı. Genelkurmay Başkanları arasındaki özel görüşmenin ardından genişletilmiş formatta bir toplantı yapıldı. Görüşmeler, savunma sektöründe Ermenistan-Yunanistan iş birliğine odaklandı ve her iki taraf da bugüne kadar kaydedilen ilerlemeyi büyük bir takdirle karşıladı. Geçmişteki iş birliği çabalarını gözden geçiren taraflar, ikili savunma ilişkilerini geliştirmek için atılacak diğer adımları özetlediler. Ayrıca, taraflar savunma alanında Ermenistan-Yunanistan-GKRY üçlü formatı kapsamında iş birliğini görüştüler.
https://en.armradio.am/2025/02/27/armenian-greek-army-chiefs-discuss-defense-cooperation/
https://news.am/eng/news/869033.html
e. AVİM web sitesinde “BİR PROPAGANDA ARACI OLARAK ERMENİ AŞIRI MİLLİYETÇİ TERÖR ÖRGÜTLERİNİN SİYASİ PARTİ GİBİ AÇIKLAMA YAPMALARI ÜZERİNE” başlıklı makale yayınlanmaktadır. Analiz “12 Şubat 2025 tarihinde Glendale, Kaliforniya/ABD’de gerçekleşen ve Sosyal Demokrat Hınçak Partisi (SDHP), Ermeni Devrimci Federasyonu (Taşnaksutyun-EDF) ile Ermeni Demokratik Liberal Partisi (EDL) temsilcilerinin katıldığı toplantıya dair bir bildiri, Ermeni diasporasının uzun süredir devam eden politik gündemini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Söz konusu metin, tarihsel gerçeklikten uzak, duygusal bir retorik ve ideolojik bir söylemle şekillendirilmiş bir propaganda aracı olarak dikkat çekmektedir. Uluslararası ilişkiler perspektifinden bakıldığında, metnin öne sürdüğü soykırım iddiaları ve buna dayalı talepler, tarihsel bağlamdan kopuk, taraflı bir anlatıya dayanmakta ve Ermeni örgüt yapılarının geçmişteki karanlık faaliyetlerini göz ardı etmektedir. Öncelikle, metinde adı geçen Hınçak ve Taşnak gibi yapılar, tarihsel olarak yalnızca siyasi parti kimlikleriyle değil, aynı zamanda terörist faaliyetlerle de anılmıştır. 19. yüzyılın sonlarından itibaren Osmanlı Devleti’ne karşı isyanlar başlatan bu örgütler, yalnız Türk ve Müslüman köylerine yönelik katliamlar gerçekleştirmemiş, gayri Müslimleri ve sivil halkı da hedef almış, bölgede kaos yaratmayı amaçlamıştır. Bu eylemler, dönemin koşullarında bir devletin güvenliğini koruma refleksiyle hareket etmesini kaçınılmaz kılmış, Ermenilerin sevk ve iskân olarak bilinen yer değiştirme sürecini tetikleyen unsurlardan biri olmuştur. Metin ise bu tarihsel gerçekliği tamamen pas geçerek, yaşananları tek taraflı bir soykırım anlatısı ile sunmaktadır. Bir uluslararası ilişkiler analizi olarak, bu tür bir anlatının, tarihsel olayların karmaşıklığını ve karşılıklı çatışmaları yok sayarak yalnızca mağduriyet üzerinden bir kimlik inşa etmeye hizmet ettiğini söyleyebiliriz.” tespitleriyle başlamaktadır.
2. Yunan Sorunları / Yunan Haberlerindeki İddialar “” işareti içinde gösterilmiştir / Kıbrıs ile İlgili Gelişmeler:
a. Yunan Haberleri: “Türkiye’nin Libya’nın MEB’indeki hidrokarbon çıkarımına ilişkin istihbaratların ardından Fransa, Libya’da ne hazırlıyor? Libya Ulusal Ordusu Genel Komutanı Mareşal Halife Hafter, Elysee Sarayı’nda Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile bir araya geldi. Ziyaret, Libya’da istikrarı sağlama ve ülkede ölü siyasi süreci ilerletme çabalarının yanı sıra Türkiye’nin Libya MEB’ine ilişkin hamleleri sırasında gerçekleşti. Görüşmede bölgesel güvenlik sorunları ele alındı ve Libya ile Fransa arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesinin yolları araştırıldı. Fransa, Libya’da birleşik bir hükümet kurulmasını ve uzun zamandır beklenen cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerini destekleyerek aktif bir şekilde sürece dahil oldu; bu durum elbette Ankara’nın çıkarlarına taban tabana zıt.”
b. Yunan Haberleri: “Alexandroupolis’te (Dedeağaç) ABD Askeri Üssü Var mı? Yunanistan’ın Stratejik Limanı ve Türkiye’nin Endişelerinin Arkasındaki Gerçek. Güneydoğu Avrupa’da jeopolitik gerginlikler artarken, Yunanistan’ın Alexandroupolis liman kenti, kendini spekülasyonların ve stratejik manevraların merkezinde buldu. Bölgede bir ABD askeri üssü iddiaları, ABD-Yunanistan savunma anlaşması etrafındaki tartışmalar ve komşu Türkiye’nin huzursuzluğu ile gerçeği kurgudan ayırmak çok önemli. Alexandroupolis limanı, ABD ve NATO için kritik bir lojistik merkezi olarak öne çıktı. Stratejik konumu, birliklerin ve askeri teçhizatın Orta, Kuzey ve Doğu Avrupa’ya hızla konuşlandırılması için bir geçit sunuyor. Askeri rolünün ötesinde, liman doğal gaz için bir giriş noktası olarak hizmet ederek Avrupa’nın enerji güvenliğini artırıyor ve Rus kaynaklarına olan bağımlılığı azaltıyor. ABD Donanması’nın limandan Olga batığını temizlemesi, daha büyük gemilerin yanaşmasına izin vererek limanın artan önemini öne çıkarıyor. Giderek artan önemine rağmen, Dedeağaç’ta kalıcı bir ABD askeri üssü bulunmamaktadır. Karışıklık muhtemelen ABD ordusunun Yunanistan ile daha geniş bir savunma anlaşması kapsamında yerel tesisleri kullanmasından kaynaklanmaktadır. 2020 yılındaki bir röportajında, Dedeağaç Liman İdaresi Başkanı Konstantinos Chatzimichail, limanda veya çevresinde bir ABD askeri üssü kurulduğunu kesin bir şekilde reddetti. ABD’nin lojistik operasyonlar için tesis kiraladığını, ancak bunun diğer uluslararası müşterilerle yapılan anlaşmalara benzer ticari şartlar altında olduğunu açıkladı. ABD-Yunanistan Karşılıklı Savunma İş Birliği Anlaşması’nın (MDCA) Yasal Çerçevesi: Dedeağaç’taki ABD varlığı, Yunan Yasası 4932/2022 ile güncellenen Karşılıklı Savunma İşbirliği Anlaşması (MDCA) kapsamında faaliyet göstermektedir. Anlaşma, ABD ordusuna Volos’taki Askeri Kamp Georgoula, Litohoro Atış Poligonu, Dedeağaç’taki Askeri Kamp Yannouli, Souda Körfezi Deniz Üssü dahil olmak üzere belirli Yunan tesislerine erişim hakkı vermektedir. Kasım 2021’de imzalanan Uygulama Düzenlemesi, bu yerlerdeki altyapının geliştirilmesi ve bakımının ana hatlarını çizerek Yunanistan ve ABD arasındaki stratejik ortaklığı güçlendiriyor. Kamp Yannouli: ABD Personeli için geçici bir barınak niteliğinde. Alexandroupolis’te özel bir ABD üssü bulunmamakla birlikte, ABD lojistik personeli, esas olarak Askeri Deniz Taşımacılığı Komutanlığı’ndan (MSC), Yunanistan-Türkiye sınırına yaklaşık 20 kilometre uzaklıktaki Kamp Yannouli’de konuşlandırılmıştır. Kamp ayrıca Yunan ve NATO personeline ev sahipliği yaparak Yunanistan’ın bölgede güvenilir bir müttefik olarak rolünü ve ev sahibi ülke desteğine olan bağlılığını vurgulamaktadır.”
3. AYAcademy Bülteni
“Sosyal Medyanın Kamuoyu Şekillendirmedeki Rolü ve Ekonomik Kararlara Etkisi” başlığı ile yayınlanan akademik makaleye ilişkin bilgiler ve erişim linkleri AYAcademy’nin aşağıdaki sosyal medya kanal linklerinde yayınlanmaktadır.
https://www.instagram.com/ayacademy.org.tr/
https://www.facebook.com/ayacademy.org.tr/
https://www.linkedin.com/company/ayacademy/
https://www.tiktok.com/@ayacademy.org.tr
https://twitter.com/ayacademy_tr
https://t.me/AYAcademyTelegram
https://www.youtube.com/@AYAcademy_TR
https://www.youtube.com/shorts/tOdz6Q8oXVg
Saygılarımla,
Serkan KORKMAZ
