FEYM Grubu ve AYAcademy
Bilgilendirme Bülteni
(25 Şubat 2025)
1. Ermeni Meselesi / Ermeni Haberlerindeki İddialar / Azerbaycan ile İlgili Gelişmeler:
a. Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan, Cenevre’de İranlı mevkidaşı Seyid Abbas Araghchi ile bir araya geldi. Görüşme, BM İnsan Hakları Konseyi’nin üst düzey oturumu çerçevesinde gerçekleşti. İki bakan ikili iş birliği gündemindeki konuları görüştü. İki ülke arasındaki iş birliğinin sürekli geliştirilmesine yönelik daha fazla pratik adım atmaya hazır olunduğu vurgulandı ve çeşitli sektörlerde devam eden müşterek çabalar ve planlı programlar ele alındı. Görüşmede ayrıca farklı formatlarda iş birliği fırsatlarına da değinildi. Mirzoyan ve Araghchi bölgesel gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulundu. Güney Kafkasya’da istikrar ve kalıcı barışı sağlama çabalarına değindiler. Görüşmede ayrıca uluslararası hukukun temel ilkelerine koşulsuz saygı temelinde bölgesel ekonomik ve ulaştırma yollarının engellerinin kaldırılmasına da değinildi.
https://www.panorama.am/en/news/2025/02/24/Armenian-Iranian-FMs/3118247
https://en.armradio.am/2025/02/24/armenian-iranian-fms-discuss-bilateral-ties-regional-developments/
- Ermenistan, Ermenistan-Azerbaycan barış anlaşması kapsamında çözümlenmemiş iki madde arasında “Zangezur Koridoru” ve Anayasa’nın bulunduğu iddialarını reddetti. Ermenistan Parlamentosu Başkan Yardımcısı Ruben Rubinyan, Azerbaycan Başkan Yardımcısı Ziyafet Asgarov’a verdiği yanıtta bu iddiaları dile getirdi. Rubinyan, Asgarov’un barış anlaşmasının çözümlenmemiş kısımlarıyla ilgili iddialarına atıfta bulunarak Liberty Radio’ya verdiği demeçte “Bu noktalar barış anlaşmasında tartışılmıyor” dedi. Rubinyan, “Çözülmemiş iki nokta, sınırda üçüncü taraf güçlerinin konuşlandırılmasını ve her iki tarafın uluslararası hukuk kurumlarına birbirlerine karşı yaptığı şikayetleri içeriyor. Bu, Bakü tarafından da resmi olarak doğrulandı” diye açıkladı. Azerbaycan medya kuruluşu “Trent”e göre, Asgarov daha önce barış anlaşmasındaki 17 maddeden 15’inin üzerinde anlaşmaya varıldığını, kalan iki maddenin “Zangezur Koridoru”nun açılması ve Ermenistan Anayasası’nda belirtilen toprak talepleriyle ilgili olduğunu belirtmişti.
c. Paşinyan, Ermeni tarih algısını tartışıyor. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, İkinci Karabağ Savaşı sonrasında dış politikadaki yeni arayışlarına paralel olarak, Ermenilerin ulusal tarih öğretisi ve ülke algısı konusunda eleştirel söylemler kullanıp bazı değişim denemelerinde bulunuyor. İşte Paşinyan’ın dikkat çeken hamleleri. Azerbaycan topraklarını işgal eden Ermeni ordusunun 2020’de İkinci Karabağ Savaşı’nda yaşadığı kesin yenilgiden sonra, Paşinyan’ın çeşitli alanlarda başlattığı değişim arayışlarından biri de Ermenistan ile diasporasının tarih öğretisi ve ülke algısı oldu. Paşinyan, Ermenistan ve diasporada tabu niteliğinde olan 1915 olaylarına yaklaşım, ülkenin sınırları ve ulusal hedefleri konusunda, “günün şartlarına uygun” ve “ülkenin kalkınmasını teşvik edecek” şekilde pozisyon alınmasını savunuyor. 1915 olaylarının “soykırım” olarak nitelendirilmesine karşı çıkmayan Paşinyan, buna karşın meselenin algılanma ve kullanılma şekliyle ilgili, kitlelerde tartışmalara neden olan yaklaşımlar gündeme getirdi. Paşinyan, 24 Nisan 2023’teki mesajında, Ermenistan’ın komşu ülkelerle iyi ilişkiler kurma ve geliştirme iradesi bağlamında 1915 olayları konusundaki tutumlarının “yönetilmesinin”, güvenlik ve refahın sağlanmasında tek yol olduğunu vurguladı. 24 Nisan 2024’teki mesajında ise Paşinyan, “kaybedilmiş ana vatan” arayışının terk edildiğini kaydederek, “vadedilmiş toprakların” aslında benimsediği politikalarla vatandaşların refahını sağlayabilecek mevcut Ermenistan olduğuna işaret etti. Paşinyan’ın mesajında, “Büyük felaket, ana vatandan mahrumiyet, sürekli kayıp vatanımızı aramak biçiminde çekeceğimiz bir ceza değildir. Vatan arayışını bırakmalıyız çünkü o vatanı, süt ve balın aktığı o ‘vadedilmiş topraklarımızı’ bulduk.” ifadesi yer aldı. Kendisinin de bir değişimden geçtiğini ifade eden Paşinyan, 24 Mayıs 2024’teki konuşmasında, Azerbaycan’la ülkesi arasındaki sınırların belirlenerek çizilmesine yönelik çalışmaların bölgeye refah ile barış getirmeyi amaçladığını, sonuçta egemen ve demokratik “gerçek bir Ermenistan” oluşturma sürecinin devam ettiğini dile getirdi. Paşinyan, “Gerçek Ermenistan psikolojisine sancılı bir yoldan geçtim.” ifadesini de kullanarak, “kaybedilmiş, tarihi Ermenistan” arayışının halkın ilerlemesi ve refahının önünde engel olduğunu, sınırları çizilmiş, egemen, demokratik, 29 bin 743 kilometrekarelik “gerçek Ermenistan’ın” devlet ideolojisi ve vizyonu haline gelmesi gerektiğini belirtti. Bu arada Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan da 31 Ekim 2024’te, Ulusal Meclis’te 1915 olaylarının “soykırım” olarak tanıtılması işinin veya bu konudaki tarih araştırmalarının, Ermenistan dış politikası veya bakanlığının birinci öncelikli gündeminde bulunmadığını açıkladı. Öte yandan Paşinyan’ın, kişisel Facebook sayfasında 15 Nisan 2024’te yayımladığı, iktidardaki partisi Sivil Sözleşme’nin siyaset okulu için hazırlanan “Ermenistan Cumhuriyeti’nin Sosyal Psikolojisi” konulu hitabında, “soykırım” terimini kullanmaktan kaçınarak “büyük felaket” ve “kırım” sözcüklerini kullanması, muhalif çevrelerde tepki dalgasını tetikledi. Tarih kitapları müfredatında değişiklikler: Paşinyan’ın 12 Temmuz’da başkanlık ettiği Bakanlar Kurulu, Ermenistan okullarındaki tarih derslerinde “Ermeni Tarihi” yerine modern Ermenistan devletinin öne çıkarıldığı “Ermenistan Tarihi”ni öğretme kararı aldı.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/pasinyan-ermeni-tarih-algisini-tartisiyor-42704124
d. AVİM web sitesinde “SOYKIRIM SUÇU SİYASALLAŞTIRILMAMALIDIR” başlıklı makale yayınlanmaktadır. Analiz “Filistin’de insanlığın kendinden utandığı zamanlar yaşanırken, dünyanın başka bir yerinde, Afrika’da, dünün soykırım mağdurlarının, bugünün katliam faillerinin başrolünde bulunduğu gelişmeler yaşanmaktadır. Söz konusu sorun, Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DKC) ve Ruanda arasında yaşanırken, Avrupa Birliği’nin (AB) konuya “belirli ölçüde” sessiz kalması ise yine AB yanlısı euobserver’ca eleştirilmiştir. Geçtiğimiz günlerde, euobserver’da “The EU’s unwavering support for Rwanda must end now,” (Tr. AB’nin Ruanda’ya Koşulsuz Desteği Artık Sona Ermelidir) başlıklı makaleleri ile Kristof Titeca and Eric Kennes dikkat çekmiştir. Başlığından da anlaşılacağı gibi, makalede AB üye devletlerinin ve kurumlarının açıkça eleştirildiği görülmektedir. Makale, Ruanda’nın M23 isyanını destekleyerek Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin doğusunda yer alan Goma’yı ele geçirmesi ve bölgedeki çatışmayı tırmandırması üzerine Avrupa Birliği’nin politikalarını eleştirmektedir. Uluslararası ilişkiler perspektifinden bakıldığında, bu durum güç politikaları, çıkar çatışmaları ve uluslararası normların ihlâli bağlamında önemli bir örnek teşkil etmektedir.” tespitleriyle başlamaktadır.
https://avim.org.tr/tr/Analiz/SOYKIRIM-SUCU-SIYASALLASTIRILMAMALIDIR
2. Yunan Sorunları / Yunan Haberlerindeki İddialar “” işareti içinde gösterilmiştir / Kıbrıs ile İlgili Gelişmeler:
a. Yunan Haberleri: “Dedeağaç’taki ABD üssündeki duruma karşı Türkler’in iştahları kursaklarında kaldı – Neo-Osmanlılara karşı Ortodoks ekseni neden yeniden doğacak mı? Türkiye, Trump’ın Ege ve Karadeniz planlarının parçası değil. abancı ve Türk medyası, Trump’ın Ukrayna’ya silah naklinde kullanılan Yunan üssünü kapatacağını bildirdi. Ancak ABD Başkanı Donald Trump, Dedeağaç’taki üssü kapatmayacak. ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Trump’ın yeni yönetiminin ABD askerlerine hizmet veren Alexandroupolis’teki üssü kapatmaya hazırlandığı iddiasını içeren gazete haberini yalanladı.”
b. Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri Emekli Kurmay Albay Ümit Yalım:
“20 Türk Adası ve 2 Türk Kayalığı’nı işgal eden Yunanistan şimdi de işgal ettiği adalarımızı ilhak ederek topraklarına katıyor ve bu katılımları törenlerle kutluyor.
*Yunanistan’ın işgal ve ilhak ettiği Muğla Keçi Adası’nda 06 Mart 2024 ve 22 Mart 2024’de yaptığı kutlama törenleri, kalymnos news gr adlı haber sitesinde yayınlanarak bütün dünyaya duyuruldu.
*Kalimnos (Kelemez-Kilimli) Adası ve Keçi Adası Belediye Başkanı Ioannis Mastrokoukos, 06 Mart 2024’de, Keçi Adası’nda kaçak olarak faaliyet gösteren Yunan İlkokulu’nun öğrencileri ve Ada’ya yerleştirilen Yunan vatandaşları ile birlikte Keçi Adası’nın Yunanistan’a katılmasını kutladı.
*Yunan İlkokulu’nun önünde yapılan törende sabah duası yapıldıktan sonra Yunan Milli Marşı söylenerek göndere Yunan bayrağı çekildi.
ABD DIŞİŞLERİ BAKANI BLINKEN’İN KONGREYE GÖNDERDİĞİ MEKTUP VE HARİTA, YUNANİSTAN’IN ADALARIMIZI İŞGAL ETTİĞİNİ TESCİLLEMİŞTİR.
*ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın, Kongreye gönderdiği mektup ve ekli haritada, 1923 Lozan Antlaşması ve 1947 Paris Antlaşması’na göre, Ege Denizi’nde pembe renk ile gösterilen toplam 29 Ada, Adacık ve Kayalıklarda Yunanistan’ın egemenlik hakkının olmadığı belirtilmiştir.
*Söz konusu haritada, Yunanistan’ın işgal ettiği 20 Türk Adası ve 2 Türk Kayalığı da pembe renkli grup içinde olup anılan ada ve kayalıklar üzerinde Yunanistan’ın egemenlik hakkının olmadığı vurgulanmış ve adalarımız üzerindeki Yunan işgali tescillenmiştir.
Ayrıca Bkz. https://www.sozcu.com.tr/turkiye-secimle-ugrasirken-adalarimizda-neler-oldu-p36234
3. AYAcademy Bülteni
“Geçmişe Bakıldığında Soğuk Savaş: Sürekli Bir Uluslararası Çatışma Mı, Yoksa Bir Dünya Savaşı Mı?” başlığı ile yayınlanan akademik makaleye ilişkin bilgiler ve erişim linkleri AYAcademy’nin aşağıdaki sosyal medya kanal linklerinde yayınlanmaktadır.
https://www.instagram.com/ayacademy.org.tr/
https://www.facebook.com/ayacademy.org.tr/
https://www.linkedin.com/company/ayacademy/
https://www.tiktok.com/@ayacademy.org.tr
https://twitter.com/ayacademy_tr
https://t.me/AYAcademyTelegram
https://www.youtube.com/@AYAcademy_TR
https://www.youtube.com/shorts/tOdz6Q8oXVg
Saygılarımla,
Serkan KORKMAZ
