BİR ANA DÜNYAYI YIKAR

Rıfat Serdaroğlu: 01 Eylül 2022

15 Temmuz 2016 tarihindeki darbe girişimi sırasında, Nihal Olçok’un eşi Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok “Keskin Nişancılar” tarafından Boğaz Köprüsünde öldürülmüştü. Mekanları cennet olsun.

Sayın Nihal Olçok bir televizyon yayınında kendisine eşi ve oğlunun nasıl öldürüldüğü sorulması üzerine şunları söyledi; “Keskin nişancı var efendim, buna sniper diyorlar. Keskin nişancılar var. Ama bunun ne mahkemede konusu edildi, ne tutanaklarda var. Ama var. Tanıklar var. Sonra tanıklara konuşmayın denildi! Gazilere denildi. Çünkü bana anlatılan, Türk Ordusunda böyle bir birim, olmadığı gibi, devlet ve ordu çok mağdur olurmuş, şöyle olurmuş. Siz böyle bir şey gördünüz, sizi geldi iki üç kişi uyardı diye bu sözleri söylemekten korkuyorsanız ben sizin gaziliğinizi de sorgularım.” (Konuşmayı aynen yazdım)

Bir ana, eşini ve oğlunu kaybetmiş bir kadın isterse dünyayı yıkar!
Nihal Olçok’un iddiasının doğruluğuna, eşinin ve oğlunun yanında çok sayıda insanın da keskin nişancılar tarafından öldürüldüğüne ben de inanıyorum. Çünkü, ölenlerin ve üzerine suç atılan asker ve sivillerin Avukatları, cinayet mahallindeki yüzlerce boş kovandan bir tanesinin bile balistik kontrolunu yaptıramadılar.

Toplu ölümlerin olduğu yerdeki yüzlerce mermi kovanı neden ve kimin emriyle toplattırılır ve yargıdan saklanır? Bu kontroller yapılabilseydi, mermilerin TSK’nın envanterinde olmayan silahlardan atıldığı ve sahipleri ortaya çıkacaktı!

Bir sihirli el geldi ve mermi kovanlarını toplayıp izleri yok etti!
Tıpkı Burak Erdoğan’ın, Sevim Tanürek’in çarparak öldürdüğü kazanın izlerinin İstanbul Büyükşehir Belediyesi yangın söndürme araçları tarafından, polisten önce olay yerine gelip, silinip yok edildiği gibi!

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı, bu iddia ile de ilgilenmeyecektir. Fakat bu işin sorumluları bellidir, mutlaka ve derhal açığa çıkarılmalıdır. Çünkü, benzeri olayları önümüzdeki günlerde büyük bir olasılıkla yaşayabiliriz. O zaman hem 15 Temmuz cinayetlerinden hem de yakında olası ölümlerden başta İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olarak, aşağıdaki kişiler sorumluluktan ve yargılanmaktan kurtulamayacak.

-İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı ve bu işle görevlendirilmiş C. Savcıları,
-Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü ve olay yerinin bağlı olduğu Emniyet Md.
-İstanbul Valisi, İstanbul Garnizon Komutanı ve Jandarma Bölge Komutanı,
-İçişleri Bakanı Efgan Ala (Daha önce Polis Müdürüne “Savcının emrini dinleme, gerekiyorsa üç-dört adam gönderip o Savcıyı aldırırım diyen kişi)
-Hakan Fidan-Hulusi Akar-Yaşar Güler.

Aziz Türk Milleti;
Tüm siyasi hayatım boyunca, elimde belge ve sağlam bilgi olmadan kimseyi suçlamadım. Türkiye’de her partideki siyaset adamlarından önemli olanları tanırım ve kapasitelerini bilirim. Öngörülerimde hiç yanılmadım.

2007 yılından beri 4.500’den fazla günlük yazı yazdım. Ne dediysem doğru çıktı. Şimdide bir tahminde bulunacağım. Lütfen bu yazıyı saklayın. Önümüzdeki zor dönemi demokratik rejim içinde (Kör Topal olsa da) atlatabilirsek, yapılacak yargılamalar sonucu gerçekler ortaya çıkacaktır!

Bu yazı ile olayları karşılaştırırsınız!
Keskin Nişancılar hangi gruptan olabilir?

-Emekli Askerlerden oluşan ve Saraya çok yakın olan kuruluştan,
-Yozlaşmış ve kendini mafyaya satmış kirli polislerden,
-İktidar ile kol kola yürüyen Mafya tetikçilerinden,
-Suriyeli kaçak askerlerden,
-İhvancı, Siyasal Ümmetçi militanlardan,
-Emniyet’in kayıp 106 bin silahların dağıtıldığı Siyasi Partiden,

Peki, on puanlık soruyu da soralım;

Şu an gerçeği bilen ve konuşabilecek biri var mı? Var. Sedat Peker.
Konuşur mu? Bence seçim tarihi ilan edilmeden konuşmaz…

Gerçekleri bilip de susanlar, eşi ve oğlu öldürülmüş bu acılı anaya ve vekalet verdiği kişiye dikkat edin. Onlar kadar cesur olmalısınız. Konuşun, gerçekleri anlatın ve DOĞRU Parti Genel Merkezine gelin. Size ve ailenize kimse dokunamaz… Eğer Nihal Olçok kadar cesaretiniz yoksa, zaten adam değilsiniz! Yoksunuz demektir…

Sağlık ve başarı dileklerimle 01 Eylül 2022