MİTOLOJİDE VE İNANÇLARDA ZEYTİN AĞACI * Cumhurbaşkanı Erdoğan ZEYTİN ALANLARINI madencilerin talanına açtı

“Olea prima omnium arborum est.”
“Zeytin bütün ağaçların ilkidir.”

Naci Kaptan – 05 Mart 2022

İNANÇLARDA ZEYTİN AĞACI


Hakimler Kitabı’nda de yer alan hikâyeye göre “Bir gün ağaçlar kendilerine bir kral seçmek isterler; zeytin ağacına gidip, ‘Gel kralımız ol’ derler. Zeytin ağacı, ‘İlahları ve insanları onurlandırmak için kullanılan yağımı bırakıp ağaçlar üzerinde sallanmaya mı gideyim?’ diye yanıtlar.
Zeytin Efsaneleri tarihi insanlık tarihi kadar eski olan zeytin hakkında birçok efsane bulunmaktadır. Bir efsaneye göre Hz Âdem 930 yaşındayken öleceğini hissettiğinde oğlu Şit’i Cennete göndererek Tanrı’dan kendisini ve tüm insanlığı bağışlamasını dilemesi ister. Şit cennete geldiğinde cennet bekçisi ona üç tohum verir. Bu tohumları babası öldükten sonra babasının ağzına koymasını ve ağzından çıkarmadan gömmesini söyler. Hz Adem ölünce Şit cennet bekçisinin dediklerini yapar. Üç tohumu babasının ağzına koyarak Tabor Dağına babasını gömer…    Bir süre sonra mezardan günümüzde Akdeniz’in simgesi olan üç ağaç yeşerir. Zeytin, Sedir ve Selvi ağaçları. Akdeniz ikliminin simgesi bu üç ağaçtan ilk yeşeren zeytin ağacıdır
Kutsallığın, bolluğun, bereketin, adaletin, sağlığın, barışın, arınmanın ve yeniden doğuşun kısaca insanlık için önemli erdem ve değerlerin sembolü olan zeytin ağacı; semavi dinlerin üç kutsal kitabı olan Kur’an-ı Kerim, İncil ve Tevrat’ta kutsal ağaç olarak nitelendirilir. Kur’an-ı Kerim’de zeytin ağacından, meyvesi zeytinden ve zeytinyağından övgüyle bahseden ve kutsal olduğunu kabul eden ayetler bulunur.
İncil’e göre Hz. İsa’nın göğe yükselişinin gerçekleştiği Zeytin Dağı’ndaki bahçede bulunan zeytin ağaçlarının o zamandan kalma ağaçlar olduğuna ve bugün mevcut olan 8 zeytin ağacının Hz. İsa’nın çarmıha gerilişine tanıklık ettiğine inanılır. Tevrat’ta ise insanlara “hakkaniyet ve doğruluk” anlatılırken zeytin ağacı işaret edilir ve bu kutsal ağacın erdemine dikkat çekilir. Zeytinin kullanım alanının geniş olması nedeniyle peygamberlerden krallara, Yunan tanrılarından firavunlara kadar zeytinle ilgili pek çok hikâye anlatılır.
Athena ile Poseidon’un rekabet anı.. Kazanan,şehre zeytini armağan eden
ve şehre adını veren Athena oluyor. (M.Joseph Brondel tablosu)
MİTOLOJİDE  ZEYTİN AĞACI
Zeytin ağacı Yunan Mitolojisi’nde çok özel bir yere sahiptir. En önemlisi zeytin ağacı, bereket ve barışın temsilcisi tanrıça Athena’nın insanlara bir armağanıdır.
Yunan mitolojisinde yer alan efsaneye göre tanrılar kralı Zeus,  Attika şehri için bir yarışma düzenler. Yarışmaya göre Attika şehrine en değerli armağanı verecek olan, kentin koruyucusu olacaktır.
Yunan mitolojisine göre zeytin ağacı, bilgelik tanrıçası Athena ile deniz tanrısı Poseidon arasındaki bir yarışma sonucu oluşur. Hikâyeye göre Poseidon ve Athena, Kekrops’un kurduğu kente kendi adlarının verilmesini ister.
Zeus ise hangi tanrı ya da tanrıça insanlığa daha elverişli ve daha faydalı bir iş yaparsa kurulan kente onun adının verileceğini söyler. Yarışmaya Zeus’un kızı tanrıça Athena ile deniz tanrısı Poseidon katılır.
Poseidon üç dişli yabasıyla bir kayaya vurur vurmaz su fışkırır ve ilk önce denizler tanrısı Poseidon, denizden ihtişamlı bir at çıkarır. Bu at çok ağır yükleri taşıyabilecek ve savaşlarda çok büyük yararlılık gösterebilecek güçtedir.
Athena ise mızrağıyla kayaya vurur ve dalları meyvelerle dolu bir zeytin ağacı oluşur.  Athena ise topraktan bir zeytin ağacı çıkarır ve yarışmayı kazanır, bunun karşılığında hem Attika’nın koruyucu tanrıçası olur, hem de şehre adı verilir. Mitolojiye göre tanrıça Athena, zeytin ağacını barışı ve medeniyeti simgelediği için armağan etmiştir Atinalılar’a.
Bu seçim “at” yerine zeytin ağacını seçmek değildir sadece… Halk bu seçimiyle aynı zamanda göçebelik yerine yerleşikliği, savaş ve talan yerine barış ve uygarlığı seçmiştir. Aklı, bilimi ve sanatı temsil eden tinsel parlaklığın tanrıçası Athena’nın en belirgin simgesi kendi yarattığı ağaç olan zeytinin dalıdır.
Zeytin ağacının yararları ve kutsallığı karşısında başta Zeus olmak üzere tüm Tanrılar, Tanrıçalar büyülenmiş ve ağacın kutsallığı karşısında donakalmışlardır. Tüm hırsına ve kazanma isteğine rağmen Poseidon bile zeytin ağacından o kadar etkilenmiştir ki, aralarındaki çekişmeye rağmen zeytin ağacının üstünlüğünü kabul eder.
Bunun üzerine, Athena zeytin ağacından bir dal kırıp Poseidon’a verir ve öylece aralarındaki düşmanlık zeytin ağacının rakipsiz güzelliği karşısında yok olur. 
‘Düşmana zeytin dalı uzatmak’ deyimi de neredeyse tüm dillere tam da bu mitten gelmiştir. Çünkü zeytin ağacı, düşmanınızın dahi kıyamayacağı güzellikte ve kutsallıktadır. 
Athena’nın kazanmasındaki simgeselliğin iki anlamı vardır: Birincisi savaş arabalarını çekecek olan atın hiçbir zaman zeytin ağacı kadar faydalı olamayacağı, ikincisi ise barışın simgesi olan zeytinin, savaşın simgesi olan ata üstün gelmesidir. İnsanlara göre barış savaştan daha hayırlı olduğu için yarışmayı Athena kazanır.
Başka bir efsaneye göre ise savaşçılar tarafından özel olarak korunan bu ağaç, M.Ö.480’deki Pers işgalinde Akropolis’le birlikte yakılır. İşgalden sonra Akropolis yıkıntıları arasında kalan zeytin ağacı filizlenir, yeniden canlanır ve sürgünleri tüm Yunanistan’a ekilir. Bu nedenle olmalı bütün zeytin ağaçlarının, Athena’nın yarattığı bu ilk zeytin ağacından çoğaldığı söylenir.
Zeytin ağacının altında doğmuş olmak Antik Yunanlılar’a göre, kutsal bir aileden gelmiş olmanın en önemli işaretiydi. M.Ö. 8’inci yüzyılda yaşadığı sanılan Homeros’un kaleme aldığı İlyada destanında zeytin ağacı ve zeytinyağına ilişkin zengin tasvirler ve benzetmelerle süslüdür.
 Tanrıça İsis’e sunulan zeytinyağı                                                       Zeytin dalı ve zeytin taş üzerine oyulmuş
MISIR’DA ZEYTİN AĞACI
“Tanrıça İsis’in meyvesi.” “Tanrı Ra’nın aydınlanma simgesi.”
Eski Mısır uygarlığında zeytin ağacının MÖ 1600’lerde Nil Deltasında ekilmeye başlandığı ileri sürülür. Mısır inançları Mısırlıların zeytinyağı üretmeyi Yunanlılardan ve Filistinlilerden çok daha önce bildiğini öne sürer. Hikâyeye göre bundan 6.000 yıl önce tanrıça İsis, Mısırlılara zeytin ağacı yetiştirmeyi ve ürünlerinden faydalanmayı öğretir. MÖ 2500 yılında inşa edilen Sakkara Piramiti’nin duvarlarında zeytin sıkma işlemini anlatan figürlerin bulunması ve Hayfa’da yapılan kazılarda zeytin değirmeninin ortaya çıkarılması bu inançları destekler niteliktedir.
Mısır firavunlarından Tutankamon’un (MÖ 1333-1323) zeytin dallarından örülmüş tacı adaletin sembolü olarak kabul edilir. Mısırlıların zeytin ağacının yaprağını ezerek elde ettikleri kıymetli yağı firavunlarını mumyalamakta kullandıkları bilinir.
Firavun III. Ramses’in (MÖ 1186-1156) Güneş Tanrısı Ra için yaptırmış olduğu tapınağın aydınlatılmasında ışık kaynağı olarak kullanılacak zeytinyağı için, özel zeytinlikler kurdurduğu söylenir. Güneş Tanrısı Ra’ya, aydınlanmanın simgesi zeytin dallarını sunan III. Ramses bundan duyduğu övüncü şöyle dile getirir:
“Senin şehrin Heliopolis’i zeytin ağaçlarıyla süsledim. O zeytin ağaçları ki, meyvelerinden halis zeytinyağı elde edilir. Bu zeytinyağı, senin tapınağını aydınlatan kandilleri besleyen yağdır” 
Dünyada kesilmesi yasak olan başlıca iki ağaç, zeytin ve sakız ağaçlarıdır. Diplerine kimyasal dökülmediği müddetçe ya da dünyadan, doğadan ve çocuklarımızın güzel geleceklerinden nefret eden bir grup merhametsiz ve aç gözlü kesmediği müddetçe sonsuza kadar yaşarlar.
Zeytin ağacı, ölümsüzlük ve sonsuzluktur.
This entry was posted in DOĞA - ÇEVRE, Doga - Cevre - Ekoloji - Tarim, DOĞAL YAŞAM, FAŞİZM, İHANET VE YABANCI YANDAŞLAR, MİTOLOJİ, ÖZELLEŞTİRMELER, YOLSUZLUKLAR, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *