DOĞA-ÇEVRE-EKOLOJİ *COPERNİCUS İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ SERVİSİ 2020 en sıcak yıl rekoruna erişti

1900’den 2012’ye kadar sıcaklıkta gözlemlenen eğilim; sarıdan kırmızıya ısınmayı, mavinin tonları soğumayı gösterir. Gri, veri olmayan alanları gösterir. Genel eğilim ısınma olsa da, gezegendeki eğilimlerde önemli bölgesel farklılıklar var. 2014 Ulusal İklim Değerlendirmesi SSS ekindeki harita. İlk olarak NOAA NCDC tarafından sağlanmıştır.
https://www.climate.gov/news-features/climate-qa/does-global-warming-mean-it’s-warming-everywhere

* Fotoğraf: Pixabay

COPERNİCUS İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ SERVİSİ
2020 en sıcak yıl rekoruna erişti

BİA Haber Merkezi – 11 Ocak 2021, Pazartesi

Copernicus İklim Değişikliği Servisi 2020 yılındaki sıcaklığın ortalamanın
1,25 derece üzerinde gerçekleşerek 2016 yılındaki sıcaklığa eriştiğini duyurdu.

Avrupa Birliği’ne (AB) bağlı Copernicus İklim Değişikliği Servisi, 2020’deki küresel sıcaklığın rekor sahibi 2016 yılındaki verilerle eşitlenerek en sıcak yıl olarak kaydedildiğini duyurdu. Yapılan açıklamada, koronavirüs kısıtlamalarının sebep olduğu emisyonlardaki yüzde yedi düşüşe ve gezegenin ısınmasına yol açan El Niño iklim olayının yokluğuna rağmen gezegenin geçtiğimiz yıl endüstri öncesi dönemden 1,25 derece daha sıcak olduğu belirtildi.
Bu değer, Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından hazırlanan raporlarda bir eşik olarak görülen 1,5 derece ısınmanın oldukça yakınında olduğumuzu gösteriyor.  Ayrıca hazırlanan rapor, geçtiğimiz altı yılın gezegen üzerinde kaydedilen en sıcak altı yıl olduğunu ortaya koyuyor.

Avrupa ve Kuzey Kutbu’nda rekor sıcaklıklar
Avrupa ise özellikle temmuz ve ağustos aylarında kıtanın batısında etkili olan uzun dönem sıcak dalgaları sebebiyle normal sıcaklık ortalamasının 1,6 derece üzerine çıktı. Kuzey Kutbu ve Kuzey Sibirya ise 2020 yılında aşırı ortalama sıcaklıklar gördü. Bölge genelinde uzun vadeli ortalamadan 3 derece daha fazla ısınma yaşadı. Bazı kesimlerinde bu sıcaklık farkı 6 dereceye kadar çıktı. Yükselen bu sıcaklıklar Arktik deniz buzulunda önemli derecede düşüşe ve orman yangınlarına sebep oldu.
Yıl boyunca gözlem yapılıyor
Küresel sıcaklık ortalamalarının analizi birçok bilimsel kurum tarafından düzenli olarak gerçekleştiriliyor. Copernicus’un yanı sıra, NASA, NOAA, Berkeley Earth ve Hadley‘de yer alan gözlem evleri, küresel sıcaklıkları yıl boyunca takip ediyor. Farklı metodolojilerin kullanılması sebebiyle veri kümeleri arasında küçük farklılıklar bulunduğu için, bu gözlem evlerinin 2020 yılının 2016’dan daha sıcak olmadığı sonucuna varmaları olasılığı da mümkün görünüyor. Gerçekleştirilen tüm analizler, bu küçük farklılıklara rağmen genel eğilimi ve son yılların sistematik şekilde kayda geçen en sıcak yıllar olduğu sonucunu doğruluyor.
“Aşırı hava olayları” yılı
Geçtiğimiz ay yayınlanan bir rapor, 2020’de dünya genelinde yaşanan aşırı hava olaylarının maliyetinin 150 milyar dolardan fazla olduğunu ortaya koydu.  Bu aşırı hava olayları arasında, küresel ısınmadan etkilendiği bilinen sıcak hava dalgaları, orman yangınları, seller ve tropikal siklonlar yer alıyor.

Yüksek sıcaklıklar. Yıl boyunca aşırı sıcaklıkların süreklilik göstermesi sonucunda birçok rekor kırıldı:
Sibirya’da sıcaklık 38°C’ye ulaştı. Bu durum Sibirya’da kaydedilen en sıcak gün olmasının yanı sıra Kuzey Kutup Dairesi’nin kuzeyinde şimdiye kadar kaydedilen en yüksek sıcaklık olarak belirlendi. Bir araştırmaya göre, aşırı sıcaklık, iklim değişikliğinin olmaması durumunda gerçekleşme olasılığının “neredeyse imkânsız” olduğu bir sıcak hava dalgasının gerçekleştiği sırada yaşandı.
Yeryüzünde şimdiye kadar kaydedilen en yüksek sıcaklık gerçekleşti (ABD’nin Kaliforniya Eyaleti’nde yer alan Ölüm Vadisi’nde (Death Valley) 54,4°C). Kuzey yarımkürede en sıcak yaz yaşandı (ABD’nin Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi NOAA verileri uyarınca).

Yangınlar
Meydana gelen orman yangınları yıl boyunca birçok kez manşete taşındı. İklim değişikliğinin neden olduğu aşırı sıcaklıkların, bu yangınların birçoğuna önemli katkı sunduğu düşünülüyor. 2020 yılında dünya çapında gerçekleşen en büyük ölçekli yangınlar şu şekilde:
Avustralya’da gerçekleşen orman yangınları: Milyonlarca dönümlük alanın tahrip olmasıylave milyarlarca hayvanın ölümüyle sonuçlanan Avustralya yangınları, dünyada en yüksek maliyet yaratan orman yangınları olarak kayda geçti. Ocak 2020’de yayınlanan bir ilişkilendirme çalışması, iklim değişikliğinin gerçekleşen yangınların riskini en az  yüzde 30 artırdığı sonucuna varıyor.
ABD’nin batı yakasında gerçekleşen yangınlar: Kaliforniya’da 1,6 milyon hektarı aşkın alanın yandığı yangın sezonu sonucunda 2020 yılı, bu eyalette kayıtlara geçen en kötü yılı ABD’nin Batı kıyısında yer alan Oregon ve Washington da yangınlardan oldukça etkilendi. Yangın sezonu, bölgede sıcaklıkların yüksek seyretmesine yol açan ısı dalgasının gerçekleştiği sırada meydana geldi.
Güney Amerika’da gerçekleşen yangınlar: Brezilya, Arjantin, Bolivya ve Paraguay’ın da aralarında bulunduğu birçok Güney Amerika ülkesi, 2020’de gerçekleşen orman yangınlarından etkilendi. Amazon ormanlarında gerçekleşen yangınların yanı sıra Parana’nın nehir havzasında ve Gran Chaco ormanında meydana gelen çok sayıda yangın, ciddi biyolojik çeşitlilik kaybıyla sonuçlandı.
Aşırı yağış ve seller
Birçok ülkede, özellikle Asya musonu ile bağlantılı olarak aşırı ölçüde yağışlar yaşandı. Bilim insanları gezegenin ısınmasıyla, muson yağmurlarının artış göstereceğini öngörüyor. Ancak rüzgâr düzenindeki değişim, bazı bölgelerin daha az, diğerlerinin ise daha fazla yağış almasıyla sonuçlanabilir. Aşırı yağış ve sel olaylarından etkilenen ülkelerden bazıları şu şekilde:
Çin‘de meydana gelen seller, onlarca milyon insanı etkiledi. En az 219 kişinin hayatını kaybettiği ya da kaybolduğu bu seller sonucunda, binlerce insan da yerinden edildi. Sellerin yarattığı tahribatın 32 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor.
Pakistan’da gerçekleşen sellerde en az 410 kişi hayatını kaybetti. Sellerin sebep olduğu tahribatın maliyetinin yaklaşık 1,5 milyar $ olduğu öngörülüyor.
Hindistan‘da yaşanan seller, 2067 kişinin hayatını kaybettiği oldukça yüksek bir ölüm oranına sahipti. Sellerin yarattığı finansal kaybın yaklaşık 10 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Sudan‘da gerçekleşen ve bir milyondan fazla insanı etkileyen seller, tarımsal ürünlerde tahribata yol açtı ve en az 138 kişinin hayatını kaybetmesine sebep oldu.
Tropikal siklonlar
2020’in tropikal siklon sezonu, hem Atlantik hem de Hint okyanusunda oldukça fazla tahribata yol açtı.
Copernicus İklim Değişikliği Servisi 2020 yılındaki sıcaklığın ortalamanın 1,25 derece üzerinde gerçekleşerek 2016 yılındaki sıcaklığa eriştiğini duyurdu. yaşanan 2020 yılı kasırga sezonu, belirli bir şiddetin üzerinde seyrettiği durumda isimlendirilen fırtına sayısının 30’u geçmesiyle, şimdiye kadarkaydedilen en aktif sezon Tarih boyunca ikinci kez, bu fırtınalara Yunanca isimler verilmek zorunda kalındı.
Eylül ayında Atlantik havzasında beş adet fırtınaeşzamanlı şekilde faaliyete geçti.Benzer bir durum tarihte yalnızca bir kez 1995 yılında yaşanmıştı. Bazı bölgelerde, birçoğu üst üste olacak şekilde fırtınalar kaydedildi. ABD’de yer alan Louisiana eyaleti, kaydedilen beş adet fırtına ile yeni bir rekor kırdı. Bunun yanı sıra Orta Amerika’da yer alan Honduras ve Nikaragua gibi ülkeler, birkaç hafta arayla Eta ve Iota kasırgalarını yaşadı.
Güney Asya’da gerçekleşen Amphan Siklonu, Hindistan, Bangladeş, Sri Lanka ve Butan’ıetkiledi ve 128 kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Filipinler’de gerçekleşen Goni ve Vamcoisimli süper tayfunlar, büyük ölçekli hasara ve en az 97 kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Goni siklonu, yılın en güçlü tropikal kasırgası olarak belirlendi.
“Hız kesmeden devam ediyor”
Almanya İklim Hizmetleri Merkezi’nde (GERICS) görev yapan Dr. Karsten Haustein “2020’nin, kaydedilen en sıcak yıl olan 2016 yılıyla aynı sıcaklık seviyesine ulaşması, insan faaliyetleri sonucunda gerçekleşen iklim değişikliğinin hız kesmeden devam ettiğine dair bir başka çarpıcı hatırlatma oluyor” değerlendirmesinde bulundu.
Bu durumun 2016’da tropikal Pasifik’te doğal iklim değişkenliği yaratan ve ısıyı artıran El Niño’nun etkisinde olmayan 2020 yılında yaşanmasının özellikle dikkat çekici olduğunu belirten Haustein “2020’de El Niño etkisiyle sıcaklık artışı yaşanmamasına rağmen bu yıl, 2016 yılındaki sıcaklık rekorunu neredeyse geçmiş durumda. 2020’nin en sıcak yıl olarak tek başına tarihe geçmesini, Aralık ayının (Kasım ayına kıyasla) oldukça soğuk yaşandığı bir yıl olması engelledi” dedi.

“İnsani bir krize işaret ediyor”
Haustein konuşmasına “Acil bir durumla karşı karşıya kaldığımızda, imkânsız görünen (finansal) eylemler, benzeri görülmemiş hızda ve ölçekte hayata geçti. Bizlerin de aşıların bulunmasıyla geri döndürülecek bir durum olmayan iklim acil durumuyla karşı karşıya bulunduğumuz göz önüne alındığında, akıllı yatırım seçimlerine yönelmenin gerekliliği ortaya çıkıyor” sözleriyle devam etti.
Georgia Athletic Association’da görev yapan Atmosfer Bilimleri ve Coğrafya Profesörü Dr. Marshall Shepherd ise “2020’nin sıcaklık rekoru kırıp kırmadığına yönelik tartışma büyük resmi görmemizi engelliyor. Birbiri ardına sistematik şekilde sıcaklık rekoru kırıldığı bir çağda yaşıyoruz. Bu durum artık manşete giren bir haber niteliği taşımıyor ve insani bir krize işaret ediyor” açıklamasını yaptı. (TP)
* Kaynak : Yeşil Gazete

https://bianet.org/bianet/iklim-krizi/237365-2020-en-sicak-yil-rekoruna-eristi
This entry was posted in DOĞA - ÇEVRE, Doga - Cevre - Ekoloji - Tarim, DOĞAL YAŞAM. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *