YAKIN SİYASİ TARİH * TARİHÇİLERİN KUTBU HALİL İNALCIK HOCADAN DP DÖNEMİ…

TARİHÇİLERİN KUTBU HALİL İNALCIK HOCADAN DP DÖNEMİ;

Bir tarihçi olarak Menderes’i nasıl değerlendiriyorsunuz?
Menderes’in “söz milletindir” sloganı onu çok iyi anlatır; yukarıdan kanun ve emirle, halkın asırlarca bağlandığı yerleşmiş adetleri, inançları değiştirme ve yeni bir yön vermeye karşı…CHP halkı terbiye etmek için reçeteler hazırlıyor, halk buna karşıydı; içten içe tepkisi vardı. CHP’ye tepki infilak etti, bilhassa İnönü’nün devri ve II. Dünya Harbi’nin mahrumiyetleriyle halk aç ve umutsuz…DP zaferini bu koşullara borçludur.
Menderes gelince, kendi tabanına bu istikamette birtakım tavizler vermek zorundaydı; mesela DP’nin din politikası tamamen farklı oldu. Mecliste Menderes açıkça, “Siz hilafeti bile getirirsiniz, siz mutlak iktidarsınız, söz milletindir,” diye konuşuyordu. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, prensibine sığındı; fakat ekonomik koşullar bozulunca iktidarı, meclise dayanarak bir dikta rejimine doğru götürmeye başladı, Vatan Cephesi’ni kurdu, cumhuriyetin kuruluşunda büyük emeği olan, muzaffer kumandan İsmet İnönü’ye ağza alınmaz hakaretlere başladı. Ben bir lokantada otururken radyoyu dinliyorum; “Ne zaman başımızdan gideceksin, ne zaman senden kurtulacağız” diyordu.
Tabii bu gibi saldırganlık ordu-asker arasında da büyük bir karşıtlık doğurdu. Yanlış doğru olabilir politikası ama, ölçüsüz sözleri tepki doğuruyordu. Bu arada ekonomik koşullar da değişti. Sizce neden? İktidara geldiği zaman kendisini destekleyenler, bürokrasiden gelmeyen insanlardı, yani memur sınıfını temsil etmiyordu, DP. Halkı temsil ettiği iddiasındaydı.
Bürokratlar, maaşların enflasyonla değer kaybetmesini istemez, yani İnönü zamanında sıkı para rejimi hakimdi. Türk parasını koruma kanunu çıkmıştı, 1957’den itibaren enflasyon başladı. Menderes ve ekibi iktidarı ele aldıkları zaman İnönü’nün maaşları koruyan sıkı para politikasını terk ettiler, piyasaya bankalardan para akıttılar; köylüye bol bol kredi verildi ve bu çok büyük değişiklik yaptı, sonraları özal’ın devrinde olduğu gibi. Köylü traktör almaya başladı, üretim arttı, hakikaten DP dönemi bir dönüm noktasıdır.
Eski Osmanlı’dan gelen paşalar devri ve sıkıyönetim devri kapandı. Piyasaya, köylüye bol kredi enflasyonu getirdi. Enflasyon tabii memurların maaşlarını düşürdü, bürokratlar arasında subaylar da var. Benim maaşım neydi? 1.000 Türk lirasıydı o zaman, hatırlayacaksınız, 40 TL’siyle memuriyete başladım, geçinemiyorduk, ayın ortasında parasız kalıyorduk. Tüm bürokratlar böyleydi ama halk memnundu. DP din politikasında da müsamahalı bir politika güdüyordu. Zaten DP’nin kapanmasından sonra CHP’ye tepki olarak gelen partiler aşağı yukarı aynı politikayı izlemişlerdir.
DP zamanında başlayan halk tepkisi sürdü. Bugünkü DSP’de Halk Partisinin devamı olarak reçete ile idare etmeyi denedi; Halk ne yaptı bu sefer? AKP’yi iktidara getirdi. Senin için en iyiyi biz biliriz, zihniyetine karşı…Şu reçeteyi tatbik edeceğiz, ama ilacı istemiyor hasta (gülüyor) değil mi? Bu kadar rey alamayacaktı AKP…Burada esas mesele, benim tarihçi olarak gördüğüm şey, halkın artık bir vesayet idaresinden kurtulma isteği…
TARİHÇİLERİN KUTBU-Halil İNALCIK Kitabından sayfa 3-4

Naci Kaptan / 22.10.2020
This entry was posted in SİYASİ PARTİLER, SİYASİ TARİH. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *