UĞUR MUMCU * UĞUR MUMCU’yu,ölümünün yirmi beşinci yıl dönümünde, minnetle ve rahmetle anıyor, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyetine yaptığı katkıları nedeniyle; kendisine, ülkem ve şahsım adına, sonsuz teşekkürlerimi arz ediyorum.

24.Ocak.2018
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu

UĞUR MUMCU

Uğur Mumcu’yu, yirmi beş sene önce bugün, Ankaradaki evinin önüde uğradığı hain bir bombalı suikast sonucunda kaybettik.

Aradan geçen bu yirmi beş sene gibi uzun bir zamana rağmen; onun, suikast eylemini doğrudan gerçekleştiren, katil veya katillerini,yani aracına o bombayı fiilen yerleştiren veya yerleştirenleri, kişi bazında belirleyip hak ettikleri cezayı veremedik.Ancak, Uğur MUMCU’yu yok etmeye karar veren ve ona yönelik bu hain saldırıyı planlayarak uygulamaya koyanların kimler olduklarını;zihniyet olarak,benimsedikleri ideoloji ve fikir bazında çok iyi biliyoruz.

Bunlar; Uğur MUMCU ve onun gibilerinin yok edilmesinden yarar sağlayacak olan,Atatürk ilke ve devrimlerine,hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Türkiye Cumhuriyetine,Cumhuriyetin temel ilkelerine karşı olan, tüm karşı devrimciler ve çıkar gruplarıdır.

Bu itibarla,bize göre; Sevgili Uğur MUMCU’nun otomobiline bombayı fiilen koyan veya koyanları yakalayarak hak ettikleri cezayı verememekten dolayı üzülmek yerine,bu hainleri yetiştiren ve azmettiren bu karşı devrimcilerle mücadele ederek, onları etkisiz kılmakla da, Uğur MUMCU’ya olan vefa borcumuzu yerine getirmiş ve onu katledenlere hak ettikleri cezayı vermiş olacağız.

Çok iyi biliyoruz ki;esasen,onun fiili katillerini yakalayarak ceza vermekle yetinmek, Uğur MUMCU’yu mutlu kılmayacaktır.Bu nedenle,Uğur MUMCU’yu gerçekten seviyorsak, özlüyorsak,onun mutlu olmasını ve mezarında rahat uyumasını istiyorsak,bu ülke için yaptıklarının yarım kalmasını istemiyorsak,onu katleden bombayı elleriyle tutan ve Uğur MUMCU’nun aracına yerleştiren o zavallı ve robotları değil, o hain suikasta karar veren ve planlayan,onun gerçek katilleri olan perde arkasındaki,ancak hepimizin malumu olan karşı devrimcilerle mücadele etmek, Atatürk devrim ve ilkelerine dayalı laik ve demokratik Cumhuriyete sahip çıkmak zorundayız.

Uğur MUMCU’yu halkımızın çoğunluğu, Cumhuriyet Gazetesinde köşesi olan, kitaplar yayınlayan araştırmacı ve muhalif bir gazeteci olarak tanırlar.Uğur MUMCU;kitaplar yazan araştırmacı bir gazetecidir ama, her şeyden önce Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, ülkesini seven, hukukun üstünlüğünü, insan hak ve özgürlüklerini yılmaz bir şekilde savunan, iyi eğitim almış, Ankara Hukuk Fakültesini bitirmiş cesur bir hukukçu ve devrimcidir.

Uğur MUMCU; 12 Mart 1971 muhtırası öncesinde altmışlı yılların sonlarında ve 12 Mart öncesinde, mezun olduğu Ankara Hukuk Fakültesinin İdare Hukuku . Kürsüsünde asistan olarak akademisyenlik yapmış olup, bu satırların yazarı bendeniz de, Ankara Hukuk Fakültesinde öğrenci iken, 3.sınıfta okuduğumuz idari yargı dersinde onun öğrencisi olma şerefine ve mutluluğuna erişmiş bir kişiyim. Bana, idari yargıyı sevdiren ve önemini kavratan, idari yargı konusunda öğrendiklerimin tümünü, Sevgili Uğur MUMCU’nun, Danıştay kararlarından örneklerle uygulamalı olarak vermiş olduğu çok değerli anlatımlarına ve öğrettiklerine borçlu olduğumu burada belirtmeyi, kendim için bir görev sayıyorum.

Demokratik ve laik cumhuriyetimize yönelik tehdit ve tehlikelerin had safhaya ulaştığı ülkemizin bugünkü koşullarda Uğur MUMCU’ya sahip olamamak, bu ülkenin en büyük kaybı, karşı devrimcilerin ise, büyük kazancı olmuştur.Uğur MUMCU da işte bu kayıp ve kazanç hesaplarını çok iyi yapan zihniyet tarafından katledilmişir.

Demokratik ve laik,bağımsız Cumhuriyet karşıtlarının,karşı devrimcilerin,liboş ve döneklerin,her türden çıkar çevrelerinin korkulu rüyası,demokratik ve laik Cumhuriyetin yılmaz savunucusu,laik ve demokratik cumhuriyeti savunduğu mevzide uğradığı hain bir suikast sonucunda,vatanına yapmakta olduğu üstün hizmetleri yarıda bırakarak zamansız bir şekilde bizlerden koparılan güzel ve dürüst insan değerli hocam UĞUR MUMCU’yu,ölümünün yirmi beşinci yıl dönümünde, minnetle ve rahmetle anıyor, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyetine yaptığı katkıları nedeniyle; kendisine, ülkem ve şahsım adına, sonsuz teşekkürlerimi arz ediyorum.

Mekanın cennet olsun, nurlar içinde yat, Sevgili Uğur MUMCU.

NOT:Sözcü Gazetesinin; gündemin çok yoğun olmasına rağmen, ancak dördüncü sayfasında,”Mumcu ölümünün 25. yılında anılıyor” başlığı altında, on, on beş satırlık bir haberle Uğur MUMCU’yu değerlendirmesini, SÖZCÜ’ye yakıştıramadığımı açıklamak zorundayım.G.Y.

This entry was posted in FAŞİZM, TERÖR, UĞUR MUMCU, UNUTMA. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *