ADALETİN TERAZİSİNİ BOZAN BEKİR BOZDAĞ, BAŞINDA OLDUĞU YARGIYI EMİR KULU GİBİ KULLANIYOR!

Süleyman Soylu’ya yanıt vermesine rağmen Ekrem İmamoğlu’na “kurul halinde çalışan YSK’ya hakaret etti” iddiası ile suç duyurusunda bulunulmuştu. Mahkeme, iddia makamının talebinin kabul edilmesine karar vererek duruşmayı 21 Eylül’e erteledi.
Davaya bakan 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin hâkimi Hüseyin Zengin, Haziran 2022’de, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun yaz kararnamesiyle, tayin zamanına 2,5 yıl daha varken Samsun’a sürüldü.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun başkanı kim?
-Adalet Bakanı Bekir Bozdağ
Anlaşıldı ki hukuki değil siyasi bir sürgün yaşandı. Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu ve Yeniçağ yazarı Murat Ağırel aynı gün bu sürgünün gerekçesini şöyle yazdılar:
Eşi hamile olan Hüseyin Zengin de durumdan rahatsız olmuş olacak ki HSK’ye itiraz etti. Zira hiçbir gerekçe bu atamayı karşılamıyordu. Hadi birinci sebep gösterilse, bunun için bile somut delillerin olması gerekiyordu.
Zengin’in, güvendiği kimi hâkim ve savcılara neler anlattığını öğrendim. Şunları söylüyordu:
“Ben de hükümete destek veriyorum. Hatta eşim, hükümetin desteklediği 2 Nolu Baro’da çalışıyor. Ancak ben hâkimim. Tarafsızlığımı korumak zorundayım. Buna rağmen bazı savcılar aracılığıyla, İmamoğlu’na iki yıldan fazla ceza vererek, onu siyasi yasaklı hale getirmem telkin edildi. Bu suçlara ilişkin daha önce verilmiş kararları inceledim.
Vicdani olarak, böyle bir cezanın adaletsiz olacağını gördüm. İmamoğlu hakkında, asgari sınırdan ceza verip, hükmün açıklamasını ertelemenin en doğrusu olacağına karar verdim. Bunu birkaç kişiye de söyledim. Durumdan haberdar olan ve adliyeyi yöneten bir isim, hükümetle görüşerek atamamı yaptırdı.”
Değerli okurlarım,
Yargının siyasileştirdiğinin somut ve net örneği işte tam da budur. AKP iktidarının amacı 11 Kasım’da ya da sonrasında yapılacak yargılamalar sonunda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Ekrem İmamoğlu’nu görevden uzaklaştırmaktır.
AKP iktidarının amacı: Bu yasak sonucunda belediye meclisi AKP ve MHP çoğunluğu ile AKP’li Tevfik Göksu’yu İBB’ye atanmış belediye başkanı yapmaktır.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ derhal istifa etmeli ya da görevden affedilmelidir.
Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir skandalı yaratanlar o makamlarda oturamazlar
Orhan Uğurluoğlu – Yeniçağ

Bu olay Bekir Bozdağ’ın ilk davranışı değildir. Haydi gelin eskilere gidelim;

Tarih 17 Şubat 2014 – Sözcü

İşte Bekir Bozdağ’ın tutanağı!

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ TBMM’de ‘Yargıya baskı’ iddialarına karşı çok sert bir çıkış yaparak ‘yargıya baskı yapan namussuz ve şerefsizin ta kendisidir’ demişti. Bakan Bozdağ hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcısı tarafından tutulan tutanak ortaya çıktı.
Yargıyı etkilemeye çalıştığı iddiasıyla Adana ve İzmir başsavcılıklarınca hakkında fezleke hazırlanan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, HSYK görüşmeleri sırasında Meclis Genel Kurulu’nda muhalefetin eleştirilerine sert yanıt verdi.
HSYK düzenlemesinin görüşmelerinde muhalefet milletvekillerinin “Yargıya baskı” iddiaları ve sorularına sinirlenen Bozdağ, şunları söyledi:
“Ben cumhuriyet savcılarını arayıp bu soruşturmaları yapmayın, bunların üzerini örtün, bunları yapmayın demedim. Ben böyle bir şey demedim. Bunu diyen namussuz ve şerefsizdir. Ama bunu dediğimi ispat etmeyenler namussuz ve şerefsizdir. Tamam mı? ‘Bu soruşturmaları durdurun, bu işlerin üzerini örtün’ diyen namussuz ve şerefsizdir. Ama dediğimi ispat etmeyen de namussuz ve şerefsizin ta kendisidir. Anladınız mı? O kadar ellerinizde kaset varsa tutanak varsa ne varsa hepsini ortaya koyun. Bakın çok net söylüyorum ben savcıların görevlerini neye göre yaptıklarını bilen birisiyim. Bir soruşturma başladığı zaman bu soruşturmanın nasıl yapılacağını da kanunlar gösterir. Benim Adalet Bakanı olarak bir soruşturmayı durdurmak, üzerini örtmek gibi bir yola tevessül etmem asla kabul edilemez. Bekir Bozdağ böyle bir şey dememiştir. Bakın burada bu parlamentoda hepimiz bir büyük yanlışı yapıyoruz. devam eden soruşturmalarla ilgili henüz sanık sıfatı bile verilmemiş olanlarla ve fezleke bile hazırlanmayanlarla ilgili sanık yaptık, mahkum yaptık. Bırakın hukuk işlesin. Hukuk işlediği zaman doğru kararını mutlaka verecektir. Savcı ayarlayan yoktur. Kimsenin savcı falan ayarlaması da mümkün değildir.” dedi.
İzmir’de eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın bacanağının da adının karıştığı liman yolsuzluğu operasyonu sürdüğü esnada soruşturmayı sürdüren Hüseyin Baş 7 Ocak tarihinde üç kere arandı.
Gazeteport, Bozdağ hakkında hazırlanan fezlekede o tutanaklara ulaştı. İddialara göre; ilk olarak Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Hüseyin Baş’ı makamından aradı. Hüseyin Baş’ın tuttuğu tutanağa göre Bekir Bozdağ İzmir Cumhuriyet Başsavcısından dosyayı soruşturmayı yürüten savcıdan alınarak bizzat kendisi tarafından yürütülmesini, sanıklara gözaltı yapılmadan çağrı yöntemi ile savcılık tarafından ifadelerinin alınmasını istedi.
İŞTE TUTANAK

Ancak Başsavcı soruşturmanın usulünce ihbar üzerine başlatıldığını izah ederek bu talepleri kibarca reddetti.
Bu görüşmenin ardından mesai bitiminde Adalet Bakanı Müsteşarı Kenan İpek İzmir Cumhuriyet Başsavcısını iki kez arayarak aynı talepleri dile getirdi. Adalet bakanı Musteşarı da soruşturmada gözaltı yapılmamasını, soruşturmanın ilgili savcıdan alınmasını istedi. Ancak başsavcının soruşturmanın usulen doğru yapıldığını izah etmesi üzerine düşünmesini isteyerek telefonu kapattı. İlerleyen saatlerde Başsavcıyı tekrar arayan Adalet Bakanı Müsteşarı Kenan İpek taleplerini tekrarladı. Bu kez konuşmasını ‘Bu saatte git. Cumhuriyet savcısını değiştir, tüm kararları iptal et, bu soruşturmayı durdur, bunu yapmazsanız sonuçlarına katlanırsınız diyerek telefonu kapattı. Başsavcı da Müsteşarın hukuki olmayan taleplerini yerine getirmedi. Müsteşarı ‘soruşturmaya müdahale’ ettiği için Adalet Bakanlığına şikayet etti. Bakan hakkında ise fezleke hazırlayarak bakanlığa gönderdi. Ancak HSYK kış kararnamesi ile görevinden alındı. (gazeteport)
This entry was posted in HUKUK-YARGI-ADALET, YOLSUZLUKLAR, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *