TÜRK ORDUSU DÜŞMANLIĞI


TÜRK ORDUSU DÜŞMANLIĞI


AKP’nin iktidara gelmesiyle birlikte ilk hedef aldığı kurum TSK oldu. TSK’nın genlerini değiştirmek için AB’ye giriş masalı uydurularak, AB’nin de TSK üzerinde baskılar yapması sağlandı. Göreceli olarak TSK’nın yapısı değiştirilmeye başlandı.
İktidar tarafından Kemalist komutanlar, gelecekte TSK’nın komuta kademesine gelecek olan tüm değerli kadrolar tasfiye edilmeye başlandı. Balyoz, Ergenekon, casusluk, adı verilen uyduruk, baştan sona yalan, sahte deliller kullanılarak şanlı ordumuzun, liyakatli, erdemli, yurtsever, laik cumhuriyete, Atatürk’ün ilkelerine bağlı komutanlar biçildi, tasfiye edildi.
Düşününüz ki; ülkenizi yöneten cumhurbaşkanı ve başbakan ABD’li bir devlet yetkilisi ile anlaşarak hep birlikte kendi ordusunun askerlerini SÜLEYMANİYE’de tuzağa düşürüyor. Bu bir dezenformasyon değil. Siyasal islamcı yazar Ahmet Akgül’ün “AKP UÇURUMA GİDİYOR “ isimli kitabından.
Ve yine CIA görevlisi Henri Barkey’in ağzından; “AKP İLE ANLAŞARAK TÜRK ORDUSUNU KAFESLEDİK” Ülkemiz yöneticileri yine ABD ile anlaşarak kendi askerine 2. tuzağı kurmuş!!!
Bitmedi; Ergenekon’lar, Balyozlar, Kozmik Oda, casusluk davaları da bu kez ABD-AKP-CEMAAT tarafından planlandı. Sahte belgeler, CD’ler hazırlandı. Sıra Kemalist komutanları, kadroları biçmeye geldi. Biçtiler, biçtiler…. Tarikatçı, Kemalizm’den uzak kadrolar için yer açtılar. Bu da değerli askerlerimize 3. Tuzak oldu…
TÜM BUNLAR ANAYASAL OLARAK DİVAN-I HARP SUÇLARIDIR.
Düşünüz ki, Genel Kurmay Başkanının altında hiyerarşik bağlamda KOMUTA EDEBİLECEĞİ komutanlar yoktur. Sadece emir subayı, özel kalemi, sekretaryası vardır. Çünkü, Kara-Hava-Deniz kuvvetleri komutanları üzerinden halen üniformasını çıkartmamış olan MSB’nına bağlıdır. Jandarma ve Sahil güvenlik komutanlığı ise İçişleri bakanlığına bağlıdır. Ordunun hiyerarşisi parçalanmış, karar alma makenizmaları bölünmüş, gücü düşürülmüştür. Ordu, böylesi bir yapılanma ile karar alma yetisine sahip değildir.
Kemalist komutanların yerlerine atanmış olan günümüzün komutanları üniformaları ile tarikat önderleri ile birlikte camilerde saf tutmaktadır. Din ve siyaset kışlaya girmiştir. Liyakat yerini BİAT EDENlere bırakmıştır.
Ordunun Kemalist ve liyakate dayalı yapısı, cemaatlardan alınan tarikatçı düşünceye sahip gençlerin TSK’da kadrolaşması ile bozuluyor. Kışlalarda farklı tarikatlara mensup askerlerin bir birine düşmeye başladığı zamanlardayız. Bu asker ile savaşa gidildiğinde kimin emrine itaat edecektir? Komutana mı? – Din amirine mi?
Böylesi bir zamanda TÜRK SUBAYINI, ASKERİNİ hedef alan yazılar dezenformasyon amaçlı yazılmadıysa sap ile samanı ayırmak gerektir. TSK içinde halen liyakatli, bilgili, Laik Cumhuriyete ve Atatürk’ün aydınlanma devrimlerine yürekten bağlı değerli yurtsever kadrolar vardır. İnanıyorum ki, yakın zamanda bu kadrolar hak ettikleri kademelere gelecektir.
Aydınlanma zamanı yaklaşıyor. Gün doğumu yakın. İktidara gelen yeni kadroların ilk işlerinden birisi de TSK’yı eski geleneksel yapısına gecikmeden döndürmesi ve hiyerarşik ve karar alma makenizmalarını değiştirmesi gerektir. SİYASETÇİYE Biat yerine LİYAKATI esas alınmalıdır.
BİLİNİZ Kİ; GÜÇLÜ BİR ORDUSU OLMAYAN DEVLET, DİĞER ÜLKELER İÇİN YEMDİR.
Naci Kaptan / 26 Haziran 2022
This entry was posted in ABD - AB - EMPERYALIZM, ERGENEKON - BALYOZ, Fetullah Gülen, İHANET VE YABANCI YANDAŞLAR, TSK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *