DEPREM HAKKINDA UYARILAR VE BİLGİLER * 68 ilimiz fay hatları üzerinde inşa edilmiş halde!!!

Bir şahsın yaşadıkça memnun ve mutlu olması için lazım gelen şey, kendisi için değil, kendisinden sonra gelecekler için çalışmasıdır. —–Mustafa Kemal ATATÜRK


68 ilimiz fay hatları üzerinde inşa edilmiş halde!!!

Değerli Arkadaşlar,

Kahramanmaraş depreminin acı ve çok üzücü yıl dönümü nedeniyle sizleri tekrar uyarmak istedim. Çünkü güzel ülkemiz oldukça yoğun bir deprem bölgesi içermektedir. Bu bölgelerde 485 aktif fay hatları üzerinde inşa edilmiş 68 ilimiz bulunmaktadır. Prof.Dr. Orhan Tatar’ın açıklamasına göre içinden aktif fay hattı geçen ilçemiz de 400 civarındaymış. Belde ve Köy bazına inildiğinde ise rakamlar 6-7 bin civarındaymış (21.2.2020-Yeniçağ).

Değerli Arkadaşlar,

Söz konusu il ve ilçelerdeki yüzlerce yıllık yerleşim bölgeleri, bu fay hatlarından NEDEN uzağa taşınmıyor?

Yani son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalarla kesinleşen aktif fay hatları bilgilerimiz, yeniden kentleşmede NEDEN kullanılmıyor?

Bu bölgelerde yapılan yeni binalar, bu risklere karşı, 1999 yönetmeliğine göre NEDEN imar edilmiyor?

Üstelik az katlı eski binalar yıkılıp, rant kazanma uğruna imar izni olmadan NEDEN daha yüksek katlı binalar inşa ediliyor?

2003 yılından bu yana 7 adet imar affı çıkarıldı. Yasal kurallara uymadan inşaa edilen binaların affı NEDEN kabul edildi?

Bunları görmezden gelen ve müsaade eden tüm yerel ve genel yönetimler, yaşanan facialardan kendilerini ne kadar sorumlu bulacaklar?

Ayrıca sizlere 31.10.2011 de yazmış olduğum DEPREM ÖNCESİ UYARILAR !!! başlıklı yazımı da yeniden anımsatmak istedim. Çünkü dünyada yapılan birçok araştırmaya göre deprem öncesi oluşan uyarıları dikkate alırsak ve gereken duyuruları da toplumumuza yaparsak, olası depremlerin felaket etkilerini azaltabiliriz.

Örneğin, Van’ın Erciş ilçesinde, deprem öncesi 1 aydır bataklık alanda kor haline dönüşen toprağın yanma uyarısı dikkate alınıp, yerel yönetimler tarafından topluma gereken uyarılar yapılmamıştır. 644 vatandaşımızı kaybettiğimiz bu deprem felaketinde gereken uyarı yapılabilseydi birçok canımızı kurtarabilirdik.

Umarım, güzel ülkemizde, yaşadığımız deprem felaketlerinden alınması gereken dersleri çıkartarak, acil önlemleri de en kısa sürede alırız. Karşılaşacağımız kesin olan deprem riskini, sadece yıllık ve yaşanan güncel anımsamalarla gündeme almak yetmez. Olası depremlere karşı, devletimizi ve yerel yönetimlerimizi de depreme karşı hazır hale getirmek için gereken uyarıları önceden yaparak, acil önlemleri de almamız gerekiyor.

Sevgi ve saygılarımla (5.02.2024)
Prof. Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR


DEPREM ÖNCESİ UYARILAR!!!

Tecrübe çok acımasız bir öğretmen;
önce sınavı yapıyor, dersi sonra öğretiyor.
—-Vernon Law


Erciş’te toprak yanıyor
Depremin ağır hasar verdiği Van’ın Erciş İlçesi’nde, eskiden bataklık olan alanda, toprağın içi kor halinde 1 aydır yanıyormuş. (29.10.2011-Milliyet).

Değerli arkadaşlar,

İstanbulda da yaşadığımız 17-Ağustos-1999 depremi sonrası yerel yönetimler ve STK’larla birlikte birçok çalışmamız olmuştur. Bu çalışmalar sırasında doğal afet saydığımız depremin oluşumu öncesi, uyarı verip vermediğini merak etmiştim. Dünyada da bu konuda yapılmış çalışmaları araştırmıştım. Sonuçta, aşağıda deprem öncesi belirli sürelerde meydana gelen uyarılar listesi oluşmuştu. Bu konuda ilgi duyan birçok STK’ya da bu listeyi iletmiştim.

Van depremi öncesi de birçok uyarı olduğunu sanıyorum. Örneğin, en büyük hasarın olduğu Erciş ilçesinde bataklık alanda kor haline dönüşen toprağın 1 aydır yandığı belirlenmiş. Bu konuda yerel yöneticiler uyarılmış ama konuyu ciddiye alıp, gereken araştırma yapılmamış. Keşke il yönetimine, üniversitedeki araştırıcılara ve medya ile tüm ilgililere de bu uyarı yapılmış olsaydı. Yapılacak incelemeler sonucu alınacak en ufak bir önlem dahi birçok canımızın kurtulmasını sağlayacaktı.

Değerli arkadaşlar,

Söz konusu listeyi yine sizlerin ve tüm yerel yönetimlerin bilgisine yeniden sunmak istedim. Güzel ülkemizde olası depremler öncesi aşağıdaki uyarıları gözleyenlerin hemen yerel yöneticilerimizi uyarmalarını önermek isterim. Ayrıca yapılan uyarının sonucunu da inatla takip etmelerini ve herhangi bir aymazlığa izin vermemelerini de önermek isterim.

Umarım, deprem ülkesi sayılan güzel vatanımızda, bu çeşit uyarılar geldiğinde gereken incelemeler yapılır ve yerel yönetimler tarafından da olası depremlere karşı önlemler alınır.

Sevgi ve saygılarımla (31.10.2011).
Prof. Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR


DEPREMİ ÖNCEDEN
HABER VEREN GÖSTERGELER!

1- BÖCEK VE HAYVANLARDA DAVRANIŞ DEĞİŞİKLİKLERİ: (1 SAAT İLE 3 GÜN ÖNCESİ)

At, eşek ve inekler: Tasmalarını koparırlar, ahırlardan dışarı çıkmak isterler, tepelere doğru koşarlar,

Tavşan ve fareler: Tapıların üst katlarına kaçışırlar. Direklere tırmanırlar, yere inmek istemezler.

Domuzlar: Hızla tepeler doğru koşarlar ve toprağı delicesine eşelerler.

Karıncalar: Olası depremden birkaç gün önce tümü yuvalarını terk edip, ağaçlara tırmanmaya başlıyorlar.

Kediler: Kutu ya da çöp bidonunun içine sığınırlar, top gibi kıvrılıp, titrerler,

Köpekler: Korku dolu havlama yapar, ulumaya başlarlar.

Balıklar: Yüzeye yakın yüzmeye başlarlar, göçmen yılan balıkları hemen göç eder, bazı balıklar nedensiz olarak ölür.

Ördek, Kaz, Kuğu: Göle girmek istemezler, göldekilerde dışarı kaçar ve bazıları da nedensiz ölür.

Yengeçler: Kum içinden dışarı çıkar ve plajları yengeçler istila eder.

İpek böcekleri: Arka arkaya dizilirler,

Martılar: Denizden kaçar ve çember şeklinde uçuşurlar,

Büyük baş hayvanlar: Elektrostatik ve elektromanyetik etkilenme ile huzursuz olurlar, anksiyete artar, hormonal denge değişir,


2- DENİZ VE GÖLLERDE DEĞİŞİMLER:
(1 SAAT – 2 HAFTA ÖNCESİ)

Su basması: 1- 2 hafta önceden kıyılara taşmalar ve su baskınlarının olması,

Su çekilmesi: 1 ile 5 saat öncesinde deniz kıyılarında çekilmelerin olması,

Dalgalar: 1 ile 5 saat öncesi kıyılarda gemi geçmiş gibi dalgalar oluşur,

Düz deniz oluşması: Deniz çarşaf gibi düz olur,

Hava kabarcıklarının oluşması: Deniz ya da göllerde zeminden gelen bolca hava kabarcıkları oluşur.

Isınma: Göl ve denizde tabanındaki ısınmadan dolayı, sularında da sıcaklık artışı olur,


3- GÖKYÜZÜNDEKİ DEĞİŞİMLER:
(1 SAAT – 1 HAFTA ÖNCESİ)

Deprem ışıklarının görünmesi: Güneşin doğuşunu anımsatan ışık hüzmeleri görülür,

Alev toplarının görülmesi: Yanan bir kibrit alevini andıran alev topları görülür,

Deprem bulutları: Açık havada kırılacak bölge üzerinde bulutların birikmesi,

Yıldırımlar: Olağan dışı mor, yeşil, kırmızı, mavi, pembe renkli oluşumlar halinde olur,

Gök kuşağı: Açık havada kısa gök kuşağı oluşur. Yeşil, siyah ve mavi renk hakimdir,

Hava sıcaklıkları: Havada aşırı şekilde boğucu olan ve sıkıntı yaratan sıcaklık meydana gelir,

Ay, yıldızlar: Parlak bir gökyüzü içinde, yıldızların elle tutulacak kadar yakın gözükmesi,

Uğultu: Yerden gelen ve bir anlam verilemeyen uğultu ve gürültünün duyulması,


4- YERALTI SULARINDA DEĞİŞMELER:
(1 SAAT – 3 AY ÖNCESİ)

Su verimi: 1 ile 4 litrelik verim artışının oluşması,

Basınç artışı: Su basıncında 1 ile 1,5 barlık basınç artışının görülmesi,

Su sıcaklığı: Olağan su sıcaklığının 1-2 derece üzerinde artması,

Yeni kaynakların oluşması: 1 ile 2 hafta öncesinde yeni kaynaklar oluşur veya bazı kaynaklar da kurumalar meydana gelir,

Su gazları: Suyun içindeki CO2, metan ve radon gazında artmaların gözlenmesi,

Suda koku değişimi: Çürük yumurta ve kükürt kokusunun duyulması,

Su kimyasında değişiklik: Suyun iletkenliğinde artma, civa, helyum gibi eser element miktarında çoğalma,

Dere suları: Kesilir, kurur ya da artar,


5- BİTKİ VE AĞAÇLARDA DEĞİŞİMLER:
(1 – 3 AY ÖNCESİ)

Meyve ağaçları: Erken ve çok çiçek açar ve erken meyve verirler,

Ot ve ağaç dalları: Yüzeyleri kızarır ve yanar,

Küstüm otu(Mimoza): Gündüzleyin ve deprem öncesi pörsür,


6- PETROL VE DOĞALGAZ ALANLARI:
(HAFTA VE AYLAR ÖNCESİ)

Petrol ve doğalgaz üretimi: Kuyularda basınç ve verim artışının olması,

Doğalgaz çıkışı: Çeşitli çatlak ve kırıklardan doğalgaz çıkmaya başlaması,


7- YERYÜZÜNDE DEĞİŞİMLER:
(1 HAFTA – 10 YIL ÖNCESİ)

Kabarmalar: Basınç altında çatlayan ve kabaran yerde, kabuk 10 ile 40 cm yarıçaplı bir yarım yumurta gibi şişer,

Çatlamalar: Sıkıştırıcı ve kırıcı basınç nedeniyle kabuğun en çok ilk 300 m lik kısmı çatırdar ve depremcikler oluşur,

Gaz çıkışı: Çatlayan yerlerden CO2 gazı ile metan ve radon gazları çıkar

Isı çıkışı: Çatlaklardan ısı enerjisi çıkar, sıcaklık artışı olur,

Yamulma: Kabukta basınç altında biçim değişiklikleri gözlenir,

Doygunluk: Çatlayan yerlere sular doluşur ve bu yüzden bu bölgelerdeki elektrik akımı ölçümlerde iletkenlik artışı ve ses dalgalarında ise yavaşlama görülür,

Elektrik enerjisi: Kırık yüzeylerdeki çakmak taşlarının sürtünmesi sonucunda alevlenmeler oluşur,

Işık: Çatlaklardan fışkıran elektrik yüklü taneciklerin havadaki helyum ve su moleküllerine çarpmasıyla deprem ışıkları görülür,

Elektromanyetik: Kırılma bölgesinde oluşan elektrik alan, 250 ile 400 km uzaklıktan ölçülebilen elektromanyetik dalgalar oluşturur,

Işınım: Radyoaktif minarellerin bozuşması ve ışın salgıları ile çatlaklardan radyoaktivite salınımı ve ölçümü yapılabilir,

Ağırlık değişimi: Çatlayan yerlerde, gözeniklik ve geçirgenlik artması ile birim ağırlıklar düşer, mikrogravimetrlerle ölçüm yapılabilir,

Mıknatıslanma: Kayaçların içindeki, mıknatıslanır minerallerin değişmesi ve bozuşması yüzünden manyetik alan değişir,

İletkenlik: Çatlamayla artan kayaç gözenekliğinde, her %1 lik değişim, elektrik iletkenlikte de %35 lik değişim yaratır. Bu değişim özdirençlerle ölçülebilir,

Ses hızı: Bol miktardaki çatlama, gözeneklik ve doygunluk ses hızlarını düşürür. Bu değişim de yapay sismik yöntemlerle ölçülebilir,

Doğal elektrik akımı: Yeryüzünün düşük frekanslı, doğal elektrik akımları, deprem öncesinde yoğunluk kazanır.

This entry was posted in DOĞAL FELAKETLER. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *