POLİTİKA GÜNDEM * Bu onursuzluğa kim itti?

KORKUSUZ – Can Ataklı – 06 Kasım 2023

Bu onursuzluğa kim itti?


Kurultay Özgür Özel’in zaferiyle bitti. Öncelikle Özgür Özel’i kutluyorum, sonucun CHP için çok hayırlı olacağına inandığımı da belirtmek isterim.
Açıkça yazayım, başından beri “değişim” sözünün aslında içinin pek dolu olmadığını yazdım söyledim, sonuçta “değişim” isteyenlerin aslında son ana kadar Kılıçdaroğlu’nun yanında olduğunu, ortada bir başarısızlık varsa bunda herkesin payının bulunduğunu anlattım.
Ama artık bundan sonrası farklı.
Kazanan Özgür Özel oldu, çok genç, dinamik, ses tonunu terbiye etmesi halinde hitabet gücünün çok daha iyi olacağını da söyleyebilirim, CHP’ye yeni bir ruh katacağını görmek de yanlış olmaz.
Gelelim Kemal Kılıçdaroğlu’na.
CHP’nin yenilen genel başkanı, Kurultay salonundan omuzlarda çıkma şansını kendi eliyle itti ve son derece “onursuz” biçimde görevi bıraktı. Neden yaptı, nasıl oldu bu, anlamak mümkün değil. Yenileceğini daha salona girdiği an hissettiğimi söyleyebilirim.
Kılıçdaroğlu; kurultay alanına vakur bir genel başkan gibi değil, yanındaki amigoların gırtlaklarını yırtarcasına attıkları sloganların eşliğinde girdi.
Tuzağa mı düştü, birileri böyle olmasının daha iyi olacağını mı söyledi bilemiyorum ama salona girdiği anı gördüğümde “Bu iş bitti, genel başkanlığı kazanması mümkün değil” dedim kendi kendime.
Konuşmasını dinlerden de aynı duygular içindeydim.
İçeriği son derece zayıf, herkesi suçlayan, seçimi kazansa da kazanmasa da yerel seçimlere doğru yapılabilecek olası iş birliklerini baltalayan bir konuşmaydı. Ama asıl facia ilk oylamadan sonra yaşandı.
Bana göre Kemal Kılıçdaroğlu velev ki ilk turda önde olsa bile çekilmeliydi. Üstelik ilk turu geride bitirdi ama buna rağmen ikinci turda adaylığını sürdürdü. Bu yapılacak en akılsızca hatta onursuzca bir karardı. Kılıçdaroğlu’nun ikinci tura girmesi kendi partisini bile tanımadığını gösterdi.
İlk turda Özel’in önde olması, ikinci turda zaten Kılıçdaroğlu’na “kerhen” oy vermiş birçok delegenin kararını etkileyecekti. Nitekim sonuç öyle oldu, Kılıçdaroğlu bu turda fark yedi.
Oysa ilk tur sonucunda kimsenin seçilemediği anlaşıldığında Kılıçdaroğlu hemen kürsüye çıksa “CHP hepimizin, delege iradesini gösterdi, ben adaylıktan Özgür Özel lehine çekiliyorum” deseydi kahraman olurdu.
Delege Kılıçdaroğlu’nu omuzlara alır hatta ikinci turdan sonra “onursal genel başkan” ilan edilirdi. Kılıçdaroğlu nedense onurlu bir vedayı değil onursuz bir vedayı tercih etti. Kim bunda etkili oldu, kim Kılıçdaroğlu’na “Adaylığa devam et birçok delegeyi ayarladık, oyunu size verecek” diye ikna etti. Bir gün bunların hepsi ortaya çıkar.
Çıkar çıkmasına da bundan sonra bir kişi bile kapısını çalmaz, sokakta bir kişi bile yanına yanaşıp elini sıkmaz. Tam 13 yıl CHP Genel Başkanlığı koltuğunda oturan Kemal Kılıçdaroğlu finalini böyle yapmamalıydı. Yazık etti kendine.
BUNU YAZMAK GEREK
Şimdi gözler Ekrem İmamoğlu’nda
13 yıldır genel başkanlık koltuğunda oturan Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçimi kaybetmesi üzerine şimdi gözler İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na çevrilecek.
İmamoğlu yeni genel başkan Özgür Özel’in arkasındaki adam olarak biliniyor. Şimdi yeri ve zamanı değil ama önce İstanbul İl Kongresi’nin, sonra da kurultayın kazanılması için Ekrem İmamoğlu’nun çok çaba gösterdiği ve hatta çok büyük maddi destek sağladığı biliniyor. Eğer desteğin bu türünde hoş olmayan bazı şeyler varsa zaman içinde ortaya çıkacaktır. O zaman tekrar ele alırız.
Peki gözler neden İmamoğlu’na çevrilecek. Özgür Özel adaylığını koyduğunda birçok kişi “Seçime İmamoğlu adına giriyor, ilk fırsatta yerini ona bırakacak” görüşündeydi.  İmamoğlu bana göre de pek cesur davranmamış, arkasına aldığı geniş halk desteğine rağmen genel başkan adaylığına soyunamamıştı.
Özgür Özel’i destekliyordu, kazanması halinde bir süre sonra yapılacak olağanüstü kurultayda genel başkan olma planı vardı.
Ama bunlar geride kaldı. Artık Özgür Özel, genel başkan. Yerini İmamoğlu’na bırakmak için mi bunca çaba harcadı yoksa kararlı bir genel başkan olarak her şeye hakim mi olacak?
Bana göre CHP için daha hayırlı olan Özgür Özel’in güçlü bir genel başkan portresi çizmesidir. Özgür Özel’in güçlü bir genel başkan olması öncelikle yerel seçimlerde etkisini gösterecektir.
Sanıyorum Kılıçdaroğlu’nun istifa etmemesine öfkelenen ve “Bundan sonra sandığa gitmem, oy da vermem” diyen çok sayıda kişi kararını gözden geçirecek ve CHP’ye destek olmaya devam edecektir.
ÖNERİ
CHP artık muhalefet olduğunu hatırlamalı
Özgür Özer tam anlamıyla bir değişim sembolü olmasa da partide bir “devrim” yarattığının altını çizmek gerek. Kritik anlarda Genel Merkez hep daha güçlüdür.
İş başında olanlar Genel Merkez’e bağımlıdır, çok arzulamasalar bile Genel Merkez’in yanında durmaya özen gösterirler. CHP delegesi bu koşullara rağmen farklı bir eğilime yöneldi ve mevcut Genel Merkez’i saf dışı bıraktı. Bu açıdan bakınca CHP’de bir tür devrim olduğunu söylemek bana çok yanlış gelmiyor.
Şimdi bundan sonrası önemli. Özgür Özel çok ağır bir sorumluluğun altına girdi. CHP çeşitli nedenlerle öteden beri ciddi ve etkili muhalefet yapamıyor. Seçim atmosferinde bile üzerine gidilecek birçok konu ihmal edildi.
Böyle olunca ve seçimin açıklanan sonucu da hüsran yaratınca belki de milyonlarca kişi derin hayal kırıklığı ve öfke içinde siyasetten uzaklaştı, oy kullanmama eğiliminde ciddi artış görüldü.
CHP yeni genel başkanıyla ve yeni yönetimiyle artık bu açmazdan kurtulmalı. Muhalefet olduğunu ve bir muhalefet partisi gibi davranması gerektiğini anlamalı. Bu nedenle artık CHP’ye gönül veren herkes elbirliği ile yeni genel başkanı desteklemeli, önünü açmalı, kısır parti çekişmelerini bir kenara bırakmalı.
Özgür Özel de kazandığı büyük zaferi gerçek anlamda muhalefet yaparak, gizlenen gerçekleri ortaya çıkararak, üstüne giderek, sürekli eylem halinde olarak halkın ilgi, beğeni, sevgi ve saygısını kazanmak için her şeyi yapmalı.
Öyle sanıyorum ki CHP bu yeni şevk ve anlayışla yerel seçimlerde umulanın çok üzerinde bir başarıya imza atacaktır.
DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER
Özgür Özel’in ilk anda yaptığı şık hareketler
Cumhuriyet Halk Partisi’nin yeni Genel Başkanı Özgür Özel’in kurultay anında ve sonrasında yaptığı bazı davranışlar bana çok doğru ve şık geldi.
* Çok sert ama kırıcı olmayan bir konuşma yaptı kurultayda
* Sakinliğini bozmadı, salondaki sloganlara kendini kaptırmadı
* Kılıçdaroğlu’nun eşinin kendisini azarlamasına ters bir tepki göstermedi, hemen yanından uzaklaştı
* Genel başkan seçilir seçilmez, kararlı biçimde il başkanlarını sabah toplantıya çağırdı.
* Parti Meclisi seçimleri yapılırken CHP’nin efsane Genel Başkanı Bülent Ecevit’in mezarına gitti.
* AKP’nin ve saray trollerinin linç kampanyası açacak olasına aldırmadan, Demirtaş’a da Kavala ve diğer masum mahkumlara sahip çıktı.
MERAK ETTİĞİM ŞEYLER
Kaybedenler şimdi ne yapacak?
Kurultay’da kaybeden sadece Kemal Kılıçdaroğlu olmadı, kaybeden listesi çok büyük.  Kılıçdaroğlu’na destek veren, arkasında duran, son ana kadar yanından ayrılmayan pek çok kişi var.
Milletvekilleri, il başkanları, belediye başkanları. Ancak bu kişileri kaybetmiş olarak anmamak gerek. Sonuçta CHP demokratik bir kurultay yaptı, oraya bir irade çıktı, elbette kazanan ve kaybeden olacak ama kazanmak/kaybetmek geride kalır, yola devam edilir.
Benim kastettiğim Kılıçdaroğlu’nun kazanmasına bel bağlayan, bu sayede önemli kazanımlar elde edeceğini düşünen ve bu uğurda kural tanımadan son ana kadar çırpınanlar.
Aralarında kimi il başkanları var, belediye başkanları var, medya kuruluşları ve gazeteciler, yazarlar var. İşte onların durumunu merak ediyorum. Sanıyorum önümüzdeki günlerde medyada da bazı şaşırtıcı gelişmeler olacaktır.
This entry was posted in Uncategorized. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *