Cumhurbaşkanı Erdoğan Cumhuriyetin 100. yılı kutlamalarında İstanbul Boğazından merasim geçişi yapan 100 savaş gemimizi selamlarken Dolmabahçe Sarayı yerine Vahdettin Köşkünü kullanmış olması Laik Cumhuriyete bir karşı duruştur. Bu nedenle Hain Sultan Vahdettin’i bir kez daha yaptığı ihanetleri belgelerle hatırlatmak gerekti.
Naci Kaptan – 03.11.2023
İstanbulu terk, Sultan Vahdettin İngiliz Malaya zırhlısına gitmek üzere İngiliz botuna biniyor
Atatürk ve Kuvayi Milliyeciler için idam fermanı çıkarmış, İngilizlere İstanbul’un anahtarını vermişti
İngiltere, Kurtuluş Savaşı ile Osmanlı Hanedanı’nın ve Vahdettin’in kaçışında baş aktörlerden biriydi. O yüzden İngiliz belgelerinde yazılanlar çok önemli.
Şunu söyleyerek başlayalım. II. Abdülhamit’ten sonra tüm şehzadelere yönelik bir siyaset yasağı var. Bir bakıma şehzadeler apolitik yetiştiriliyor. Vahdettin de böyle. Çengelköy’de yaşıyor, besteler yapıyor, İslam hukuku üzerine kafa yoruyordu. Dünya nereye gidiyor, Avrupa nereye koşuyor, Osmanlı’nın geleceği ne olacak gibi sorular Vahdettin’in gündeminde büyük yer kaplamıyordu.
Milli Mücadele hareketinin başarısızlığa uğraması için her türlü çabayı gösteren, Kuvay-ı Milliye’ye karşı Kuvayı İnzabiteyeyi kuran, İngiliz Muhipleri Derneği’ne üye olduğu bilinen ve Türk Ordusu’nun kesin zaferi sonrası İngiliz gemisi ile ihanet ettiği vatanı terk eden Vahdettin’in İngiliz yetkililerine yazdığı kimi mektuplarda Atatürk için küfre varacak kadar sözleri var.
Vahdettin Atatürk’e bir bakıma düşman. Çünkü onu tahtından indirdi, saltanatına son verdi. Zaten Atatürk de Nutuk’ta Vahdettin için, ’sefil, aciz, anlayıştan yoksun, yaratık’ gibi kelimeleri kullanmış.
Vahdettin son nefesini verene kadar tahtından vazgeçmiyor. Bir gün şartların olgunlaşacağını ve saltanatının başına geçeçiğini umut ediyor. 1923 yılında Hicaz’da Mekke Beyanname’sini açıklıyor. Orada diyor ki: “Akıllı ve münevver kimseler fiilen, irsen ve istihkâken hilafet ve saltanat makamında bulunan (ki bu dünyadaki en büyük ve en ehemmiyetli makamdır) bir sultanın vatana hıyanet etme emel ve hırsına kapılmasını nasıl izah edebilirler? Bu makamın ve özellikle hilafetin şeref ve haysiyetini muhafaza etmek için tahtımı muvakkaten (geçici olarak) terk ettim, refah ve rahatımı bir kenara attım.”
Vahdettin’in Osmanlı’ya ve halkına nasıl ihanet ettiği birçok belgede, belgelere dayalı olarak yazılan kitaplarda açıkça yer alıyor.
Vahdettin’in, Milli Mücadele başarısız olsun diye Anadolu’da çıkardığı iç isyanlar tarihin kanlı sayfalarını dolduruyor. Atatürk hem işgalcilerle savaşmış hem de işbirlikçi Vahdettin’in çıkardığı isyanları bastırmakla uğraşmıştır.
İktidar ve destekçilerinin yalanlarına göre Vahdettin, vatanı kurtarsın diye Mustafa Kemal’i Anadolu’ya göndermişti. Mustafa Kemal’in örgütlenme çalışmalarını duyup onu görevden alan, tüm yetkilerini kaldıran ve bir süre sonra hakkında ölüm fermanını imzalayan da aynı Vahdettin’di!
VAHDETTİN’İN İNGİLİZLERLE GİZLİ ANTLAŞMASI. (12 EYLÜL 1919)
Türkiye İngiliz Mandasına Girecek.
İstanbul Saltanat ve Hilafet Merkezi Olacak.
Türkiye Bağımsız Kürdistan Kurulacak.
Görseller Atilla Oral’ın “Sömürge Valisi’nin Himayesinde Vahdettin’in ihanetleri ve İşgal İstanbul’u Charles Harington” kitabından alınmıştır.
Antlaşmanın ortaya çıkmasıyla birlikte Atatürk, Ali Fuat Paşa’ya şu telgrafı çekiyor:
Damat Ferit ile İngiliz temsilcileri arasında 12 Eylül 1919’da imzalandığı ve Vahdettin tarafından onaylandığı ileri sürülen bir gizli antlaşma, Fransızlarca ele geçirilip yayınlanmıştır.
Yabancı basında epeyce yankı yapan gizli antlaşma 22 Ocak 1920 günü The New York Gerald Tribune adlı Amerikan gazetesinde yayınlanmıştır. Fransa Mebusan Meclisi’nin Dışişleri Komisyonu sözcüsü Franklin Bouillon, bu belgeyi kendisinin ele geçirdiğini ancak bir Amerikan gazetesinde yayımlanmasının daha etkili olacağını düşündüğünden onu bu gazeteye verdiğini ifade etmiştir.
Mustafa Kemal, Ali Fuat Paşa’ya telgrafı çekerek onu söz konusu gizli anlaşma hakkında bilgilendirmiştir. Paşa, antlaşmanın bu kez de İstanbul’da ele geçirildiğini ve teyit için aslının arandığını vurgulamıştır. Telgraf metni günümüz Türkçesine çevrilmiş haliyle şöyledir:
20. Kolordu Kumandanı Ali Fuat Paşa’ya Sivas 13/12/1919 Padişahın onayı ve İngiliz temsilcileriyle eski sadrazam Damat Ferid Paşa arasında kararlaştırılıp imza olunan 12/9/1919 tarihli gizli anlaşma sureti bu kere İstanbul’a ele geçirilmiştir.
Teyit ve gerçekliği için aslının ele geçirilmesine çalışılmaktadır. Adı geçen anlaşma aşağıda olduğu gibi yedi maddeyi içermektedir.
Madde 1: INGİLİZ HÜKÜMETİ KENDİ MANDASI ALTINDA TURKİYE’NİN BÜTÜNLÜĞÜNÜ VE BAĞIMSIZLIĞINI ÜSTLENİR.
Madde 2: İSTANBUL SALTANAT VE HİLAFET MERKEZİ OLACAK, BOĞAZLAR İNGİLTERE’NİN GÖZETİM VE KONTROLÜNE TABİ OLACAK.
Madde 3: TÜRKİYE BAĞIMSIZ KURDİSTAN KURULMASINA MUHALEFET ETMEYECEKTİR.
Madde 4: BUNLARA KARŞILIK TÜRKİYE İNGİLTERE’NİN SURİYE VE EL CEZİRE HÂKİMİYETİNİ SAĞLAYACAK VE HİLAFETE AİT MANEVİ KUDRET VE YETKİNİN İNGİLTERE’NİN LEHİNDE GEREK SURİYE BÖLGESİNDE VE GEREKSE MÜSLÜMANLARIN YAŞADIĞI DİĞER YERLERDE EGEMEN KILINMASINI ÜSTLENİR.
Madde 5: MİLLİ AKIMLARIN ÖNÜNE GEÇEBİLMEK İÇİN TÜRKİYE’DE YENİDEN KURULACAK OLAN MEŞRUTİ YÖNETİME KARŞI MEYDANA GELECEK OLUMSUZLUKLARI ETKİSİZ HALE GETİRMEK İÇİN İNGİLTERE HÜKÜMETİ BİR ZABITA KUVVETİ TAHSİS EDECEKTİR.
Madde 6:TÜRKİYE, MISIR VE KIBRIS ÜZERİNDEKİ BÜTÜN HAKLARINDAN VAZGEÇECEK, ÖZEL VE RESMİ NİTELİĞİ OLAN İNGİLTERE HÜKÜMETİ KONFERANSTA TÜRK TEMSİLCİLERİNİN BU YÖNDEKİ İSTEKLERİNİ KABUL EDECEKTİR.
Madde 7: BARIŞ ŞARTLARININ TEKRARINDAN SONRA PADİŞAH, DÖRDÜNCÜ MADDEDEKİ HUSUSLARI KONUŞMAK İÇİN İNGİLTERE HÜKÜMETİ’YLE AYRICA BİR SÖZLEŞME İMZALAYACAKTIR. BU SÖZLEŞMENİN İÇERİĞİ GİZLİ TUTULACAKTIR.
İşbu sözleşme İstanbul’da iki nüsha olarak düzenlenip imzalayanlarca kabul edilmiştir.
KUVA-Yİ İNZİBATİYYE ORDUSUNU KURDURDU
Pingback: VAHDETTİN KRONOLOJİSİ * Vahdettin; “İngiliz milletine karşı beslediğim sevgi ve hayranlığı babam Abdülmecit’ten miras aldım.” * General Milne, hükümetine gönderdiği raporda şöyle diyordu: “Padişah, İngilizlerin Türkiye’ni
Pingback: Vahdettin’in ABD başkanına mektubu | Cumhuriyetimiz İçin