Eğitimde şeriata gidiş çabaları!

Eğitimde şeriata gidiş çabaları!

CUMHURİYET – Av. Kemal ONUR
29 Haziran 2023 Perşembe

Yirmi yıldır “Cumhur İttifakı” olarak iktidarını sürdüren “Otokratik Tek Şahıs Yönetimi”; yüzyıllık çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ni “parantez arası kayıp süre” olarak değerlendirmektedir! Devletimize evrensel düzeyde büyük itibar ve saygınlık kazandıran kuruluş özelliği, büyük liderimiz Atatürk’ün demokratik, laik ve devrimci devlet felsefesidir. Bu nedenle Türkiye Cumhuriyeti’mizin laik ve devrimci yasaları, 3 Mart 1924 tarihinde kabul edilen “Öğretim Birliği Yasası”, anayasamızın 174. maddesi ile koruma altına alınmıştır.
700 binden fazla eğitim fakültesi mezunu öğretmen görev beklerken MEB ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında 842 lise ve ortaokula, “manevi danışman” sıfatıyla imam, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve Kuran kursu hocası görevlendirilmesi, anayasamızda öngörülen laikliğe aykırılık oluşturan bir suçtur. Laiklik; saygı ile andığım usta gazeteci İlhan Selçuk’un tanımı, “aklın inançtan, bilimin dinden tam bağımsızlaştırılmasıdır.”
Türkiye Cumhuriyeti’mizin kurucu lideri Atatürk; laik ve çağdaş Türkiye’nin iç düşmanının; tarikat, cemaat ve dinci yobaz vakıflar olduğunu iyi bildiğinden, “tekke ve zaviyeler” de 677 sayılı devrim yasasıyla yasaklanıp kapatılmıştır! Bu nedenle, aklını inancına kurban etmiş; bilimsel mantığını da hurafelerle yok etmiş olan toplumun, özgür düşüncesi; din bağnazlığına esir olmaktan kurtarılmıştır.
Yirmi yıldan beri Milli Eğitim Bakanlığı’nca 20 bin köyde taşımalı eğitim yapılmaktadır. Oysa, bu köylerin hepsinde okullar açık olsaydı, yüz binlerce görev bekleyen öğretmenin bu okullarda daha etkili eğitim yapmaları sağlanmış olacaktı!
Eğitim kurumlarında ciddi bir stratejik eğitim planlaması yapılmamaktadır! Kurumlardaki öğrenci sayısı göz önüne alınarak ülkemizin somut öğretmen gereksinimi hiç dikkate alınmamıştır. Bilim dışı değerlendirme ile “4+4+4 uydurması yanında” lise ve ortaokulların yerine, dini mesleki gereksinme varmış gibi, kız ve erkek imam hatip ortaokul ve liseleri mantar gibi yaygınlaştırılmıştır! Anayasamızın özünü oluşturan laiklik felsefesine aykırı eğitim sistemi ile birbirine karşıt düşüncede bireyler yetiştirmek, toplumsal sosyolojik yapımızı gelecekte tehlikeli bir şekilde ayrıştıracaktır!
Bütün okullar ile Kuran kursları, tüm eğitim kurum ve kurslarının, MEB’in uygulama, gözetim ve denetimi altında yürütülmesi anayasal zorunluluktur. Stratejik eğitim planlaması, geleceğe dönük ülke gereksinmesi hiç düşünülmeden, yurdumuzun çeşitli bölgelerinde gereksinme dışı ilahiyat fakültesi açılmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından “Diyanet Akademisi” açma girişimi; “Öğretim Birliği Yasası”nın açıkça yok sayılmasıdır! Kılık kıyafet devrimi yapılmamış gibi, dinsel icazet törenleri ile öğrenim yaşındaki kavuklu, sarıklı özel giysili öğrencilerin, akın akın sokaklarda gövde gösterisi yapmaları; anayasamızda, uyulması zorunlu olan laiklik ilkesi ve devrim ruhu ile bağdaşmamaktadır! Diyanet İşleri Başkanlığı’nca, gösterişli bir törenle Ankara adliyesinde dini öğretim için Kuran kursu açılması da anayasamızın temeli olan laik devlet anlayışının iflasıdır!
AV. KEMAL ONUR
EMEKLİ MEB TEFTİŞ KURULU
MÜŞAVİR MÜFETTİŞİ
This entry was posted in EĞİTİM, İrtica, ŞERİAT - İRTİCA - KARANLIĞIN AYAK SESLERİ, SİYASAL İSLAM, YOBAZLIK - GERİCİLİK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *