Bu yazıyı Diyanet İşleri Başkanına ithaf ediyorum *** HUTBENİN SONUNDA GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA İÇİN DUA EDİLDİ

HUTBENİN SONUNDA GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA İÇİN DUA EDİLDİ


Tunus’un Kairouran şehrinde, büyük camideki Cuma
namazından çıkan Bouhdiba Efendi hızla evine yollandı.

Koynundan İllustration dergisini çıkarıp sedirin üzerine koydu. Arkadaşının sözünü ettiği bu dergiyi bulmak için çok dolaştığından camiye geç kalmış, hutbenin ancak sonuna yetişebilmişti. Hutbenin sonunda Tunus Beyi, İslam Halifesi ve M. Kemal Paşa için dua edilmişti. Türkler’in emperyalizme karşı silaha sarılmalarından beri ilk iki isme, Fransız sömürgesi Tunus’ta, M. Kemal Paşa’nın ismi de eklenmişti. Tüm Magrip’te halk ozanları M. Kemal için heyecanlı türküler yakıyorlardı.

Dergiyi karıştırıp aradığı sayfayı buldu. Mustafa Kemal Paşa’nın çok güzel bir resmi vardı. Resmi özenle kesti, odanın baş duvarında asılı küçük halıya iğneledi. Sevgiyle baktı.

Ortadoğu’da, Asya’da, Afrika’da emperyalizmin kölesi, tutsağı, ucuz işçi pazarı olan birçok mazlum millet bulunuyordu. Bu zavallı milletler ya içten çökertilerek, ya aldatılarak, ya uyuşturularak, ya da işgal edilerek emperyalizmin eline düşmüşlerdi. Sömürülüp durmaktaydılar.

Emperyalizmin ne olduğunu yavaş yavaş anlıyor ve uyanıyorlardı. Ama hiçbiri bu çok kollu ejderhadan kurtulabilecek kadar azimli ve güçlü değildi. Bu yüzden Türklerin verdiği Kurtuluş Savaşı’nı imrenerek, heyecan ve dikkatle izliyor, Bouhdiba Efendi gibi onlar da bu savaşın serdarı M. Kemal Paşa’ya hayranlık ve saygı duyuyorlardı.

Mustafa Kemal Paşa, yalnız Tunus’ta değil, kaç zamandır bütün mazlum ülkelerde kurtuluş özlemini temsil ediyor, “Asya ırklarının kurtarıcısı”, “İslamın kahramanı”, “Milliyetçiliğin babası”, “İslam dünyasının en iyi evladı”, “Çağın en büyük adamı” gibi adlarla anılıyordu. Bütün Müslümanların ve sömürgelerin ortak kahramanıydı.

İslam tarihinde yüzyıllardır bu kadar evrensel olmuş hiç kimse yoktu.

Bu mazlum milletler Milli Mücadeleyi başından beri izledikleri için Yunan ordusunun arkasında duran gücün İngiltere olduğunu iyi bilmekte, bu sebeple Anadolu’nun kalbindeki bu savaşın sonucunu kaygı ve ümitle beklemekte, serdar M. Kemal Paşa ile ordusunun başarısı için dua etmekteydiler.

Türk Zaferi Afrika’da olduğu gibi, Asya’daki bütün mazlum ülkelerde sevince yol açmıştı. Taş baskılı bir Lahor gazetesinin ilk sayfasında, Türk ve Acem masallarındaki âşık ve kahraman tasvirleri gibi, ölçüsüz, oransız, karışık bir resim yer almıştı. Resmin altındaki dörtlüğün Türkçesi şöyleydi:

Savaş gününde büyük serdar,
Kılıçla pehlivanın başını kesti.
Hançerle göğsünü yırttı,
Gürz ile ayağını kırdı
Kementle ayağını bağladı.

Bu büyük serdar, Lahorlu ressamın gözüyle Mustafa Kemal Paşa’ydı. Bu muzaffer kahraman, köle, mihmetkeş, sefil ya da aç bütün mağrip ve maşrıklılar için kurtuluş ümidi ve teselli kaynağıydı. Özledikleri kahramanlığı O’nda görüyorlardı”


Değerli tarihçi yazar Turgut Özakman’ı saygıyla anarak – Şu Çılgın Türkler Kitabından


Naci Kaptan 10 Eylül 2022

This entry was posted in ATATURK, TARİHE - AYDINLANMAYA - CUMHURİYETE NOT DÜŞENLER. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *