Can Ataklı – 23 Şubat 2022 – Korkusuz
108 YAŞINDAKİ MUAZZEZ İLMİYE ÇIĞ’DAN SEDEF KABAŞ ÇIĞLIĞI!”
Türkiye’nin ilk dünyanın sayılı Sümerolog’u Muazzez İlmiye Çığ bugün 108 yaşında. Şu sıralar artık hareket kabiliyeti yüksek olmasa da eli hala kalem tutuyor, düşünüyor, düşündüğünü yazıyor, söylüyor.
Bugün sizlere Muazzez ilmiye Çığ’ın hapiste tutulan gazeteci, araştırmacı Sedef Kabaş için adeta bir çığlık niteliğinde yazdığı yazıyı sunmak istiyorum. Gerçek bir cumhuriyet kadının yine kendisi gibi bir cumhuriyet kadınına sahip çıkmasını, Sedef Kabaş’a bu ezayı uygun görenlere yönelik tepkisini gelin birlikte okuyalım.
Çok değerli yurttaşlarım,
Günlerdir, Sedef Kabaş’ın hapis edilmesini ve hala hapiste olmasını büyük bir şaşkınlık ve dehşet içinde izliyorum. Hele hakkında 12 sene hapis yatması için dava açıldığını duyunca artık, hasta yatağımdan bile olsa, sesim çıkacak.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Yargı Mensupları: Ne oluyor? Ne yapıyorsunuz ve neden yapıyorsunuz? Sedef, senelerdir tanıdığım ve çok değer verdiğim bir dostumdur. Yoğun programı elverdiği her fırsatta ziyaretime gelir. Bu ziyaretlerinde hiçbir zaman siyasetçiler aleyhinde konuştuğuna şahit olmadım. Bu kişiler aleyhinde hiçbir zaman uygunsuz bir lisan kullandığını duymadım. Sedef’in sözlerini neden bir dava/hakaret konusu yapıyorsunuz?
Ben 108 yaşındayım. Torunum yaşında bir kadınla müşterek neyimiz olabilir diye merak ederseniz; ikimizin de bilgili ve birikimli, son derece vatansever, bu ülkeyi bize emanet eden Çanakkale ve Kurtuluş savaşlarının fedakarlarına her zaman minnet borcumuzu ifade eden ve Yüce Atatürk’ümüze nasıl layık olabiliriz diye fikir alışverişinde olan birer Türk kadınıyız. Müşterek noktamız ülkemizde bastırılmaya çalışılan değer yargılarımızdır. Son derece dürüst ve mert olan Sedef Kabaş, eğer oyumuz ile vergilerimiz ile koltuklarında oturan, vatanımızı yönetmeğe kalkışmış kişilerin yanlış bulduğu icraatlarını açıkça kritik ediyorsa, bu her Türk vatandaşının da boynunun borcudur.
Üstünde yürüdüğümüz, havasını soluduğumuz bu topraklar kolay kazanılmadı. Kimsenin bu vatanı heba etmeğe, bu vatana yanlış yapmaya hakkı yoktur. Sedef’e yapılanlar ne yazık ki son zamanlarda ülkemizde kadınlara uygulanan korkunç şiddetlerin yeni bir göstergesidir.
Türkiye bu yüzden yalnız Batı dünyasında değil, Vietnam’da bile ayıplanıyor.
Bir zamanların düşmanları bile savaşların akabinde ülkemize gelip saygılarını sunarken, şimdi dünyaya rezil edilmiş olmamızı nasıl içinize sindiriyorsunuz?
Yargı bunu yaparsa sokaktaki adam neler yapmaz!
Efendiler, Sedef Kabaş kendi ekmeğini kazanan, son derece akıllı ve yetenekli bir kadın değil, ayni zamanda sağlık sorunları nedeniyle ona muhtaç annesine ve genç oğluna bakan bir Türk kadınıdır. Sizler Türkiye’nin yalnız böyle bir cevherini değil, ona muhtaç ailesini de cezalandırıyorsunuz. Nasıl oluyor da bu biricik ülkemizin aile bağlarına olan değerlerini bu derece umursamaz hükümler verebiliyorsunuz?
Sedef neden hapis?
Yurt dışına kaçacak mı zannediyorsunuz? Sedef’in yurt dışında yaşamak için her türlü imkanı varken, Türkiye için ülkesinde yaşamayı seçmiş olmasını mı sindiremiyorsunuz?
108 yılda çok savaşlar gördüm, darbeler gördüm ama “10 yılda açık alınla çıktığımız” mucizevi bir kalkınmanın 10 yılda nasıl yerlerde süründürüldüğünü görmek benim için en acısı oldu. Umarım yanlışınızdan derhal dönebilirsiniz.