EĞİTİM * 8 yaşındaki Hakkâri’li Yusuf Eymen Velieceoğlu, matematikte dünya şampiyonu oldu.

Yusuf  Eymen Velieceoğlu,

Hakkari’ de Dünya Matematik Olimpiyatı

Orhan Özkaya (Arş-Yazar)

Bu Hakkari’de eğitimin başarısı sayılamaz
8 yaşındaki Şehit Selahattin İlköğretim Okulu 2.sınıf öğrencisi Yusuf Eymen Velieceoğlu, matematikte dünya şampiyonu oldu. Bu küçük deha, 2 bin 557 öğrenci arasında ve öğretmenler gözetiminde Kanada “Caribou Matematik Organizasyonu’nda bütün soruları doğru yanıtlayarak dünya birinciliğini elde etmiştir. Sanki “Dünya Matematik Olimpiyatları” Hakkari’de yapıldı. Yetkililerin yaptığı ilk açıklamada Yusuf’un birinciliğini açıklamak oldu. Bu açıklama üzerine Yusuf, “Çok mutluyum. Öğretmenimi, annemi ve babamı çok seviyorum” şeklinde oldu. Bu durum aynı zamanda, Orhan ve Nesrin Velieceoğlu çiftinin de bir başarısı sayılır. Yusuf ilk sözlerinde sevgi vurgusu yaparak, ailesinin ve öğretmeninin ilgisiyle mutluluk duyduğunu belirtme gereği duymuştur. Matematiğe ilgisini öğretmenleri keşfetmiş, sonra aile sahip çıkarak gelişmesini sağlamıştır.

Eğitim sistemden ayrı değerlendirilemez

Okula başlamadan önce dahi matematiğe ilgi duyması, zekâ oyunlarıyla ilgili olması ona, okul döneminde bu yeteneği öne çıkınca önce öğretmenlerinin ilgisi artmış, daha sonra öğretmeni Recep Sevmiş, onun çevrimiçi olarak yapılan “Uluslararası Caribou Matematik Yarışması” na katılmasını sağlamıştır. Sorulan 9 soruyu doğru cevaplaması sonucunda birinci olduğu bildirilmiştir. İki yılda bir yapılan bu yarışmaya her öğrenci kendi seviyesinde katılabiliyor. Baba Orhan Velieceoğlu, “Eğitimdeki temel taş öğretmenlerdir. Bizler veliler olarak onlara yardımcı olmaya çalışıyoruz… Bu durum Hakkari’nin ve ülkemizin başarısıdır. Çok gururluyum. Matematiği ve zekâ oyunlarını küçük yaştan beri çok seviyor” diyerek duygularını paylaştı.
Dünyanın yazgısını üstün zekâlılar değiştirir
Albert Einstein, Nikola Tesla, İsaac Newton ve Micheal Faraday gibi dehalar dünyanın büyük devrimci bilim insanlarıdır. İşte geleceğin en büyük matematik dehalarının arasında şimdiden yerini almaya aday küçücük tomurcuk Hakkari’de filizleniyor. Geleceğin ünlü matematik dehası Cahit Arf’ı olarak anılması mümkün. Çocukların ailelerle yaşadığı sevgi ve mutluluk ortamının, bir de okulda bütünleşmesi, eli öpülesi öğretmenlerin Atatürk’ün hedeflediği, “Muallimler! Yeni nesli, cumhuriyetin fedakâr muallim ve mürebbilerini sizler yetiştireceksiniz ve yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” ilkesi, öğretmenlere karşı duyduğu sevgi ve saygının büyüklüğünü ortaya koyuyor ve O’nun temel eğitime gösterdiği önemi kanıtlıyor.
Zira Finlandiya’da en büyük değeri öğretmenlerin alması ve ücret sorunu yaşamaması dünyaya örnek teşkil ediyor. Ülkemizde yüzbinlerce öğretmen atama bekliyor; İzlanda’nın 320 binlik nüfusunu geçmiş durumda. Onlara sürekli atama vaadi yapılarak, siyasal ayrıcalıklı atamalar yapılıyor. Sınav kazanmak işe yaramıyor, mülâkat sistemi uygulanıyor. Siyasal sistem öne çıkıyor, 10-20 bin civarında genç mülâkatı kazanıyor. Oysa öğretmen açığımız son derece büyük miktarlarda. Atatürk’ün “Muallimleri” dışlanarak, ezilmeye terk ediliyor, ailelerine yük olmaya da devam ediyorlar, ya da çöp bidonlarından geçimlerini sağlamaya çalışıyorlar, içlerinde “master” ve “doktora” yapmış olanlar dâhi var.
Küçük deha Yusuf zekâ oyunlarına da meraklı
Öğretmeni Recep Sevmiş, Yusuf’un matematik derslerindeki başarısı karşısında heyecanlanmış ve bu yarışmaya katılma fikrini aileye iletmiş. Recep öğretmen ve Yusuf’un annesi, babası sınavı Yusuf’ un kazanacağına inanmışlar. Orhan Velieceoğlu’nun üç çocuğunun en büyüğü olan Yusuf, satranç oyununu da çok seviyor. Bu çocuklarımızın bireysel başarısını genelleştirerek Hakkari’de eğitim de olumlu işler yaptıklarını belirten Milli Eğitim Müdürü, durumdan yararlanmanın fırsatçılığını kullanmakta. Çünkü bu başarının Hakkari’nin tüm eğitim alanında ortaya çıkması gerekir.
Henüz bilgisayar ve internet olanağına sahip olamayan köyler mevcut. Odabaşı köyündeki öğrenciler, köylerindeki elektrik teknisyeninin bakır siniden yaptığı “baz istasyonu” sayesinde uzaktan eğitimlerini sürdürmeye çalışırken, bu durum ülkeye mal olmasına rağmen, ilgi duyulmaması, son derece üzücü. Ayrıca bu Hakkarili genç teknisyenin parasızlıktan “Yüksek Teknik Okulunu” yarıda kesmek zorunda kalması çok üzüntü verici. Emrah Yardımcı isimli gencin Odabaşı köyünde telefon çekmeyince çanak anten ve metal siniden “baz istasyonu” yapması öğrencileri ve velileri sevince boğmuş. Öğrencilerin velilerin okul yakınındaki bir tepede birlikte heyecanla çocuklarını izleyerek dersleri dinledikleri medya ve basına yansıdı.
Eğitimin genel değerlendirilmesi
Hakkari’deki eğitim, yetkililerin gözlerinin ve kulaklarının ne kadar dünyaya, gerçeklere kapalı olduğunu gösteriyor. Eğitim genel koşullardan ayrı tutulamaz, Ülkemizdeki eğitimin getirildiği nokta; “Ben, okumuşları değil, cahilleri severim” diyen profesör adındaki kişiler tarafından kuşatılmış olmasıdır. Daha buna benzer değerlendirmeler gündemi işgal ediyor. Ankara gibi aydınlık kentimizde, “Şeriat bildirileri” kapıların aralığından içeri atılıyor. Yarım milyon öğrenci üniversite sınavlarında matematikten sıfır çekiyor. Covid19 salgınında çocuklarımız çaresizlik içerisinde aileleriyle birlikte kıvranıp duruyor. Köylerde internet bağlantısı ve tablet sıkıntısı Atatürkçü Belediye Başkanları’nın desteğiyle aşılmaya çalışılıyor.
This entry was posted in EĞİTİM. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *