UYGUR TÜRKLERİ TECRİD KAMPLARINDA ASİMİLE EDİLİYOR 50 BİN UYGUR TÜRK’ÜNÜN 3’ÜNCÜ BİR ÜLKE ÜZERİNDEN ÇİN’E İADE OLASILIĞI MI VAR?

50 BİN UYGUR TÜRK’ÜNÜN 3’ÜNCÜ BİR ÜLKE ÜZERİNDEN ÇİN’E İADE OLASILIĞI

Davutoğlu, “Bugünlerde Doğu Türkistan ve Uygurlarla ilgili değişik senaryolar gündeme geliyor” ifadelerine yer vererek, açıklamasına şöyle devam etti;
*Gerek uluslararası basına, gerek Türk basınına düşen haberlerden Türkiye’deki yaklaşık 50 bin Uygur kardeşimizin Çin’e doğrudan iadesi yerine üçüncü bir ülkeye, muhtemelen Tacikistan’a iadesi, oradan da Çin’e göndermesi konusunda çalışmalar yapıldığı bilgisi geliyor. Bu tarihe ihanettir. Bu kardeşliğe ihanet olur.(Sözcü 28/07/2020]

Guardian: Türkiye’de yaşayan Uygur Türkleri, Çin ile
suçluların iadesi anlaşmasından ötürü endişeli

29 Aralık 2020

‘Tutukluluk ve işkence ile karşılaşabilirler’ Çin’in Uygur Türklerine uyguladığı baskı son yıllarda uluslararası toplum tarafından tepkilerin şiddetlenmesine yol açtı.
Çin’in Sincan bölgesinde yaşayan bir milyona yakın Uygur Türkü Müslüman, devletin eğitim amaçlı olduğunu savunduğu kamplarda tutuluyor. Pekin, önce varlıklarını dahi reddettiği bu kampların, “ayrılıkçı terörizmi” önlemek için gerekli olduğunu savunuyor.
İnsan hakları aktivistleri ve kimi uzmanlar ise Uygur Türklerine kültürel soykırım uygulandığını öne sürüyor. Guardian gazetesi Uygur diasporasının Çin’in Sincan’a dönmeleri için çabaladığını gösteren yeterli sayıda kanıta sahip olduğunu aktarıyor.
Çin’deki aile üyelerinin ise başka ülkelere giden Uygur Türkleri’nin Sincan’a geri dönmesi için baskı unsuru olarak kullanıldığı ifade ediliyor.
Guardian gazetesine konuşan Çin İnsan Hakları Savunucuları sözcüsü Leo Lan, anlaşmanın Uygur Türkleri’ni tutukluluk ve işkence ile karşılaşabilecekleri Çin’e iade edilmeleri konusunda riske atacağını belirterek Türkiye’nin mültecilerin iade edilmemesini öngören uluslararası kanunlara uyması gerektiğini hatırlatıyor.
Lan, “Çin, ucu açık ve geniş bir şekilde tanımlanabilen ulusal güvenlik suçlamalarında bulunarak kimi insanların Çin’e iadesini isteyebilir” dedi.
‘Çin ekonomik baskı uyguluyor’
Fransız haber ajansı AFP’ye konuşan Dünya Uygur Kongresi Sözcüsü Dilşat Raşit, bu anlaşmanın Çin’den kaçmış ve henüz Türk vatandaşlığını almamış Uygur Türkleri arasında panik yaratacağını söyledi.
Çin’in Ankara üzerinde anlaşmanın kabul edilmesi için ekonomik bir baskı oluşturduğunu ileri süren Raşit, “Türk hükümetine bu anlaşmanın bir zulüm aracı olarak kullanılmasını önleme çağrısında bulunuyoruz” diyor.
Guardian gazetesi ise Türkiye’nin Uygurlara ve Çin’den kaçan Müslümanlara uzun zamandır kapılarını açtığını ve Türkiye’de 50 bin Uygur Türkü’nün yaşadığını aktarıyor.  Ancak gazeteye göre son yıllarda Çin ve Türkiye arasında gelişen ilişkiler Uygur Türkleri açısından bir tehlike yaratıyor.
Guardian aynı zamanda son yıllarda Türkiye’nin Çin’in terörizmle suçladığı Uygurları sorguladığını ve doğrudan Çin’e iade etmese de kimi Uygurları Tacikistan gibi başka ülkelere göndermekle suçlandığını vurguluyor.
Londra’daki SOAS Çin Enstitüsü’nün direktörü Steve Tsang’ın South China Morning Post’a yaptığı açıklamaya göre asıl soru işareti, Çin’den baskı gelmesine rağmen Türkiye’nin kendi sınırlarındaki Uygurları uluslararası kanunlar ve şeffaflık kapsamında korumaya devam edip etmeyeceği.
Tsang, Türkiye’nin bu yolu seçmemesi durumunda Türkiye’de yaşayan Uygurların kendi güvenliklerinden ve iade edilmelerinden endişe duyacağını aktarıyor. Guardian gazetesi ise Türkiye basınındaki Çin’den gelmesi beklenen koronavirüs aşılarının bu yüzden geciktiği iddialarına da yer verdi.

https://t24.com.tr/haber/guardian-turkiye-de-yasayan-uygur-turkleri-cin-ile-suclularin-iadesi-anlasmasindan-oturu-endiseli,923522

Çin, Türkiye ile imzalanan ‘Suçluların İadesi
Anlaşması’nı onayladı; Uygur Türkleri endişeli

euronews • Son güncelleme: 27/12/2020

Çin’de Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi, Çin ile Türkiye arasında 2017’de imzalanan fakat TBMM’nin henüz onaylamadığı “Suçluların İadesi Anlaşması”nı oylayarak kabul ettiğini duyurdu.
Çin Parlamentosu’nun internet sitesinde cumartesi akşamı duyurulan haber, Türkiye’deki Uygur diasporasında endişe yarattı. Pekin yönetimi bu anlaşma çerçevesinde özellikle Türkiye’ye sığınmış ve “terör suçu” işlediğini ileri sürdüğü Müslüman Uygurların sınır dışı edilmesi sürecini hızlandırmayı hedefliyor.
Bununla birlikte ikili anlaşma metni birçok ret maddesi de içeriyor. Örneğin sınır dışı isteği gönderilen ülkedeki kişinin bir “siyasi suç” işlediği düşünülüyorsa, kişi isteğin yapıldığı ülkenin de vatandaşı ise ya da iltica hakkından faydalanıyorsa Pekin’in sınır dışı talebi reddedilebiliyor.
Fransız haber ajansı AFP’ye konuşan Dünya Uygur Kongresi Sözcüsü Dilşat Raşit, sınır dışı etme anlaşmasının Çin’den kaçmış ve henüz Türk vatandaşlığı almamış Uygurlar arasında “büyük bir panik” yaratacağını söyledi. Pekin yönetiminin Ankara üzerinde anlaşmanın kabul edilmesi için ekonomik bir baskı oluşturduğunu ileri süren Raşit, “Türk hükümetine bu anlaşmanın bir zulüm aracı olarak kullanılmasını önleme çağrısında bulunuyoruz” dedi.
Suçluların İadesi Anlaşması
14-15 Mayıs 2017’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Çin’de birçok ülkenin devlet veya hükümet başkanlarının iştirak ettiği “Kuşak ve Yol Uluslararası İşbirliği Forumu”na katılmıştı. Bu forumdan sadece bir gün önce Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Şi Cinping ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında Türk ve Çin heyetleri arasında ikili görüşmelerde bulunuldu.
Görüşmeler kapsamında, “Türkiye Cumhuriyeti ile Çin Halk Cumhuriyeti Arasında Suçluların İadesi Anlaşması” Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi tarafından imzalandı.
https://tr.euronews.com/2020/12/27/cin-turkiye-ile-imzalanan-suclular-n-iadesi-anlasmas-n-onaylad-uygur-turkleri-endiseli

AP’den Çin’e Uygur Kınaması: Kampları Kapatın

İstanbul – BİA Haber Merkezi – 20 Aralık 2019, Cuma

Avrupa Parlamentosu (AP), Uygur Türklerini Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde eğitim merkezi adı altında faaliyet gösteren kamplarda toplaması nedeniyle Çin’i kınadı.
Fransa’nın Strazburg kentinde toplanan Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu, yüz binlerce Uyguru kamplarda topladığı gerekçesiyle Çinİ kınadı. Anadolu Ajansı’nın aktardığına göre AP, Çin’i keyfi tutuklamalara derhal son vermeye ve 2014’ten beri Çin’de hapis tutulan Uygur ekonomist ve aktivist İlham Tohti dahil tüm tutukluları şartsız ve hemen serbest bırakmaya çağrdı.
Kararda, bazı bilgilerin Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde Uygurların ve Müslüman diğer etnik azınlıkların keyfi tutuklamalara, işkenceye, dini yaşama konusunda kısıtlamalara ve yaygın dijital gözetlemelere maruz kaldığını gösterdiği belirtildi. Kararda, Çin’in uluslararası gözlemcilerin ve bağımsız gazetecilerin sahada olanları incelemeleri için söz konusu kamplara giriş izni vermesi gerektiği kaydedildi.
Avrupa Birliği’nin Çin’deki insan haklarına ilişkin durumu gündeme getirmesi gerektiği belirtilen kararda, Avrupa Konseyinden Çin’e yaptırım uygulanması ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde temel hakların ihlalinden sorumlu Çinli yetkililerinin mal varlıklarının dondurulması istendi.
Af Örgütü’nden Mesut Özil’e destek
Uluslararası Af Örgütü’nden William Lee ise talkSPORT radyo kanalına yaptığı açıklamada, Arsenal’de oynayan Mesut Özil’in bu konuya dikkati çekmesinin çok önemli olduğunu söyledi. Lee, “Mesut Özil gibi daha çok insana ihtiyacımız var” dedi. Çin Merkez Televizyonu CCTV, Özil’in bu tepkisi üzerine, Arsenal-Manchester City maçını yayından kaldırmıştı.
Ne olmuştu?
Çin’de son yıllarda Uygur Türklerinin yaşadığı Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde “eğitim merkezi” adı altında faaliyet gösteren kamplar ile Uygur Türklerinin kimlik ve kültürlerine yönelik ihlalleri gündemde.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyine üye 22 ülke, 11 Temmuz’da, Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki Uygur Türkleri ve diğer azınlıklara yönelik muamelesini eleştiren ve kitlesel gözaltıların durdurulması çağrısında bulunan mektubu imzalamıştı.
İnsan Hakları İzleme Örgütünün (HRW) raporunda, son 2 yılda Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde çok sayıda kişinin “önleyici polisiye tedbiri” adı altında suçsuz yere alıkonulduğu ve siyasi bakımdan tehlikeli olarak değerlendirilen bireylerin herhangi bir yargı kararı olmaksızın toplama kamplarına gönderildiği belirtilmişti.
BM ve diğer uluslararası örgütler kampların incelemeye açılması çağrılarını yinelerken, Çin ise şu ana kadar kendi belirlediği birkaç kampın az sayıda yabancı diplomat ve basın mensubu tarafından kısmen görülmesine izin verdi. Çin makamları, BM yetkililerinin doğrudan bilgi almak amacıyla bölgede serbestçe inceleme yapma talebini ise geri çeviriyor.

https://bianet.org/bianet/dunya/217438-ap-den-cin-e-uygur-kinamasi-kamplari-kapatin
This entry was posted in DÜNYA ÜLKELERİ, FAŞİZM, İNSAN HAKLARI - DEMOKRASİ. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *