HERKES KENDİ FAKİRİNE BAKSIN * NÜFUS AZALTMA PROJESİ

Toplumsal dayanışmaya en çok ihtiyaç duyulan günler geliyor. Ve en çok da AKP çevreleri birlik ve beraberlik çağrıları yapıyorlar. Ama kabul etmek gerek. Bunlarla olmaz, olmayacak.

HERKES KENDİ FAKİRİNE BAKSIN’la olmaz.


Kalan toplumu, ve devleti kılı koparılacak domuz olarak görenlerle olmaz. Diğerlerinin canını, malını, ırzını hak ve helal görenlerle olmaz. Devleti kafir devlet olarak görenle olmaz. Kamu malını yağmalamayı kendine hak ve mubah görenle olmaz.
Bu ülke bölünmüştür. Hem de en temel ilkelerde bölünmüştür. Yarın açlar çoğaldığında HERKES KENDİ FAKİRİNE BAKSIN diyecek bu ORMAN ÇOCUKLARI. ALTTA KALANIN CANI ÇIKSIN diyecekler.
Diyecekler diyorum, yanlış.
Diyorlar, demişler zaten.
Adam daha açık ve dürüst nasıl söyler?
Allah dahil, hiçbir ilah bizi bu şeytanların şerrinden koruyamaz. Kendimizi koruyacağız. EVET KENDİ FAKİRİMİZİ KORUYACAĞIZ. Kendimizi de koruyacağız. bu şerefsiz namertlerden. Komşularınıza, iş yerinden, mahallenizden, akrabalarınıza dahi iyi bakın. Bu şerefsizleri belirleyin ve asla arkanızı dönmeyin. Sizi ilk fırsatta harcayacak olanlar bunlardır.
Küresel oligarkların karanlık projelerinden de işte bize bu namert, şerefsiz ORMAN ÇOCUKLARI düştü.

NÜFUS AZALTMA PROJESİ

Dan Brown’un İnferno adlı romanında ve de filminin en başında antikahraman multi milyarder adam bir konferansta konuşma yapıyor. Doğum kontrolü mü diyor. Özel hayata saygı, kişilik haklarına saygı, bana bir şey dikte edemezsiniz, gibi sayısız estek köstek gerekçe söylüyordu.
Bu gün ülkemizde ve pek çok ülkede doğum kontrolü bir karanlık komplo teorisinden başka bir şey değil. Yüce Galaksi Başkanımız pek çok kez bunu zaten böyle söyledi. Doğum kontrolü ancak çağdaş ülkelerde işe yarar. Ama dünyanın kalan bölümü çekirge sürüleri gibi çoğalır çoğalıyor zaten.
İşte bu nedenle küresel oligarkların Derin Düşünce Kurumlarında nüfusu hızla artan geri kalmış ülkeler için başka senaryolara var. Açlık iç savaşlar kamu düzeninin bozulması devletlerin aciz kalması kaos bozulan asayiş ve toplu ölümler.
Ama olmuyor. Bu seferde bu ülke halkları doğum kontrolünde başarılı ülkelere mülteci oluyorlar. Sorun daha da ağırlaşıyor. Mülteciler bir süre sonra vatandaş oluyor. Ve sonunda Avrupa ve ABD’nin de yerli ve vatandaş Afrika’lıları Asya’lıları Ortadoğulu’ları oluyor.
Kültür şoku ırkçılık nefret.
Faşizmin yükselişi.

FUKARALIK FAŞİZM YARATIR.

Bizde olacak olan şey budur.
Büyük ekonomik krizler ülkeyi daha iyiye götürmeyecek.
Tam tersi faşizme sürükleyecek.
Yabancı düşmanlığı ırçılık toplumsal sınıflar arasında düşmanlık.
İç çatışmalar yağmalar.
Ben büyük krizler için dayanışma önerdim.
Ama olmayacak.
Yazımı yazdıktan hemen sonra bir haber gözüme ilişti.
Bir ilçe AKP grubunda iç yazışmalarda ne diyor?
CHP’li fakirler liste veriyor.
Neden veriyorlar ki?
Gitsinler Büyükkent Belediyesine versinler.

HERKES KENDİ FAKİRİNE KENDİSİ BAKSIN…

Muhabbet budur.
Din toplumu parçalamıştır.
Toplumun bir kesimi kalanına düşman olmuştur.
Yaralı parmağa dahi işemiyorlar işemeyecekler.
Çok uzun yıllardır yazdım.
Partili olmayana cemaatten olmayana başı açık olana fitre ya da zekaat yok.
Karşı tarafta bunun farkında.
Cepheleşme had safhada.
Zannediyorum ülkemiz planlı bir şekilde iç savaşa hazırlanıyor.
Bu kadar güçlü bir nefret söylemi başka bir şekilde açıklanamaz.
Yarın ekonomik buhranlar üst üste geldiğinde DAYANIŞMA YAPMAYACAĞIZ.
Birbirimizin gırtlağına basacağız.
Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )
L2fSIJNoA0xfSNxA
This entry was posted in DİN-İNANÇ, İHANET VE YABANCI YANDAŞLAR, YOBAZLIK - GERİCİLİK, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *