Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com
15.12.2017
Yeni bir ittifakı kucak değiştirmek sananlar
Derinlikten yoksun ya da Amerikancı siyasette ısrar edenler yeni bir ittifak arayışları karşısında şu cümleyi kullanırlar; Ne yani, şimdi, Amerika’nın kucağından kalkıp Rusya’nın kucağına mı oturacağız?
Amerika’nın kucağında oturmaya alışmış olanlar için Atlantik ittifakından çıkmak kucaktan çıkmak anlamındadır.Kucak siyasetine yeniden döneceğim. Lakin bazı tespitler yapmanın zorunlu olduğunu düşünüyorum.
Amerikalı yöneticiler ve onların generalleri, beyanatlarında aynı yere vurgu yapıyorlar. Erdoğan yönetimindeki bir Türkiye tekrar Atlantik İttifakına geri döner.
Bu düşünceyi savunan generallerin ve Türkiye’de bu düşünceye sarılanların asıl dayandıkları Türkiye’deki Amerikan varlığıdır.
Nedir bunlar?
NATO, OECD, Dünya Bankası, İMF, İncirlik Üssü, Kürecik, Afganistan’da ABD’ye hizmet eden 2 bin Türk askeri, Amerikan finans sistemi ve serbest piyasa ekonomisi ve sıcak para…
Bu ve bunun gibi bağlantıların halen devam ediyor olması ve bazılarından da hemen çıkıldığında geçici de olsa sıkıntılar olacağı varsayımı…
Hatta dün Türkiye’ye gelen Amerikalı generaller Josep Votel ve Curtis Scoparratti de bunları bilerek, Türkiye’yi yeniden Atlantik talimatlarına uymaya davet ettiler.
Bir an için Atlantik’e geri döneceğiz desek veya öyle iddia ediliyor ya Erdoğan bir sabah kalkınca yaptıklarının tam tersini yapar diye bir iddia var ya…Tersini yapmamız gerekirse bakın neleri ters çevirmemiz gerekir.
1-PKK ve Feto ile mücadeleyi bırakıp ABD’nin bizden istediği Açılım Sürecine geri dönmemiz gerekir.
2-Bölge ülkelerinin bölge istikrarı için kurduğu Astana Anlaşmasından çıkmamız gerekir.
3- İran ve Rusya’ya düşman olmamız ve ABD ambargolarına katılmamız gerekir.
4-Şii Sünni çatışmasına evet dememiz gerekir.
5- S-400 alımından vaz geçip, savunma güvenliğimizi ABD’ye teslim etmemiz gerekir.
6-Ceza evlerindeki PKK ve FETO elemanlarını serbest bırakmamız ve açılım sürecindeki gibi özgür bırakmamız gerekir.
7-Suriye’ye tekrar ABD ile beraber terör ihraç etmemiz gerekir.
8- Katar ve Kudüs konusunda Suudiler ve İsrail’in yanında yer almalıyız. Çünkü Atlantik’te olmak demek bu anlama geliyor.
9-Suriye’nin kuzeyinde ABD ve PYD ile birlik olup, bölgede Terör Koridorunu birlikte inşa etmemiz gerekir.
10- Ruslarla beraber inşa ettiğimiz Nükleer Santral inşaatını durdurmak gerekir.
11- Türk Akımı Boru hattını iptal etmemiz gerekir.
Görüldüğü gibi Amerika’nın dayatmalarıyla Türkiye’nin ileri gitmesi imkansızdır. Kısa yoldan söylersek; Atlantik İttifakında kalırsak, ABD ve AB’nin isteklerini yerine getirirsek bölünürüz.
Sorun bir kucaktan kalkıp bir başka kucağa oturmak değil, Kurtuluş Savaşı sürecinde olduğu gibi, güvenliğimiz için komşularımızla iyi geçinmeyi sağlamaktır.