4 Ekim 1926 Türk medeni Kanunu yürürlüğe girdi
Devrim Yasamız Medeni Kanunun Yürürlüğe Girmesinin 91. Yılında
Müftüye Nikah Yetkisi Medeni Kanunu, Laik Hukuku Yok Saymaktır
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun ardından ülkede çağdaş uygar yaşam biçiminin yerleştirilmesi, devletin ulusal egemenlik temeline dayandırılması amacıyla Atatürk’ün önderliğinde eğitim, yönetim ve hukuk birliğinin sağlanması için hukuk devrimi yapılmış, din esaslarına dayalı hukuk sistemi terkedilmiş, yerine laik hukuk sistemi benimsenmiştir.
Hukuk devrimi denilince, ilk akla gelen 4 Ekim 1926 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunudur. Medeni Kanun ile özel yaşam ilişkilerinde haklardan yararlanmada, borçlara ehil olmada ve hakları kullanmada kadın erkek eşitliği benimsenmiştir.
Medeni Kanunla kadınlara devrim niteliğinde haklar getirmiştir. Örneğin, “evlilik yaşı kabul edilmiş ve çocuk yaşta evliliklerin önüne geçilmek istenmiştir; “Erkeğin Birden Çok Kadınla Evlenebilmesi Yerine Tek Eşlilik” Ve “Resmi Nikah” Kadın Haklarının Güvencesi Olmuştur. “Erkeğin Boş Ol” Demesiyle Boşanma Yerine, Kanunda Yazılı Sebeplere Dayanarak Hakim Kararıyla “Boşanma”, Kız Ve Erkek Çocuklara “Eşit Miras Payı” gibi haklar getirmiştir.
Ancak, Medeni Kanunun yürürlüğe girişinin 91. yılında “müftüye resmi nikah yetkisi vermek” Medeni Kanun ve laik hukuk kurallarından vazgeçmek demektir.
İKKB olarak, öncelikle tüm kadınları ve laik Cumhuriyetimizi savunan herkesi MEDENİ KANUNA SAHİP ÇIKMAYA, müftüye nikah yetkisi verilmesi girişimine dur demeye çağırıyoruz.
Nazan Moroğlu
İKKB Koordinatörü