Habere Yorum
Aydogan Kekevi
23.08.2017
Kılıçdaroğlu’ndan ‘atlet’ tepkisi.. (yorumlu)
Televizyona çıkıp halka “deve sidiği”ni şifa diye önermek “Vatandaşın aklına hakaret, sağlığına saldırı” olmuyor ama iç gömlekle masaya oturmak “Vatandaşına hakaret” oluyor..
Niye?
Sanki vatandaş kahvaltısını ya da öğle yemeğini o allahın sıcağında “lacilerini çekerek” yapıyormuş veya Kılıçdaroğlu yemeğini bilmem hangi Otelin lokantasınında ya da Gençlik Parkında yapıyormuş gibi.. Yemeği karavanasında atletle yiyen Kılıçdaroğlu olunca vatandaşa hakaret; yiyen bunlardan olunca veya “tavuk budunu elle yiyince” “halkın adamı” “Halkın içinden geldiğinin kanıtı” oluyor; harika yaa..
Vallahi mümkün olsa AKP yöneticilerinin evde kaçının masaya gömlekle; kaçının fanılayla ve hatta pijamayla çöktüğünü bir görebilsek. Öte yandan demek ki “Adalet Yürüyüşü” oldukça derin iz bırakmış bunlarda..Ki kaç ay önceki resme böyle sarılıp kullanıyorlar…
Bir de ne var biliyor musunuz:
O sözleri CHP’li bir yönetici veya Kılıçdaroğlu söyleseydi, iktidardan önce en başta CHP’liler Kılıçdaroğlu’na “ “Böyle muhalefet mı yapılır; “atletle yemek yenmez” diye bir kural mı var; ana muhalefet partisinin başkanının söyleyeceği sözler mi bunlar; sana ne onların özellerinden, atletinden gömleğinden; ben de evde masaya öyle oturuyorum” falan diyerek çıkışır bir de atletli kahvealtı resimlerini paylaşırlardı. Bakın yandaşlardan hiç çıt çıkıyor mu.
CHP’lilerin bu “harbi” tavırları yerini ve zamanını iyi ayarlamak koşuluyla ülkeye de partiye de “kazanç”tır; ama “harbilik aşkına” uluorta ortaya atlayınca da “handikap”larıdır.
Kılıçdaroğlu’ndan ‘atlet’ tepkisi
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, NTV’de katıldığı canlı yayın programında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘atlet’ eleştirisine tepki gösterdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, atletli fotoğrafına ilişkin olarak “O fotoğrafta yapmacıklık toplu iğnenin ucu kadar göremezsiniz. Kızımla yemek yiyorum. O fotoğraf Anadolu’da sıradan bir ailenin fotoğrafıdır. Bir genel başkanın fotoğrafı değildir” dedi. Fotoğraf üzerinden kendisini eleştiren Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a da “Ben adalet diyorum, o atlet diyor” sözleriyle tepki gösterdi.
ATLETLİ FOTOĞRAF AÇIKLAMASI
Adalet Yürüyüşü, pek çok kişinin ezberini bozdu. Önce inanıyorlardı. 69 yaşlında bir adam Kızılcahamam’da durur, Bolu da durur. Sonra biz İzmit’te durdururuz…
Adalet Yürüyüşü ben benim beklediğimden de çok destek gördü. Çünkü bu ülke adalete susamış. Bu ülke insanının yüzde 73’ü adalete güvenmiyor.O nedenle bu yürüyüşümüz bütün dünyada ses getirdi. 40 derece sıcakta yürüdüm. Siste yürüdüm. Yağmurda yürüdüm. Bu ülkenin insanı adalet istiyor.
O fotoğrafta yapmacıklık toplu iğnenin ucu kadar göremezsiniz. Kızımla yemek yiyorum. O fotoğraf Anadolu’da sıradan bir ailenin fotoğrafıdır. Bir genel başkanın fotoğrafı değildir. Ben saraylara özenen bir insan değilim. Ben huzurla kızımla yemek yemek istiyorum. Ben evimde de öyle oturuyorum. Yetiştiğim şartlar böyle. Kızıyor köpürüyor. Ne köpürüyorsun. “Benim insanım öyle değil!” Sen vatandaşının nasıl olduğunu unuttun zaten.
Kayseri’de bir vatandaş işsizlikten kendisini yaktı.
Ey saray senin bundan haberin var mı?
Bilerek böyle bir mizansen yapıldığı iddia ediliyor?
Hayır efendim. Zaten orada karavanda kalıyorum. Karavana da kızıyordu. Eminim yediğim yoğurda da kızmıştır. Kalkıyorsunuz bana bu fotoğraf üzerinden saldırıyorsunuz. Ben adalet diyorum o atlet diyor. Evet efendim ben o atleti giydim. O fotoğrafta bir kibir yoktur. Sıradan sade bir vatandaş vardır. Benim görevim zaten sıradan sade vatandaşın sorunlarını çözmek. Ben zaten sıradan sade vatandaşı bilmezsem onun sorunlarını çözemem.
Atatürk’ü tanıyor mu acaba? Atatürk yüzyılda bir toplumlarda yetişmiş bir insandır. Kurtuluş savaşı bilmiştir.Düne kadar Atatürk adını almazdı, fotoğrafla Atatürk’ün adını ağzını aldı.Nadir Nadi Kenan Evren’e derdi ki ben gardırop Atatürkçüsü değilim dedi. Bir sürü şeyi uyduruyorlar. O sofra üzerinden bana saldırmasıyla elinden çok büyük kozu aldım. Vatandaş Kemal’i gördü. Ötekileştirseniz düşmanlaştırırsınız.
Her görüşten her siyasi partiden vatandaş geldi. Bu ne demektir, herkes adalaet istiyor. Biz dedik ki hiçbir partinin bayrağı olmayacak. Suçlu biri gelirse polis gider yakalardı. Yürüyüşte provakatörler de soktular, onları cımbızla bulduk. Bu yürüyüşün kavgaya dönüşmesini kabul edemeyiz. Kendi ülkemizde huzur içinde yaşamak istiyoruz. Düşünceyi ifade özgürlüğü vardır.”